galatasaray ile karşılaşacak 7 takımın fikstürüdür. hafta hafta onlar düşünsün "galatasarayla maçımız var. ne halt edecez" diye.
Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.
Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.
Sozlock Ekibi
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. galatasaray'ın 7 haftalık maç fikstürü
-
2. laiklerin cenazelerini imamlara yıkatması
diyanete aktarılan milyar liralık bütçelerin "laik" ayrımı yapılmadan tüm vatandaşların vergilerinden karşılanmasından dolayı tartışmaya açık olmayan konudur.
din ile ilgili tüm vergiler sadece inananlardan alınıyor olsaydı, bu ülkede çomarların kimliklerinin 99.9%'da "ateist" yazardı.
o yüzden siktiriniz gidiniz. -
3. ösym'ye çekilen özel hat
"öss'ye 6 kere girip her seferinde istediğim yerin kıl payı kaçması suretiyle hayatımın en kıymetli 6 yılının hiç olmasında emeği geçenlere hakkım zehir zıkkım olsun." dedirten hattır.
-
4. emrah serbes
tam bir göt.
sonunda büyük t var.
bir ailenin babasını, annesini, kızını yok ettin, sen onları bilerek öldürdün. bir evi yıkıp döküp o enkazın altında da bir evlat, bir abi bıraktın.
trafik kazasıdır; hava muhalefetidir, aşırı dikkatsizliktir, araç arızasıdır, yol bozuktur vs. kader diyebilir o abi. belki bir ihtimal o da. ama sen viski, bira, ot, bok bir şeyler iç sonra da aşırı sürat yap bir aileyi yok et ve sonra da tam 1 hafta kaçış planı yap tutmayacagını anlayınca da yaz bir mektup şovunu yap.
uzun süredir kimse için içimden bu denli dolu dolu beddua etmemiştim. allah senin belanı versin, ölme ama sürün. en yakınlarının acısını yaşa inşallah.
hepimiz olabilirdik o ailenin yerinde. ya da o abinin yerinde. bu ailenin ne sucu var? ne günahı var? bu katille aynı güzergahta yol almaktan başka?
adalet yerini bulur mu bilmiyorum. kac yıl ceza alırsa alsın; ne aile geri gelecek, ne geride kalanın acısını dindirecek. ailenin geride kalan oğluna sabır, öldürülenlere de rahmet dilemekten başka bir şey gelmiyor elimden.
bir de tekrar o göt olan yaratığa bela okumaktan başka. allah belanı versin! -
5. antalya'da kasiyer bayana yumruk
tam hali; antalya'da bir zincir markette çalışan kasiyer kadın ismini soran şahısa ismini söylemediği için yumruklanması olayı.
olay 03.10.2017 tarihinde antalya/kepez'de zincir marketin bir şubesinde gerçekleşiyor. şahıs mağazaya ilk olarak akşam 8.30 sularında geliyor ve çalışan bayanı tabir-i caiz ise keserek rahatsız ediyor. kadın tepki vermeden işine devam ediyor, takdir edersiniz ki artık türk kadınları bu tarz "gözlerini üstüne diken" erkeklere iyice alıştı bu duruma tepkisiz kalmayı öğrendiler. saat 9'da market kapanırken bu şahıs markete tekrar giriyor ve kasadaki kadınla aralarında şöyle bir konuşma geçiyor;
ş: bir şey almayı unutmuşum.
k: buyurun beyefendi, ne almayı unuttunuz?
ş: seni unuttum.
k: anlamadın neyi unuttunuz?
daha sonrasında şahıs sigara istiyor arkadaşta kasadan veriyor akabinde yaka kartını neden takmadığını soruyor. kasiyer yaka kartı takmadıklarını söylüyor daha sonra şahıs ismini sorduğunda kasiyer; "sizi ilgilendirmez" diyor. daha sonrasında şahıs küfürlü ithamlarda bulunarak videodaki eylemi gerçekleştiriyor.
saldırı anı
şahıs polis tarafından karakola götürülüyor ama sabahına serbest bırakılıyor. bu tarz olaylarda kamuoyu baskısı oluşturmak ceza konusunda etkili olduğu düşüncesindeyim arkadaşlar. şahısın adı soyadı elimde var ifşa etmek doğru mudur yanlış mıdır bilemedim. biz erkekler olarak bu işe bir dur dememiz gerekiyor çünkü cidden artık bu iş zıvanadan çıktı.
not: şahıs savcılık tarafından serbest bırakılmış. şahısın ismi mikail vural köksal.
not: mikail vural köksal ile ilgili (bkz: arnatuile) arkadaşımızın yaptığı küçük bir internet araştırması. #71179616 ek olarak şahıs antalya büyükşehir belediyesi asat gençlik ve spor kulübü tekerlekli sandalye basketbol oyuncusu.
ekleme: hürriyet olayı paylaştı. sesimizi duyurdukları için teşekkürler.
http://www.hurriyet.com.tr/…-tepki-cekiyor-40599950 -
6. sabire meltem banko
ekşi sözlükte kendisi ile bu kadar uğraşılmasının sebebinin küçük (cidden oransal olarak son derece küçük) bir parçası aşağıda yer almaktadır:
hangi mahkemelerin hangi sayılı kararıyla hangi tarihlerde silindiği derlenmiştir.
1) 19 haziran 2015: t.c. ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 18.06.2015 tarih ve 2015/2547 d.iş sayılı kararı
2) 22 haziran 2015: ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 2015/2581 d.iş sayılı ve 20.06.2015 tarihli kararı
3) 24 haziran 2015: t.c. ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin 23.06.2015 tarih ve 2015/2525 d.iş sayılı kararı
4) 29 haziran 2015: t.c. ankara 6. sulh ceza hakimliği'nin 23.06.2015 tarih ve 2015/2553 d.iş sayılı kararı
5) 9 temmuz 2015: ankara 4. sulh ceza hakimliği'nin 2015/2682 d.iş sayılı ve 07.07.2015 tarihli kararı
6) 10 eylül 2015: t.c. ankara 1.sulh ceza hakimliği değişik iş no:2015/3548 ve 04/09/2015 tarihli kararı
7) 27 nisan 2016: ankara 2. sulh ceza hakimliği'nin 2016/2423 d. iş ve 26.04.2016 tarihli kararı
8) 15 haziran 2016: ankara 3. sulh ceza hakimliği'nin 2016/3411 d.iş sayılı kararı
9) 1 temmuz 2016: ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 2016/3527 d.iş sayılı kararı
___ 28 eylül 2016: ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 2016/3527 d. iş sayılı kararı (*)
___ 14 kasım 2016: ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 2016/3527 d. iş sayılı kararı (*)
___ 22 aralık 2016: ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 28/06/2016 tarihli ve 2016/3527 d. iş sayılı kararı (*)
10) 2 şubat 2017: ankara 9. sulh ceza hakimliği'nin 2017/754 d.iş sayılı ve 01.02.2017 tarihli kararı
11) 3 mart 2017: ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin 2017/1333 d.iş sayılı ve 01.03.2017 tarihli kararı
___ 16 mart 2017: ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin 2017/1333 d.iş sayılı ve 01.03.2017 tarihli kararı (*)
12) 24 mart 2017: ankara 1. sulh ceza hakimliği'nin 2017/1759 d. iş sayılı ve 22.03.2017 tarihli kararı
13) 4 mayıs 2017: ankara 2. sulh ceza hakimliği’nin 2017/3118 d. iş sayılı ve 03.05.2017 tarihli kararı
14) 23 haziran 2017: ankara 3. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 2017/5150 d.iş sayılı ve 23.06.2017 tarihli kararı
15) 7 temmuz 2017: ankara 7. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 2017/5524 d.iş sayılı ve 06.07.2017 tarihli kararı
16) 31 temmuz 2017: ankara 2. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 2017/5790 d.iş sayılı ve 28.07.2017 tarihli kararı
17) 22 ağustos 2017: ankara 2. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 2017/6774 d.iş sayılı ve 21.08.2017 tarihli kararı
18) 7 eylül 2017: ankara 6.sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 06.09.2017 tarihli ve 2017/6512 d.iş sayılı kararı
19) 8 eylül 2017: ankara 7. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 07.09.2017 tarihli ve 2017/6560 d.iş sayılı kararı
20) 20 eylül 2017 ankara 5. sulh ceza hakimliği'nin sabire meltem banko'nun talebi üzerine verdiği 02.10.2017 tarih ve 2017/7135 d.iş sayılı kararı
(*) bir veya iki önceki silme işlemine referans karara istinaden gerçekleştirilen işlem
edit: sabire meltem banko'nun sadece 1 temmuz 2016'da sildirdiği başlık sayısı 128. ekşiciler de boş durmamış öte yandan. başlık listesi için: (bkz: #71171989) -
7. hiç görmediği kadına 108 bin tl kaptıran sazan
-
8. ekşi itiraf
dostlarımı ziyaret etmek amacıyla doğuda bir şehre geldim arabayla. akşam otele giderken şehir içinde yavru bir köpek yolda yürüyordu arabaya doğru, çok yavaş gidiyordum ben de. çarpmamak için manevra da yaptım ama yine de çarptım. bağırmaya başladı hayvan, araçtan indim hemen, çevreden insanlar da geldi. arka ayağına çarpmışım dokununca bağırıyordu. veteriner falan da yokmuş sordum çevredekilere. sonra bir barınak olduğunu söylediler. bir kız ve bir erkek öğrenciyle köpeği alıp araçla barınağa gittik. ayağı incimiş hayvanın çok şükür ki kırık falan yoktu. neyse barınaktaki adamla muhabbet ettim. kendi imkanları ile devlete ait araziyi işgal edip barınak yapmış. aynı zamanda bir yerde işçi olarak çalışıyor. bir eğitimini falan almamış ama hayvanları sevdiği için araştırmış öğrenmiş. işten çıktıktan sora tüm vaktini burada geçiriyor. sağdan soldan yardım ve yiyecek topluyor. baya bir emek vermiş. hayvanları katleden belediylere dava açılmasını sağlamış.
köpeği aldı küçük barakasına koydu buna bir ay bakarım kontrol altında tutarım dedi. adam o kadar seviyor ki hayvanları öptü bile.
gecenin bir vakti baya muhabbet ettik orda. adresini aldım mama göndercem kendisine. bu kadar puştun olduğu dünyada bir tane böyle insan görünce kaybolan ümidim geri geliyor. -
9. bjk'li futbolcuların talisca'yı takibi bırakması
senede milyonlarca euro kazanan adamlarsınız, uğraştığınız şeylere bakın amk. takibi bırakarak talisca’yı gerçekten çok derinden yaraladınız. liseli öğrencilerin yapmayacağı hareketler bunlar.
tanım: gereksiz olay. -
10. eskidikçe karizması artan şeyler
bir zamanlar ekşi sözlük yazarlığı
-
11. yerli savaş uçağımız tf-x müjdesi
(bkz: uçak fabrikası olmadan uçak yapan ülke)
bunların milli dediği parayı bastırıp yabancıya yaptırmak oluyor sayın seyirciler. savaş uçağını bırak, iç dekorasyonu dışında normal bir yolcu uçağının herhangi bir aksamını üretsinler o da yeter.
edit: tamam, ben tatmin oldum. airbus'a taseronluk yapiyormus tai. yani, eline verilen dizayn semalarini kullanarak ucaklar icin yan sanayi urunleri tasarliyormus. yani kendi basina yaptigi ya da sifirdan urettigi bir sey yok. yani, ford'un turkiye'de fabrika kurmasi gibi bir sey. tek farki ford gibi kendi adiyla acmamis da adini tai koymislar. is gucu burda ucuz nasil olsa. ha bu arada unutmadan, iphone da made in china diyorlar, inanmazsan telefonun arkasina bak. -
12. aamir khan'ın türkiye'ye gelmesi
ya 22m takipcili adama amir kim amk demek neyin kafasi cidden cozemiyorum. asil mevzu;
(bkz: sen kimsin amk?) -
13. 32'li tuvalet kağıdı taşırken hissedilen utanç
mahallede bir tek ben sıçtığım için yerin dibine girdiğim durumdur.
-
14. recep tayyip erdoğan ümmetin lideridir
rantçı ve müteahhitler ümmetinin lideri olduğu doğrudur.
islam ümmetinin lideri olabilmek için hak, hukuk, adalet mevzularında tekamül etmesi gerekir kişinin. -
15. 4 ekim 2017 pkk hakkari saldırısı
vebalini teröristlere hiçbir zaman yüklemeyen orosbu çocuğu sempatizanlar da üşüşmüş.
kürtçülerde sike çalınacak akıl yok yemin ediyorum. -
16. stairway to yozgat
-
17. sol frame'deki 3.başlığı meltem banko'ya uyarlamak
-
18. cinsel organı açıkta koşan maratoncu
(bkz: ben atlet ortada t yok)
-
19. heykellerin yerlerde sürüklendiğini göreceksiniz
atatürk adı geçmiyor videoda ama muhtemelen atatürk'ün heykellerinden bahsediyordur. o heykeller size girsin de rahatlayın.
bu heykel mevzusuyla ilgili çok yazılıyor son günlerde. çöllülerin dinini ikinci sınıf ideolojiye düşüren adamın suretini her yerde görmek canınınızı yakıyor biliyorum ve bundan aşırı keyif alıyorum. çatlasanız da patlasanız da, heykelini de yıksanız, resmini çöpe de atsanız atatürk'ün bu topraklarda islamcılara attığı tokadın acısını geçiremeyeceksiniz. bu ülkeyi asla tam anlamıyla karartamayacaksınız, o'nun ışığı hep yanacak. o fesli ... ve arkasındaki arap artıkları birkaç nesil sonra utançla hatırlanacak; tarih anadolu insanını adama benzeteni, bu ülkeye modern ve güzel şeyleri döve döve getireni yazacak.
ve siz yobazlar yerlerde sürüklenecek bir şey bile bırakamadan yok olacaksınız. çünkü siz üretemezsiniz. bin senedir aynı orta çağ insanlarının söylediklerini tekrarlayıp bok gibi hayatlarınızı boktan insanlar olarak sürdürmeye devam edersiniz. tarih sizin gibileri yazmıyor/yazmaz. bu da sizin lanetiniz. geberin. -
20. friends'in şişirilmiş balon bir dizi olması
jennifer aniston harici kotu oyunculuklardan sonrasini okumadim.
-
21. çomar tanıma rehberi
omurgasız insanları tanıma rehberidir.
din ve devlet işlerinin ayrı olmasını kabullenemez.
atatürk'e hakaret eden herkesi çok sever.
temsili ve sembolik eserleri put olarak tanımlar ve yıkma eğilimlidir.
varlığını osmanlıya adarlar.
osmanlı gelecek, omanlı geliyor. osmanlı yolda beklentileri hiç bitmez.
kadına şiddet, insan hakları, hayvan hakları umurunda olmaz.
cinsel olarak sürekli açtır ve sadece kendi üremesine bakar.
sapkınlığı tavan yapar. yaptığı şey ile savunduğu şey arasındaki boşluğu görmez/umursamaz. hak yer, hakkı savunur, kendi namusunu korur fakat tecavüz eder etmese de eden için kılıf bulur. neden o saatte sokaktaymış, etek giymeseymiş vs..
şiddete meyillidir.
beleş olan ne varsa canı pahasına yapışır. ve evet beleş baklava için hakka yürür.
din eğitimi verilen kurslarda tacize uğrayan çocuklar için sesini bile çıkarmazken, elinin 4 parmağı havada gezer.
dini kullanarak baskı ve sömürgecilik yapmaktan büyük zevk alır.
din sömürgeciliği ve baskısı yapanlara şuursuzca saygı duyar.
güncellenecek... -
22. tayyip erdoğan'dan vatandaşlara altın çağrısı
imf'ye borç veren, almanya'nın kıskandığı, bedelini herkese çok ağır ödeten, kınamadık şey bırakmayan türkiye cumhuriyeti'nin son hali.
borçlarını ödeyemediğiniz yollar yaptınız. dünyanın geçiş ücretini koydunuz kurtarmadı. benzine zam yaptınız kurtarmadı. ötv'ye, mtv'ye zamlar yapıyorsunuz kurtarmıyor.
koca ülke, gelinin amcasından gelen gram altına kaldı.
büyük türkiye!!! -
23. antalya'da iki polisin sokakta kadını darp etmesi
açığa alınmışlarmışmış.
olay soğuyup,medya gündeminden düştükten sonra direkt görevlerinin başına dönerler.
sahi sarıklı,şalvarlı,sakallı polis devriye aracı kullanan ne oldu acaba? merak ettim. -
24. atatürk heykellerinin yıkılacağı gün
atatürk'e karşı nefret duymanın sosyolojik olduğu kadar psikolojik temelleri olabileceğini düşünüyorum. ülkenin kurucu liderinden nefret etmenin nedenlerinden biri, tabandan değil yukarıdan gelen devrimin, toplumu sert şekilde dönüştürmesine gelen sosyolojik direnç. bu durum belki cumhuriyet'in ilk yılları için geçerli ve anlaşılır bir haldi. halk kendi içinden çıkmayan, kendine zorla getirilen modernizme, elindeki tek şey olan cehalete tutunarak direniyordu. adalet ağaoğlu bu hali, ölmeye yatmak isimli romanında anlatır. okula başı açık gönderilen kızların, babalarında yarattığı öfke...
tabandan gelmesini bekliyor olsak şu andakinden bile 200 yıl geride olacağımız aşikar olduğu hâlde hâlâ bu nefreti sürdürmek ise psikolojik bir zemine sahip gibi geliyor bana.
muhafazakâr ailelerin genelinin ataerkil bir düzeni ve baskın karakterli babaları var. modern dünyaya uymaya istekli çocukları olan babalar...çocuklarının, yaşam tarzının kendilerinden farklı olma ihtimali her ebeveyni tedirgin eder. ancak bu dominant babalar buna kesinlikle izin vermeyen ebeveynler.
her çocuk ayrılmak ve bireyleşmek ister ve buna koyulan engeller onda bilinçdışı bir huzursuzluk ve öfke yaratır. ben bu öfkenin atatürk'e projekte edildiğini düşünüyorum. babaya duyulan bilinçdışı öfkenin kanalize edileceği uygun bir nesne; hem babanın 'sevmediği', hem de ülke için bir baba figürü olan. ebeveyninize ne kadar öfkelenseniz de bunu gerçek yoğunluğu ile ortaya koymak mümkün olmaz çünkü ebeveynler sevginin ve bakımın birincil kaynağı olarak girer insanın hayatına ve insan için en önemli ruhsal figürleri oluşturur. bu öfkeyi babayı sembolize eden, çağrıştıran başka kavramlara projekte etmek, sık görülen bir durum.
atatürk'e yoğun öfke besleyen, karşıtlık ortaya koyan figürlerin yaşam öykülerine baktığınızda da genellikle kötü bir baba-çocuk ilişkisi görürsünüz. bunun tesadüf olduğunu sanmıyorum.
oy kullanma davranışından, trafikteki sürücü davranışlarına, ideolojik tutumlara kadar birçok alanın, bilinçdışında denk geldiği bir yerler var. davranışlarımız, tutumlarımız asla rastgele ve yüzeysel olmuyor. derinlere bakmak zor olsa da, bazı şeyleri anlamak ve anlamlandırmak ancak bu şekilde kolaylaşıyor. -
25. kayseri'de 15 yaşında kıza toplu tecavüz edilmesi
(bkz: yüce türk adaleti)
-
26. ahmet hakan'ın aamir khan'ı tanımaması
(bkz: ahmet hakan kim amk)
-
27. 6 ekim 2017 melih gökçek'in istifası
gelen gideni aratır derler.. ya,
bu melih'i aratacak insan anasından doğmuş mudur ki..? -
28. yılmaz sisters
hangi ajans tarafından ünlü yapılmak için seçildiğini bilmediğim ikili.
bu kadar entry boşuna girilmez. * -
29. rte'nin tv'de tartışmaya yanaşmamasının nedeni
(bkz: yanaşmamasının)
-
30. azimle sıçan duvarı deler ingilizcesi
dıııt yanlış.
daha turkcesini ogrenmeden ingilizce cevirisini yapmak, akil sahibi olmadan fikir sahibi olmaya benzer.
dogrusu;
(bkz: azimli sıçan duvarı delermiş)
edit: kiyamam aciklama da yaparmis. olmamis ama o aciklama. cevirin de olmamis. otur, sıfır ssfgfdasfg.
(bkz: önce güldüm sonra bastım eksiyi) -
31. furkan bölükbaşı
yarın sabah uyanır uyanmaz marmara üniversitesi'ne gidip rektörlüğe adaylığımı koymayı düşünüyorum. bu kör cahilin araştırma görevlisi olduğu kurumda; ben en kötü ihtimalle dekanlık yaparım.
dün girdiğim bir entry üzerinden kendisiyle mesajlaşma fırsatı bulduk. özel mesajların görselini paylaşmak sözlük kurallarına aykırı olduğu için bunu yapamıyorum. eğlenmek isteyen olursa mesajla gönderebilirim.
kendisi ''eğer bir gün benim söylediklerim bilimle ters düşerse; bilimi seçin'' sözünü atatürk'ün değil de freud'un söylediğini iddia etti. kahkahalar atarak ekranı yumrukluyordum ki; hatasını farkedip ikinci bir mesaj attı.
''ama tam emin değilim. nazım hikmet ya da can yücel de olabilir..''
yok nejat işler amk.. -
32. bim'in aşırı laik reklam filmi
yaptırmışlardır bir analiz, "öyle değil şöyle imajla satışlarınız atar" şeklinde bir sonuç çıkmıştır. adamlar da arttırmıştır.
en büyük ortak latif topbaş'ın yine kendisine ait olan merkez bereket gıda sanayi ile sahibi olduğu hisse %15 civarı. %10 ahmet topbaş'ın var. %5 kadarı halka kapalı dağınık hisse.
geriye kalan halka açık %70 hissenin dağılımında fikir yürütmek için de 2016 genel kurul toplantısının hazirun cetveline bakın bir zahmet.
http://www.bim.com.tr/…gileri/2016/2016 hazirun.pdf
572 kaydın 550 kadarı yabancı sermaye. amerikalı bir öğretmen emeklilik fonundan çin halk bankasına kadar tüm dünya toplanmış.
faaliyet raporlarını bir inceleyin. üstteki siteden. adamlar deli gibi kar payı dağıtıyor. bim'den alınan her ürünün karının %70'i yurtdışına gidiyor.
sizce adamların duygusal ya da ideolojik bir sebebi olabilir mi laik-dinci imaj seçiminde?
dün onu faydalı görmüşler, bugün bunu. -
33. kendi elektriğini üreten adamın ceza yemesi
oysa kaçak kullansaydı biz onun yerine elektrik faturasını öderdik.
garip ülkenin bir garip olayı, asalak yetiştirmeye çalışmak. -
34. ingilizlerin kahvaltıda kuru fasülye yemesi
sabah sabah kurufasulye,yumurta,kan sosisi yiyen birinin osurması halinde etrafında canlı kalmaz. hele bunları yiyen birinin girdiği tuvalete girene kolay gelsin. taharet musluğu da yok... oh oh oh.
-
35. türkiye'nin dünya eğitim indeksinde 101. olması
pisa sıralamasına yüksek oranda paralel olan sıralama. işin garibi pisa sınavında bu kadar başarılı olan singapur, liseye giriş sistemini önümüzdeki 10 sene içinde değiştirmeyi planlıyormuş. salak adamlar 4 günde değiştirmek varken 10 sene beklemek ne demek.
-
36. steam
yazarlığım boyunca bu başlıkta çok üst düzey saçmalıklara şahit oldum. kiminde güldüm, kiminde klavyeyi kemirdim kiminde ise "vöah aq" dedim.
öyle ki "steamden aldığım oyunlar hoparlörümde hışırtı yapıyor" diyen adam da vardı burada -ki kendisi benim bir numaramdır bu konuda, idolümdür-
"steam niye ramazan bayramında indirim yapmıyor amınakoyim?" diyen adam da vardı,
"yaa ben şimdi cs go alcam aslında da işte şu kadar verirsem şu kadarım kalıyor ama ben paramın üç bölü yirmisiyle ayrıca ekmek alıcam üstüne para da artsın sonra işte taksitle telefon alıcam o yüzden cs go nerden alıyım?" diye kendi ekonomik planlarını paylaşan da vardı. var yani, saçmalık bol.
işte bu adamların arasından sıyrılarak doğrudan ikinci sıraya yerleşecek saçmalığı yazmayı başaran yazarı, ikinci idolümü de az önce buldum:
"bağlaçlarıdoğruyazamayanorospuçocuklarısizoyunoynamayınulan" diyen delikanlı.
muhteşem değil mi ya? inci gibi parlıyor valla başlıkta. nefis. mesela arada indirimcilere de çingene demiş. kaçırmamış fırsatı. tam bir şölen havası hakim.
tanım: bir yarrak. -
37. şener şen'in rol yapamaması
sinema halka en yakın, en kolay ulaşılabilen, izleyicinin bütçesini en az yoran, görece olarak kavraması da en kolay sanattır. tabi burada sanat mı değil mi tartışmasına da girilebilir ama ben safımı belli ettim zaten.
haliyle herkesin bir fikri oluyor. ancak fikrin bir değerinin olabilmesi için sağlam argümanları olması gerekir. bir filmi, bir oyuncuyu iyi veya kötü anlamda eleştirmek çok kolay ama eleştirinin en önemli ayağı olan "yeterince bilme" veya konuya "yeterince hakim olma" durumları es geçiliyor. neden, çünkü zahmet, zaman, sabır gerekiyor. bir çiçeği büyütmek gibi.
şener şen denilince herkesin gözünün önüne bir film geliyordur muhakkak. benim hatırlatmak istediğim, zaman bulunursa izlenmesini önerdiğim film muhsin bey'dir. film o günlerden başlayan ve bugün artık zirvelerine ulaştığımız yozlaşmayı anlatır.
çok sevdiğim bir repliği de vardır. muhsin bey yani rol yapamadığı söylenen şener şen çok naif bir tonda şöyle der:
"çiçekler ölmüş, hepsi. eskiden bir yer ayarlardın, güneşi iyiyse yerini de sevdiyse ne biçim açardı. şimdi güneş aynı, ışık aynı, yer aynı. suni gübre istiyorlar, bir iki gram potas koyunca bir coşuyor namussuzlar; ama sonra. ölüyorlar..."
insanlar da aynı. öyle işte. -
38. merve boluğur
taa yıllar evvel oynadığı cadılı dizide gördüğümde dikkatimi çekip bir gün epeyce ünlü olacağına zamanında kanaat getirdiğim oyuncu adayı. bana göre gerçekten pek sağda solda bulunmayan ve ekrana yakışan "underrated" bir güzelliği var. gel gör ki son haliyle beni üzdü. neden üzdü çünkü şu anda piyasadaki bütün jeune première'ler aynı hataya düşüyor. birincisi daha henüz kendilerini kanıtlamadan evlenmeye kalkıyorlar ve ikinci bir hata olarak genelde başka bir celebrity ile hayatlarını birleştiriyorlar. dolayısıyla egosu bir yandan, şov dünyası bir yandan, gençlik bir yandan iş arap saçına dönüyor.
ha tabii yaptıkları işler yerine olay tamamen evlilik, kına, düğün, çocuk gibi suni gündemlere dönünce birbirlerinin karı-koca magazinel malzemelerinden beslenerek küçücük cephaneliklerini kısa sürede tüketiyorlar. şu anda hemen hemen hepsi bu durumda. olayın sonunda da ya meslekten kopup kezbana bağlıyorlar ya da sonuna kadar rock n roll yaşıyorlar ki beren saat de bu şekilde kariyerini bitirme yolunda. tuba büyüküstün de öyle lambada gaz bitti cünkü. hatta zamanında bir de naz elmas vardı, o garibim daha evlenemeden asmalimescit'te oyunculuk kariyerini rafa kaldırdı.
bu güruhun içinde gene kör topal ilerleyen serenay var. o da 25 yasin ekmeğini yiyor. ikincisi aslı enver ki murat boz'la sürekli haber olması aslında şu anda ağzıyla kuş tutsa hanesine eksi puan yazıyor. siz daha oyuncu adayıyken her gün celebrity sevgilinizle haber olurken zaten kalitesi her geçen gün düşen dizilerde yaptığınız rollerle ne kadar inandırıcı olabilirsiniz ? yapımcı ve menajerlerin acil bir kural koyması lazım.
her neyse bence durum meslek adına üzücü. sonuçta bunlar kazanmazsa sektör kazanmaz, sektör kazanmazsa çaycısından ışıkçısına ordan senaristine kimse bu işten karlı çıkmaz. en azından yeni gelen jenerasyonun daha akılcı ve dinamik stratejilerle ilerlemesi lazım, kalıcı olmak istiyorlarsa tabii.
not: bir oyuncu kafasina gore bunalima girdi diye sacini kestirip boyatamaz, estetik yatiramaz her hangi bir fiziksel degisiklige yapimci sirketin ve bagli oldugu ekibin inisiyatifi disinda gidemez. giyecegi kottan taktigi yuzuge kadar gun gun planlidir bu isler. patronajlar dizilerin yurtdisi cirolariyla ilgileniyor ama daha en basitinden oyuncu yonetiminde bile cuvalliyoruz. -
39. sözlükçülerin şu an ihtiyacı olan şey
siyah 7'li.
çift okeye dönüyorum aq.
şaka lan şaka en son 5 yıl önce okey oynadım. o da çayına kahvesine.
çocuklarımla sevdiceğimi göreyim yeter. hepsini çok özledim. -
40. üst komşuya ait iç çamaşırın balkona düşmesi
her zaman iyi sonuçlanmayan olaydır.
bizim balkona düşe düşe üst komşunun slip boxer'ı düşmüştü. balkondaki çamaşır ipinin üstünde görünce ufak bir parmak hareketiyle aşağı attım, gitsin aşağıdan alsın. -
41. tgm'nin gemisinde ölen stajyeri bırakıp gitmesi
buradan okunabilecek korkunç olay.
iran’dan panama’ya doğru giden tgm deniz işletmeciliği ve acenteliği şirketine ait ‘gas cat’ adlı gemide staj yapan elektrik-elektronik mühendisi delil aslan (24), staja başladıktan üç gün sonra gemi sri lanka açıklarındayken yaşanan iş cinayeti sonucu hayatını kaybetti. gemideki yetkililer aslan’ın cenazesini bir poşete sararak sri lanka’da bıraktı ve yoluna devam etti. oğlunun cenazesini almak için sri lanka’ya giden baba cemal arslan, şirket tarafından kendilerine çelişkili bilgiler verildiğini ve olayın tek tanığının kendileriyle görüştürülmediğini belirterek, “oğlum en açık haliyle bir ihmalin kurbanı oldu. olayın aydınlatılmasını ve bize oğlumuzun neden ve nasıl hayatını kaybettiğinin açıklanmasını istiyoruz” dedi.
‘tanık bizimle görüştürülmüyor’
cemal arslan, yazılı açıklamasında yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “30 eylül sabahında gerçekleşen olayın bilgisi bize akşam saatlerinde verildi. elektrik çarpması sonucu hayatını kaybettiği oğlumuzun yanına, ölüm anında yanında olmayan genç yaşlarda bir kişinin bırakıldığını ve olay yaşandığında asıl yanında olan kişinin gemide çalışan bir diğer elektrik elektronik mühendisi olduğunu öğrendik. tgm tarafından bize verilen bilgiye göre, bu kişi olay nedeniyle şoka girmiş ve hâlâ şokta olduğu gerekçesiyle bizimle görüştürülmüyor. fakat aynı kişi gemiyle beraber sefere devam ediyor. bu kişinin aynı zamanda sri lanka’da gerçekleştirilen duruşmalara şahit olarak götürülmemesi de düşündürücü.”
bilirkişi: düşük volt değil
oğlunun cenazesinin sri lanka’da bir hastanede bırakıldığını, ancak şirketin sri lanka’daki türkiye konsolosluğu’na bilgi vermediğini belirten aslan, “bu bilgiyi biz konsolosluğu arayarak kendimiz verdik. oğlumuzun cenazesinin sri lanka’da bulunduğu hastanenin adını dahi biz kendi imkânlarımızla öğrendik. şirket bize oğlumuzun düşük volt çarpması sonucu kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiğini söyledi. fakat iki yeğenimle birlikte morga cenazeyi görmek için gittiğimizde parmağın parçalandığını ve vücudunda birkaç yerde patlaklar olduğunu gördük. iş güvenliği uzmanı olan ve mahkemelerde iş kazalarında bilirkişi olarak görev yapan yeğenimin incelemeleri sonucunda, ölümün düşük bir voltla olmadığı sonucuna ulaştık” dedi.
‘şirket olayın üstünü kapatmak istiyor’
“ben ve yeğenlerim buraya kadar gelerek olayı araştırmasaydık, şirket olayın üstünü örterek kendini kurtaracaktı” diyen aslan, şunları da kaydetti: “oğlumuzun cenazesi hiçbir yerde görülmeyen ve hiçbir cenazeye yakışmayacak bir biçimde poşete sarılarak hayatını kaybettiği bölge olan hambantota kentinden colombo’ya getirilmiştir. buradaki mahkeme sonuçlandığında, prosedürler uzamadığı taktirde, cenazemizle birlikte istanbul’a doğru yola çıkacağız. oğlumuz en açık haliyle bir ihmalin kurbanı olmuştur. tgm oğlumuzun ölümündeki ihmalkârlığı ölümün ardından da sürdürmüştür. bir yandan oğlumuzu kaybetmenin acısını yaşarken, diğer yandan cenazemizi hâlâ türkiye'ye getirememiş olmanın perişanlığını yaşıyoruz. bu konunun muhatapları tarafından bir an önce aydınlatılmasını ve bize oğlumuzun neden ve nasıl hayatını kaybettiğinin açıklanmasını istiyoruz. gemi şimdi olayı gören şahit mühendisle birlikte başka limanlara doğru yol alıyor.” -
42. adana denince akla gelenler
muzlu süt.
-
43. ak parti'li edip uğur'un istifa etmiyorum demesi
birkaç gün sonra sayın cumhurbaşkanımızın emrindeyim demesiyle sonuçlanacak bir süreçtir.
(bkz: boşuna vaziyet almayın bir sik olacağı yok) -
44. selanik yahudileri
aralarinda nickinin arkasina saklanip orospu cocuklugu yapanlari mevcut degildir.
-
45. başörtülü kara harp okulu öğrencisi
türklerin bir ordusu var değil mi? bu orduda kılık kıyafet standarttır. rütben ne olursa olsun aynı kıyafeti giyersin, sadece apoletindeki yıldız sayısı değişir. ve sen anayasanın "değiştirilemez" denilen ilk üç maddesine göre "laik" bir devletsin.
laiklik'in genel tanımı nedir? "din ve devlet işlerinin ayrılması..." bu ne demek? devlet dairelerinde, hele ki ordu gibi disiplinin esas olduğu bir yerde dini ibare barındıramazsın demek.
şimdi, beri bakın, sen bugün başörtüsüyle girersen yarın adam boynunda haçla askerlik yapar. diğeri bir budisttir, gelir turuncu entarisiyle askerlik yapar. diğeri müsevidir, gider karnına kadar sakal bırakır. "karışamazsın!" neden? islam devleti değilsin, müslümana gösterdiğin saygıyı ona da göstereceksin. zaten bunlar olursa dövmeliler de girer, saçı uzatanlar da girer, ordunun "disiplin" esası mahvolur.
şimdi türbanın yanlış olduğunu söylememizi "din düşmanlığı" olarak nitelendiren bazı amına koduklarım olacak, sözüm size. islami kurallara göre bir kızın orada yüzlerce erkeğin içinde olması normal midir? yok.. peki bir kız orada niçin türban takar? bunu siyasi bir simge olarak kullanmak için, başka da açıklaması yok.
dini yaşayanla asla problemimiz olamaz aksine saygımız artar, ama dinin şovmenliğini yapanlar bugünlere gelmemizin en büyük sorumlularıdır. bir işte de samimi olun piçler.
biri de "nene hatun da türban takıyordu" demiş. profesyonel ordu ile bir halk direnişinin farkını şu gerizekalılara anlatın, onla da biz uğraşmayalım artık.
bu işin tek yapılma nedeni islamcıların atatürk türkiye'sinden intikam alma hevesidir, işte o kadar. işin şovundalar hâlâ, akıllanamadılar. orduda türbanın dini olarak hiçbir mantığı yoktur, ne kuranla ne de başka bir şeyle uyuşmaz. bu olay dini değil, tamamen siyasidir. aksini iddia etmek kendini kandırmaktır. orduya siyaset sokmanın bedeli ağırdır, az ders çıkarma yeteneğiniz olsa anlayacaksınız da.. zor. -
46. ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı
havadan sudan konuşma 20 tl.
iş, işyeri veya iş arkadaşı ile problemler 30 tl
sağlık problemleri 40 tl
terk edilme 50 tl
terk etmek isteme ama başaramama 70 tl
ücretler saatlik olup internet görüşmesi açısından geçerlidir. müşteri memnuniyeti açısından ilk bir saat sonrası isteyene para iadesi yapılır.
izmir içi ücretlendirme iki katı olup, yol, yemek müşteriye aittir. kadın müşterilerimiz için saatlik masaj 500 tl. izmir dışı çalışmıyoruz. -
47. periscope'u açık unutup osurarak uyumak
tam olayı unutacağım yine bir mahkeme kararı geldi *
-
48. gelir vergisi diliminin %30'a yükselmesi
mtv nin %40 olmasının sebebidir. gelir vergisi dilimi artınca herkes bunu konuşacaktı ve hükümet bu konuna geri adım atmak zorunda kalacaktı ama bizim hükümet, devleti emlakçı zihniyeti ile yönettiği ve halkı da koyun olarak gördüğü için, mtv ye bilinçli olarak %40 zam yapıp kendi yayın organlarını bile örgütleyerek %40 zammın çok olduğu goygoyunu yaydı. yani zaten en başından mtv ye %40 zam olayı bir kurguydu ve sanki geri adım atmışlar gibi, cumhurbaşkanı çıkıp bu zam çok ve yeniden görüşülsün diyerek bizi güzelce kekledi. hem zammı geri alıp bonus topladı hem de vergi diliminin yükselmesinin üstünü kapadılar.
şu an ne mi oluyor? halka %30 luk kumpası yedirdikleri için oturma organlarıyla gülüyorlar.
(bkz: zam akar türk bakar) -
49. birinin adanalı olduğunu anlama yolları
markete götürün ve sepete bir şişe şalgam atın. hazır şalgama çemkirip adanalı olduğunu anlatacaktır.
-
50. melih gökçek
hayatımı değiştiren adamsın.
bir gün televizyonda tartışma programında seni izliyordum.
hanım ekrana baktı.
- sen tartışınca kızınca aynı bu adama benziyorsun
dedi.
ekrana baktım.
senin gülümseyişine baktım.
kendime baktım.
tövbe ettim.
hala tartışırken aklıma senin o sırıtan ifaden geliyor ve daha sabırlı daha anlayışlı daha asil olmaya çalışıyorum.
melih başkan bilmeyerek hayatımı yoluna koydun sağolasın.
seni fışkıyelerini beyaz tv. yi hiç özlemiyeceğim.
by by.