Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 3 şubat 2018 fenerbahçe gençlerbirliği maçı

    bi dün negredo'nun kendi kalesine attığı gole bak, bi de dirar'ın bugün kendi kalesine attığı gole bak.

    bu negredo'dan bir bok olmaz hacı.

    not: beşiktaş.

  • 2. diyanetin sol elle şeytanlar yemek yer fetvası

    oğlum hani melekler yemez, içmez, uyumazdı lan?

    orta çağ’a ait bir açıklama.

    editto: bazı uyarılar aldım, şeytan melek değil cin grubundan diye. ne farkeder? cinler yemek mi yiyor? ne yiyorlar? mesela mutfak masrafları aylık ne tutuyor? veganlar mı yoksa et balık allah ne verdiyse mi? ben şeytanın default yaradılış şekline bakarım. ne diyor: meleklerden adem’e secde etmelerini istedik, şeytan etmedi. yani şeytan da aslında bir melekti. sonradan tenzili rütbe almış olması melek olduğu gerçeğini değiştirmiyor. ne yani rütbesi düşünce mide mi monte edildi yemek yesin diye? diyanetin bu saçmalıkları garibinize gitmiyor da benim yorumum mu gitti?

  • 3. muharrem ince

    bütün avel kk. destekçileri gelsin;

    yıl 2013 veya 2014 bütçe görüşmeleri yapılıyor tbmm'de.
    çıktı kk. konuşuyor arkada da tayyip ve saz arkadaşları gülüyor, sırıtıyor, ti'ye alıyorlar kk.'yı. neyse bir süre sonra muharrem ince anonsu yapıldı uzun ve saz arkadaşları tbmm' den topukları bir yerlerine vura vura kaçıp gittiler. aslında bu çok şey anlatıyor çünkü muharrem ince gibi bir adam uzun'un karizmasını epey çizer ve akdeniz toplumlarında bu agresif yapıda siyasetçiler iyi prim yapar. bu realiteyi artık öğrenmeniz gerekiyor.

  • 4. polisin ilgilenmediği gerekçesiyle garson dövmesi

    görevden alınıp, mahkeme sonucunda ağır tazminatlar ödeyip bir daha devlet kurumlarında çalıştırılmaması gereken 2 kişidirler. tabi bu normal şartlarda. şimdi kokoreçcinin fetöcü olma ihtimali falan derken ceza almadan insan içine salınabilirler.

    edit: video (hayranim adlı yazar arkadaş bulmuş sağolsun)
    video'yu izlemeden yorum yapmak istemedim, şimdi izledim. önce ilgili video

    açıkca görüldüğü üzere ne garsonun ne de mekan sahibinin bir kabahati bulunuyor. masaya gelen garsona dayılanan bir polis, tokat atyor. garson saygılı ses bile etmiyor. büyük ihtimal birde azar kayıyor çocuğa. hesap ödemeye gidince herkes sakinden aynı polis yanındakilerden güç alarak mekan sahibine yumruk sallıyor. mekan sahibi fark edip kaçıyor ve istese kolayca dövebileceği memuru biraz tartaklıyor. polis yanındakilerin gazına gelerek mekan sahibine tekrar saldırıyor. bir başka polis ise kavgaya karışıp garsonu dövüyor. diğer polisler mekan sahibini tutarken ilk olay çıkartan polis tekrar efelenerek, eli kolu tutulan adama dalıyor. mekan kadın ve çocuk dolu olsa da umursamadan olay çıkartıyorlar. söylenene göre tabanca çekip, insanların canını hiçe sayarak ateş de edilmiş. müşteriler canlarını kurtarmak için polislerden kaçmaya başlıyor.

    bu anlattıklarım yaşanan olaylar, yorum yapmadım. daha önce bende buna benzer bir olay yaşadım, tüm polis teşkilatı elbet böyle değil. polisler kötü demek yanlış olur. benim başıma da bu şekil bir durum geldi, iki polis memuru o zamanlar çalıştığım dükkandan alışveriş yaparak, biz para ödemeyiz diye gittiler. aldıkları belki 10 lira tutmaz ama peşine düştüm. en son ayağımıza kadar gelip, özür dileyip. aldıklarını iade ettiler. bu süreçte bana en çok destek olan ise diğer polis memurlarıydı. karakol amirleri çok çaba sarf etti. o yüzden hala eminim ki türk polisi bunlar gibi değil.

  • 5. anne olmak istemeyen kadın

    hormon fırtınasını filan geride bırakmış biri olarak hayatımın hiç bir döneminde anne olmak istemedim bir çocuğa. ne uykusuzluğunu, ne yorgunluğunu, ne emeğini, ne maddiyatını, hiç bir detayını düşünürken bulmak istemiyorum kendimi. hangi okula gideceği, sağlıklı bir ailesinin olup olamayacağı, adil bir ülkede mi yaşayacağı ve hatta sikimsonik genlerimdeki bir mutasyon yüzünden hasta olup acı çekeceğini bile öngöremiyorken ben kendi yaşamım için çocuksuz bir hayatı daha yaşanılır buluyorum. yeğenlerim oluyor, kuzenlerimin çocukları, eş dost çocukları, akut olarak bir çocuk sevmek istiyorsam yetiyor. hem zaten tahammüllerim pek yüksek de sayılmaz çocuk zırıltısına. anneliğin kutsallaştırılmasını filan pek anlayamıyorum. bir kadın anne olmak isteyebilir ya da anne olmak istemeyebilir. sadece kadın diye, sadece kadınlık hormonları var diye hayatının bir döneminde kesinlikle ama kesinlikle anne olmak isteyecektir diye bir şey yok. anne olmaya karar vermek gayet kişisel bir karar. ve bence zor bir karar.

    bana kalsa sokak hayvanları, bitkiler ya da kendi kaderine terk edilmiş çocuklar, hepsinin birer anneye ihtiyacı var. ve o kadar büyük ki bu açık, sadece kendi doğurduğu çocuğa anne olan kadınların bencilliği geri kalan herkesi boğuyor.

  • 6. fi

    --- spoiler ---

    koskoca zengin villasında yangın alarmının olmadığı dizidir. kız yangın çıkarınca vaay zeki, itfaiye polis falan getirecek diye düşünmüştüm.

    --- spoiler ---

  • 7. kemal kılıçdaroğlu

    bu atanamamış devlet bahçeli, her seferinde rte'yi canlı yayında tartışmaya çağırıyordu.

    ama kendisi uğur dündar'ın davetine rağmen diğer chp genel başkan adayları ile canlı yayına çıkmadı...

    ee demezler mi adama bu ne perhiz bu ne lahana?

    demezler amk mal mısın burası türkiye.

  • 8. ingiliz aksanını sevdiren insanlar

    (bkz: benedict cumberbatch)
    (bkz: sherlock)

  • 9. ölen kişiden geriye kalan en hüzün verici nesne

    günlük.

    (#61614934) burada bahsettiğim eniştem, ceketinin iç cebine sığacak büyüklükte defter taşırdı hep üzerinde. gençlik yıllarından beri onlarca defteri birikmişti. her günü uzun uzun anlatmazdı ama, o güne ait önemli bir olay olduysa, hem kendi özel yaşamı hem ülke genelini ilgilendiren, mutlaka not alırdı. gittiği tarihi yapılar, turistik yerler hakkında da notlar alırdı defterine ve oradan bahsedeceği zaman açar bilgi verirdi tarihçesiyle ilgili.

    hayattayken kimse açıp okumadı onları. gizli saklı değildi, kitaplığında açıkta dururdu ama ben bile açıp bakmamıştım hiç. ölümünün ardından, kitaplığındaki defterleri karıştırmaya başladı çocukları. hepimiz bir masanın etrafında, küçük küçük defterlere bakıyorduk. hem hüzün hem heyecan hem de biraz utanç hissediyordum onun şahsi notlarını okuduğumuz için.

    teyzemle nişanlandığı tarihi not etmiş; sevgili filanca hanımla nişanlandık, saadetim sonsuz. evleneceği gün yazmış; rahmetli kız kardeşim de görebilseydi beni takım elbise içinde. istanbul erkek lisesi’nde okurken yazmış; istanbul’a aşık oldum, okula gitmek yerine sokakları arşınlamak istiyorum. büyük kuzenim yürümeye başladığında, teyzem çocuk aldırdığında(hiçbirimiz bilmiyorduk bunu), emekli olduğunda, işçi bayramlarında taksim’de, ben üniversiteyi kazandığımda, bana kitaplarını verdiğinde... her şeyi, bizim bile unuttuğumuz her şeyi not etmiş.

    o zaman ölüm düşüncesi beni girdabına almıştı. en sevdiğin defterin, dolma kalemin arkanda kalıyor ve yazdığın her gerçeklik bir masal gibi, hayal gibi duruyor öylece, boynu bükük. anıların sahibi olmadıkça, onların yaşanmış olduğu gerçeği bile anlamsız oluyor.

    insan ölüyor ve onun bu hayattan geçtiğine dair tek kanıt arkasında kalanların ömrü kadar oluyor. adı anıldığı, fotoğraflarda güldüğü, yazdığı çizdiği kadar yok oluyor. yok olabilmek için bile insan insana muhtaç oluyor.

    ne bileyim, hala içim ürperir el yazısının arkada kalması; deftersiz, hazırlıksız bir yolculuğa çıkmasını hatırladıkça.

    ölümün değil ama öldükten sonra “ben de vardım” “ben de o havayı soludum, ben de yürüdüm yollar boyunca” diyebilmenin, bu hayata imza bırakabilmenin tek yolunun kişinin kendisi değil diğer insanlara bağlı olduğunu anladım.

    okunabilecek bir yazı, yüzleri güldürecek bir anı, arkasına tarih atılmış bir fotoğraf, gölgesinde dinlenilecek bir ağaç, yürünecek bir yol, dolaptaki yün kaşkol ve niceleri, bunları emanet edecek, kıymet bilecek insanlarla bir anlam kazanıyor.
    insan ne kadar çok yoldaş edinir, ne kadar özne eklerse cümlelerine, ne kadar kahkaha biriktirirse gözlerinin etrafında o kadar şahit bırakıyor arkasında. kimse kimseye dokunmuyor, kimse kimseyi hissetmiyorsa, orada hep ölüm oluyor, giden gittiğiyle kalıyor.

    biteceği kesin bir yolculukta bırakılacak en güzel ayak izinin el yazısı olduğunu öğrendim eniştemden. varışı ötelemenin tek yolunun izini takip edenler, cümlelerine virgül koyanlarla gerçekleştiğini gördüm.

    dün doğum günüydü ve ona ulaşabilmemin tek yolu cümlelerden merdiven uzatmaktı gökyüzüne. buraları okuyorsan, gittin gideli çok şey değişti enişte ama bir tek sana olan sevgim değişmedi. inanır mısın neler soğudu içimde, neler buz tuttu, keşke burada kalsaydın ömrümce.

    senin bıraktığın yerden ben devam ediyorum günlüklere; dün doğum günündü ve hasretle kutladık hep birlikte.

  • 10. 3 şubat 2018 afrin'de 5 askerin şehit olması

    isabet alan tank bir leopard2a4.

    şimdi sırf yandaş para kazansın diye:
    1. aselsan'ın (riski ve ihtiyacı görüp) hazır kit entegrasyonu şeklinde girişilip tecrübe kazanımı amaçlı başlanıp 2013 yılında ssik (savunma sanayii icra komitesi) kararıyla reddedilen leopard-2 modernizasyon projesi next generation (leo2ng) sırf oradan para girmeyeceği için öteleyen (çünkü bmc henüz kan kokusunu alan köpek balığı gibi bu işlere uzaktı, fabrikasını aceleyle kurmaya başlamamıştı - ne alaka: tank adedi ortalama 5 milyon dolar),

    2. 1 yıldan uzun süredir seri üretime hazır olan altay tankını, sırf koç grubuna vermemek için her türlü taklayı atıp, hiçbir paletli araç tecrübesi olmayan ama altay ihalesine teklif veren bmc firmasına paslamak için projeyi hala bekleten,

    3. bmc paletli araç yapmayı bilmediği için alman rheinmetall firmasıyla ortaklık yoluna gittiği ve hazır buradan parayı gömerken bir de m60a3tts tanklarının modern mühimmatlara karşı savunmasını arttırmak amacıyla roketsan'ın zırh plakalarıyla önerdiği aktif koruma sistemli hazır projeyi görmezden gelen,

    4. zaten papaz olduğu alman hükümetinin insafına sadece altay tankını değil, leopard2a4 tanklarını da teslim eden, haliyle şuan duyulan her tank hasarı haberinde doğrudan katkısı olan bademler.

    bunların hepsinin hesabı birgün sorulacak bilesiniz...

    ek: nedir bu bekletme, bmc, tank modernizasyonu ve süreç diye merak eden olursa şurada yazdım.

    ek 2: altay gibi bir tank üretilmemiş, güney kore'den lisansı alınmış, yani rotem'le otokar arasındaki ilişki "paletli araç nasıl yapılır" danışmanlığı değilse, altay'dan yani paletli araç nasıl üretilir bilgisinden hemen sonra otokar'ın tasarladığı tulpar nedir? *

    tamam benim gibi muhalifsiniz, güzel okullarda okudunuz ve bazı şeyler canınızı sıkıyor olabilir ama dandik iki bilgi ezberleyip ahkam eylemeyin lütfen. bunu da detaylıca yazmak şart oldu, yoksa o k2, bu kt1, şu bilmem ne diye devam edecek... öyle değil işte.

  • 11. 3.5 milyon suriyeliye kalıcı konut müjdesi

    afrin operasyonu sonrası suriyelileri geri göndereceğini söyleyen ağızla aynı ağızdan çıkmış söz öbeği.

    yalan icat ettikleri dininin direği olmıştur.

  • 12. bitcoin

    haftalarca bununla ilgili bulduğum her şeyi okudum. analizlerin çoğu ezbere, öngörülerin hepsi tırttı. yalnız biri şöyle yazmıştı: "yatırım araçlarına kimse bakmazken gireceksin, herkes girerken çıkacaksın."

  • 13. pm'lere dönmeyen kızın mesleği duyunca dönmesi

    (bkz: buradan da yazayım mühendisim)
    (bkz: kızlara 15 günde bir mesaj atarım)

    kardeş sen de bir kıza 15 tane pm attıysan buna da kızın başlık açması gerek.

    (bkz: aat bh'nin 15 günde bir pm atması)

    edit : aat bh yazdığını silmiş.elinde ss olan var ise ekleyelim boş kalmasın.

  • 14. ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı

  • 15. ekşi itiraf

    bugün haksız yere işimden çıkartıldım. haksız olmasının sebebi de işyerinde bir ne idiğü belirsiz şerefsizin hakkımda iftira atması sonrasında yaşanan baskı-hataya zorlama gibi şeylere yenilmem.

    bugün işten çıkartıldığımda hiç yüzümü düşürmeden herşey normalmiş gibi devam ettim, beni sevmeyen bir kişi var o da patronu dolduruşa getirdi zaten. diğerleri üzüldü ama ben hep güldüm,espriye vurdum işi. çünkü beklediğim bişeydi. herkes beni korumaya çalıştı haklı olduğumu savundu patrona ama nafile.

    dün bu saatlerde aklımda hiç işle alakalı böyle bir durum yokken bugün işsiz kaldım ve geleceğe dair en ufak planım yok. belki de daha iyi bir şey yapacağım. bilmiyorum, ama dün bu konuda problemim yokken bugün işsiz dımdızlak kaldım.

    bugün varım yarın yokum. keşke hiç olmasaydım. ben hayatıma yön vermek istiyorum, ama hayat bana istediği gibi yön veriyor. yaşamak istiyorum,yaşamı yakalamak istiyorum ama yok olmuyo, bu başarısızlığın sonu nereye gidecek onu da biliyorum.

    yıprandım amına koyim yıprandım.

  • 16. gelin saçını damada ödeten türk kızı

    neymiş gelenekmiş yok yaa, hiç unutmam istanbul’da üniversite arkadaşımın biri tokat’ta düğün yapıyor, biz de toplandık üniversiteden bir kaç arkadaş tokat’a gittik.

    neyse bu kız erasmus’a giden 3 dil bilen, keman çalan entelektüel bir hatun.

    ispanya’dan erasmus’tan arkadaşı da gelmiş, biz arkadaşlarla kuaförün dışında bekliyoruz arabalarda erkekler olarak.

    o da ne, bizim ispanyol ağlayarak çıktı aniden
    sorduk ingilizce :

    “sorun ne, niye ağlıyorsun?” falan kız bir şey demedi, somurtarak uzaklaştı , sonrasında akşam düğünde ben ispanyol’un yanına gittim:
    “ne oldu kuaförden neden ağlayarak çıktın?”diye sordum

    meğer bizim kezbanuslar buna baskı yapmış saçını yap diye gelin saçı yapılırken...

    kızın annesi, baldızı, yengesi, teyzesi, halası, anneannesi, kardeşi, arkadaşları herkes saç yaptırmış bir bu istememiş neden dedim, hepsini damat ödüyordu yük olmak istemedim evlenecek paraya ihtiyacı var diye düşündüm dedi.

    bu öyle dediği için kızı siktiretmişler.
    buna gelenek gibi gören kafanıza tüküreyim ben türk kızı en iyi okulları bitiriyor, yurtdışını görüyor ama iş paraya, menfaate gelince oralı olmuyor.

    niye gelin saçını ben veriyorum hacı, kadın erkek eşit değil mi, hadi onu verdim diyelim sülalesinin saç masrafı niye bana giriyor.

    sonra bunlarla yarın öbür gün evlenince de bulaşık, ütü, çamaşır yapmaz hayat müşterek ben de çalışıyorum derler kesin.haklısın ben de çamaşır, bulaşık yıkayıp ütü yapmalıyım ama sen çalışıyorsan ama işine gelince gelenekçi adetçi, işine gelince ben senin annen gibi değilim deme o zaman.

    bunlar tabi sadece bir örneği.

    bu gözler arkadaşlarının nişanlılarında sevgililerinde pahalı tek taşı beğenmeyip değiştirenler,düğün masrafını milyarlarca ödeyip surat çekenler ve daha neler neler gördü.

    sonra bunların evlenenleri instagrama tatil,benim bebeğim daha güzel, arabamızda kocişimle yolculuk yapıyoruz fotolarını koyarlar.
    vay efendim sonra neden türk kadınını eleştiriyorsunuz.

    dikkat edin dostlar türk kadını maalesef kendini yalıda geçen türk dizisinde sanıyor ve hala bazı şeyleri analiz edemiyor ya da etmek işine gelmiyor.

  • 17. kendisinden hoşlanıldığını anlamayan erkek

    kızımız büyük ihtimal çirkindir

  • 18. 3 şubat 2018 muhaliflerin rus uçağı düşürmesi

    siktigim sitesinde herkes ortadogu uzmani.

    bak bak "ucagi oso'nun dusurmesi teknik anlamda imkansizmis" bu adama sor ortadogunun envanter kaydini da cikartir size. bak pezevenge bak.. teknik meknikte biliyor.

    abd rusya'yi cozmus falan. ya olum siz doristoslu ellerinizle ne acaip analizler yapiyonuz ya?

  • 19. avm'de elinde paltoyla gezen adamın arabası yoktur

    mesajın atıldığı twitter hesabı 1 saat önce açılmış. toplamda 2 takipçisi ve 2 mesaj var. anlaşılan başlığı açan arkadaş sıkılmış ve aklınca bir oyun kurgulamış. yalnız böyle şeyler yapan hesapların hızla uçurulması gerekiyor yoksa ekşisözlük bu çöp başlıklarla yakında nalları diker.

  • 20. alex de souza vs gheorghe hagi

    bu kıyaslamaya alex diye cevap verenlerin hepsi fenerbahçelidir. hagi diye cevap verenlerin içinde fenerbahçeliler de vardır.

  • 21. öğretmene en az 5250 tl maaş ve bir maaş ikramiye

    parti kongresinde seçim vaadi vermenin mantığını bana sorgulatan söylem.

  • 22. aykut kocaman

    sezon sonu ali koç başkan olduğunda siktiri yiyecek olan futbol katili.

    alex -haksız olarak- kovulurken aziz yıldırım nasıl bir muamele yaptıysa ali koç da bu gölgesinden bile korkacak tıynetteki herifi kovarken aynı muameleyi yapmalı. tören yapmadan, kulüp sitesinden yapılacak 1-2 satırlık bir açıklama yeterli bu adam için.

  • 23. 2 kişinin öldüğü domuz saldırısı

    kayınbabası can çekişirken elinden geleni yapmaya çalışmış kadın, sevdiğiniz biri ölürken ne yapacaktınız ya? silahı olsa kullanır ama yok.
    cesaretine hayran kaldığım, ölmemesine sevindiğim kadını barındıran olay.
    adam da yakacak toplarken saldırıya uğramış, o kurtulamamış ne yazık ki

  • 24. overrated basketbolcular

    kobe bryant ve michael jordan'ı yazanlarda olmuş ya yazık amk. bir de klay thompson yazanlar olmuş adam tam görev adamı 9 dribling yaparak 61 sayı buldu daha napsın evet bir lebron curry seviyesinde deil ama nba in en iyi 2. adam rolündeki insandır kendisi o yüzden overrated kelimesi yanlış bence.
    not: gsw'ın ilk iki adamı durant curry dir 2. yani yani roldeki en iyi adamdır kastım onu belirtiyim de jordan'a kobe'ye overrated yazan adamlarsınız anlamamanız normal olur.

  • 25. arabayı kilitledikten sonra kapıyı kontrol etmek

    kesinlikle yapılması gereken eylem.neden mi? özet geçeyim;

    arabamı parkettim kapısını kilitledim, derken dikkatimi simsiyah bir araba çekti. cam falan hakgetire dersin ki batman'ın arabası o derece siyah. arabamın kapısını kontrol ettim o da ne açık! kilitlenmemiş! tekrar killtledim kontrol ettim bu defa tamamdı.
    gitmem gereken yer olan hastane güvenliğine söyledim, sinyal kesici ile kilitlenmesine engel olup soygun yapıyorlar iyi farketmişsiniz cevabını aldım.

    çıktığımızda sonradan gelen başka bir aracı bu yöntemle soyduklarını gördük. polis bekliyordu aracın sahibi.

    neyse bu da böyle ekşınlı bir anımdı pek özet olmadı ya neyse.umarım kulaklara küpe olur.

    not: olayın geçtiği yer esencan hastanesi arka sokakları.ıspartakule tarafında da çok oluyor bu tarz soygunlar aman diyim işi düşen dikkat etsin.

  • 26. beşiktaş

    şampiyon olması, hatta ikici olması mucize olur.

    ama bu takım şampiyonluğu malatya maçından sonra futbol oynamayan oyuncuları alkışladığı, bağrına bastığı gün kaybetti. o gün oyunculara "cl'deki başarı bize yeter, lig olmasa da olur, canınız sağolsun" mesajı verildi adeta. o günlerde bu işin böyle gitmeyeceği takıma hissettirilebilseydi belki birşeyler değişebilirdi.

  • 27. neden beyaz saray'ı bombalamıyoruz

    abi salacaksın akdeniz kıyısından 3-5 tane bordo bereli, yarım saate 82 washington.

  • 28. anıtkabir 12 yılda bitti saray'ı 2 yılda bitirdik

    mesela 1500 lü yıllara dönüp baktığımızda mimar sinan denen çapsızın bir camiyi anca 6-7 yılda bitirdiğini görüyoruz.

  • 29. ateizmden agnostisizme geçme süreci

    "bu evren, evrenüstü bir varlığın ossuruğuyla oluşmuş bir baloncuktur. bu baloncuk patlayınca evren yok olacak" desem.

    eğer ateist iseniz "siktir lan, buna neden inanayım" dersiniz. agnostik iseniz "neden olmasın hacu, belki de öyledir" dersiniz.

    dinciyseniz kimin söylediğine bakarsınız sizinkiler söylemişe bunu ölümüne savunur, kabul etmeyenlerin kafasını kesersiniz.

  • 30. kılıçdaroğlu seçilirse chp'ye oy vermeyeceğim

    kendim ve ailem ve de çoğu arkadaşımın katıldığı düşünce. hdp denen terörün meclis uzantısıyla ittifak yapan chp, chp değildir. ychp'dir.

    içerisinde attaürk düşmanı olan partiye oy vermem. umarım sayın ince kazanır ve chp'yi yine chp yapar.

  • 31. bekaretin beyinde olduğunu zanneden çağdaş kadın

    mağazada denenmemiş ayakkabı var mı diye sorduğun tezgahtarın çıkardığı ayakkabıları aslında başkasının çoktan denediği; ama tekrar kartonunda saklandığı için senin öyle düşünmenin sağlanması.. sonuçta adam yeni çıkardı, gıcır gıcır duruyor, kim giymiş olabilir ki bunu.. hatta bağcıklarına bile dokunulmamıştır, baksana nasıl da parlıyor. neyse öpüyorum badem gözlerinden.

  • 32. 3 şubat 2018 arsenal everton maçı

    ikinci yarı cenk girecek ve 5 gol atıp maçı 4-5 e getirecek diye hissediyorum.

  • 33. kocanız sizi döverse ayaklarını öpün

    (bkz: #73956833)

    neymiş iran aleviymiş, burada bu sözü gömenlerde aleviymiş çelişiyormuşuz, cahiliz salak nesiliz.

    mal artığı öncelikle şiilik ile aleviliğin farklı olduğunu bilmiyor, türkiye'de ki alevilerin yaşam tarzından haberi yok, gelmiş buraya yaw siz çok re rö rö.

    hakikaten çok salak bir nesil yetişiyor.

  • 34. selin sayek böke'nin ypg'ye terörist diyememesi

    işin ironik yanı ; bugün atatürk yaşasa idam ettireceği kişilerin onun partisinde siyaset yapması.emperyalistlerin intikam alma şekli sanırım.

    not:katıldığı tüm seçimlerde chp'yi desteklemiş bir seçmen.

  • 35. amasya'da kısa dönem askerlik yapacak olan şehzade

    beyler arkadaşı tezkereye yakın boğduralım.

  • 36. evlendikten sonra hayatının kadınına rastlamak

    makak maymunu gibi baygın gözlerle sürekli arayış halinde gezerse hayatının adamına bile rastlayabileceğinden pek de zor olmayandır.

  • 37. dünya dışında bir yaşam formunun bulunmaması

    şu an için bunu tanrı'nın varlığına kanıt olarak görenlerin, olur da bir gün dünya dışı yaşam bulunursa ''e zaten onları da allah yarattı, bak ayet var'' diyerek kıvıracaklarını şimdiden görebiliyorum.

  • 38. 2 şubat 2018 bursaspor beşiktaş maçı

    şampiyon;

    galatasaray veya başakşehir olur.

    fenerbahçeliyim.

  • 39. hayvanseverim deyip et yemek

    doğayı seviyorum diyip hıyar domates yemekten farkı yoktur diyen arkadaşlar ciddi değildir umarım.

    şimdi, bu yorumları yazan kişilerin ülke ortalamasına göre eğitim seviyesi daha yüksek olduğu, seküler vs. olduğunu tahmin ediyorum. ama gel gör ki vizyonları yeni akit müdavimlerinden fazla değil. bi de veganları islamcılara benzetirsiniz. ama lütfen bana hilal kaplan'dan , adnan oktar'dan falan daha eleştirel akla sahip olduğunuzu ispatlayın.

    --- spoiler ---
    genelde sebze ve meyve tüketerek hayatlarını sürdüren vejetaryen ve veganlara sorum bitkileri neden 'canlı' mertebesinde ve kendileriyle eşit moral düzeyde görmedikleridir. eşyanın hakikatine tam anlamıyla vâkıf olmak mümkün olmadığı halde, neden kozmolojik hiyerarşide insanlarla hayvanlar eşit mertebede görülür de bitkiler bu sınıfta ele alınmaz anlamak pek de mümkün değil. böyle bir bakış açısını içselleştiren kişi için hayvanları kesmenin bir havucu topraktaki kökünden ayırıp, kıtır kıtır doğramaktan daha 'vahşi' bir tarafı olamaz.

    bitkilerin de bizim kadar "canlı" olmadığını nihai olarak kanıtlamak mümkün değilken aramızda böylesi bir hiyerarşi kurma çabası ancak keyfî bir tercih olmaktan öteye gidemez. üstelik velev ki cansızlar; bu cansız olan varlıkların bizim emrimizde olduğu ve onları arzu ettiğimiz gibi tüketebileceğimiz anlamına mı gelir? neden? insanın da pekâlâ doğadaki her bir varlıkla -ister taş parçası ister olsun ister bir elma ister bir inek- eşit mertebede olmadığı nasıl iddia edilebilir.
    kaynak
    --- spoiler ---

    (bkz: türkiye'de veganlık eleştirmenleri)

  • 40. evde para saklayacak en uygun yer

    para olsa yemin ediyorum saklamayacağım. aha salonda televizyonun üstüne koyacağım. o kadar yok yani

  • 41. kaan terzioğlu'un attığı efsanevi tweet

    soyle bir sey anlatmaya calisiyor galiba:

    https://lh3.googleusercontent.com/…ldw=w303-h485-nc

    ben bir fark goremedim.

  • 42. 3 şubat 2018 muharrem ince'nin chp başkanı olması

    1260 tane fosil delege ile zor be azizim.

  • 43. tek başına yaşamanın dezavantajları

    komsudan gelen tabagi, evde birsey olmadigi icin doldurup iade edememek.
    bulasik makinasinin dolmasi icin 1 hafta beklemek.
    eve girerken cikarken zile basamamak, kapiyi hep anahtarla acmak.
    her meyveden 1er tane alip yemeye tesvik eden olmadigi icin hep cope atmak.

  • 44. korku evinde titreyerek bayılan genç

    verdigi paranin hakkini almistir, amac korkmak degil mi zaten :)

  • 45. beden eğitimi öğretmenlerinin gereksiz olması

    beden eğtimi dersi komple fiyaskodur öğretmenini geç.

    okulda kıyafet değiştirecek yer bulamazsın, 2 ders bedenin üzerine 3 ders matematik vardır, sınıfta 30-40 tane senin gibi ter kokan insanla o havayı solursun, kız öğrenciler kati suretle derse katılmaz hepsinin bir mazereti vardır, okulda düzgün top bulamazsın, file hiç olmamıştır.

    ha elbet kabataş erkek, avusturya lisesi ya da robert kolej mezunuysanız size bir yararı illa dokunur bu öğretmenlerin.

  • 46. chp kurultay delegelerine son çağrı

    sene olmuş 2018 millet hala "peşinden gidecek lider" diyor, "örnek alacak insan" diyor...

    kardeş sıçmışım liderine... bana en iyi hizmet edecek, en dürüst hizmeti verecek kimse ona oy veririm. biz koyun olmayacağız, idareciler halkın köpeği olacak...

  • 47. donanımhaber'in ekşi'ye diss atması

    haklılar. daha dün sol frameden görüp haberdar olduğu bir kavramın profesörü kesilen tipler dolu aramızda. cacık tipler yani.

  • 48. akademide yapılması gereken reformlar

    - üniversiteleri gündelik siyasetin içine çekmemek.

    - üniversitelere özerkliği geri vermek.

    - yök'ü kapatmak.

    - yandaşlara değil, hakkedene kadro vermek.

    - her ile üniversite açtık, ihtiyaç fazlası bölümlere öğrenci almayıp oradaki akademisyenlere araştırma ve geliştirme için imkan tanımak.

    - kadro güvencesini siyasi koz olarak kullanmamak.

    - mümkünse akademisyenlerin akademik çalışma için araç-gereç giderlerini, seminer, konferans giderlerini devletin karşılaması.

    - bana artık lütfen bir kadro vermek.

    - diyanet'i kapatmak.

    dikkat edin fazladan bir şey yapmaya gerek yok, mevcut düzenin pisliğini temizlesek adı reform olacak. ve evet, diyanet kapatılsın.

  • 49. 20 şubat 2018 bayern münih beşiktaş maçı

    millet ya dalga geciyor, trolleme falan var ya da taraftar cok havalanmis. beraberlik iyi sonucmus da, besiktas alirmis da. hep bir agizdan hem de.

    futbol bu, hersey olur tabi, ama normal kosullar altinda iki farkli maglubiyet iyi sonuctur besiktas icin. 3-0, 4-0, 4-1 falan bu macin normal sonucudur. beraberlik falan, hele galibiyet tarihi sonuctur, yillarca unutulmayacak basaridir. olsun alkislariz ama beklentiyi de fazla saapmamak gerek. karsidaki alman makinesi.