Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 21 temmuz 2022 kılıçdaroğlu suriyeliler açıklaması

    aşağıdaki gibidir;

    "suriyelilerden rahatsızız. suriyelileri göndereceğiz. dört aşamalı bir plan yapıyoruz. birinci aşama suriye yönetimiyle oturup konuşacağız. karşılıklı büyükelçilikleri açacağız. ikinci aşama, buradan gidecek suriyelilere can ve mal güvenliğini sağlamamız lazım. bunu bizim ordumuz, suriye ordusu, bm devreye girecek, bu güvenliği sağlayacak aynı kıbrıs'ta olduğu gibi. üçüncü aşama, bunların yiyeceği, içeceği, barınacağı yerler var, bunlar yapılacak. bunları ab fonlarından türkiye'deki müteahhitler gidip orada yapacaklar. dördüncüsü de gaziantepli iş adamlarının orada fabrikaları var, fabrikalarını tekrar çalıştıracaklar istihdam yaratacağız. böylece her birisini ırkçılık yapmadan, ülkelerine huzur içinde göndereceğiz, hepsi de gider yüzde 99'u gider."

    https://www.sondakika.com/…t-onderleri-ve-15092894/

    edit: kılıçdaroğlu'nun 2011'den beri suriyeliler hakkında düşüncesi:

    https://youtu.be/dqwvm6fk0-q

  • 2. ülke olarak bu yaşananları hak edecek ne yaptık

    atatürk ilke ve inkılaplarından ayrıldınız amına koyayım sonra da böyle oldu işte.

    edit : “da” yı ayırdım.

  • 3. lgbt'nin doğuştan geldiği yalanı

    diyelim ki doğuştan gelmiyor. iddia ettiğiniz gibi tamamen çevreden kaynaklı bir durum olsun diye farz edelim. bu ahlaki açıdan bir şey değiştirmiyor. kimseyi istismar etmediği sürece, iki yetişkin kadın veya erkek arasındaki cinsel veya duygusal çekim olabilir. cinselliğin bir çeşidi olarak görülebilir. sonuçta heteroseksüel ilişkilerde de kıstas buysa eşcinsel ilişkilerde de böyle olabilir.
    diyeceksiniz ki ben rahatsız olurum. heteroseksüel ilişkilerden de rahatsız olan insanlar var ama insanlar seks yapmaya ya da birbirini sevmeye devam ediyor. kendin eşcinsel ilişkiye girmezsin, gördüğünde de rahatsız olduğun için kafanı çevirip görmeme hakkına sahip olursun. buna kimse bir şey diyemez.
    diyeceksin ki üreyemezler, doğanın dengesine aykırı. cinselliğin nihai amacı üremek olmak zorunda değildir. zevk, sevgiyi pekiştirme ve sosyalleşme için de yapılır. insanlarda cinsellik sadece üremek için evrimleşmemiştir. ama insanın tarih boyunca oluşturduğu kültürel yapısı ve tabular bunun böyle olduğu şeklinde bir anlatı geliştirmiştir. işin bu yanına girersek üremeye katkı sağlamadığı için oral seks gibi seks türleri de anormal ve gayri ahlaki sayılmalı. yani illa üremek için seks yapıyorsanız, bu mantıkla doğum kontrolü kullanmakta anormal veya gayri ahlaki olur. ki bazı yahudi ve hristiyan dincisi gruplar için aile planlaması gayri ahlaki ve anormal. o yüzden boy boy çocukları oluyor bunların. cinselliği üremek dışında gayri ahlaki görüyorlar, kadın ve erkek arasındaki seksi evlilik içinde dahi olsa bile. eğer siz heteroseksüel çiftler her cinsel aktivitenizde çocuk sahibi olmuyor ve bunu sosyal bir aktivite ve ihtiyaç olarak üreme dışında yapıyorsanız, eşcinsel insanlar da yapabilir. ortada bu anlamda gayri ahlaki durum yok.
    ama zaten eşcinselliğin zaten doğuştan geldiği çok açık. evrimsel bir varyasyon. doğadaki binden fazla türde bulunan cinsel bir yönelim çeşidi, üstelik doğal seleksiyon gibi bir mekanizmaya rağmen türler arasında gayet de vuku bulan bir durum. olayı pedofili ile kıyaslayanlar var ki onlar bence tam akıl hastası bir grup. birinde bir çocuğa grooming yaparak ve onu manipüle ederek istismar etme durumu yani ortada bir suç var. diğerinde ise yetişkin ve bilişsel olarak buna rıza gösterebilecek yetişkin insanlar var.
    ikisini ahlaki açıdan bir tutanlar olaya kendi tabularıyla ve subjektif ahlâk yargılarıyla baktıkları için ikisi aynıymış gibi mantık safsatası yapıyorlar. sırf kendi ahlaki bakış açılarını doğru kılmak için hem de, bu da bir tür ahlaksızlık bence. ahlaktan bahsedenlerin böyle bir ahlaksızlık yapması ve mantığı hiçe sayması akıl alır gibi değil, aklı olanın yapacağı bir şey hiç değil. ahlaksızlık sadece sikişle olacak bir şey değil. çarpıtmak da yerine göre ahlaki açıdan sorunlu bir davranış biçimidir.insanlara ahlak satmadan mantıktan ve sağ duyuran haberiniz olsun.
    hoşunuza gitmeyecek ve duymaktan imtina edeceksiniz. ama götümde bile değil. eşcinsellik doğal ve normal bir durumdur, biyolojik açıdan. kültürel açıdan kişiler arası istismar durumu olmadığı sürece sırf eşcinsel olarak doğduğu için travma oluşturma durumu yoktur. ancak toplumdan dışlanma veya zorbalık durumlarından dolayı travmatik bir duruma maruz kalabilir eşcinsel insan. yani sırf eşcinsel olarak doğmanın kişiye verdiği bilişsel veya fiziksel bir zararı yoktur. bu açıdan hastalık değildir. gidip kişilik bozukluğu veya kanser gibi hastalıklarla kıyaslanamaz. hastalık tanımına tıbben de uymaz. kişilik bozuklukları kişiye zarar verebilir ama eşcinselliğin böyle bir işlevi yoktur. eşcinsel olduğu için dışlanması sonucu oluşan travmalar dan söz etmiyorum. eğer eşcinsellik fiziksel veya psikolojik bir hastalık olsaydı tamamen olmasa bile ilaç tedavisine yanıt verirdi. bir tedavi metodu ile tamamen olmasa da birazcık olsun şekillendirdi. kanser tamamen iyileşmese, öldürse bile ilaçlar ile ilerlemesi durdurulan ve tedavi edilen bir şeydir, değil mi? ya da psikiyatrik rahatsızlıklar. ama bu eşcinsellik için geçerli değil, çünkü hastalık değil. bir varyasyon. varyasyonları tedavi edemezsiniz, mavi gözlü olmak bir varyasyondur. gidip mavi gözlü birini tedavi edemezsiniz değil mi? o yüzden eşcinsel birini de heteroseksüel yapamazsınız.
    edit: mesajlara gelip küfür etmeyin. silahsız ve savunmasız olduğunuzu bu kadar belli etmeyin kırılgan çocuklar.
    konuyla ilgili kaynaklar;
    türkçe ve ingilizce kaynaklar buldukça editleyecegim.
    https://evrimagaci.org/…-surecte-neden-elenmedi-113

  • 4. recep tayyip erdoğan belgeseli için isim önerileri

    (bkz: vurguncular)

  • 5. havuç dilimi keserken şov yapan garsonlar

    şovu yapanlara söyleyeceğim tek kelime yok. müşteriye kredi kartı satmak için şekilden şekile giren bankacıdan hiçbir farkları yok gözümde.

    beni asıl irite eden sanki bir bok varmış gibi elinde telefon video çeken tipler. bir de yemeğin içine sokuyorlar kamerayı. storysi ilk mutelananlardan.

  • 6. a101 ve bim'lerin küçük esnafa verdiği zarar

    tam tersine bu zincir marketler olmasa küçük esnafın bizi nasıl öpeceği belli değildi. artık en ufak ihtiyacımı bile hemen evin yanındaki bakkaldan değil de bu zincir marketlerden alıyorum. size acıyanın aq. umarım bu zincir marketler daha da çoğalır da bu çakal esnaf toptan yok olur.

  • 7. ortaokul müzik dersinden akılda kalanlar

    (bkz: helvacıoğlu blok flüt)

  • 8. en iyi dondurma kombinasyonu

    tatil yörelerinde maraş dondurmacısı hangisini yememize karar verirse o kombinasyon.

    (bkz: orospuçocuğu dondurmacı)

  • 9. 21 temmuz 2022 sadettin saran açıklaması

    saran group yönetim kurulu başkanı ve iş insanı sadettin saran'ın kişisel instagram hesabından yayınlamış olduğu 1 dk'lık "milli eğitimde derhal a’dan z’ye reform yapılsın" açıklamasıdır.

    video'daki konuşmasının içeriği altta belirtilmiştir.

    "geçenlerde lise ve üniversiteler için giriş sınavı yapıldı. ve malesef eğitimde durumumuz çok kötü. bakın güney afrika'da bir üniversitenin kapısında şöyle yazar: bir milletin yok edilmesi için bombalar, füzeler şart değildir. eğitim kalitesini düşürmek yeter. aileler bu gidişatı görüyorlar aslında. çocukları için çaresizce kaliteli eğitim bulmaya çalışıyorlar"

    özellikle anadolu ve fen liseleri'ne büyük ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan sadettin saran, şöyle devam etti:

    "imam hatip liseleri'nin sayısı sürekli artırılıyor ama öğrenci sayısı neredeyse hiç artmıyor. meslek liselerine, teknik liselere, anadolu ve fen liseleri'ne ilgi bir hayli artmasına rağmen oralarda tersine, okul sayısı azaltılıyor. bir diğer tehlike de kız çocuklarının okullaşma oranında yüzde 6'dan daha fazla düşüş var.
    o yüzden buradan sesleniyorum: milli eğitim'de acilen, derhal bilimi esas alan a'dan z'ye reform yapılsın. inanın biz türkiye olarak ekonomimizi de düzeltiliriz, uluslararası sorunları da çözeriz, her şeyi başarabiliriz.
    ama eğitim sistemimiz iflas ederse ülke de iflas eder!"

    video uzantıları;
    instagram:
    https://www.instagram.com/…aye/?igshid=ymmymta2m2y=

    twitter:
    https://twitter.com/…622055505924?ref_src=twsrc^tfw

  • 10. suyu bitirdikten sonra pet şişeyi ezip büken tip

    şunun mantığını kavrayamayan adam net geri zekalıdır. onları ezip bükmeden kaç tanesi sığar çöpe? ahahah. bu kadar mı kafanız basmıyor lan? yerden tasarruf işte. lan siz var ya.

  • 11. son çare norveçli bir kız bulup evlenmek

    norveç vatandaşı olacaksam erkekle evlenmeye bile razıyım. 10 dakika dişimizi sıkarız ayol ne olacak.

    bul beni hayatımın erkeği.

  • 12. izinliyken iş yerinden aranmak

    biri demiş gerektiği zaman arıyoruz istemiyorsan çalışma diye. ey insan evladı izin demek ne demek ben 24 saatimi sana satmıyorum. benden 8 saat satın alıyorsun maaş karşılığı daha da fazlasını isteyemezsin. senin kölen değilim, yarın öbür gün işçi bulamıyoruz diye yalvarırsınız.

  • 13. ırak'ta dükkanların önüne türk bayrağı serilmesi

    türk ile arap,yunan arasındaki kalite farkını bir kez daha hatırlatalım;

    " izmir'in kurtuluşu, 26 ağustos'ta başlayan büyük taarruz harekâtı sonucu türk ordusunun yunan işgali altındaki izmir'e 9 eylül 1922'de girmesini belirten tarihi olaydır.

    tabii bu olayın ardından gazi mustafa kemal atatürk de izmir'e gelir.

    her tarafı çiçeklerle bezenmiş bir otomobil ile karşıyaka ‘ya gidip köşke girmiş. bir de ne görsün! mermer merdivenlerde yere serilmiş kocaman bir yunan bayrağı…

    gazi sormuş:

    – nedir bu?

    halk anlatmış :

    – yunan kralı bu eve girerken bu basamaklarda türk bayrağını çiğnemişti, paşam! …

    gazi kaşlarını çatmış ve demiş ki:

    – hata etmiş!… ben bu hatayı tekrar edemem. bayrak bir milletin şerefidir, ne olursa olsun yerlere serilmez ve çiğnenmez, kaldırınız! "

  • 14. sevgilinin geçmişini kurcalamak

    an itibarıyla taze bir ayrılığa sebep olan eylemdir. ha, pişman mıyım? asla!

    burada kimsenin yaşanmışlıklarını, cinsel hayatını sorgulamıyorum. kimi makul karşılar, kimi bana uymaz der. fakat erkek-kadın fark etmeksizin iki tarafın da birbirine karşı bir sorumluluğu varsa o da dürüst olmak'tır. ve bu kurcalama da biraz mantıklı gerçekleşirse bu hakikate aslanlar gibi ışık tutar.

    anlatayım...

    ben bu bu başlığa yazmadan önce bütün erkeklerle arkadaş olan kız, erkeksiz yapamayan kadın, sürekli sevgili değiştiren türk kızı , ilgi manyağı kadın gibi başlıklarda gezindim durdum. ''ulan çok mı kıskancım?, kıza çok mu yükleniyorum? sağlıklı düşünemiyor muyum? bir de günahına girmeyelim'' diye debelendim. kendimi duygularıma yabancılaştırarak sizlerin de sayfa sayfa görüş ve deneyimlerine dikkat kesilip, o; hiç dile dile getirilemeyen hakikati bulmak adına kendini paraladım. sonuç: mide krampları...

    çok kafa ütülemeyi sevmem, burada bir çözüm de aramıyorum fakat reel hayatta bunu paylaşabileceğim gerçek bir dosta sahip olmadığımdan buraya dökeceğim derdimi. konuyla ilgili görüşleriniz - -şahsıma ağır eleştiri içerse de - benim için kıymetlidir. eksik olmayın.

    iki ay önce başlayan ilişki süresince önüne geçemediğim kıskançlığıma ve güvensizliğime mahal vermemek, sizlerin de burada sürekli bahsettiği sevmek-sevilmek kavramını esas alıp güzel vakit geçirmek ve hatta icabında nikah masasına varacak bir ciddiyetle çıktım yola. tabi tutamadım yine kendimi. başladım çevresindeki erkekleri sorgulamaya.

    tanıştığımızın konser alanında grup arkadaşlarıyla gelen sevgilime(!) sürekli yanında gördüğüm tipsiz erkek kim diye sorduğumda '' en yakın arkadaşım, onun arabasıyla beraber geldik'' dedi. eyvallah dedim. erkek cok yakışıklı olmadığından aralarında bir şeyler olduğuna ihtimal vermedim. sonrasında konuyu biraz kazımaya başladığımda erkeğin kendisine ilgisi oldugunu doğruladı. -daha dogrusu dogrulamak zorunda kaldı. benimle sevgili olduktan sonra da araya mesafe koyduğunu ve lavugun kendisine trip attığını belirtti. aralarındaki tek münasebet bir kez çalıştıgı yere öğle yemeğine gelip birlikte yemek yemeleriymiş, arkadaşça.... neyse.

    tabi buradan başlayan şüphecilikle instagram'ın da gücüne dayanarak şöyle bir takipçi listesine göz gezdirdim.

    2. olayda: antalya'da memur olan uzun süreli ''erkek arkadaşının'' diğer kız arkadaşıyla çıktığı bir tatilde kendilerine ücretsiz lojman-kamp yeri ayarladığından bahsetti. aralarında bir şey olmadıgında diretti. ''sadece arkadaşım'' diye ekledi. sonra whatsapp'tan söz konusu arkadaşa ''lojmanın yeri neresiydi, erkek arkadşaımla gidicez'' dediğinde o iyi arkadaş ''hatırlamıyorum'' diye geçiştirdi. neyse... - memur olan arkadaşlar uyarsın bu sayfiye yerlerinde memurların istediği kişiye beleş tatil için yer ayarlama durumu var mıdır , merak ettim?-

    3. olayda yine bir instagram arkadaşının her fotoğrafı düzenli bir şekilde beğenmesinden şüphelenildi. kendininin kurstan arkadaşı oldugunu, gruptan sohbet dışında bir yakınlığı olmadığı belirtildi. biraz sorgulayınca kendisinin subay olduğunu ve bulunduğu şehire geldiğinde bir iki kez buluşup birlikte bara gidildiği bilgisine ulaşıldı bu ''arkadaşın''... asla, cinsel bir yakınlaşma olmadığında diretildi.

    4. olayda, pandemi döneminde gittiği tenis kursunda hocasıyla eğlenceli videolardan bir kesite ulaşıldı. soruldugunda ^aramızda bir şey olmadı, iyi vakit geçiriyorduk'' , saddece arkadaşımdı. diye ekledi. biraz bastırınca bu arkadaş denen tenis hocasının sonrasında kendisine açıldığını belirtti. cocugun tipi de fena değil. ama ne hikmetse buna olumsuz cevap verdiğini söyledi. bu şahıs da hala instagram'da bulunuyordu.... kendisiyle bir yakışma olmadığında diretildi...

    ayrıca instagram'ında tekne turuna çıktığı kaptan cocuğun hala var olması, iki adet samimi çocukluk arkadaşı da son derece gereksiz bir biçimde aslanlar gibi duruyor olması gözlerden kaçmıyordu.

    tüm bu süreçte gözlemlediğim erkeklere yakınlık ve ilgiyi sevme hali, aile baskısının olmaması; ve sorulduğunda ''şu ana kadar 8 sevgilim oldu, onlarla da baş başa kalmadım. öpüşme sevişme klasik şeyler oldu ama cinsel birliktelik olmadı diye de bastıra bastıra söyledi. ve tabii sürekli dile getirdiği: ''hiçbirini senin gibi sevmedim'' iddiası.

    ve kilit nokta geliyor: neden bu kadar çok erkekle arkadaşsın, neden ilişkilerin kısa süreli ve ?

    ''ne yapayım insanları seçemiyorsam, olmuyor... kötü bir şey yaptığımı düşünmorum. ayrıca bunların tamamı senden önceydi '' şeklinde bir izahat.

    hasılı kelam bugün kendisini terk ettim. bu hafif meşrebliği kabul edemeyeceğimi, gelecek üzerine güven vermediğini belirttim. çok üzüldü. ağlamalar, zırlamalar. kolay atlatabileceğini de düşünmüyoruz karşılıklı olarak.

    ben tarafında vicdanım rahat; en azından dürüst davrandığımı düşünüyorum. tüm bunları görmezden gelip, hoş vakit geçirmek, kendisini cinsel olarak kullanıp sıkıldığımda bırakmak gibi basitlikler yapmadan çıkıp gidiyorum. ve son sözüm size sevgili kadınlar:

    toplum nazarında sürekli hedefe koyduğunuz, kalpsizlikle, menfaatle, sadece cinsellik'' şeklinde değerlendirdiğiniz erkeklerin de mağdur olabileceğini, kalbinin kırılabileceğini bilin istiyorum.

    bilin de ''geçmişim önemli değil'' diyerek hakikatı doğru insanlardan gizleme ahlaksızlığını yapmayın. tavsiyem; kaybedeceğiniz ne olursun olsun, açık sözlü ve dürüst olun.

  • 15. joao pedro geraldino dos santos galvao

    bu galatasaray tayfası cidden sıkıntılı. zamanında 16 milyon euro etmez dedikleri eljif elmas geçen sezon defalarca serie a’da haftanın en iyi 11 listesine girerek bu ligin en başarılı futbolcularından biri oldu. işbu adamın anlık transfermarkt değeri 24 milyon euro olmakla birlikte şu an için 45 milyon euro’ya milan’a ciddi transfer dedikoduları var. o gün eljif’i pahalıya sattınız diye her gün ekşi’de başlık açan tayfa şimdi de joao pedro gibi bir adamı ucuza aldınız diye boş yapıyor burada.

    siz para, hesap işlerinden anlasaydınız kulübünüzü icraya veren adamı tekrar başkan yapmazdınız. o yüzden ayak altından kağıt uçağınızı alın ve az ötede oynayın.

  • 16. yerebatan sarnıcı restorasyonu

    kötü çıkacak diye girdim ki, çok güzel olmuş, teşekkürler imamoğlu.

  • 17. büyükbabası marmaris'te kaybolan yazar

    konuyu bilmiyorum ama yaşlı inadı diye birşey var, bu gerçek. konudan bağımsız başımdan geçen kısa bir olayı arz edeyim;

    yaklaşık 9 yıl önce bir sabah, sevdiğim, benden yaşça büyük bir arkadaşımla sabah 06:00 civarı tavuk göğüsü yemlerimizi hazırlayıp antalya belek'te yer alan halk plajına gittik. yarım saat at çek derken kumda yatan, 80'li yaşlarda bir amca gördük. bu amca üstünü çıkarıp denize yaklaşıyor, sonra korkup geri kaçıyordu. bunu üç beş kere tekrarladı...

    en son kendisine kimdir nedir diye yaklaşmak için poğaçamızdan birtane ikram ettik. laf lafı açtı. evlatlarına yük olmaktan bıktığını, denizliden ilk otobüse atlayıp serik'e geldiğini, iş için otellere gittiğini ama kapıdan çevrildiğini söyledi. yanında ufak bir el bavulu, birde beyaz kıyafet torbası vardı.

    en sonunda umduğunu bulamayıp hüsrana gelen amca, denize belki ölürüm diye girmeye çalıştığını söyledi. ona da cesaret edemedi, iyi ki de oradaymışız. hayatında ilk defa deniz görmüş, denizli acıpayamın bir köyünde doğup büyümüş.

    amcanın yanında ne bir telefon, ne bir kimlik ne de cüzdan vardı. yanımdaki arkadaşım ve ben muhabbetle oyalamaya çalıştık, o arada iki üç güzel balık geldi. sabah 08:00'a yaklaşıyordu.

    arkadaşla amcayı bilerek ileride yer alan büfeye gönderdim. amacım çantasını karıştırıp birşeyler bulmaktı. maalesef ara tara derken hiçbirşey çıkmadı. tam umudu kestim derken valizin üstüne bir etiket gördüm. telefon numarası yazıyordu. hemen aradım ve telefonu bir kadın açtı;

    kadın: buyrun kimsiniz ?

    ben: merhaba, numaranızı çantadaki etiketten aldım, x beyi tanır mısınız ?

    kadın: (ağlayarak) evet, babam. iki gündür arıyoruz, polise bile ihbar ettik. lütfen idare edin, neredesiniz ?

    ben: adresi veriyorum ..... siz gelene kadar oyalarız..

    kadın: 3 saate oradayız lütfen biryere gitmeyin..

    o üç saat içinde kadın bizi belki 10 kere aradı ama amcaya çaktırmadık. yanımızdan gitmesin diye de; "amca, öğlene kadar bekle balıkları ızgaraya atalım, hep beraber yeriz" dedim. amca da baya acıkmış olacak ki bizi bekledi.

    yaklaşık 3 saat geçtikten sonra bir telefon daha geldi kadın belek halk plajına geldiklerini onları belirttikleri noktadan alıp alamayacağımızı sordu. arkadaşımı amcanın yanında bırakarak onları aldım ve beni gördüklerinde koşarak yanıma geldiler ve amcanın yanına gittik. adam evlatlarını gördüğünde gözyaşlarını tutamadı kızı ve damadı ise sanki yıllardır görmemiş gibi sarıldı.

    bilmiyorum o an orada olmasak bu olay nasıl devam ederdi intihar mı ederdi yoksa eve mi geri dönerdi ancak bu işin bir inat olduğu belliydi. hem ailesini istemiyor hem onlara her şeyden çok ihtiyaç duyuyordu.

    ha bu arada dokuz yıl geçti amcaya ne oldu diye soranlar olabilir. her bayram seyran amcayı bir kez ararız ve bizi her seferinde denizliye davet eder. ancak son iki yıldır haber alamıyoruz. kendisi büyük ihtimalle vefat etti.

  • 18. afgan ve paki'ler nasıl gidecek

    yunanistan sınırını açacaksın
    afganları surileri pakileri avrupaya göndereceksin.
    yunan askeri bunları vurdukça canlı yayında insanlık dramı olarak yayınlayacaksın.

    --- spoiler ---

    nüfusunun 5' te 1'i mülteci besleyen türk ekonomisi sonunda battı. daha iyi yaşam şartları için avrupaya gitmeye çalışan mülteciler yunan askeri tarafından öldürülüyor.
    --- spoiler ---

    burdan devlette yetkililere söylüyorum. bak bu tarz propagandayı yapacak ingilizce bilen az biraz kafası çalışan adamınız yoksa ben gelir hallederim.

  • 19. yap bi güzellik

    tarkan'ın artık ozan çolakoğlu'ndan kurtulması lazım.

  • 20. ege'ye yerleşme hayali kurmak

    yurtdışı hayalleri suya düşen insanların b planı. ama genelde bu da suya düşer. son olarak emekli olunca küçük bir sahil kasabasından yazlık alma hayaliyle devam ederler. en son 8. katta ölürler.

  • 21. 5 bin tl maaş alıp lcw'den giyinen erkek

    size kötü bir şaka olarak gelebilir fakat başlığın açıldığı tarih olan 2014'teki dolar kurunu ve 8 senelik dolar enflasyonunu dikkate aldığımız zaman, günümüzün 48 bin tl'sine denk geliyor bu 5 bin tl.

    şaka gibi ama hiç komik değil.

  • 22. siyasi rant uğruna ankapark'ın çürütülmesi

    (bkz: siyasi rant uğruna ülkenin 800 milyon dolarını çöpe atmak)

    muhalif taklidi yapan aktroll'lere bak sen, devleti zarara uğratmaktan hapse atılması gereken adamı savunuyorlar.

  • 23. 23 gündür çıkmayan biyopsi sonuçları

    29 haziran tarihinde saat 11:05 - 11:55 saatleri arasında cerrahpaşa eğitim ve araştırma hastanesi'nde yaptırmış olduğum biyopsinin sonuçları henüz çıkmadı.

    alınan parçalar patolojiye gönderildi ve sonuç çıkınca mesaj atacağız dendi. ama bir türlü sonuç çıkmıyor.

    pankreas kanseri tedavisi için lazım olan patoloji sonuçları çıkmadığı gibi, ağrılar sürekli artıyor ve hiçbir müdahale yapılmıyor.

    ağrıların şiddeti nedeniyle bayramdan sonraki çarşamba günü cerrahpaşa hastanesinde en son gittiğimiz genel cerraha yazdık "pazartesi sordurayım, hızlandırırız" dedi.

    pazartesi hastaneye gittik ve üç dakikalık görüşmede "haklı olarak" beni tatilde rahatsız edemezsiniz, bana yazamazsiniz, bekleyeceksiniz, artık böyle şeylere alışın gibi telkinlerde bulundu.

    herkes haklı eyw tamam bir tek biz haksızız.

    tamam da... hani erken teşhis hayat kurtarıyordu? 4 aydır beni hallaç pamuğu gibi bir oraya bir buraya yolladılar.

    ailemde kanser yok. yakınlarım da kanser yok. hayatım boyunca yakın çevremde karşılaşmadım. ne yapıldığını bilmiyorum. nasıl davranacağımı bilmiyorum.

    randevu alıyorum sorun çıkmasın diye, gidiyorum ellerini sürmüyorlar. hemen şu tahlilleri yap diyorlar tamam diyorum. onları yapıyorum sonra şunu çektir deniliyor. tamam diyorum bir gün veriliyor bir ay sonrasına...

    neyse sonuç olarak bu sonuçlar bu kadar geç mi çıkıyor? artık ne yapacağı mı şaşırmış durumdayım...

    artık saygıdeğer doktorların beni yasatacagindan umudum falan yok zaten. en azından ağrısız bir dönem yaşasam da çocuklarım beni dik duruşum ile hatirlasa derdindeyim.

  • 24. torpilsiz kamuda işe girmenin imkansız olması

    milyonda bir kendisi girende herkesi kendi gibi girdi zannediyor.

  • 25. 2023'te lozan sözleşmesi bitecek rahatlayacağız

    herkesten fazla milliyetçidir sorsan. ülkenin tapu senedini kira sözleşmesi sanıyor. fonksiyonel cehaletin ete kemiğe bürünmüş halinin beyanı.

  • 26. btk'nın hepimizi saat saat fişlemesi

    abd belki yaparda bizim salak bakanlık bu kadar gelişmedi teknoloji bakanı imam hatip mezunu aq dosya şeklinde verseler dahi kayıt yapamaz o yüzden korkmayın

  • 27. anın fotoğrafı

  • 28. ümit özdağ'ın kaseti olduğu iddiası

    bekar adam istediği ile yatar. yasak mı?

  • 29. ev almak için 10 sene boyunca kredi ödemek

    burada aslında kilit nokta kredi çekip herhangi bir şey almaktır. 10 yıl vade ile 1.29 faiz oranıyla "boş çay bardağı" kredisi olsa onu bile çekmek mantıklı bir yatırımdır. resmi enflasyonun %80 civarında gezdiği bir ülkede yıllık yaklaşık %25 civarına borçlanmaya azıcık matematik bilen kimse itiraz edemez.

    10 yıl kredi ödeyeceğime dünyayı gezerim diyenlere de aldırmamamak lazım. 10 yıl vadeli 1.29 faizli dünya turu kredisi olsaydı biz de çekerdik. ve bu cümleyi kuranlar da emin olun dünyayı gezemiyor, başlıktan geriye gidip 5 yıl önce bunu yazanlara sorabilirsiniz*

    yani şöyle söyleyeyim, şu an 2m nakitim olsa asla ev almam (yani yatırımımı eve yapıp kira beklemem, başka enstrümanlar var) ama 2m krediyi banka verse hiç düşünmem.

  • 30. dönerci olarak yaşayıp ölmenin anlamı

    işi bu noktaya indirgersek tüm meslekler anlamsızlaşıyor. dönerci, kırtasiyeci, muhasebeci, müşteri temsilcisi.. hepsi çok boş geliyor.

    kimse bayıldığı için kırtasiyeci olmuyor mesela veya kimsenin çocukluk hayali değil buzdolabı satmak. ama napsın insanlar. zaten çok detaylı düşünürsek yaşamak başlı başına anlamsız.

  • 31. aynur aydın'ın yasaklanacak olan yeni klibi

    acaba, lgbti temalı bir şeyler yapalım, yasaklansın da gündem olsun diye mi yoksa tam tersi mi diye merak ettiren kliptir.

  • 32. hbb'den akılda kalanlar

    alvin ve sincaplar yada diğer adıyla alvin kardeşler.

    bu çizgi film bir harikaydı dostum.

  • 33. yormayan kadın

    yormayan kadın olalım diye değersizleştik, en çabuk gözden çıkarılan olduk. dönüp dolaşıp, kırıp döküp dönülen olduk. o yüzden, yorun, yoranlar daha kıymetli. özellikle erkekler şikayet etseler de, kolay ulaştıklarına, her daim elinin altında olana değer vermiyor.

  • 34. felipe melo

    4 tam sezon, 3 süper lig şampiyonluğu, 2 türkiye kupası, 3 süper kupa, 1 şampiyonlar ligi çeyrek finali, 1 şampiyonlar ligi son 16, 154 maç 18 gol 12 asist, 1 penaltı kurtarma, 1 küçük enişte çıldırtma, 1 stadyumu sahaya dökme, 5 kırmızı kart.

    bambaşka bir dominasyon. rakip takım taraftarı tarafından sevilmeme nedeni çok haklı bir durum.

    edit: sevilmeme nedeni çirkef yapısıdır doğru ancak ekstra sevilmeme nedeni başarılı olmasıdır.

    edit2: fenerbahçe'ye malum yeriyle attığı gol ve yıldırım demirören'e karşı tavrı da özelden iletildi, bunlar da kenarda dursun.

  • 35. almanya'da bagajları pilotların yüklemesi

    hemen nebati'nin bir akrabasını bagaj müdürü olarak göndermemiz gerektiğini gösteren durum.

  • 36. artık dizi ve film izleyememek

    iki saat dizi/film arıyorum, kendime göre buldum açıyorum sonra hoop sıkılıyorum. bu döngüden kurtulamıyorum.

  • 37. 801.000.000 $

    çok para ...

    hani öyle böyle değil ..

    1 milyon dolar bile çok fazlayken

    801 tane 1 milyon çok çok para demek.

  • 38. pala (dizi karakteri)

    pala adamdır. polat dingili gibi tarikatçı falan değildir.

  • 39. en dandik kargo firması

    en kötüsünü bilmem ama en iyisinin kolay gelsin olduğu kesin.

  • 40. kamuoyuna servis edilen süleyman soylu fotoğrafı

    görsel

    biz kamuoyu bu fotoğrafı görelim de, savcıların ve polislerin el birliğiyle uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı ülkede(!) "içişleri bakanı acaba ne yapıyor amk" sorusu aklımıza hiç gelmeden uçup gitsin diye servis edilen, "niyet ettim din sömürüsü yapmaya" adlı metafizik soslu fotodur.

    gözlerin "reklamı geç" butonu aradığı karede, öbür dünyadan edinilen bilgilere göre, "savcı ve polislerin kullanıldığı uyuşturucu sevkiyatı olayında benim adım geçmesin nolur allahım" diye dua edildiği düşünülüyor...

  • 41. macbook edinme sebepleri

    2011 yılında o günün kuru ile 1830 dolara satın aldığı macbooku 2021 yılının kuruyla 350 dolara satıp, aradan geçen 10 yıldan sonra satın aldığı fiyattan daha fazlasına sattığına inanan yazarları görmemizi sağlayan başlık.

    (bkz: #140298349)

    birilerine paranın zaman değeri ve enflasyon gibi temel finans gerçeklerini öğretmemiz gerekiyor !!

  • 42. en iyi reflü ilacı

    yeme alışkanlığını değiştirmektir. lise yıllarımdan bu zamana kadar reflü hayatımın bir parçasıydı, ne zaman yemek yesem gırtlağıma kadar geliyordu. haliyle bu durum artık eziyet olmaya başlamıştı. çevremdeki insanlar sorunumu duyunca öneriler yaparlardı; kimisi acı turşu suyunu bir dikişte iç kimisi ise zeytin çekirdeği yut tarzı önerilerdi. bu yoldaki en büyük destekçim ise gaviskon ve nexium ilaçlarıydı fakat ömrümün sonuna kadar da bu ilaçları kullanmak istemiyorudum.

    günlerden bir gün yine yemek masası hazır beni bekliyor, her zaman ki aç halimle oturup yemekleri afiyetle gömdüm o kadar yedim ki midem resmen kapakçığa kadar dolmuş bir vaziyetteydi. sonrasında ise affedersiniz o kadar yemenin üzerine midemde ne var ne yoksa çıkardım berbat haldeydim. ardından bu zamana kadar reflünün verdiği zararları düşününce bu laneti üzerimden atmam lazım şeklinde bir misyon oluşturdum kendime .
    gözlerimden akan yaşlar eşliğinde hayatımın daha kalitesiz bir halde olduğu, reflü sebebi ile boğazımın tahriş olması gibi kötü etkileri daha çok üzmüştü beni.

    karar vermiştim artık aman tanımaz bir şekilde bu hastalığa çareyi bulacaktım. öncelikle işe evdeki tüm reflü ilaçları atmakla başladım, sonrasında ise reflüyü neler tetikliyor onları araştırdım bunlar kısaca:
    asitli içecekler (kola,gazoz, vs.), kahve, domates, ışıl işlem görmüş yiyecekler(salam, sucuk) ve daha bir sürü tadı hoş gelen fakat mide düşmanı gıdalar. ne kötü diye düşünürken kararlılığımdan ödün vermeden araştırmalarıma devam ettim ve reflü düşmanı bu yiyecekleri hayatımdan bir süreliğine çıkardım.

    sıra bedenime gelmişti, amansız yemek sevdalısı olan bir kişi olarak 1.70 boyla 90 kilolara kadar ulaşan bünye; ne kadar çok yediğimin bir göstergesi olarak aynada kendini belli ediyordu. 90 kilo vay be... bu düşünceler içerisinde artık bir spor salonuna yazılmam gerektiği, ekmeği vs. karbonhidrat yüklü gıdaları bırakmanın daha iyi olacağı kanısına vardım. sonrasında ise diyet mevzularını araştırdım. if adında bir diyet programı bulup onu kendime göre uyarladım.

    bir kaç farklı detayı da düşündükten sonra. sıra bu kararları uygulamaya gelmişti. ilk başlarda dik duruş göstermek istesem de öğün azaltma ve hayatımdan ekmeği çıkarmak zor gelmişti: gözle görülür enerji düşüşü, midemin sürekli boş kalması hissi, başımın ağrısı resmen yemek yoksunluğu cekiyordum; sanki bir bağımlı gibiydim adeta. ama yılmadan devam ettim ve 2 hafta sonuna bu yoksunluk belirtilerinden kurtuldum. savaşı kazanmıştım, galip bendim.

    spora gidiyor ve günde sadece 1 öğün besleniyordum. sporda ve günlük hayatımda ihtiyacım olan kaloriyi yulaf, reflü düşmanı olmayan besinlerden tedarik ederek 6 ayın sonunda artık farkedilir şekilde kilo vermiştim. 90 kilo olarak başladığım yolculuğum 74 kiloya düşerken beni benden almış ve reflü sorunumu yaklaşık 5 ay gibi bir sürede unutmuştum.
    dogru ya reflüm vardı değil mi? artık yok, tamamen kayboldu diyemem tabi mutlaka beni sinsice bir yerden izliyordur. eski halime dönme sinyallerini bekliyordur belkide mümkün değil.

    sonuç olarak reflü illetinden kurtulmak isterken hem spora başlamış hemde yeme alışkanlığımı düzene oturtmuştum. benim naçizane tavsiyem ileri bir seviyede değilseniz ilaç, ameliyat gibi yöntemler uzun vadede kesinlikle üzüyor. yapmanız gereken şey hayatınızı düzene sokmak, vucudunuza neyin giripte sizi rahatsız etmeyeceği konusunda kendinizi tanımak. gerektiğinden fazla gıda tüketmemek her daim kararında yemek. okuduğunuz için teşekkür ediyorum. yazarken telefondan yazdığım için yazım yanlışlarım ve atladığım noktalar olmuştur. merak ettiğiniz bir husus varsa yesillendirebilirsiniz.

  • 43. uçak geçerken dönüp bakan insan ilkel insandır

    yargı barajının kapakları açılmış yine... ben gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında defalarca seyahatte bulunmuş biriyim. hatta bazen gelir kiyafetlerimi yıkar, kurutur tekrar giderdim. böyle ard arda uçtuğum da çok olmuştur. allah'a şükür iyi de kazanıyorum.ama halen uçak geçerken bakarım. hatta yakın geçiyorsa daha da bakarım. bakanın ilkelligi değil, bakmayanin hayallerinin ölmesi derim ya da içindeki çocuğun öldüğünü söylerim.

  • 44. lgbt'yi savunanlar kendi çocuğuna onu istemez

    siyasal islamcılar asla lgbti demeyi öğrenemedi. lgbt'li, şimdi de lgbt'ci :)

    sebebi bu güruhun asla birey olamaması. bu yüzden her şeyi kendileri üzerinden anlıyorlar. kendileri neyse diğer herkes de öyle olur sanıyorlar. kafaları lgbti birey diye bir şeyi asla basmıyor. kendileri birey değil çünkü.

    bazıları lgbti olmak bir cezaymış gibi "kendi yaptığınla sınanırsın" falan diyor da bu da bir homofobi haberiniz olsun.

    valla evladım ne olursa olsun, ama homofobik, siyasal islamcı ya da ırkçı olmasın. onlar bir hastalık çünkü.

  • 45. çorum'da meydana gelen feci kaza

    bakımları aksatmanın, frenleri ihmal etmenin adı “fren boşalması” oldu. yersen. medya 100 yıldır bu haberleri verirken böyle veriyor. izleyenler, okuyanlar da sanıyor ki araba arıza yapmış kaza ondan olmuş. 2 kişi daha denetimsizlikten, ihmalden öldü gitti.

    (bkz: muz cumhuriyeti)

  • 46. ilkokul öğretmeninin unutulmayan özellikleri

    birden fazla ilkokul öğretmenim oldu benim maalesef ama ilk öğretmenim bambaşkaydı. onun bana kattığını kimse katmadı. ailemin katacağı şeyler dışındaydı ve iyi ki var olmuş. canım benim. teşekkürler

  • 47. yüzüklerin efendisi (dizi)

    tolkien gibi bir üstadın yarattığı evrende götünden karakter uydurursan o öyle bir sırıtır ki dizide güzel olan şeyleri de götürür. arondil nedir amk? illa bir elf getireceksen legolası getir o çağda yaşıyor sonuçta. bastır parayı orlando blooma hem dizinin yıldızı olur hem de ana kurguyu bozmamış olursun.

    not: khazad dumdaki balrogun uyandırılmasını gösterecekler herhalde o çok çok iyi olur.

    ohaa melkor varmış. şu an heyecanlandım amk

  • 48. twerk için türkçe isim önerileri

    (bkz: götlek)

  • 49. türkiye'nin iflas etmesinin nedeni

    "din, halkın afyonunu oluşturuyor. halkın aldatıcı mutluluğu olarak dini ortadan kaldırmak, halkın gerçek mutluluğunu istemek anlamına geliyor. halkın kendi durumu üzerindeki yanılsamalardan vazgeçmesini isteme, halkın yanılsamalara gereksinim duyan bir durumdan vazgeçmesini istemek anlamına geliyor."

    (bkz: karl marx)

    "bilimin bize veremeyeceğini başka bir yerde aramak bir yanılsamadır"

    (bkz: sigmund freud)

  • 50. özel okul çılgınlığı

    devlet hastanesi yerine özel hastaneye gidiyoruz.
    çocuklarımızı devlet okulu yerine özel okula gönderiyoruz.
    özel güvenlikli sitelerde oturuyoruz.
    bunlar için bütçemizi zorlayıp büyük paralar harcıyoruz.
    neden?
    çünkü devlet sağlık, eğitim, güvenlik hizmetlerini yeterince yapamıyor.
    kötü yönetim, ekonomideki çöküş, aşırı ve plansız nüfus artışı, suriyeli, afgan vs. derken gelinen nokta bu.