erbium4
profili

  • yılbaşı buddy

    ekşisözlük'te gördüğüm en cringe başlık. fransız şarabım var diyen harun abiler mi ararsın, istediği kadını tarif eden otuzbirciler mi..

  • burakcan övüç'ün trafikte terör saçması

    insanların canına kastetmekten yargılanıp mahkum olup hapiste çürüm çürüm çürümesini dilediğim bir insan demeye bin şahit kişinin gerçekleştirdiği korkunç olay.

    ben evimde ailemle oturup çay içiyorum, bunun gibi magandalar yüzünden yanımdaki çocuğum, eşim ya da ben can veriyoruz. inanılır gibi değil.

  • akıncı belgeseli

    bu adama verilen imkanlar ülkeyi son beş yılda terk eden roketsan, havelsan ve aselsan mühendislerine verilse ülke savunma sanayisinde çağ atlardı.

    klasik bi propaganda videosu. bu videoyu izleyip gaza gelip ülkeye dönmeye çalışan çok donanımlı birisi olsa bile bu kişinin alevi, ermeni, kürt ya da atatürkçü olmaması mümkünse karadenizli olması istenecek ilk kriterlerdendir. bırakın bu imkansızı başardık ayaklarını. başardığınız bir imkansız varsa o da cemaatçiliğiniz ve liyakatsizliğiniz yüzünden türkiye’nin tarihinde hiç görmediği bir beyin göçüne vesile olmaktır.

    bu dediğimi kafadan yazmıyorum, işin içinde olan biri olarak yazıyorum. açın bu videoda röportaj veren gruptakilerin twitter adreslerine bakın, ismet özel tweetleri rt eden tipler.

    edit : bana yooh öyle bi şey tarzı msj atan dingiller aşağıdaki tweete baksın. belgeselde (!) görünen çalışanlardan birinin tweeti. kendisi reisçi ve nasa’ya referandumda evet vererek haykırıyor.

    https://twitter.com/…status/852237311840579585?s=21

  • sözlükçülerin bizzat konuştukları en ünlü kişi

    (bkz: donald trump)

    sene 2018, buenos aires'te mal gibi dolanıyordum. kirchner center civarında tiyatro vs. ne var ne yo bakayım diye gezerken kalabalığı gördüm, alla alla falan diyerek yürüyorum bi anda da kalabalıktan kaçıyorum, ufak merdivenler vardı yanda takılıp düştüm kaçarken. neyse kendime geleyim diye köşede bi yerde azıcık oturdum kalabalığı izliyorum, azaldı gitti sonra attım kendimi bu kirchner centerin içine, sol yanımda siyahi bi abi ispanyolca ne yapıyorsun burada dedi, önümde de kamera duruyor, fotoğrafçıyım dedim ingilizce. fotoğrafları göster dese rezil olacaz, kaldığım airbnb balkonundaki masayı çekmişim. buradan dedi, gösterdiği yerden girdim içeri. dedim ben nereye düştüm amk, bi yandan da seviniyorum maceraya gel diye.

    girdiğimde ilk gördüğüm manzara, karşımda hayvan gibi bir koruma ordusu çemberde de trump. gözlerime inanamadım dedimacaba kostüm şov falan mı var, ünlü benzerleri mi. meğersem g20 zirvesi varmış, kendime gelip resepsiyon gibi yerin yanındaki kocaman pankartları görünce ayıktım. korumalardan birine trump'ın fotoğrafını çekebilir miyim ben de amerikan vatandaşıyım deyip pasaportumu gösterdim. kendisine benim de queensli olduğumu ve fotoğrafını çekmek istediğimi söyleyerek seslendim. adanalıyık allahın adamıyık diyecek halimiz yok, bürokrasiye yakışmaz. gidip konuştular izin verdiler, sonra bi iki poz aldım yalandan makinayı da yanındaki hatuna verip fotoğraf çekmesini istedim, olmaz dediler korumalar araya girdi, cep telefonu ile olabilir ancak deyince çıkardım telefonu selfieyi yapıştırmak için, hop arama. abicim taşaklara kadar elleyerek aradılar trump da bi yandan biriyle konuşuyor bi yandan bana bakıp sırıtıyor. neyse gittim yanına verdim telefonu hatuna çekti fotomuzu. hatta hatun çok tatlı davranmıştı, bu yüzden adına dikkatlice bakıp not almıştım sonra bakarım kimmiş bu diye. (bkz: madeleine westerhout)

    azıcık muhabbet ettik, dedim ben sizi destekledim vs., yalan tabii... bunu der demez bana direkt aksanımdan dolayı gerçekte nereden göçmesin dedi saçına sıçtığım sayın amerikan başkanım. dedim türkiye'den, bizim türkiye ile çok iyi ilişkilerimiz var dedi. dedim allah bozmasın... hatta bu hafta erdoğan ile görüşeceğiz dedi. biraz daha zorlasam toplantıya ben de girecektim, ülkemizi düşünerek zorlamadım.