bos gezenin bos ustasi31
profili

  • entropinin günlük hayattaki yansımaları

    (bkz: entropi)

    fiziğin temel kanunlarından birisi olan entropinin, felsefi olarak hayata uyarlanarak algılanması durumu.

    bana göre son derece depresif bir algı, öyle olsa bile ben aksini iddia edemiyorum.

    şöyle ki insan hayatında, sosyal ilişkilerde ve hatta medeniyet ölçeğinde bir tek yönde durdurulamaz bozulma var.

    devletler yıkılır, sistemler çöker, insanlar ölür, hava kirlenir, hiçbir şey hiçbir zaman eskisi kadar tat vermez. adeta fiziksel bir kanun gibidir ve her daim geçerlidir.

    entropinin varlığının bilincinde olarak mutlu olmak adeta imkansızdır. yani bir fizikçi olarak evrenin entropisinin arttığını, kaosun düzeni yendiğini bilerek mutlu olabilirsiniz ama aynı fizik kanununun felsefi olarak da geçerliliğinin farkında olarak mutlu olmanız imkansızdır.

    hiçbir zaman ilk günkü kadar sevmeyeceksiniz onu, hiçbir zaman çocukluğunuzdaki tadı alamayacaksınız hayattan, hiçbir zaman zihniniz geçmiş yıllardaki kadar kuvvetli olmayacak. hiçbir güzel yer her daim güzel kalmayacak, hiçbir medeniyet düzeni hatta iskandinav sosyalizmi bile olduğu gibi kalmayacak, her şey ama her şey evrende boka sarmak için var adeta ve buna karşı yapabileceğiniz hiçbir şey yok.

  • kadınların hep para düşünmesi

    çok gezmiş bir abinizim.

    ortadoğulular, yahudiler, hispanikler ve ruslar(+tüm ortodoks yavşaklar) paraya düşkündür.

    anglosaksonlar, almanlar, fransızlar, iskandinavlar çoğunlukla o kadar takmaz para denen şeyi çünkü zaten var. ırk olarak ezilmiş değiller, bu da para hırsını ortadan kaldırmış zaman içinde.

    tabi bu belli bir sosyoekonomik tabakanın üzeri için geçerli, 22 yaşındaki işçi ailesi çocuğu öğrenci "linda" için geçerli değil. bu ırkların çoğunluğu da o tabakanın üzerindedir onu belirteyim. sofistike bir karakter değilsen parayla satın alamazsın bu ırkın insanlarını kolay kolay. ha bak yakışıklı ama moronsan da farketmez, tek gecelik zevkine meze eder seni de. ama mümkünü yok ilişkisini para üstüne kurmazlar. sırf zenginsin ve hafiften tipin düzgün diye yaşlanmaz seninle.

  • oğuzhan özyakup

    beşiktaş'ın uyguladığı ücret politikasından çıktığını gösterir ki bu iyi bir şey değil.

    kur türkiye'de bu denli yüksek iken, nasıl oluyor da tavan maaşı 1.750 milyon euro olan kulüp birden 2+ milyon euro ücretlere çıkıyor? hiç gelirimiz arttı tatavası yapmayın.

    oğuzhan'ı severim, beşiktaş başlığını okuyan beni tanır zaten, hiçbir futbolcuyu da gömmem beşiktaş'ın değerine laf söylemek olmaz.

    ama kulüp menfaatleri çerçevesinde maaş işi quaresma ile zıvanadan çıkmıştı, şimdi iyice kontrolden çıkacak. ozi 2,4 alırken quaresma 2 alırken, fabri de ister artık bi 2 milyon, ordan atiba da ister bi 2.1 falan, sonra marcelo, sonra cenk derken zort diye başımıza 2-3 milyon euro toplamda bilanço.

    bir de oyuncuya ne kadar çok verirseniz o kadar oynar diye bir durum da söz konusu değil. oğuzhan geleceği parlak, yetenekli, akıllı bir adam ama bu kadar garanti para bu kadar uzun süre alırken ne kadar diri tutabilirsiniz bu adamı? galatasaray'ın evlatlarına bakıp ibret almak lazım.

    beşiktaş hiçbir şey değilken oğuzhan'ı aldı, yetiştirdi, adam etti patlattı, kendisine güvendi. beşiktaş'ın da oğuzhan'da emeği vardır ve böyle uçuk rakamlar kabul edilemez.

    haber doğru ise olan olmuştur katılmam mümkün değildir bir beşiktaşlı olarak.

  • anderson talisca

    bonservisini almanın imkansız olduğu kiralık katil.

    kulübün kazandığı gelir mesele değil. kazandığı bonservis kadar bonservis parası ödeme taahhütü var.

    yani kulüp kurun taraftarlar olarak gidin tolga zengin'i 25 milyon euro'ya satın alın. anca o zaman talisca alınabilir.

  • hala cm0102 simcity3 red alert2 oynayan tip

    benim bu, ne yapayım yaşlandım artık. son nesil i7 işlemcili canavar bir kasa topladım can sıkıntısından, gta 5 falan oynadım, en sonunda gene bu üçüne düştüm.

  • van gölü'nün altında uranyum olması

    velev ki uranyum var, koskoca profesör bu duruma allah'ın lütfu diyorsa bizden bir bok olmaz.

    bunun dinle, müslümanlıkla alakası yok, inançsız biri değilim. akademik bir konuya allah'ın lütfu, peygamber efendimizin mucizesi vs söylemlerle yaklaşılmaz, sen köy kahvesindeki amca değilsin.

    konuya vakıf değilim, mesleğim de değil ama; "bu bölgede uranyum var, işte bu bölge coğrafi dönem olarak böyle böyle özel bir bölge, o nedenle burada veya şurada uranyum kaynağı olması mümkündür" demek var, bir de allah verdikçe veriyor hamdolsun demek var.

    az ilerleyin be ya bu zihniyetle değil uranyum, külçe külçe altın da çıksa bir arpa boyu ilerleyemeyiz.

  • atatürkçülüğün yeniden yükselişi

    2 temeli olandır.

    1. akp'nin savunduğu ve arkasında durduğu ideolojiye ait olmayanlar atatürkçülük etrafında birleşiyor. buna milliyetçiler, merkez sağcılar ve hatta bir takım ılımlı muhafazakar ama akp'nin yozlaşmasından rahatsız kesim de dahil.
    edit: bu kısma bir çok kürt kökenli vatandaşımız da dahilmiş söylenene göre.

    2. kemalistlerin ve o cehape zihniyetinin egemenliğinin bitişi. elitist menopoz teyzelerin yüzünden koca bir nesil atatürk'ü sahiplenemedi, benimseyemedi bu ülkede.

  • dünyayı güzelleştirmek için türklerin yaptıkları

    (bkz: sultan ahmet camii)
    (bkz: tac mahal)
    (bkz: drina köprüsü)
    (bkz: semerkand medresesi)
    (bkz: mostar köprüsü)

    gibi mimari güzellikler ve bunun yanında sayısız ebru, çini, nakış, minyatür gibi el sanatları eserleri. pek tabii hattatlık.

    sayısız tipte ve dönemde türk müziği ve türk icadı enstrümanlar.

    türk moğol inovasyonu olan oklar, kılıçlar, kalkanlar vb bir çok savaş aleti.

    arf sabiti gibi şimdi aklıma gelmeyen bir dolu bilimsel ve akademik buluş.

    türklük öyle basit bir şey değildir ve 15 senede tek bir coğrafyada yok edilemez. ne türkiye türklerin tek coğrafyasıdır, ne de türklük sadece arap seviciliğidir.

    anadolu'daki arap kültürü ile yozlaşmış ve cahil kalmış insanlar türk milletini ve türk kültürünü temsil edecek çapta değildir.

    yoğurt da tek türk icadı değildir bazılarının zannettiği gibi.

    aptal ve meczup bir milletin nesli değiliz ve bizi bu aptallığa yamayanlar gelip geçici buhranlardan öte değildir olamaz.

  • anderson talisca

    bu adamı geldiğinden beri oynadığı her maçta izledim. beşiktaş'a neler verdiğini anlamak için sakat olduğu zaman aralığına ve istatistiklere bakmanız yeterli.

    1-2 yorumcunun lafına kanıp topsuz oyunda yok bla bla yapanları dikkate almaya değmez. bu adamın işi, topu alıp gerekli yere servis etmek, servis edeceği yer zaman zaman kale direğinin iç kısmı, zaman zaman quaresma'nın ayak içi ama adam mesafe tanımaksızın isabetli pas, orta ve şut atabiliyor. tamam pas yüzdesi düşük ama ben bunu maç eksiği ve konsantrasyon düzeyine bağlıyorum. ayrıca bu adam bir faktör bir tehdit. bu adama top geldiği zaman 3. bölgede rakip korkudan altına ediyor, alan kapatmak yerine talisca'nın önünü kapatmaya çalışıyor. rakip takım taraftarı falan olduğunuzu düşünün, talisca aldı topu sürdü birazcık ve kaleyi cepheden görüyor, ha siktir dersiniz içinizden, bu çok önemli bir şeydir.

    al gülüm ver gülüm oyunu sevmediği doğrudur, oğuzhan ve atiba ile bu nedenle anlaşamıyor çünkü talisca aldığı zaman topu ayağına sonuç almak istiyor, dikine dripling yapıp ya kaleye bombalamak ya da gol pası atmak için oynuyor. topun kıymetini bilen oyunculardan değil ve bence beşiktaş hücum şablonuna çok farklı bir boyut, farklı bir zenginlik katıyor bu yönüyle. rakip beşiktaş'a nasıl olsa orta yapcak, nasıl olsa kısa pasla dikine gidecek diye önlem alamaz talisca varken. plan bozan adam oluyor o bölgede. attığı ve attırdığı gollere bakarsanız kontra atak futboluna ne kadar yatkın olduğunu görürsünüz. şu adam fener'de olsa adamlar tapıyordu biz hala tartışıyoruz.

    öyle bir özel yetenek ki; her maçı kazandırabilir çevirebilir. ben böyle topa vuran adam uzun zamanlardır görmedim. adam hem plase vuruyor hem de bunu korkunç bir sürat ve isabetle yapıyor.

    muhtemelen seneye de kalacak ve bence bu daha hiçbir şey, gelecek yıl öyle bir oyun oynayacak ki gittiğinde arkasından ağlayacağız gomez gibi. 20-25 milyon euro beşiktaş'ı aşan rakamlar, tek adama bağlamayı doğru bulmuyorum, o paraya türkiye'de takım kurar ilk 10'a girersin, o paraya belki yeni bir talisca bulamazsın ama çok kaliteli avrupa çapında 3 oyuncu bulur getirirsin. zaten şu haliyle 30 yaşında olsa 7-8 milyon ederi olurdu, bu adam genç, bu adam hot prospect for the future, bu adam daha bu meziyetlerinin üstüne çok şey koyabilir doğru yerlerde. karakteri de düzgün bir çocuk, fiziki alt yapısı muazzam, o boyla o yumuşak bilekler, o şut kabiliyeti arayıp da bulamayacağınız şeyler. biraz güçlense, az biraz daha tecrübe kazansa ve oyun zekasını biraz daha ilerletse bu adam psg'de, real'de, united'da falan üst düzey oynayabilir. şu haliyle atletico, tottenham, dortmund, napoli gibi takımlarda zaten oynar.

    velev ki bir şekilde aldık bonservisini ve takımda tuttuk, işte o zaman alex ve hagi'den sonra o düzeyde bir yıldız olacaktır türkiye'de. bizim ligden pahalı transfer çıkmaz ama bu adamın birkaç sene içinde etiketi 40 milyonları görecek buna şüphe yok çünkü özel bir yetenek, özel bir oyuncu ve mental olarak sakat bir adam değil kesinlikle.

  • jan olde riekerink

    çok güzel futbol oynatan hocadır. antalya bala göte bir gol attı diye gömmeyin şu güzel adamı. uzun süredir, 2 sene önce şampiyon olan kadro dahil galatasaray'ı bu kadar pozitif oynayan pozisyon arayan ısıran bir takım olarak görmemiştim.

    not: bjk

  • robin van persie

    çok basit bir mantıkla, beşiktaş'ta olsaydı gol kralı olurdu end of story.
    sorun rvp'de değil o götü boklu antrenörünüzde.