Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. evinin önünde darp edilen sözlük yazarı

    not, olay istanbul/gaziosmanpaşa'da oldu, sanırım dosya gop adliyesine intikal olur. bunun yanı sıra gelen destek mesajları için herkese çok teşekkür ediyorum. insanın yalnız olmadığını bilmesi en büyük moral kaynağıdır. henüz kendime gelebilmiş değilim, kafama şişelerle o kadar çok vuruldu ki, beyin kanaması ya da ağır travma geçirmeden bu olayı atlatabildiğim için yine de teselli buluyorum. ben o kişiyi uyarmak için indm aşağı ve delikanlılık yapmak için değil, bir tokat bile vurmadım, küfür dahi etmedim aksine tek istediğim evimde huzurdu... fakat o kişiler yumrukla yıkamadığına bu kez şişeyle saldırdılar ve hep kafama vurdular. zaten aldığım her bir darbede sersemledim, hiçbişey yapamadım, kendimi bile koruyamadım...

    başlığı nasıl açmalıydım bilmiyorum fakat uğradığım saldırır bir darptan daha fazlası. şu an bu yazıyı zorlukla görebildiğim sağ gözüm ve elimdeki şişliklere rağmen zor yazabiliyorum.

    sabaha karşı 3,30 sıralarında biri komşum olan iki kişi tarafından saldırıya uğradım. sanırım yerimde başkası olsa bu kadar darbeyle ölebilirdi fakat tüm ağrı ve sızılarıma, aldığım darbelere rağmen kendimdeyim.

    sorunlu bir komşumuz vardır ezelden beridir. şehir magandalarından hallice, sürekli sorun çıkaran ve gece yarıları bağırarak küfürler ederek apartmanın huzurunu bozan sorunlu bir insan... ben taşındığımdan bu yana ya diğer komşulara sorun yaşayan ya da gece sarhoş gelip, madde de kullanıyor olabilir, eşini ve çocuklarını döven, sesi, bağırışmaları, küfürleri, hakaretleri tüm apartmanı ayağa kaldıran ama kimsenin sanıyorum korkudan veya "aman ali rıza bey tadımız kaçmasın" bakış açısıyla ses çıkaramadığı biri...

    daha bir kaç hafta evvel bile sorun yaşandı. yine gecenin bir yarısı küfürler, bağırmalar, apartmana medyan okumalar, kimle sorunu varsa ortaya atıp tutumalar... farklı zamanlarda iki kez polisi aradım, gelip uyarıp gittiler. aylar önce yine polisi aradım yine uyarıp gitmişlerdi, bazı aramalarımda hiç gelmediler o ayrı... polisin son gelişinde bu sorunlu adamın polisle olan diyaloğuna şahit olmalıydınız, sesini yükseltip mafyavari bir üslupla konuşmasını fakat polisin bişey yapmayıp sadece uyarıp gitmesini görmeliydiniz ve sanırım bu kişinin tüm bunlardan cesaret alabildiğine şahit olurdunuz...

    dün gece yine gece 3,30 sıralarında apartmanda yükselen küfür, tehdit, hakaret gibi sesler sonrası ben de artık yüzyüze gidip uyarayım şunu diyerek kapıyı açıp "yeter artık, nedir sürekli bu yaptığın bu gürültü, bir rahat vermiyorsun insanlara diye sesimi yükselttim. bu şahıs o sıra apartmandan çıkıyormuş. "yukardan bağırma lan, gel de aşağıda söyle, dışarıya gel" diye karşılık verdi. o ana kadar kendisi ile hiç diyalog kurmadım, bir kez bile konuşmadım. buna dayanarak aşağı indim, inerken düşüncem ise en çok sözlü tartışırız en azından bu kez polisin arkasına sığınmadan uyarmış olurum diyerek üzerime şort atlet aşağı indim.

    bu kişi apartmanın dış kapısının önünde bmw sahibi bir arkadaşı ile bekliyor. bir yandan bira içiyorlar, beni görür görmez "kimsin lan sen diye?" tehdit ve hakaretlere başladılar. ben de merdivenin önünde yeterk, bıktık senin bu gürültünden, küfürlerinden, gece yarısı insanları rahatsız etmelerinden" diyerek karşılık verdim. daha lafım bitmeden bu ve arkadaşı ikisi de bana saldırdılar. ben birini tutmaya çalışırken komşum olan arkamdan kafama vücuduma tekme yumruk vurmaya başladı. ben yine de o yumrukları umursamadım diğer kişiyi tutmaya çalışıyordum çünkü daha cüsseliydi(bmw sahibi olan). komşum olacak şeref yoksunu attığı yumrukların etki etmediğini görünce bu kez çareyi vurmakta bulmuş olmalı ki, şişeyle saldırdı. kafama bir kaç şişe darbesi aldıktan sonra bu kez onu tutmaya çalıştım. ben onu tutar tutmaz bu kez de diğer şahıs eline bira şişesini aldı kafama olanca gücüyle vurmaya başladı. bir kaç kez vurdu yine de dayandım diğer komşum olanı tutuyordum fakat diğeri elindeki şişeyi kafamda kırdı. ben o an sersemledim ama hemen arabadan bu kez dolu şişe almış olmalı ki yine kafama dolu bira şişesiyle vurmaya başladı, hepsi o kadar hızlı oldu ki sanırım kafam aldığım şu darbeleri bir başkası almış olsa ya kafasında çatlak oluşur ya da ölürdü...

    ben iyice sersemledim artık dayanamadım ve yere diz çöktüm, elimi merdivene dayadığımı hatırlıyorum. önceden birini tutuyordum en azından diğer vuruyordu fakat ben yere diz çökünce bu kez ikisi de şişelerle kafama sürekli vurdular. bir de alttan yüzüme vurdular bir kaç kez ve göz altım yarıldı. sağ gözümle şu an bulanık görüyorum. üstüm başım kan oldu, iyice sersemledim. birilerinin bağırdığını ve iki kadının ağlaştığını duydum sadece. bunlar kendilerine insanlar bağırınca arabaya atlayıp kaçtılar. ben artık kendimden geçmek üzereydim ama orda bayılıp düşmemek için merdiven korkuluklarından tutarak zorla eve kadar çıkabildim. sadece karşı komşum koşturup bir bardak su yetiştirdi, birkaç yudum ancak alabildim, zaten o sıra polis gelmiş. anladığım kadarıyla bunlar dışarıda silah filan da atmış ve bana kadar zaten insanların canını yakmışlar. o zaman polise haber verilmiş diye düşünüyorum, ben yukarı çıkana kadar polis geldi, ben dışarda darp edilirken ambulans da çağırılmış. aşağı indim, o sırada bunun arkadaşı bunu eve bırakıyor olmalı ki benim komşuyu polisler almış. diğer bmv de kaçarken ben ondan da şikayetçi oldum ve polisler onu da aldı.

    ambulans gelince ilk müdahele yapıldı, zaten üstüm başım kan içinde,tek gözüm zar zor görüyor ve altı yarılmış ve sersemlemiş vaziyette beni alıp okmeydanı ssk'ya götürdüler. ambulansda görevli sağlık personeli kafama aldığım darbelerden ötürü travma geçirdiğimi ve cerrahi operasyon geçirebileceğimi düşünerek nöbetçi cerrah nerde varsa oraya yönlendirme istedi. sonuç olarak okmeydanı ssk'da beyin tomografisi çekindim. şükür bişey çıkmadı, aldığım onca darbeden sağ çıkabildim. fakat kafamın er yanı şişlik ve morluklarla dolu. kafamda bir şişe de kırıldığı için kısmen kesikler mevcut. göz altım fena olduğu için önce temizlenip dikiş atıldı sonra da darp raporu ile karakola gidip şikayetçi oldum.

    tüm entry yazma sebebime gelince, internetten biraz araştırma yaptım ve bu tür darp olaylarında kişilerin ceza almadan yırtabildiğini, yaptıklarının yanına kar kaldığı bir yığın örnek ile karşılaştım. sözlükte varsa avukatından, savcısına tek beklediğim bilgi ve yönlendirme. bu yapılanın onların yanına kar kalmasını istemiyorum. bu kişilere ne küfür ettim ne de bir tokat vurdum, mertçe bile saldırıya uğramadım, ellerinde şişelerle kafama darbe üstüne darbe aldım ve bir iki şişe de kafamda kırıldı... sağ gözümün altı dikiş atılmış vaziyette ve gözüm mor ve kan kırmızı, görmekte zorluk çekiyorum. kafamın her yanı ağrıdığı için uzanıp uyuyamıyorum bile. kafamı yastığa koyduğumda kafamın her yanında derin biri sızı var ve dönüp yatabileceğim yer bile yok. alnımda dahil her taraf şiş...

    burdan darp sonrası fotoğrafımı paylaşıyorum...

    https://hizliresim.com/ut8etx

    https://hizliresim.com/fnnhzt

    normalde yüzümü sansürleyebilirdim ama zaten, tüm darbeleri yüzüme ve gözüme aldığım için sansürlemedim. eğer bu fotoğraflar sözlük için herhangi bir sınırı ihlali ise uyarı geldiğinde kaldırırım. tek diyebileceğim ölmediğim için şanslıyım fakat tek arzum bu kişilerin cezalandırılmasıdır...

  • 2. sağlıkçıya hakaret eden 3 yıl hapis yatacak

    gayet saygılı davrandığım halde odada kahvesini yudumlayıp arkadaşıyla goygoy yaparken önüme kağıdı fırlatan doktor artık ne yapar bilmiyorum.

    çok iyi doktorlar tanıdım ama bir o kadarda kötü doktor tanıdım, bu yasa umarım suistimal edilmez.

    dün diş hastanesi acile gittim, kimse yoktu, girişte hemşiremi memurmu necidir bilmediğim bir kadın "geri git güvencen var mı senin" gibi değişik üsluplarla soru sordu, iyi de kardeşim ben sana saygılı davranıyorum sen bana niye aşağılık bir varlıkmışım muamelesi yapıyorsun? bende karşılık verip nasıl konuşuyorsun vb desem ortada hakaret yokken bana hakaret etti dese iki arkadaşınıda şahit gösterse o pirincin taşını nasıl ayıklayacağız? bir arkadaşın dediği gibi ses kaydı yapan kameralar kurulmalı, kayıtlar belirli bir süre saklanmalıdır, iftiraya uğramamak için.

    yasayla alakalı kişisel görüşüm,

    sağlıkçıyada şiddet uygulanmasın başka meslekte olanlarada. sağlıkçılar akşama kadar çok fazla hastayla ilgileniyor evet ama örneğin garsonda akşama kadar bir sürü insanın ağız kokusunu çekiyor hemde asgari ücrete, onuda alabiliyorlarmı bilmiyorum, şimdi bu adam okuyamadı sağlıkçı olamadı diye hakaret edelim mi? nasılsa cezası az.

    her neyse, adaletin önünde herkes eşit olmalı, bugun taksiciye ayrı yasa çıkartırsın yarın emlakçı bende özel yasa istiyorum der, mühendise farklı yasa çıkartırsın bankacı benim neyim eksik der.

  • 3. büyük türkiye fatura soygunu

    igdaş faturada sağlıklı günler dilemiş:
    ** sikerken nezaketi de elden bırakmıyorlar

  • 4. 15 nisan 2020 salda gölü'nün yok edilmesi

    sahil şeridi kürt mafyaların hipodromu olmuş at koşturuyorlar. metropoller karadenizli müteahhitlerin altın yumurtlayan tavuğu zaten. iç anadolu denen gudubet coğrafya belediye orospusu küçük müteahhitlerin pişme yeri. tarihi ve turistik beldelerin yokoluşunu da kontrolsüz taşeronlar itinayla üstleniyor. planlanmış organize bir sikiş var.

    acaba milli mücadele zamanları heveslerini kursakta bıraktığımız bazı ruh hastaları nesiller boyu hırs yaptı da başımıza bunları mı musallat etti diye düşünmeden edemiyor insan.

    kesin öyledir. kanıtlayamam ama yemin edebilirim.
    hatta bize bakıp nihahaha amk malları diye gülüyorlardır.

    oksijen üreten tek hücreli siyanobakterilerinin dünyada yaşadığı iki yerden birinde gerçekleşen katliam falan diyeceğim de kimin sikinde. ciğersiz ibneler oksijeni biyolojiyi mi düşünecek.

    umut hırsızı cehalet sevdalısı bencil ödlek kindar kıskanç kompleksli ortadoğulu sahtekar orospu çocukları desem yine beyhude.
    en iyisi bir şey demeyeyim.

  • 5. dinlediği müzik kişinin kalitesini belirler mi

    adam 2600 entry girmiş, 180 takipçisi var. sözlük formatında böyle soru şeklinde başlık açıyor hala.

    işte mesela bu kalite belirler. hatta sözlüğün kalitesini de belirliyor.

  • 6. maske kodları kime gidiyor sorunsalı

    bu kod olayı zaten herkesin aynı anda eczanelere yığılmasını engellemek için gelmedi mi? herkese aynı anda kod gelirse ne anlamı kalır?

  • 7. büyük sürat kargo boykotu

    ön edit:başlık dikkat çekmiş ve 'n11.com eksi sözlük kurumsal iletisim ekibi' şikayetini belirtenlerle ilgilenmeye başlamış.

    bu sözde kargo şirketinin daha fazla insanı mağdur etmemesi için yapılması zorunlu olan boykottur.(önemli not:bu şirket sadece bu günlerde kötü hizmet sunmuyor,yıllardır böyle.)

    daha önce sürat kargo başlığına ben de dahil olmak üzere (#105323410) yüzlerce insan bu kargo firmasıyla ilgili şikayetlerini yazdı,yazmaya devam ediyor ve yazacak çünkü gündem olmaması nedeniyle insanlar hala bu kargo firmasının ne kadar rezil olduğundan habersiz ve sürat kargoyu kullanıp kargolarının gelmesini bekliyor umutla.

    kargo yollamak için sürat kargoyu kullanmayalım,kullandırtmayalım.
    sürat kargo ile çalışan mağazalardan alışveriş yapmayalım,yaptırtmayalım.

    lütfen artık bu sözde kargo şirketi hayatımızdan silinip gitsin.

    (bkz: 24 ekim 2019 sürat kargo rezaleti)
    (bkz: 20 mayıs 2019 sürat kargo rezaleti)
    (bkz: 5 mart 2020 sürat kargo rezaleti)
    (bkz: sürat kargo'nun hastaneye teslimat yapmaması)
    sürat kargo rezaleti
    şikayetvar.com sürat kargo

  • 8. 16 nisan 2020 yemeksepeti rezaleti

    bunlar ayda bir yemek siparişi veren yemeksepeti cahilleri oluyor işte. sitenin ne suçu var "aq"? bi kere sen on defa restorani arayarak zaten aracı firmayi aradan çıkarmışsın. siparis gecikince canlidan siteye yazarsin onlar görüşür gerekirse restoranla.

    restoran sahibi ne diyor biliyor musun? "aq dukkan acik mi diye arar, nerde kaldi diye on kere arar, siparis vermeye gelince ver babam siteden sok bana komisyonu. versene siparisini de telefonla madem?"eger aracı bir site uzerinden siparis veriyorsanız dukkanla muhatap olmayacaksınız.

    yemeksepeti mahalle muhtarı.

    edit: ulan muhtarlığı espri olsun diye yazdık. ama birkaç sene once yemeksepeti video gondermisti verdigim siparişleri ust uste koyunca gokdelen dikiyomusum kıps

  • 9. eda taşpınar'ın üstsüz güneşlenmesi

    allah canınızı almasın, insan uyarı koyar açmayın falan yazar midem bulandı. bu ne arkadaş memeleri olan kızarmış sosise benziyor "kadın". gerçekten kadın mı bu şahıs yoksa ameliyatla mı kadın oldu emin olamadım.

    edit: kadını sadece pornoda gören, hayatında hiç doğal kadın vücudu görmemiş ergenler mesaj atmaktan vazgeçin artık.
    evet verse yapmam, hatta bu kadın verse 40 yıllık heteroseksüel olarak oturur cinsel eğilimlerimi sorgularım.

    edit2: "kadın" kelimesinden rahatsız olan kaşarlı feminaziler ne diyelim mahmut mu?

  • 10. aleyna tilki'den yürek hoplatan küvet pozu

    (bkz: donunla gir don da yıkansın)

  • 11. 16 nisan 2020 abd'de 4931 kişinin vefat etmesi

    ahahah abd halkı çöp demiş, başında trump gibi biri var ses çıkarmıyor demiş, bir türk demiş hahahahahahaha ses çıkarmıyor mallar demiş, istifa eden bakanı hababam sınıfındaki semra hoca'yı istifadan vazgeçirir gibi vazgeçiren bir halkın evladı demiş ahdndn diyaframım patladı. tabi abi ya herkes türk halkı kadar cesur olsa keşke ahjfjd

  • 12. 16 nisan 2020 anadolu ajansı'nın attığı tweet

    16 nisan 2020'de devletin ajansı olan anadolu ajansı tarafından yayınlanmıştır. haber şu şekildedir;

    "erken yaşta evlenen kadın eşinin cezaevinden çıkacağı günü bekliyor. tire ilçesinde yaşayan 22 yaşındaki g.ö, aa muhabirine yaptığı açıklamada, eşiyle 2011 yılında tanıştıklarını bir sene sonra da 14 yaşında dini nikahla hayatlarını birleştirdiklerini söyledi.

    g.ö, evliliğe ilk zamanlarda rıza göstermeyen ailesinin şikayette bulunduğunu, devam eden süreçte şikayetin geri alınmasına rağmen eşi hakkında "çocuğun cinsel istismarı" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından kamu davası açıldığını dile getirdi.

    ödemiş 1. ağır ceza mahkemesinin 30 aralık 2013'te eşi hakkında 11 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası verdiğini ancak tutuklamadığını belirten g.ö, bu cezaya yargıtay'da itiraz ettiklerini anlattı.

    eşi ile 18 yaşına girdiğinde 2016 yılında resmi nikah kıydıklarını belirten g.ö, 2017'de bir kızlarının dünyaya geldiğini, yerel mahkemenin kararından 7 sene sonra 2020 yılında yargıtay 14. ceza dairesi'nin cezayı onadığını ve eşinin tutuklanmasına karar verildiğini söyledi."

    kaynak

    "erken yaşta evlendirilen kadın" diye bir şey yoktur. pedofili vardır. yani bir kız çocuğunun tacizi söz konusudur. bu da hem anayasamıza hem de tarafı olduğumuz uluslararası sözleşmelere ve yine imzaladığımız çocuk hakları sözleşmesi'ne aykırıdır. devletin ajansı bunu bilmiyorsa bu rezalettir. bilip de bu haberi yapıyorsa hem rezalet hem de suçtur!

    anayasa'ya göre 18 yaşın altındaki her kız ve erkek çocuktur. oy veremiyor, sigara bile alamıyor, araba süremiyor ama evlendirilebiliyor!

    ilgili kanunlar:

    çocuk koruma kanunu

    çocuk hakları sözleşmesi

    edit: @montgomery brogan gönderdi: bunlar da aa'nın benzer rezaletleri:

    1
    2

    edit 2: @madoath bir bilgi gönderdi: çocuk hakları ve ceza hukuku literatüründe taciz yerine "istismar" kavramının kullanılmasının taciz suçundan farklı olarak daha geniş bir kavramı ifade ettiğini belirtti.

    edit 3: @downside up başka bir aa haberini gönderdi. orada emine erdoğan "çocuk yaşta evlilik en büyük şiddettir" diyor. 3

  • 13. 16 nisan 2020 covid-19 vakasının 74193'e çıkması

    dokuz eylül üniversitesi pandemi bölümü başkanı
    doç dr yusuf savran ın paylaşımıdır .
    amerika maryland üniversitesi, enfeksiyon hastalıkları şefi dr. faheem younus’un twitlerinden;

    1-- covid19 ile aylarca yaşayacağız. inkar da etmeyelim, panik de yapmayalım. hayatı gereksiz yere zorlaştırmayalım. mutlu olmayı ve bu gerçekle yaşamayı öğrenelim.

    2-- virüs yazın etkisini azaltmayacak. brezilya ve arjantin’de şu an mevsim yaz ama virüs hızla yayılıyor.

    3-- çok çok su içerek hücrelere nüfuz etmiş covid19 virüslerini yok edemezsiniz, sadece sık sık tuvalete gidersiniz.

    4-- el yıkamak ve 1.8 metre mesafede durmak, virüsten korunmak için en iyi yöntemdir. eğer evde covid19 hastası yoksa evdeki yüzeyleri dezenfekte etmeniz gerekmez.

    5-- kargo paketleri, benzin pompaları, alışveriş arabaları ya da atm'ler enfeksiyona neden olmaz. ellerinizi yıkayın, hayatınızı normal yaşayın.

    6-- covid19 gıda kaynaklı bir enfeksiyon değildir. grip gibi damlacıkla ilişkili enfeksiyondur. yemek siparişiyle belgelenmiş covid19 riski yoktur.

    7-- saunaya girmek, hücreye nüfuz etmiş covid19 virüslerini öldürmez.

    8-- koku alma duygunuzu pek çok alerji ve viral enfekiyonla kaybedebilirsiniz. covid19 için spesifik olmayan bir semptomdur.

    9-- eve geldikten sonra kıyafetlerinizi değiştirip acilen duş almamız gerekmez. temizlik bir erdemdir, paranoya değil.

    10-- covid19 virüsü havada asılı durmaz. yakın temas gerektiren bir damlacık enfeksiyonudur. hava temiz, parklarda bahçelerde (mesafeyi koruyarak) yürüyebilirsiniz.

    11-- covid19 ırk veya din ayırmaz, tüm insanlara bulaşır.

    12-- covid19’a karşı normal sabun kullanmak yeterlidir, illa antibakteriyel sabun almak gerekmez. zaten virüs bakteri de değildir.

    13-- yemek siparişleriniz için endişelenmenize gerek yoktur. ama çok istiyorsanız, mikrodalga fırında birazcık ısıtabilirsiniz.

    14-- ayakkabılarınızla eve covid19 getirip hastalanma ihtimaliniz, günde 2 defa üstünüze yıldırım düşmesiyle aynıdır. 20 yıldır virüslere karşı çalışıyorum, damlacık enfeksiyonları böyle yayılmaz.

    15-- sirke, sumak, soda, zencefil içmekle/yemekle virüsten korunamazsınız.

    16-- eldiven giymek kötü bir fikirdir, virüs eldiven üstünde birikebilir, yüzünüze dokunursanız kolayca bulaşır. el yıkamak en iyisidir.
    lütfen aşağıda ki pisikolog arkadaşın yazısını dikkatlice okuyunuz..

    ''' bakin, alin 70 yasinda birini hergun bu felaket haberlerini izletin, " sira sana geliyooor, sana geliyoooor" mesajini verin, iddia ediyorum bu insan birkac ay icinde ölür. bu programlar stress ve anksiyete yoluyla immun sistemimizi perisan ediyorlar..ızlemeyin! deprem profesorlerine dönmus tıp hocalarini da izlemeyin!
    ben bu surecin basindan itibaren sizlere bilimsel gelismeler işiginda paylasimlarda bulundum. soylenecek fazla birsey kalmadigini düşunuyorum. artik bu salginla ilgili birsey paylasmayacagim. bu saatten sonra ayni seyleri tekrar etmek sadece yaşam kalitemizi yerle bir eder.'''
    hasan belli / pisikolog

    ve lütfen bu yazının altına eklenen şu fıkrayı da okuyunuz..

    '''tüccarın biri bir gün yolda veba'yla karşılaşır. endişeyle veba'ya bakar ve "nereye gidiyorsun?" diye sorar. veba, "bağdat'a" diye yanıtlar. “kaç kişinin canını alacaksın?” diye tekrar sorar tüccar. veba, “çok değil, sadece 5 bin kişi” der. aradan zaman geçer ve tüccar yolda yine veba'yı görür. fakat duymuştur ki bağdat'ta vebadan dolayı 60 bin kişi ölmüştür. “bana 5 bin kişiyi öldüreceğini söylemiştin. oysa sen 60 bin cana kıymışsın” diye hiddetlenir veba'ya. veba ise gayet sakin ve kendinden emin, “ben 5 bin kişi öldürdüm. geriye kalanı korkudan öldü” der.''

    vücut sağlığınız ile beraber, akıl sağlığınızı da koruyunuz..
    unutmayınız, bozulan pisikoloji, vucut direncini dibe indirir...

    alıntıdır, bilgilendirme amaçlıdır.

    yatırım tavsiyesi değildir.

    dr faheem

  • 14. 16 nisan 2020 cumhurbaşkanı'na güvenin artması

    akp genel merkezi binasında yapıldığına inandığım araştırma. başka türlü bu sonuç çıkmaz.

    edit: gereksiz yere umutlusun diyen arkadaşlara yerel seçimlerde istanbul ve ankara örneğini hatırlatmak isterim, ayrıca af tasarısı, fahiş fiyat artışı, mülteci sorunu ve millet maske bulamazken yapılan dış yardımları da unutmayalım. ekonomik kriz kendini gösterdikçe bu güven azalmaya devam edecektir.

    edit: @yrdklpr isimli çaylak arkadaşın mesajı: "çorum-merkez'de ameliyat olan dedem için acil 0 rh (-) kan ihtiyacımız var "iletişim numara alper yurdakul 0552 403 58 51" çorum'da olan arkadaşlara duyurulur.

    (bkz: sözlükteki kan aranıyor duyuruları)

  • 15. iyi parti yardım kolisini alıp isyan eden kadın

    videoya konuşan kadın umrumda değil ama o çocuk yok mu o çocuk adeta ciğerim yanmıştır. gelen kutuya nasıl seviniyor, nasıl mutlu. nereden bilebilir ki nasıl bir ailede büyüyeceğini, nelere maruz kalacağını ya da neler yaşayacağını. belki fakirlik çekecek, belki de ebeveynlerinin abuk subuk tutumu yüzünden kendisine yardım etmek isteyenler de dönüp başkasına gidecek.

    hayatta hep gülsün ama geleceğini de kendisine çevirmek isteyenlerin içinde kala kala o güler yüz zamanla belki de bugün videodaki kadına benzeyecek. ve o çocuk bununla gurur duyacak..

    bundan korkuyorum, en çok bundan korkuyorum.

  • 16. imkan olsa bugün gidip yaşanılacak ülke

    istenen ülke örneğine amsterdam diye cevap veren yazar beyanı barındıran ankettir

  • 17. türk kızının suratının genellikle asık olması

    erkekler olarak her yüzümüze gülen her kıza "bu gız bağa vireceğk" şeklinde yaklaştığımızdan onlar da yanlış anlaşılmamak için artık gülmeyi bıraktı. tabi gülüyor hala ama kendini güvende hissettiği kişinin yanında.

  • 18. survivor 2020 ünlüler-gönüllüler

    izleme sebebim kesinlikle berkan'ın aylak ağız ifadesi. çocuğun harika bir enerjisi var. hem tatlısert, hem umursamaz, hem ağır abi, hem de tikican. bu çocuk trakyalı net.

    he diğer sebebim de babuşcan

  • 19. türk solunun en büyük hatası

    meydanı kürt milliyetçiliğine terk etmeleridir.

    solculuğu kürtçülük sanan aptallar görüyorum.

  • 20. nesli tükenirse yokluğu en çok hissedilecek hayvan

    hiç düşünmeden ''arı''lardır. tozlaşma, taşınma, besin zinciri tamamen durur ve yapay teknikler hızla geliştirilmezse birkaç aya kalmadan hepimiz toz oluruz.

    o değil de şu ana kadar yazılanlara baktım, yok sivrisinekler, kedilerim olmazsa yaşayamam, muhabbet kuşum olmadan nasıl chat yaparım, sütaş'ın aşkı süt aşkı...

    ne duygusal yazarlarımız var yav.

  • 21. alaatin çakıcı için tahliye sonrası oluşan konvoy

    normal bir ülke ve normal bir toplum için utanç verici olması gereken konvoydur.

    ancak ülke insanının çoğunluğu muhafazakar/milliyetçi politikaların sonucunda en basit mantık yürütme yetisini bile kaybettiği için güce, güçlüye ve kişilere tapmayı marifet zannediyor.

  • 22. iphone se

    2,5 yıl önce apple’ın flagship olarak çıkardığı 1000 dolarlık iphone x’u 6000 türk lirasına almıştım, türkiye’ye geldiği gün aldım öyle eskidikten sonra falan da değil.

    şimdi ucuz model olsun diye çıkardıkları 399 dolarlık telefon 5300 lira olmuş :d.

    türk lirasının çok eyi olduğunu gösteren iphone.

  • 23. kişisel instagram hesabına meslek yazmak

    cecelist, i love my husband ya da babasının tontişi yazmasından daha mantıklı ve kabul edilebilir olan faaliyet.

  • 24. koç holding'den millete zırnık yok

    kullanacağım sıfatlar nedeni ile mahkemelik olma ihtimalim olan bu yüzden bunları kendime sakladığım "faruk arslan" adlı yeni ak-it yazarının sıçmığıdır. - görsel

    bunlarda utanma da kalmamış. "yerli ve milli solunum cihazı" diye reklamını yaptıkları cihazın üretimi için arçelik fabrikasını tahsis eden, sağlık çalışanları için 2 divan otelini tahsis eden, siperlik üretimi için ford otosan fabrikasını tahsis eden koç'tan millete zırnık yokmuş.

    yazıda para bağışı yapmadığı söylenen ama yapı kredi, tüpraş, opet ve aygaz'ın desteğiyle toplam 20 milyon tl bağışlayan koç holding'den zırnık yokmuş.

    neden? bu bol sıfatlı iddia ettiği için. koç holding'e de yazıklar olsun. hakikaten zırnık koklatmamak lazım bu insanlara.

    yazıda chp dediği de türkiye iş bankası oluyor o da 10 milyon tl'lik katkı sağlamış.

    büdüt: ak-it tv'yayını - web'den kaldırdıkları haberin görseli

  • 25. ekşi itiraf

    ben bugünlerde dünya karmaşa içindeyken nikahlı eşimle yan yana olmak istedim diye düğün olmadan bizi evli saymayan aileme bunu nasıl söyleyebildim ?
    nasıl deli cesareti geldi diye düşünüyorum sözlük.
    herhalde 3-5 gün kızarlar ama alışırlar dedim ve buna içten içe inandım ama olmadı.

    çok zor durumlar sözlük
    günlerdir hala alışmadılar ve ısrarla özür bekliyorlar.
    oysa yalnız kalmadığım için sevinirler bile sanmıştım.
    neyseki yeni ailem gayet mantıklı ve böyle düşünüyor "hayat arkadaşı olmak böyle olmalı" diyorlar.
    seviyorum onları

  • 26. erkekle ciddi ilişki kurmanın aşırı zorlaşması

    doğru ama erkeklerin bir kabahatinin olmadığı bir doğru. ilişki kurmak için ne yapılıyor mesela? "ben süslendim, yanında bulunuyorum işte bundan ala ödül mü olur sana?" diyen bir kızı kim ne yapsın? cevabı soruda gizli. bravo, sen yanımda aksesuar olarak bulunma seviyesine gelmişsin. ondan fazlasını bekleme. güzel görünümlü ama kronik sorunlu ve piyasası zayıf olan araba erkek için neyse böyleleri de odur. reklam bile yapmışlar. kadınlar açık açık "beni istiyorsan pahalı altın alacaksın, yoksa başka kapıya" diyorlar**.

    ciddi ilişki isteyip de bunu bana hal ve hareketleriyle belli eden kimseyi reddetmedim. oldu veya olmadı ama bir şekilde ona beni tanıma fırsatı verdim. ben de onu tanımaya çalıştım. hatta yıllar önce birisiyle internetten tanışıp 1.5 sene sevgili gibi takıldık. kızla görüşmedik bile ama müthiş iyi hissettiriyordu bana. ayrıca bu süreçte ilişkiyi bırak başka kızlara bakma ihtiyacı bile hissetmedim. yalnızlık hissimi alıyordu çünkü. bana göre bu da ciddi bir ilişkidir. telefonda konuşurken sesimden o anki ruh halimi anlayacak kadar beni tanıyordu. bu kız yanımda olup "oo yakışıklı çocukmuş" diyerek bana yanaşmaya çalışan kızdan milyon kat iyidir. yüz kere seçim yapsam hepsinde de böylesini tercih ederim açıkçası. eğer evlenmeye niyetli birisi olsaydım o kızla evlenirdim de.

    bunca şeyi yazma sebebim, kimi tanımaya kendinizi verdiniz de ciddi düşünmedi? bu da şey gibi, tutulan marka ve modeldeki bir araba almaya çalışıp boş versiyonunun fiyatına işi bitirmek istemek. yakışıklı olsun, güvenilir olsun, iyi kalpli olsun, zengin olsun, işi gücü iyi olsun, ailesi arıza çıkarmasın, seks istemesin, olgun olsun ama yaşı da küçük olsun. ee sende neler var? instagram'da 23 bin takipçi, tembellikten dünden kalma makyajın üstüne yapılmış makyaj, fare dilinde konuşma yeteneği (teşekkürler derken tiseküülee diyen kız modeli), seksi vücut. adamdan beklentiler de böyle acayip. 5 bin kişilik dillere destan düğün, maldivler, evde uşaklık ve sokakta finoluk, makyajına süsüne ses etmeme ve sponsorluk, erkeklerin asılmasına tepki vermeme gibi şeyler. evi, arabası 4 veya 5 haneli maaşı zaten standartlardan. ee kendisi ne veriyor? ev yok, araba yok, maaş opsiyonel, yemek yapamaz, magazin ve saçmalıklar dışında sohbet edilemez, iyi kalpli adam arayıp dedikodu ve kadınları çekememe diz boyu, güven sayıklayıp asılan erkekleri arkadaş olarak tanıtma standart. bir de bazıları geçmişte birisiyle dibine kadar ilişki yaşayıp onu unutmuyor ve birisinin başını yakıyor. çok berbat.

    konunun bir de erkekleri adam etme tarafı var. kendileri olmuş gibi karşı tarafı değiştirmeye çalışıyorlar. çünkü sonunda adam ettim diyebilecek. biz aynısını söylesek "kadın katiliii sen kimsin de bizi adam edeceksiiin" derler. geçen bunlardan birisi yazmış. spora sütyensiz gidiyormuş sevgilisi de tüm erkekler bakıyor diye uyarmış. insan olan daha dikkatli giyinir değil mi? sonuçta önemli bir konuda mantıklı bir şey söylenmiş. kezban ne yapmış? bir daha sürekli o baktıkları şekilde giyinmiş. sorsan kadın vücudu meta değildir, bize seks için yaklaşıyorsunuz falan diyordur. teşhircilik yapmak özgürlükse her etkiye bir tepkinin olduğu da bir kanun. modernlikle alakası yok. memeleri sergilersen bakılır. konuşmaya çalışanlar olur, yatmaya çalışanlar olur. ruh hastası da çok, tecavüz etseler haklı olmak yaşananları yok etmeyecek. ben çocukken annem bilezik takmazdı mesela. çünkü 5 lira için adam öldürülen ülkedeyiz. tanıdığım milyoner bir adam fiat 500'e biniyor. bir diğeri en az 10 yaşında sedan renault clio'ya biniyor. herifin sırf aylık kira geliri bazılarının yıllık kazancı kadar. bilmem anlatabildim mi? olay sırf sende olduğunu sandığın meme veya taytla vitrine koyduğun popo olayı değil. duruma göre hareket etmekte yetersiz oluşun. algı seviyenin düşük olduğunun göstergesi bunlar.

    şimdi soruyorum şu senaryoyu okurken bile içini sıkıntı sarmayan var mı? doğru düzgün insanlar da hata yapıp yanlış kişilerin elinde harcanabiliyorlar ama ciddi ilişki kurulmuyor diye ağlayanlar genelde yancı karakterli tipler. ilişkideki otlakçı gibi yani.

  • 27. en gıcık olunan akademisyen tipi

    her şeyi, ben çalışarak öğrendim siz de çalışın öğrenin modu olup, bilgi saklayan akademisyenlerdir.

  • 28. 2020 yaz tatilinde eğitim verilecek olması

    bir neslin böyle harcanmasını kimse istemez. öğretmenlerin kendi çocukları da var. kaldı ki herkes anladı bu uzaktan eğitim; yakından, birebir eğitimin yerini tutmaz, tutamaz.

    keşke olsa. evet yine insanlık hali söylene söylene gideceğiz hepimiz okullara ama inanın hayali bile güzel. çok sıcak diyeceğiz, öff saçmalık bu diyeceğiz ama bunlar insan olmanın dayanılır şikayetleri.

    alıştığımız her şeyi artık bir kenara bırakmanın zamanındayız. sıcak mı sıcak, soğuk mu soğuk. yeter ki sağlıkla kalalım.

    çok özledim çocuklarımı. çokkkkk.

    (gözyaşları pıtı pıtı.)

  • 29. hangi nuri bilge ceylan film karakterisin

    (bkz: kola var mı)

  • 30. pişi yaptım yanına da çay demleriz diyen kadın

    benim bu sevgili yazarlar. hazır pişiyi mayalanmaya bırakmışken hemen bir tarif vereyim diye geldim.

    3 su bardağı un
    1 çorba kaşığı kuru maya(ya da yarım paket yaş maya)
    1 tatlı kaşığı şeker
    1,5 tatlı kaşığı tuz
    1 su bardağı su

    1 su bardağı ılık suyunuzun içine şekeri ve mayayı ekliyoruz 5 10 dakika aktifleşsin diye bekliyoruz. zaten o köpürünce anlayacaksınız ki aktifleşmiş.

    sonra 3 su bardağı ununuza tuzu ve bu su maya karışımını ekliyorsunuz. ama siz en başında 2.5 su bardağı una ekleyin nolur nolmaz her un birbirinden farklı bazısı azıcık suyla hemen hamur oluyor bu unların sağı solu belli değil yumuş aynı zamanda ele yapışan bir hamur elde edeceksiniz. elinizdeki birr sürü yapışmış hamuru bir avuç un ile ellerinizi ovuşturarak hamurun üstüne dökün boşa gitmesin ev ekonomisi öğrenin biraz. önümüz çok kriz annecim.

    sonra bırakın mayalansın azcık. en az 1 saat salın o hamuru bekleyin. maya işi bitince tezgaha azıcık un serip ortası delik şekillendirdiğiniz hamurları sıra sıra dizin azıcık da kızartmadan mayalansın. kızdırdığınız yağ da kızartın hamurları çok da havasını almadan. hadi afiyet olsun.

    edit: birkaç imla falan filan

  • 31. fatmanur altun'un kıskançlıktan çatlatan özgeçmişi

    (bkz: selam ve dua ile)

    o mevkilere hakkıyla geldiğini sanan aktrol bile yoktur.

    devam.

  • 32. 16 nisan 2020 alaattin çakıcı'nın basın açıklaması

    alaattin çakıcı'nın rte'ye yazdığı mektup 'tan 180 derece farklı mektuptur.

    "rizeli yezid" , "git gel akıllı", "onursuz", "dinimizi kullanan" " hırsı için ülkemizin fidanlarını telef ettiren" "ruhunu şeytana teslim etmiş" ''dedeleri kafkas musevisi" göremedim zira. teşekkür var hep.

  • 33. tkp'nin iktidara talibiz açıklaması

    sözlükte ne komünist varmış ya bunları kilicdaroglu da söylüyor, çoğu muhalefet söylüyor millet gelmiş sanki ilk defa gündemdeymis gibi tebrikler yağdırıyor. ülkedeki her okumuş genç bu maddelerin olması gerektiğinin farkında zaten bunu bir ütopyada yaşayan komünist dediği için mi öneme bindi.

  • 34. koronavirüsün 92 santigrat derecede ölmesi

    nasıl bir belaya düştük yarabbim. çay bile içer bu orospu çocuğu.

  • 35. reddettiği erkeğe nasılsın diye sms atan kız

    sizi kısık ateşte tutmak istiyordur.

  • 36. güzel burunlu kadınlar

    tahmin edin bu kim??? tabii ki ben, benim bu, ben ben ben... ve tahmin edin bana hep hangi soruyu soruyorlar??? daha önce hiç yazılmamış ve tahmin etmesi zor bir soru olduğu için hemen açıklıyorum; “burnun estetik mi?” falan diyorlar, hihi. aynı zamanda “gözlerin lens mi, kaşların çizme mi, dudakların silikon mu ve göz altların doldurma mı?” diye de soruyorlar ama tabii ki öyle değil, uff bu insanlar da bi garip:)))

  • 37. 600 milletvekili meclis'te ne yapıyor

    vatandaşın bir olup siyasetçilerin saltanatına son vermesini engellemek için siyasi iklimi sürekli sıcak tutuyor, seçmenleri canlı tutuyor ve milleti birbirine düşürüyorlar.

  • 38. seni seviyorum'a verilebilecek en acı cevap

    karşıdan gelecek cevap, ben de seni seviyorum değilse, diğer tüm cevaplar acı değil midir zaten ?

  • 39. gram altın

    380'den 2 kg aldım. kuyumcu, "2 kg daha tartıyım mı abi" dedi. "tart kardeşim" dedim. adam tam tartıyordu ki yoğun bir boğaz ağrısıyla uyandım. corona mıyım lan acaba diye düşünüyorum şimdi.

    tanım: imrendiren yatırım aracı. başlığı okudukça "ne güzel hayatlar var lan" diyor insan. aynı zamanda üzüntü verici olaylara da şahit olabiliyoruz. mesela, ziraat bankası günlük işlem limitini 500 gr ile sınırladığı için mağdur olan yazar arkadaşımız beni derinden yaraladı. acın acımızdır üstadım.

  • 40. insanoğlunun en sık yaptığı hata

    aynı hataları tekrar yapmak

  • 41. irem derici'nin 15 gün kabız olması

  • 42. ilgi alanına göre konuşmalık insan veritabanı

    buraya felsefe, psikoloji, sanat yazarak kadın düşürmeye çalışan insanları gördüğümüz veritabanı. felsefe grubu öğretmeniyim. felsefe, psikoloji, sosyoloji, mantık vs gibi dersler anlatıyorum. felsefe yüksek lisansım, sosyoloji'den çift anadalım var ama buradaki einstein'ların felsefe'yi ya da diğer alanları bu işe alet etmelerine sadece gülüyorum. erkek biri yazsa bunlara cevap yazmazlar. kimse kimseyi kandırmasın.

    edit: felsefe'den de diğer alanlardan da anlamıyorum. belirtmiş olayım.

  • 43. vegan kediler

    üstteki şahıs umarım dalga geçiyor aksi halde bir hayvana aleni şekilde eziyet ediliyor.

    edit: duygulara tercüman olmuşum çok sayıda mesaj ve beğeniler geldi. bir yazar da uyardı bu tip başlıklara prim vermeyin diye çok haklı gerçekten şu tip başlıklarda espri yaptığını sananlar lüzumsuz uğraştırıyor.

    edit 2: 400 fav oldu şaka gibi.

  • 44. 16 nisan 2020 istanbul kalabalığı

    olum bilmiyo musunuz haftasonu biz, haftaiçi virüs karantinada. çok cahilsiniz.

  • 45. sevgilisine hediye olarak kitap alan erkek

    bir de kitabın içine kendi el yazısıyla notlar iliştiriyorsa, en güzel hediyeyi alan erkektir.

  • 46. mafyaya hayranlık duymak

    (bkz: erdoğan affı) sonrası bazi organize suc örgütü mensuplarının tahliye olmasıyla daha önce organize suç orgutu uyeliginden ceza almis olanlar arasında kamuoyu önünde restlesmeler basladi. hal boyleyken zeka seviyeleri hakinda tahminlerim olan ama tanimadigim bir guruh sosyal medyadan destek yarisina girdiler. bu adamlar mahkemelerce suclu bulunmuslar. bu adamlar silah zoruyla isler cevirmisler. insan yaralamis, yaralatmislar. insan öldürmüş, oldurtmusler. bu isler icin akli yetmez gariban çocuklarını kullanmışlar. kendileri ellerine silah alip bir seyler yapmak yerine baskalarinin hayatları uzerinden yapmışlar bu isleri. birkac mafya dizisiyle büyümüş dingiller de gelip bu adamları neredeyse kahraman ilan edecekler. siz mekan kursunlatan kahraman gordunuz mu? siz gariban bir anadolu çocuğunun eline silahi verip baskalarinin ayagina siktiran bir kahraman gordunuz mu? ergenlikten kurutilamamis, zeka seviyesi düşük insanlara meksika örneğini hatirlatmak isterim. karteller orduyla,polisle catisip onları yenecek bir güce erismis durumdalar. daha gecen devlete tutukladılari mafya liderinin çocuğunu zorla serbest biraktirdilar.
    dunyanin her yerinde mafya, çete, organize suc örgütü ne kadar cabalarsa cabalasin kul haki yemeden, masum kani dokmeden ayakta kalamaz. bu adamları bu sekilde yuceltenler çocuklarının bu adamların egemen oldugu bir ulkede yasatmak isteyip istemediklerini kendilerine sorsunlar.
    bu ulke insanindan bir filozofa ya da yazara hayran olmasini beklemek utopik ama en azindan bir sarkici, futbulcu, artiste hayran olmalarını bir mafyaya hayran olmasina yeğlerim.

  • 47. erkek yazarlardan kadın yazarlara sorular

    adam heyecandan üç kere üst üste trabzonda olan var mı diye sormuş.
    kızlar uzak durun burdan, herif tek elle kurabildiği tek cümleyi defalarca yazmış. durum kötü jdjfjjf

    ekleme: silmiş ilgili arkadaş. keşke ss alsaymışım:)

  • 48. 1 lt kolanın 5 tl olması

    (bkz: evde kola yapımı)

    kolaya da % 35 ötv geldi. zamanında biz diyorduk ki bu ötv'de kantarın topuzu kaçtı. bir bira 12 tl olur mu? bunun 7 tl'si vergi olur mu? o zaman bir dünya yazdınız. yok ben evde yapıyorum. içmeyin zaten. alkol haram. falan. biz de dedik ki mesele o değil. mesele haksız kazanç ödeyin şimdi kolaya da ötv, sodaya da . orama da ötv burama da. oh.

    https://www.aa.com.tr/…garilloda-otv-artisi/1780012

  • 49. ikinci el otomobil piyasası

    valla iyi ki zamanında iktisat okumuşuz, derslerde ne gördüysek aynısı burada da çıkıyor.

    herkes talep yönünden değerlendirmiş. arz yönünden değerlendiren de sadece üretimin düşmesini değerlendirmiş.

    ikisi de dogru ama eksik. fiyatı belirleyen 2 önemli unsur daha var.

    1-yerine koyma maliyeti. ikinci el piyasasını sıfır araç piyasası belirler. bir aracın sıfırı 200 binse ikinci eli 150 bin, sıfırı 250bin ise ikinci eli 200 bin tl dir.

    2-insanların refah seviyelerini yükseltme eğilimleri yüksek, düşürme eğilimleri rijittir.

    yani işler biraz iyi gitsin hemen arabayı daha yükseğiyle değiştirmek istersin. gerekirse kredi çeker tamamlarsın. statüyü yükseltmeye çalışırsın her zaman.

    ancak işler biraz kötü gitti mi hemen aracını satmazsın. önce başka harcamaları kısarsın. ardından gerekirse kredi çekersin. en son raddede aracını satarsın.

    bunu türk insanının anlayacağı dilden anlatayım. 3.000 tl maaş alıyorsun. o sene işler iyi gitti terfi aldın maaş 5.000 tl ye çıktı. hemen gider bir iphone 11e yeşillenirsin.
    iphone 11i aldın. şirket seni işten çıkardı. gittin başka bir yerde yine 3.000tl ye iş buldun. dur telefonu satayım da eski maaşımla kullandıgım telefonu alayım demezsin.

    türkiyede şu an 2 durumda birden yaşanıyor. sıfır fiyatlar ve dolayısıyla 2.el fiyatlar sürekli artıyor. insanların ise gelirlerinde azalma var. özel sektörde ise maaşının %60ını alıyor, esnafsa işleri düştü.

    kimse maaşının %60ını alıyor diye dur hemen arabayı yok fiyatına koyayım diye survive moduna geçmez hemen. insanlar az maaş alıyor ancak evden cıkmadıgı için benzin olsun, diğer sosyal harcamalar olsun giderleri de nispeten düşüyor. bunun yanında illa ki zamanında ayırdıkları köşede paraları da var. yani dur 100 bin tl lik arabamı 70e satayım yeter ki çıksın elimden hemen düşüncesi en son çare. çünkü biliyor ki işler 3 ay sonra düzelirse o sattığı arabayı bir daha alamayacak.

    bir de işini topyekün kaybeten tayfa var. bu tayfa da ne olursa olsun son raddeyi bekleyecek aracını satmak için. işsizlik maaşı, varsa birikmişten yeme, aileden destek alma, kredi çekme gibi olasılıkların hepsii tükettiğinde o kişi aracını satma yoluna gidecek. kimse bu virüsün 1 yıl süreceğini düşünmüyor. genel beklenti en geç 2-3 ay içinde iş hayatı çarklarının tekrar işleyeceği. insanlar yerine koyamayacağı son kurşununu ilk fırsatta atmayacaktır.

    arzı kısan bir diğer faktör de keyfi araç satanların azalması. kenarda biraz parası olup araç değiştirme fikri olanların hepsi şu an önünü görmek için kendini beklemeye aldı. piyasada zaten sıfır araç olmadıgı gibi ikinci el aracı da düşüren bir faktör bu. şu an kimse acil işi olmadıkça aracını satmıyor. zaten şehir dışından aracını almaya gelen de olmayacak seyahat yasagı var. zaten piyasanın yarısını bu al satçı tayfa ile dur elimize 50 bin tl geçti arabayı yenileyek tayfası oluşturuyordu. onlar da kenara çekilince piyasada gerçekten ihtiyaçtan satılık olan araçlar kaldı ki bu da asla talebi karşılamaz.

    hasılı kelam; sizin dediğiniz "millet aç aç, talep mi var ki fiyatlar artsın" koşulunun gerçekleşmesi için şu anki durumun 1 yıldan fazla sürmesi, insanların birikim, aile desteği, kredi, borç, vs gibi tüm alternatiflerini tüketmesi, durumun kısa vadede düzeleceğinden umudu kesmesi lazım. o da şu anki durumu yansıtmıyor. iskandinav ülkeleri ve almanya kademeli olarak 1 ay içinde hayatı normale almaya başlıyor okulları iş yerlerini açmaya başlıyor. italyada ölümler 1000li rakamlardan yarıya indi, bir şekilde hayat senin ülkende de normale dönecek. virüs bitmese bile dönecek. sağlık sistemi rahatlayınca hasta olan olsun aşı bulunana kadar mantıgı ile normale dönecek. şu anda yapılan şey herkesin aynı anda hasta olmamasına ugrasıp saglık sistemini kilitlememek. ilk parti atlatılınca yavaş yavaş açılacak. böylesi kapital bir dünyada sistemi 1 yıl kilitleyemezsin. gerekirse yaşlı insan nüfusundan feragat eder yine kilitleyemezsin.