ham it yidim kabiz oldum4
profili

  • ocak 2024 tbmm lokantası fişi

    haram zehir zıkkım olsun yiyenlere dediğim fiştir.

    hiçbirine hakkımı helal etmiyorum. söyleyeceklerim bu kadar.

  • öğretmenlerin yetersizliği

    siyaset umurumda değil. kimin ne diyeceği de umurumda değil. ama gerçekten çok yetersiz öğretmenler dolu milli eğitimde.

    kendimden örnek veriyorum. ortaokulda yaşlı, konuşmayı bile neredeyse bilmeyen saçma sapan bir tip matematik öğretmenimizdi. kimse dersten bir bok anlamıyordu. o kadar şikayet etmemize rağmen kimse sesimizi duymadı. üç sene o adam bize sözde matematik öğretti. eğitimciler bilir. aslında herkes bilir. matematik derslerinin temeli 7. ve 8. sınıftır. öğrenemedik görmedik. matematik bilmediğimiz için fen derslerinde de zayıftik. lisede biyoloji, biraz kimya dersi iyiydi ama fizik rezaletti. bu derslerin temeli matematiktir. 39 kişilik sınıfta en çalışkanımız bile sayısalcı olmadı. belki olamadık. sevmedik sevemedik. ezberledik. ortaokuldaki arkadaşlarımızın çoğu üniversite okudu ama hepsi sosyal bilimler ya da ingilizce bölümlerinden üniversiteye girdi. lisede ve dersane döneminde ezberleye ezberleye 10 matematik yapabilmistim sınavda.

    not: yaşım 37. 1998 yılından bahsediyorum. yani ak part hükümetinin paramparça ettiği eğitim sistemi yoktu. bizde eğitim tarihimiz boyunca çok kötüydü. eğitimde fırsat eşitliği denilir ama asla yoktu öyle bir şey. eğitimde şans faktörü çok önemliydi. biz çok kötü öğretmenle matematik öğrenmeye çalışırken karşı sınıfın matematik öğretmeni çok iyiydi. ta o zamanlarda bu eşitsizlik varken, yeni nesil öğretmenlerin ne kalitede olduğu sayfalarca yazıldı. genel kültürü olmayan, entelektüel birikimi olmayan, kitap okumayan öğretmenler olması bir yana branşında yetersiz öğretmenler doldu. hâlbuki öğretmenleri beş senede bir sınava sokun. ama kendi branşında ve türkçe sınavına. bakın o zaman binlerce öğretmen nasıl mesleğinden oluyor. atandıktan sonra götü yayan binlerce öğretmen var bu ülkede. kimse kendini kandırmasın. toplumda büyük bir çürümüşlük var. her meslekte her sektörde. öğretmenlikte de. öğretmenlik kutsal meslektir sözüne sığınıp atm öğretmenlerinin acilen meslekten yok edilmesi gerekir. kimsenin günahına girmeye kimsenin hakkı yok. entry başında bahsettiğim öğretmene ben hakkımı helal etmiyorum o öğretmene. ciddiyim.

  • ülkeden kaçmak mı yoksa kalıp mücadele etmek mi

    daha seçtiğimiz milletvekilini meclise gönderemiyoruz.

    (bkz: can atalay)

    neyin mücadelesinden bahsediyorsunuz? neyle nasıl mücadele edeceğiz? muhalefet de zaten allah'a emanet.

    imkan varsa gitmek mantıklı. yoksa siyasetle ilgilenmeden nefes alın. öbür türlü akıl sağlığınızı kaybedersiniz! benim, kılıçdaroğlu gibi bur-da-yım diyecek ne inancım ne motivasyonum kaldı.

    peşin not: bu bıkkınlık ve yılgınlığın seçim kaybetmekle alakası yok. 20 senedir kazandığımız tek bir genel seçim, referandum yok. alışkınım. ama başta chp olmak üzere tüm muhalefetin fiyaskoyla sonuçlanan seçim sonrası pozisyonları ve açıklamaları beni bu hale getirdi. durmadan tebrik ve baş sağlığı pişkin pişkin sözcülük yapan "tirrek"lerle uğraşamam.

  • dizi tarihinin en sevilen kötü karakterleri

    üstüne tanımam

    (bkz: t-bag)