o market, 1 kuruş diye diye her üründen dünya kadar kar yapıyor, bakkal desen zaten 1 liralık ürünü 1,5 liradan satıyor. sen bir de para üstünü bırakıp çakallığa prim mi vereceksin? sen ver kardeş, ben vermem. zaten hak etmedikleri halde dünya kadar para kazanıyorlar .99 saçmalığıyla, bir de "ay 50 kuruştan az para üstü de alınır mı, varoşlar yea" diyenleri sağsınlar ne olacak. siz sağdırabilirsiniz kendinizi, paranın kolay kazanılmadığını bilen insan sağdırmaz.
gudubik5 profili
-
50 kuruştan az para üstüne tenezzül eden insan
-
mesajlaşılan kişinin 30luk koca çınar çıkması
"bütün bu tramvanın içinde" yakınan yazarın da ergenlikten henüz kurtulduğu belki hala tam kurtulamadığı anlaşılır. 30luk insan koca çınarsa muhtemelen yazar da meşe palamudu falandır.
-
doğumu yaklaşınca aile hekimine giden kedi
haber çok güzel sonuna kadar keyifle izledim ama bu işte bir kurgu var gibi. eğer bu adamlar 'hamile bir kedi gelse de kapımızı çalsa biz de seferber olsak' diye beklemiyorlarsa kedinin kapının önünde beklediği vakitten içeriye girmesine, veterinerin aranmasına, adamların arabayi park edip kediyi kafese koyup tekrar arabaya binmelerine, hatta veterinerlik binasına girişte önce dışardan sonra birebir kaldığı yerden içerden cekmesini nasıl organize ettiler. ya gerçekten kediyi içeri alınca baktılar durum bu, doğurdu doğuracak hikayeyi baştan çekelim diye kediyi kapıya koydular, veteriner gelmeden şu sahneyi bi çekelim dediler sonrasında da olaya biraz müdahale ettiler 'abi sen yürü içeriye, heh tamam, abi çık şimdi yeniden gel içeriden çekeyim ben de' diye. ya da başka bir senaryo kedi zaten birinin evinde beslediği ya da mahallede besledikleri bir kediydi ve doğum zamanı gelince böyle bir kurgu yaptılar. her ikisi de bence güzel ama bir yoğun çekim çabası ve 'sen çık tekrar gel, olmadı şimdi yine ara' var haberde. olsun, güzel yine de hep savaş görmeyiverelim biz de haberlerde bunları da görelim güzel şeyler bunlar.
-
sözlükçülerin başından geçen doğaüstü olaylar
daha önce başlıkta okuduğum entry'lerin aynısını son zamanlarda yeni gibi görmem ve eski entry'lerin ortalıkta olmaması. ya ben zaman zaman gelecekten entry'ler görüyorum ya da yazılar hortluyor, bilemedim.
-
evine tv almayan insan
televizyonun gereksiz gürültüsünden ve insanı kendine bağlamasından kaçınmak isteyen insan davranışı.
günümüzde yayınları incelerseniz ya saçma sapan birbirinin tekrarı diziler ya vahşet ve taraflılık dolu haberler ya da saçma sapan insana 'niye izliyorum ki bunu' dedirten ama yine de başından kalkılamayan reality show-yarışmalar var. ayrıca birçok evin gerçeği olarak izlenmese bile tv'nin açık bırakılma hadisesi var. sadece gürültü ve bilinçaltı doldurmaca.
bunun yerine bir projeksiyon ve perde alarak güzel de bir ses sistemiyle istediğiniz filmi, programı ve seçmece dizileri evde sinema keyfine izleyebilirsiniz. hem daha ucuza mal olur hem de zihninizi büyük bir kirlilikten temizlemiş olursunuz. illa tv yayını izlemek isterim arada sırada diyorsanız elinizin altında internet var açar açar bakarsınız.
yalnız bunun da dezavantajları var. misal, ailelerinize ziyarete gittiğinizde para harcamamak için almadığınızı düşünüp 'size bir tv alalım tamam büyüğünden olmasa da şöyle küçük bir şey olsun yine de alalım' diye ısrar edebiliyorlar. biz henüz gerçekten tv istemediğimiz için almadığımızı iki ailemize de anlatamadık. bunu da göze almak lazım.
sonuç olarak büyük bir kirlilikten kendinizi korumak için gerekli olan bir adım, birbirinizin seslerini duyun arkadan sürekli gelen reklam ya da dramatik dizi sahnelerinin seslerini değil.