öldürenin 6 suç kaydı varmış. şimdi asıl katil bu orospunun evladı mı yoksa bu orospunun evladının sokakta elini kolunu sallayarak gezmesine sebep olanlar mı? bu olayda sadece bir katil yok. onlarca, yüzlerce hatta bu suçluları serbest bırakanlara oy vererek başımıza musallat eden milyonlarca katil var.
ek: böyle şeyler ekstra üzüyor. sinirden, üzüntüden ağlıyorum resmen. insanlar nasıl bu kadar soğukkanlı bir şekilde yoldan geçen, emeğinde işinde olan insanları katledebiliyor? aklım almıyor benim, kaldıramıyorum. insanoğlu bu kadar kötü, bu kadar lanet bir tür olmamalıydı.
Ekşi Sözlük Debe Listesi
Hepsini aç
-
1. 11 mayıs 2024 moto kurye cinayeti
-
2. gpt-4o
babam şu an 94 yaşında. bundan 8-10 yıl önce gpt-4o'nun yaptığı şeyi yapan bir alet istemişti. ben artık yaşlıyım yeni bir dil öğrenemem. bu yüzden bana böyle bir makine lazım demişti. ben yok öyle bir alet dedim. o da çıkar yakında dedi. bende yok canım zor biraz, daha var demiştim. o yok yok ben hepsinin çıktığını gördüm onu da göreceğim dedi. adam radyoyu, tv'yi, bilgisayarı, cep telefonunu tek bir hayatta gördü. ve bu müthiş keşfi bile gördü. ama maalesef bu onun hic bir işine yaramayacak. çünkü artık ülke ülke gezemeyecek kadar yaşlandı. ama şanslı, sonuçta gördü.
-
3. jose mourinho
mourinho her zaman iki yıla ihtiyacı olan bir teknik direktördür. 2002 ocak ayında geldiği porto' yu zirve performansa 2004' te çıkarmıştır. daha sonra chelsea' yi yine 2. senesinde şampiyon yapmıştır. inter' de 08/09' da gelmiş şampiyonlar ligini 2. senesinde almıştır. madrid' e geldiğinde ise ilk yıl barcelona' dan 5 yemiş ancak o dönem inanılmaz dominant bir oyun oynayan barcelona' nın hegamonyasına ikinci sezonunda rekor puanla şampiyon olarak cevap vermiş ve 07/08 sezonundan beri lig hasretine son vermiştir.
daha sonra chelsea ile ikinci dönemine girdi. yine ilk yılında şampiyon yapamadı takımı ama ikinci yılında şampiyon yaptı. daha sonraki sezon başarısız geçti ve manu' ya gitti. orda da ilk yılı başarısız geçti. ikinci yılında premier lig ikincisi yaptı takımı ve bence sir alex ferguson sonrası nakıs olan manu' nun elde edebileceği en büyük başarıydı. sonraki sezon yine başarısız geçti ve ayrıldı. bence bundan sonraki süreçte kariyerini iyi yönetemedi. çünkü loser olarak tanımlanan bir takımı yani tottenham' da bir şeyleri değiştirip tekrar bir şeyleri ispatlamak istiyordu. ancak gücü yetmedi. daha sonra roma' da aynı şeyi başarmak istedi ama yine bence başarısız bir dönem geçirdi. yine de bir avrupa kupası roma için oldukça önemliydi.
peki mourinho' nun futbolunda öne çıkan özellik nedir. bence tıpkı bir turnuva hocası gibi rakibi çok iyi kontralayabiliyor. yani bugün pep halen direkt hücum yemeyim diye 4 stoper kullanıyorsa sebebi real' in ikinci sezonundaki direkt oyunudur. bu nedenle her bölgeyi oynayabilecek oyuncuları tercih ediyor. taktiksel esneklik sağlıyor ona. ancak alametifarikası tek maç özelinde iyi olduğu gibi tuchel gibi ligte batırmaması ve devamlılığı. ancak mourinho' da iki yıl sabretmeniz lazım. yani geldiği zaman ilk yıl şampiyon olamazsa göndermemek lazım ikinci yıl bambaşka bir şeye dönüştürüyor. çünkü çok fazla doğruyu arayan pragmatik bir hoca. porto ve ilk chelsea döneminde 4-3-3 oynatıyordu. inter dönemi 4-4-2. madrid' te yine asimetrik bir 4-2-3-1 oynatıyordu. dimaria mesut benzema ve ronaldo' nun aynı anda sahada olduğu bir sistem. yani hoca her sistemi oynatır. yeterki lige ikna olsun ve çözecek zamanı olsun. bir yandan da takımı ve camiayı çözsün. takım otursun bunlar gerekir.
bunun dışında soyunma odasında çok disiplinli ve oyunculardan çok talepkar bir hoca. ancak dışarıda tüm stresi kendi üzerine alır bir tane oyuncu tartışılmaz. işte bu sene gördük krunic mhk tartışmalarını. bunların hiçbiri yaşanmaz. ama işine hiç karıştırmaz. başkan çıksın konuşsun anında tepki gösterir. şaşalı bir oyun oynatmaz ancak bu adam tam bir savaşçı.
tahminim gelirse fenerbahçe onun için iki sene beklemez camiada çok fazla eleştiri olur. çünkü oyun olarak baskın bir oyun göremeyince kazanıyoruz ya tarzı açıklamalarıyla fenerlileri daha da delirtir. mourinho hoca değile falan gelir iş. manu da yaptığı açıklamaları yaparsa hele fenerliler huniyle gezer ama sabrederlerse ligde ve avrupada başarı sağlar uzun vadede.
çünkü futbol gibi takım sporlarında başarı bir miras işidir. bugün şampiyon olan galatasaray takımına bakıyorsun. berkan, kerem, barış alper, muslera, nelson, sacha boey hep 13. olan sezondan kalan oyuncular. icardi geçen sezon kasımdan sonra atmaya başlıyor seni kasıma kadar gomis taşıyor. direkt katkı aldığın oyuncular bunlar. geçmişle geleceği iyi harmanlamak lazım. mourinho' nun heritage konuşmasında atıf yaptığı da buydu. fenerlilerin de bunu anlamaları lazım eğer mourinho' yu istiyorlarsa. yoksa mourinho tazminatı alıp gider.
edit : 2005 chelsea ilk yılında şampiyon oldu uyarısı yapan arkadaşlara teşekkürler. abramovic ve ranieri 03/04 sezonunda 2. olmuştu ve kadroyu o iskelet üzerine kurdu. sil baştan kadro yapmadı. john terry, lampard, gallas, geremi, gudjohnsen, damien duff gibi iskeletleri takımda tutup, drogba, carvalho, joe cole, cech, robben, makalele gibi eklemelerle güçlendirdi. herkesin aklında kalan essien ise 05/06' da takıma geldi. -
4. çocuklarına bir lira miras bırakmayan anne baba
yarınlar yokmuşçasına yiyip içtikten sonra zevk için "sikişip" ürettiği elemanların hayatını düşünmeyen embesil ikilisi.
hadi çapı belli olanları anlarım, malı mülkü olup son kuruşuna kadar tüketip; üstüne çoluğuna çocuğuna borç takıp giden amsalaklara harbiden tahammülüm yok. çocuk değil kapitalist sisteme kürek mahkumu üretmekten başka bir şey değil bu. -
5. müge anlı ile tatlı sert
bir tür acı pornosu olduğu bugün resmiyet kazandı. içinde biraz olsun insanlık olan bir yayıncı, halihazırda cinayeti itiraf etmiş olan bir kadının çocuğunu stüdyoya çağırıp "gel bak annen babanı nasıl öldürdüğünü itiraf ediyor" deyip de çocuğun yaşadığı şoku, ağlayıp dövünmesini 50 tane kamerayla çekip yayına vermez. utanır ar eder yani.
ancak gerçek bir pornocu böyle bir andan medet umar, bunu yayınlamayı normal ve meşru bulur. böylesine ahlaksız bir anlayış, eğer rtük'ün müdahale etmeyeceğini bilse tuvalete bile kamera koyup yayınlayabilir. yeter ki reytingi olsun. -
6. ülkücülerin en iyi yaptığı şey
aleviye, kürde, küpeliye, mini etekliye, dinciye, dinsize, insana, kadına, hayvana, ağaca, bitkiye, umuda, eşitliğe, özgürlüğe ve akla gelmeyen ne kadar güzel şey varsa hepsine düşman olmaları.
-
7. kamuya 3 yıl boyunca personel alınmaması
bir kamu çalışanı olarak yazıyorum , mevcut kadro ile en az bir 10 yıl daha alım yapılmasa, personel ihtiyacı hasıl olmaz.
-
8. 14 mayıs 2024 giresun valiliği alkol yasağı
nakış nakış işliyorlar şeriat'ı özgür özel arapçayı kutsamaya devam etsin, içimizdeki “araplar” da ondan güç alsın böyle
yasağı savunanlara ithafen edit: sayın bir takım çok bilmiş yazarlar, batıyı örnek vermişler. batıda her yerde pub bar tarzı mekan var, bunun yanında ortalama maaş ile fiyatları karşılaştırın bakalım nasıl rahatça mekana gidebiliyorlar. senin ülken böyle bir ülke mi ki yasağı da öyle olsun.
edit2: ingiltere pub/bar haritası
edit3: sözlük yazarlarının zeka düzeyi gerçekten iyiden iyiye beni şaşırtmaya başladı. “milleti rahatsız eden tipler var” diyerek savunanlar var. haklılar da. ama zaten çevreyi rahatsız etmek yasak, bunun cezası da (gürültü vb.) var. o halde ne içerse içsin çevreyi rahatsız etmenin yasaklanması gerekirdi. ama amaç üzüm yemek değil. örneğin apartmanda gece 12'den sonra çamaşır makinesi çalıştıran saygısızlar var diye çamaşır yıkamayı mı yasaklayalım?
edit4: işgüzarlık yapıp alkolü toptan yasaklamak yerine alkol alıp taşkınlık yapanlara, huzur ve sükuneti bozanlara yaptırım uygulansaydı tüm toplum desteklerdi bunu, ama amaç burada alkollü içeceğin kendisi, kendi zihin dünyalarına uymuyor diye başkaları da tüketmesin istiyorlar. bu düpedüz islamofaşizmdir. -
9. istanbul'un göbeğinde istismar kuyruğu
benim çocukluğum taşrada geçti. kentin önde gelen ailelerinden birinin oğlu çocukken tecavüze uğruyor. ondan sonra olay kulaktan kulağa yayılıyor. ardından çocuk zincirleme tecavüze maruz kalıyor. ailenin tek yapabildiği, çocuklarını istanbul'daki akrabalarının yanına göndermek.
gel zaman git zaman delikanlı büyüyor, okuyor ve memur oluyor. ataması ise doğduğu şehre çıkıyor.
adam, karısı ile parka gidemiyordu. çalıların ağaçların arkasından, karısın yanında, adama laf atıyorlardı. çünkü öyle ya da böyle adam kestaneyi çizdirmişti.
***
bir tane gey ile tanıştım. bu küçükken kendi mahallesindeki esnafı beğeniyormuş. hemen uğur gürsoy'un karikatürünü hatırlayalım.
13 yaş olasılıkları
bazı delikanlılar komşu teyzeyi hayal ederken işte bazı delikanlılar da esnafı hayal ediyor. ben de matematik öğretmenimi beğenirdim.
esnaf bu delikanlıya tecavüz ediyor. istismar her ne kadar hukuki olarak çok doğru bir terim olsa da adamın işlediği suç istismar değil tecavüzdü. gayet grotesk bir şekilde, bağırta bağırta tecavüz ediyor. sonra da diyor ki :
- kes lan ağlamayı! zaten ibnelik içinde vardı. açığa çıkarmış oldum.
ondan sonra bir başka arkadaşına da haber veriyor, tehdit ve şantajla sistematik olarak tecavüze devam ediyorlar.
***
öncelikle n.ç. davasındaki gibi zincir tecavüzler bu ülkede temel bir motif. hatırlatalım ki n.ç. davasında suçluların arasında sadece bakkal, manav değil çocuğu korumakla birinci dereceden görevli kamu personeli de vardı.
***
suçu islamcıların ahlaksızlığına atabiliriz. suçu, töre cinayetleri mevzusunda olduğu gibi kürtlere de atabiliriz. ama gerçekten bunlar çocukları korumaya yeter mi?
bence 19.yy kafası ile ergen cinselliğini bir tabu olarak gören ve bunu yok sayan seküler tayfa da aslında suçlu. kafasını kuma gömdüğü için suçlu.
lgbt çocuklar konusunda berbat bir sınav verdiler. kendi çektikleri 31'leri bile unutup, ergen cinselliği denilen konuyu inkar ettiler.
öte yandan çocuğunu sahipsiz bıraktığı ve kızlarının arkasında durmadığı için aileyi suçlayan entarilere bakın. ardından da "gay evlat sahibi olmak" başlığında yazılan homofobik entarilere bakın.
sizin de çocuğunuz gay olabilir, tecavüze uğrayabilir. ama hiç bir sikten haberiniz olmayacak. çünkü homofobik olduğunuzu bildiği için size söylemeyecek. siz de ana ve babayım diye ortada gezeceksiniz. -
10. özgür özel'in çiftçiyi azarlaması
bu memlekette götü koltuk görenin genetiği değişiyor sanırım.
-
11. en kötü kargo şirketini seçiyoruz anketi
ptt kargo şubeye teslim kredi kartını adreste bulunamadı diye teslim etmedi geçen hafta. söyleyeceklerim bu kadar
-
12. 14 mayıs 2024 bahçeli'nin eurovision tepkisi
şöförünün de katılıp katılmadığını merak ettiğimiz tepki.
-
13. kızıl goncalar
yarınlar yokmuş gibi çekmişler bu bölümü. artık bundan sonra sezon finalinde elektrik süpürgesinin yeni marifetlerini gösterseler bile hak razı olsun deriz heralde.
-
14. gülsün doygun
istanbulda gerçekleşen toplu tecavüz skandalındaki sanıkların avukatı. her bireyin savunulmaya hakkı vardır fakat bir avukatın böylesine acı bir olayda 13 yaşındaki kız çocuğunun annesine, etek boyunu kısaltmaması için ve daha usturuplu davranması için okuldaki hocaları tarafından uyarılıp uyarılmadığını sordu. mahkeme başkanı tarafından soru uygun bulunmadığı sebebiyle sorunun yöneltilmesi kabul edilmedi. duruşmaya ara verildiği sırada avukat gülsün doygun ile çocuğun annesi arasında tartışma çıktı. anneye bağırarak "kadın olup çocuğuna sahip çıksaydın, bu çocukların başı yanmazdı" sözlerini sarfetti. böyle bir olayda bir kadının hatta bir annenin bu şekilde savunma yapmasını aklım almıyor.
-
15. pakistan'ın israil'i 12 dakikada yok etme tehdidi
pakistan'ın elindeki nükleer balistik füzeler bunu yapacak kapasitede.
israil de cevap olarak pakistan'ı haritadan siler. zira israil'in elindeki nükleer balistik füzeler de bu cevabı verecek kapasitede. -
16. kamuda personel servisi uygulamasının sona ermesi
az yiyip de memur olamayan, kpss'den bir şempanzeyi soksan 60 alacakken kendisi 60 dahi alamayan, imkanı olsa torpille dahi memur olmak için kıçını yırtacak olan andavallar sevinç çığlıkları atmaktalar servisler kaldırıldı diye.
be hey mal insan; "servis her kurumu bırak her ilde dahi yok" her memur aynı maaşı da almıyor. her memur lojmanda da oturmuyor. her memur yan gelip de yatmıyor be hey sığırın evladı! bunlara sahip olan azınlık bir memur güruh var sadece. çoğu memur en düşük memur maaşı denilen ve sizin gözünüze sokulandan daha düşük sabit bir maaş almakta, yol parasını cebinden ödemekte,
yemek parasını cebinden ödemekte ç0nkü bir lira dahi yemek parası verilmiyor. lojmanları zamanında üçe beşe sattıkları için neredeyse tüm memurlar astronomik kiralar ödüyor.
bunları da 30 bin lira maaş ile yapıyor büyük kısmı. üstelik bu insanlar cahil cühelada değil. en düşük önlisans, lisans mezunu, yıllarca kpss için evden çıkmadan çalışmış, mülakatlarda torpilli orospu çocuklarıyla mücadele etmek zorunda kalmış ve sonunda güç bela atanmış kişiler... üstelik ek iş yapmaları da yasak. ihraç sebebi yani... maaşın yetmezse ek iş yapmana imkan da yok yani sayın şerefsizler...
25 yılını özel sektöre vermiş ve milli duyguları yüksek biri olmama rağmen bizim ülkede yaşayan bu ahlaksız, bu iğrenç, bu haysiyetsiz, bu ahlak fakiri insanların varlığı midemi bulandırıyor.
anıra anıra kin kusanlar umarım memur olurlar... okurlar da o tv'de gördüğü 3xasgari ücret güzellemelerinin, en düşük memur maaşı şu kadar yalanlarını ( yalnızca evli eşi çalışmayan ve en az 2 çocuğu olan o maaşa yakın alabilir), lojman, yemek ya da yemek ücreti, yol parası ya da servis alınmadığını net görürler o zaman...
şimdi siktirin gidin ötede halay çekin servisler kaldırıldı diye. asgari ücrete ara zam gelmezse, emekli maaşlarına adam gibi zam verilmezse, sizler ya da çocuklarınız asgari ücrete dahi iş bulamazsa görürüm sizin o pembe götlerinizi... harbiden bu kadar şerefsizi ilan verseler bir ülkeye toplayamazlar ya...
tanım: birilerinin 22 yıldır çektiği ziyafetlerin hesabını şimdilik memura ve emekliye, az zaman sonra da geri kalan kim varsa hepsine ödeteceği, kamuda tasarruf tedbirleri sebebiyle uygulanmaya başlanacak göstermelik bir tasarrufumsunun ilk aşamalarından biri...
edit: yazım hataları -
17. denizli'de hasta yakınlarının yoğun bakımı basması
babam oldugunde gece hastaneden arayip “gelmeniz lazim” diye cagirdilar. yogun bakim onunde doktor “hastamizi kaybettik, basiniz sagolsun” dedi yaninda iki tane guvenlik gorevlisiyle. o zaman cok tuhaf gelmisti bu durum. ama bu ve benzeri seyleri gordukten sonra insan anliyor zamanla o guvenlik gorevlilerin neden doktorun yaninda oldugunu.
babami bir kurban bayraminin arife gunu kaybettik, o gun de defnettik. ertesi gun de ilk isim bir tatli yaptirip yogun bakim personelinin bayramini kutlayip helallik almak oldu. 2 hafta boyunca babam ve diger hastalar icin nasil cabaladlklarini yakindan gordum.
bu hayat birgun sonlanacak, yakinlarimizi, sevdiklerimizi kabul etsek de, etmesek de ugurlayacagiz. son anlarinda bir seyler yapmaya calisan insanlara eziyet olmanin manasi yok. -
18. 13 mayıs 2024 aziz yıldırım'ın başkan adayı olması
dursun özbek'i ekmek arası sucuk yapıp yiyip burak elmas sonrası mesih gibi getiren camia niye yorum yapıyor?
aziz yıldırım nefretim ömür boyu sürecek ama mevcut durumda kendini kulüp sahibi sanan yalı çocuğunun karşısına aday olarak çıkmaya yeten tek taşak kendisindedir.
camianın başarıya ulaşması için iki isimden de sonsuza kadar kurtulması gerekiyor ama böyle bir aday olmadığı için kötü ve daha kötü arasında seçime gidiyoruz.
ne olursa olsun bu kadar başarısızlık üstüne tek aday olarak girip 3 sene daha o koltuğu alması korkunç bir durumdu en azından onun önüne geçilmiş oldu -
19. insan ilişkilerinde dönen oyunları anlayamamak
bazen geçmişe baktığımda böyle bir kavrayış hasıl oluyor bana nedensiz. şöyle ki; geçmişte bana sorulan, anlatılan her şeye saf bir iyiniyetle karşılık / yanıt vermişim. halbuki bunlar stratejik sorular / anlatımlarmış.
bu konu hakkında ne düşünüyorsun, dendiğinde; aslında düşüncelerimin merak edildiğini sanmışım. halbuki zor duruma düşmem için sorulmuş bir soruymuş bu. mesela derdimi dinlemek isteyen birinin acılarımla rahatlamak istediğini sonraları anlıyorum. ya da sen iyi bir arkadaşımsın diyenin aslında kendisini dinleyen tek insan olduğum için bunu söylediğini tecrübe etmem gibi şeyler...
bazı büyük sorulara büyük cevaplar verdiğimi sandığım zamanlar olmuştu. çok aptalca bir şey bu. hatırlamak bile utandırıyor. adam kendini çok ciddiye alıyor denmiştir muhtemelen. üstelik statüm bile yoktu o vakitler; yani hararetli tartışmalara girdiğim dönemleri kast ediyorum. hepsi ne kadar da yalandı. iletişimin bir ilüzyon olduğunu hiç anlayamamıştım. safça anlam açıklamaya çalışıyordum. bu yüzden, kendimi, çoğu zaman, sahnede olduğunu anlayamayan bir tiyatro oyuncusu addederim. -
20. kayahan'ı kimsenin sevmemesinin nedeni
(bkz: bu ne biçim başlık olması)
edit: başlığı moderatör düzeltmiş.*
aslında böyleydi -
21. plajda insanı sinir eden şeyler
sigarasını kuma söndüren tayfa. keko musunuz?
-
22. logitech'in kalitesiz bir marka olması
kalitesini bilmiyorum, çok kullanmadım ama gördüğüm kurumsallık anlayışlarından ötürü saygımı kazanmış bir firmadı.
2015 yılında bir vahiy geldi ve evimin bir köşesinde duran, hiç kullanmadığım logitech kablosuz klavyeyi kullanmak istedim. evin altını üstüne getirdiğim halde bluetooth aparatını bulamadım.
önümde iki seçenek var:
1- uyumlu aparat bulmak
2- yeni klavye almak
mevctu klavye çok daha pahalı değildi. o zamanlar 30-40 liraya filan almıştım.
ikinci seçenek de olurdu ama minnacık bir aparat yüzünden koca klavyeyi çöpe atma seçeneğini benimseyemediğin için tercihimi birinci seçenekten yana kullandım ve benim için serüven başladı. denk geldikçe bir iki oem'ciye, tamirciye sordum ve bulamadım.
ben bu durumlarda aşırı takıntılı bir insanım. hiç de hayati bir durum olmamasına rağmen bu kez uyumlu aparat için oem'cileri, tamircileri vakit ayırıp da gezdim ama maalesef, yine bulamadım. uzun arayış sonunda umudum tükendi ve sonunda logitech firmasına aparatı yedek parça olarak satılmadığı için bulamadığımı anlatan bir mail attım. ve hayatıma devam ettim.
mail attığımı unutmuştum, klavyeyi kullanma hevesim de geçmişti. aradan zaman geçti. bir gün ofise bir kargo elemanı sarı bir zarf getirdi. "alla alla, bir şey sipariş etmedim" diye düşünürken gelen zarfın standart dışı bir görüntüsünün olması da bir şey ifade etmedi. alıcı adresinin olduğu etikete bakınca zarfın isviçre'den geldiğini, gönderenin de logitech olduğunu görünce "oha" dedim.
evet, isviçreli logitech firması sik kadar aparatı, kocaman zarfa koyup kullanma kılavuzlarıyla vs göndermişti. bir de unify aparat göndermişler ki; başka cihazlarda da kullanabileyim diye.
genel olarak apple kullanıcısıyım ve logitech ürünleriyle çok da bir işim olmadığı için kullanmıyorum. bu sebeple kalitesi nasıldır pek tecrübe etmedim ama o gün logitech firmasının kurumsallığına çok saygı duydum. -
23. zeka düşüklüğü belirtisi
ekonomiyi kafe ve benzeri mekanların doluluğu ile ölçmek.
-
24. hayat nedir sorusuna verilen tek kelimelik cevap
yani bu ortamda ne kadar ilgi görür bilemem ama başlığı görmüşken yazayım; bir gün peygamber efendimiz; bir ağacın gölgesinde uykuya dalmış. uyandığında yüzünede sert zeminin izi kalmış. onu o halde gören ashabı; bilseydik rahat yatak getirirdik filan demişler. ne yapacağım yatağı, benim bu dünyadaki sürem, bu ağacın gölgesi kadardır. birazdan bu gölgenin çekip gideceği gibi ben de o kadar kalıp çekip gideceğim demiş. işte aslında dünya hayatı ve insan ilişkisinin en net özeti bana göre budur. bütün bu kavga, bu hırs, bu ihtiras; bir şekerlemelik uyku vakti kadar olan dünya hayatı için işte. o yüzden tasavvufta ''dünya hayatı, ağaç gölgesi kadardır.'' denir. yani tek kelimeye indirirsek, gölge; var ama aslında yok.
-
25. antalya'da adisyona eklenen müzik ücreti
trt katkı payını eksik gördüğüm adisyon.
-
26. evlenilecek kadın mesleği
bu başlık ve yazılanlara bakıyorum da, k.çının keyfini düşünen erkekler atlamış hemen.
evlilik = hizmet (yemek+temizlik+çocuk bakımı)
kafasındaki erkek eş değil, bakıcı arıyor kendine net. -
27. ateist olmasına rağmen ahlaklı olan insan
inançsız insanların namaz kılmak, oruç tutmak, hacca gitmek gibi günah çıkarma opsiyonları yoktur. bu opsiyonlar dindar için ahlaksızlığı resetleme eylemidir, ahlaksızlığa açık çektir, affedileceğine duyulan inançtır. yani kötülük dindar insan için geri dönüştürülebilirdir.
inançsız insanın ahlakı vicdanıdır. vicdanın “yeniden başlat” tuşu yoktur.
edit: cevap verdiğim mesajlar bir diyalogdan çıkıp zaten okuduğum kitaptan ayetler göndermeye dönüştü. bu nedenle cevap vermeyi kesiyorum.
aksi halde bana sürekli ayet indiği için peygamberliğimi ilan etmek zorunda kalacağım ki bu sizin için sıkıntılı bir durum. -
28. galatasaray winnerlığı
45 puan gerideki beşiktaş'a sökmeyen winnerlıkmış. hani şu kupa sayısında galatasaray'ın 3'te biri olan takım.
evet 45 puan altımızdaki:) -
29. aziz yıldırım vs ali koç
tarihin en büyük galatasaray başarılarını görmüş aziz yıldırımla tarihin en büyük galatasaray başarılarını görmeye aday ali koç arasındaki versustur.
-
30. kiraların bokunun çıkması
istanbul'da oturulabilecek en sikindirik evler 25 bin tl şu anda. nasıl bir arz talep dengesi var, asgari ücretin 17 bin tl olduğu ülkede bu kiralar nasıl ödeniyor, insanlar ne yiyip ne içiyor anlamak mümkün değil...
-
31. eurovision'da yarışmış en iyi türk şarkısı
şebnem paker-dinle
türkçe bir şarkıyla, üstelik televote kısıtlıyken alınan en yüksek dereceye (3.) sahiptir aynı zamanda. -
32. oya çınar'ın mesaj atan kuryeyi ifşa etmesi
şu mesajdan etkilenip kızın kendisini kollarına atacağına falan mı inanmış. işte bunlar hep orantısız yerli dizi izlemenin sonuçları.
kamu spotu: beyaz ekmeği tüketmeyin, yerli dizi izlemeyin! -
33. yüzüklerin efendisi (dizi)
fallout dizisinden sonra bu dizinin verdiği acı 2 katına çıktı. ah şu kaçan fırsat. ulan emeği geçen herkesin allah belasını versin. götünüzü balroglar, nazgullar ısırsın.
-
34. çağla tuğaltay cinayeti
görsel
görsel
görsel
görsel
burada sanchez morales, kurtarın kendinizi, kullanılamayan ruhumuzlar kullanıcı adıyla hırsla yazan, çürütülmüş iddiaları "dünya yuvarlaktır, katil olmuş inşaat işçileri vardır, bu aleni gerçekleri görmezden mi geleceyiiiizzz? konunun taraflarıyla zinhar ilgim yok" diyerek tekrar tekrar yeniden yazan kişinin twitter hesabı ezber bozan. tuğaltay ailesinden 17 yaşlarında bir kız olan tuana tuğaltay'ı twitter'da takip etmekte. ilker tuğaltay hesabı da ezberbozan isimli hesabı takip ediyor.
"senin ne işin var ergen kızla" dediğimde yazılarını beğenmişimdir dedi. kızın bir adet twiti dahi yok. tuana'yı da takipten çıkmış. ama i.t hala ezber bozan isimli kişiyi takip ediyor.
evladım. tuana tuğaltay isimli kızın 5 takipçisinden biri sen isen, senin 8 takipçinden biri ilker tuğaltay ise bu "ne var bunda, sosyal medya, herkes herkesi takip ediyur, sen diyene kadar haberim yoğudu" diyeceğin bir durum değildir.
son edit: burada garip hareketler yaparak kişileri töhmet altında bırakan sensin. ben bu kişi budur şudur demedim. herkesin erişimine açık kaynakları insanların takdirine bıraktım. bu da öyle.
nereden biliyorsun denmiş, inkar etmiyor ki. "ilker beyi sanal alemden tanırım ikimiz de fenerbahçeliyiz, iyi bir fenerbahçeli, atatürkçü tahsilli bir insan" vs vs dedi özelden. şu entrylerde zaten tespit edilmişti.(bkz: #164094692)(bkz: #164094596) -
35. 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı
"fıtratımızda olmayan şeyleri yapacağız, kim nasıl anlamak istiyorsa anlasın" diyenleri,
var'daki hakeme telefonla müdahale edenleri,
fetö taktikleriyle ortalığa kırpılmış hakem videoları ve galatasaray'ın taraf olmadığı alakasız bir maça ait ses kayıtları salıp iftira atmaya çalışanları,
galatasaray'ı terör örgütleriyle ve ülke düşmanlarıyla bir tutup "beka sorunu" diyenleri,
sosyal medyada troll orduları kurup halkı kin ve nefrete sevk ederek birbirine kırdırmaya çalışanları,
ezcümle; yıllarca söylendiği üzere günahların kulübü sıfatını gerek söylemleri gerekse de icraatleriyle layığıyla taşıyan bir kulübü rezil rüsva etmemizin gerektiği karşılaşmadır. çünkü bu seneki gibi ortamın hiçbir zaman gerildiğini ben hatırlamıyorum. çok ileri gittiler, çok kaşıdılar insanların sinir uçlarını. o yüzden de "öyle şampiyon olunmaz, böyle şampiyon olunur" dercesine oynamalı ve döve döve yenmeliyiz.
öyle centilmenlikmiş, ayıpmış, değerli rakibimizmiş falan sikerler öyle değerli rakibi. 90+'da bile gegenpressing yapmalıyız. gole boğmalıyız, kabus gibi çökmeliyiz ibnelerin üstüne. -
36. hamas'a terörist demek acımasızlıktır
hamas'a terörist dememek türkiye cumhuriyetine ve kurucu değerlerine hakarettir. asalaya yardım yataklık yapan, pkklıları ve daha nice teröristi yetiştiren bu şer yuvasu ülkenin zehirli tohumlarıdır. eşşek yüküyle verdiğim verginin bu terörist alçaklara gitmesi kabul edilemez. soylarının kuruması dileğiyle.
-
37. doktorlar üstün zekalı mıdır
ulan koca koca insanlarsınız, düşündüğünüz şeye bak. üstün zeka hahahah. ulan bir insan deha olsa ne yazar? potansiyel mahvetme memleketi burası.
-
38. ayten gökçer
güle güle belgin abla..
-
39. özgür özel
(bkz: büyük ortadoğu projesi)
özgür özel, büyük ortadoğu projesi'ne çalışıyor şu an.
türkiye dışarıdan yıkılabilecek bir ülke değil.
o yüzden, arapları, afganları, pakistanlıları, afrikalıları ülkenin içine alıp türkiye'de bir iç kargaşa çıkartmak istiyor batı.
özgür özel de chp koltuğunda oturabilmek için ab ve abd ile anlaşıp vatana ihanet ediyor. -
40. elazığ'da öğretmenin bıçaklanması
öğretmen arkadaşa geçmiş olsun. ancak biz bunu söyledik; 1 günlük dostlar alışverişte görsün iş bırakmayla, öğretmene şiddete hapis cezasıyla olacak, düzelecek iş değil bu durum.
it, kopuk ve öğrenimle alakası olmayan öğrenciyi örgün öğretim dışına çıkarmadan, okul idaresine ve disiplin kuruluna gerçek yetkiler vermeden bu iş çözülemez. öğrenci ve velinin kral olduğu, öğretmenin konum olarak süründüğü bir sistemde çocuk sınıfın ortasına çok afedersiniz büyük tuvalet yapar sen de sınıf değiştirme cezası verirsin.
eğitimde fazla hümanizm vatana ihanettir benim gözümde ve bugün biz bunu yaşıyoruz. -
41. aziz yıldırım
nefret ederim. oldu ki seçildi yine her allahın günü galatasaray'a bir ton sayıp sövecek ama adam taşaklı kardeşim.
koca fenerbahçe camiası koç'un tapulu malı haline gelmiş ve buna itiraz etmeye cesaret eden tek adam yine aziz yıldırım.
''niye aziz yıldırım'dan başka aday çıkmıyor?'' diye ağlıyorlar.
koç izin vermiyor amk. sponsorlukları çekmek ve içerdeki parasını almakla tehdit edip sindiriyor potansiyel adayları. -
42. kimler geldi kimler geçti
dijital platformların nitelikten çok niceliğe önem vermesi anlaşılır bir şey. abonelere yeni içerik sunmak zorundalar. katalog her gün aynı içerikle karşılayamaz insanları. ancak o çok dalga geçilen televizyon dizileri dahi gerçek hayata daha fazla dokunuyor.
netflix bir kurmaca dünya yaratma derdinde. bu dünyada herkes çok güzel ve her şey çok özel. sabahları içilen kahve sadece bir kahve değil, tanzanya'dan gelen kahve olmalı. sabahları iş öncesi spor eşliğinde çok hızlı ve başarılı hayatlar. cinsel özgürlük adı altında o çok dalga geçilen sabah programlarında gördüğümüz çarpık ilişkiler. eğer batılı yaşam standartlarına özeniyorsa her şey normal. taşralıysa kötü ideolojisinin ağır bir propagandası. kötü olan her şey batılı bir kötü.
her medya içeriğinin arkasında çok ciddi bir emek var. o yüzden saygıyla yorum yapmaya çalışıyorum ama son dönemlerde bu kadar çiğ başka bir yapım görmemiştim.
bu tutum sürdürülebilir bir şey değil. ben bu dijital platformlarının yayın politikalarını değiştirerek adam akıllı işler yapması gerektiğini aksi taktirde geleneksel sinemanın bu savaşı tıpkı televizyon çıktığında ona karşı olduğu gibi kazacağını düşünüyorum.
tanzanyadan kahve getirmiş de mış miş muş. -
43. ikinci el otomobil piyasası
i20’nin 2016 modellerinin 2021 modellerinden pahalı olduğu piyasadır. bu meymun i20’ciler evrimleşipte 2024 yılına erişememişler aq meymunları
-
44. karşı cinste sempatik bulunan detaylar
çekici özelliklerle , sempatiyi karıştıranlar var . tdk ' daki anlamı; sıcakkanlılık . birinin beli ince diye sempatik olmuyor bu durumda biraz soyut.
-
45. 14 mayıs 2024 ibb'nin suya %53 zam yapması
cok uzucu olay. hemen gidip akp'ye oy vereyim.
-
46. 13 mayıs 2024 kamuda tasarruf tedbirleri
"çözmeyi ümit ediyorlarmış"*
t: bir zamanlar bunlar çerez parası diye maliye bakanının aynı olayları kamuda tasarruf diye duyurması. e sormazlar mı aliminiyum çerez parasıyla tasarruf mu olur diye?
çerez de ne kadar oldu aq öyle ya alınmıyor da artık... -
47. zor günlerden geçenlerin bildiği en iyi şey
geçer geçer bu da geçer
neler neler geçmedi ki...
geçer tabii ki ama göğsün bir yangın yeri ve sonrasında derin yaralarla kalmış bir serseri. -
48. türkiye'de dindarlığın %60'lara düşmesi
türkiye'de dindarlık falan yok, cahillik var. kuran'ı yalnızca %3-4'ü anlamak için okuyor. geriye kalana sadece okuman gerekiyor diyorlar, ve sadece arapça -kutsal olduğu için- okuyorlar. kaç kişiyle tartışmaya girdim, bilmedikleri için mal gibi suratıma bakmaktan başka bir şey yapamıyorlar.
-
49. dhmi personeli maaşları
kurumun maaşları türkiyenin hava sahasını kullanan uçakların hava sahasını kullanırken; uçağa yolda hizmet eden personel, cihazlar için eurocontrolün gönderdiği tazminattan dolayı yüksek.
eurocontrol parayı gönderiyor, dhmi de bunu personeline gruplara göre dağıtıyor.
sen uçakta giderken hiçbir şeyden haberin yok, bir trafik kontrolörü senin pilotunla haberleşiyor, o pilotla haberleşmesini sağlayan cihazlara bir mühendis bir teknisyen bakıyor, uçağın yolda giderken radar tarafından görüntüleniyor. ona da bakan bir ekip var. uçağın inişe geçerken ona açı bilgisi veren cihaz var, uçağın pisti ortalamasını sağlayan başka bir cihaz var. bu uçaklar için notam çeken havacılık bilgi yönetim uzmanı var.
bunların hepsi sana hizmet ediyor. senin bundan haberin var mı? hayır yok. sadece sana da değil 130 farklı ülkenin uçaklarına hizmet ediyor.
sen de ekşicisin, çocuksun. hiçbir şey bildiğin yok gelip burada boş boş konuşuyorsun. çok hevesliysen gir sınava, yap dereceni, gir ilk 1000 e gir.
zaten torpil yok, atc dışında mülakat yok. yani torpil olmadığı için mi kıskanıyorsunuz? torpil olmadığı için mi zorunuza gidiyor?
trt, rtük, tpao, botaş, merkez bankasına laf yok ama buna var öyle mi ? oğlum çok cahil insanlarsınız. hiçbirinizin bir özelliği yok ama hepiniz kendinizi özel zannediyorsunuz. sorununuz da bu zaten.
ben daha önce başka kurumdayken "3 kuruş memur maaşı aheheüehüe" yapan beyinsizler şimdi ben sınava tekrar girip dhmiye geçince dhmiye sallıyor. tipik ekşici kafası. ne oldu özelde patron istediğin parayı vermedi mi? hayatın gerçekleri yüzüne mi çarptı?
adam gelmiş zırtopoz kurum yazmış bir de. beyinsiz sen o kurum sayesinde seyahat ediyorsun. bunların hiçbirinden haberin yok boş boş salla. tam tipik ekşici kafası.
(bkz: #164394249)
" adam o kadar boş ki, hiçbir iş yapmıyor ki, sabahın bu saatinde mesainin ilk dakikalarında entry okuyup atağa geçiyor. bu tepki iyi oldu, bu konuyu bir gündeme taşıma zamanı gelmiş demek ki."
bakın mesela adamda beyin 0. bağlaç olan -ki den sonra virgül koyuyor. türkçe yazmayı bilmediği için kpssye giriyor giriyor 0 çekiyor. 0 çektiği için de gelip burada dhmi maaşlarına laf atıyor çünkü ulaşamıyor oraya :) o kadar beyinsiz ki kendisi burada yazdı diye bizim maaşların düşeceğini sanıyor. ayrıca bir o kadar daha beyinsiz ki kuru maaşın dışında gelen havacılık tazminatını başka bir kurum alamıyor diye bizim de almamamız gerektiğini ima ediyor. "başkası alamıyorsa siz de almayın çünkü başka yoğun yerde çalışanlar alamıyor, sizin anlamadığınız bu" diyor özetle. beyni bu kadar çalışıyor adamın.
ayrıca yağlı kapı bulmadık, tr derecesi yapıp da girdik. hani şu senin asla yapamayacağın derece. bunun gibi adamlar ömrü hayatı boyunca asgari ücrete çalışan köle olur başka da bir şey olmaz. -
50. mersin büyükşehir belediyesi'nin yeni logosu
beğendiğim logo. mersin'in m'si, toroslar falan.
not: başıma bir iş gelirse (bkz: ekşi sözlük hiçbir siki beğenmeme timi) yüzündendir.