o devirde at binmeyi bilmeyen adamı komutan yapmazlardı.
Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.
Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.
Sozlock Ekibi
Ekşi Sözlük Debe Listesi
-
1. rte kurtuluş savaşında başkomutan olsaydı
-
2. üretimi yurt dışına çekeriz
-
3. evlenirken eşyaları ikea'dan almak
atıp tutmak ne kadar kolay, değil mi? neymiş sonu masko'da bitermiş, işi bilmemekmiş.
deneyimden yola çıkarak net konuşacağım. basic değil, orta ve üst segment mobilyalar alırsanız hiçbir şey olmuyor. evinizi ortadoğulu orta sınıf evi gibi yeni gelin evleri sayfasındaki masif, iç karartıcı, estetik düşmanı istikballerle, gece su içmeye kalktığınızda görünce ürktüğünüz korkunçlu modako eşyalarıyla, bir odadan bir odaya taşımak için eşi dostu çağırdığınız bir tonluk mobilyalarla doldurmak yerine insan gibi minimalist, hafif ikea'larla döşeyin. 60-70 metrekarelik o kutu kadar evlerinizin salonuna 3 metekarelik yemek masasını koyunca, yarım metre kolçaklı koltuk takımlarını tetris gibi tüm boştaki duvarlara tıkıştırınca zevk mi alıyorsunuz, nedir? merter esnafı ağzıyla yabancı sermayeyi boklayanlara kulak asmayın. bir senede falan dağılmıyor. kitaplığını, sehpasını, ayakkabılığını, rafını zaten geçtim, koltuk, karyola, gardırop, masa gibi en çok kullanılan demirbaş mobilyalar bile 6 senedir bana mısın demedi. hatta sıkıldık masanın ayağını, koltuğun kılıfını falan değiştirdik. bu tarz esneklikleri de cabası. sonuç olarak aldığımız ne varsa ilk günkü gibi kullanıyoruz.
kaldı ki sevdiğiniz insan ve en yakın arkadaşınızla evinizin eşyalarını beraber kurmak falan da güzel şeyler hep. öyle adamlar gelip hazır mobilyaları yanık çoraplarıyla odaya mıh gibi oturtup gitmiyorlar. onun yerine güle oynaya siz yapıyorsunuz. anı dağarcığınıza artı olarak yazılıyor hep bunlar. gerçekten ev kurmuş gibi hissediyorsunuz. yıllar sonra o günleri tebessümle anıyorsunuz. -
4. tecavüze uğrayan kıza eniştenin de tecavüz etmesi
hiç hümanizm, hak, hukuk geyiklerine girmeden hadım edilmesi gereken kişi.
o çok kıymetli sikini işemeye kullansın. -
5. 12 kasım 2015 tacize uğramam
-
6. türkiye imajının en iyi olduğu yabancı ülke
(bkz: güney kore)
-
7. istenmeyen damat adayının bayılması
lan istemek zorunda değil, beğenmek zorunda değil elbet. ama istememenin de bir adabı var allahın görmemiş kaşarı. elektrik alamadım de, anlaşabileceğimizi düşünmüyorum de. reddedeceksen de insan gibi reddet.
"hayır asla asla, asla hayır, sen kızına kabul eder misin böyle bir şeyi" denir mi lan, bir insanın yüzüne böyle bir şey denir mi öküzün doğurduğu ha? -
8. vodafone arena
stad çatısının kaldırılma işlemi cumartesi günü tamamlanacak olan stad.
evet gs'li troll kardeşim geçen seneden hiç farkı yok.
al bu 11 kasım 2014 tarihinde çekilen fotosu https://twitter.com/…tadi/status/532103903853441024
al bu da 11 kasım 2015, yani dün çekilen foto https://twitter.com/…tadi/status/664454886659072000
son halini görmüş, hiç fark yokmuş. senin o elf gözlerine sokayım. -
9. aria vs aycell
gereksiz 2 operatör.
abi bunların ikisini birleştireceksin. yoksa turkcell ve telsim ile baş etmesi mümkün değil. ecevit bu işe bi el atmalı. -
10. fethullah gülen'in cia bilgisayar programı olması
en üzücüsü buna inanan en az 30 milyon malin olmasi..
-
11. maaşı 5 bin tl'den aşağı olan araba alamasın
10 bin kazanıyom....
ben kazanıyom...
tam 10 bin....
fakir değilim ben....!! -
12. ingilizce şarkıyı lyrics olmadan anlayamamak
sizin ben o yayvan ağzınızı, ağzınızı yaya yaya söylediğiniz kelimeleri, yutarak söylediğiniz it, on, been'leri, ne idüğü belirsiz bir şekilde kelimeye eklemlediğiniz will'leri, ve bazen şarkı sözünde olmasına rağmen hiç söyleme zahmetinde bulunmadığınız and, he, she'leri sikeyim dediğim durum.
-
13. sevişince geçen şeyler
(bkz: dna)
-
14. öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler
bütün hayvanların tavuktan korktuğu gerceği. bunun sebebi ise tavuğun iki ayak üzerinde hareket ediyor oluşu. çünkü iki ayak üzerinde durmak en büyük güç göstergesidir. eğer canına, yavrusuna tehdit teskil etmezse bütün hayvanlar tavuktan uzak durur.
(bkz: #56192914)
(bkz: götünden sallamanın en güzel örneği)
edit: şu yazdığımı espri teşebbüsünde bulunmak gibi algılayan olmuş. referans verdiğim entry'deki yanlışı, kurulan hatalı mantık ilişkisini göstermek için bire bir aynısını insan yerine bir başka iki ayaklı hayvan koyarak tekrar ettim. ilk yazan arkadaş anlatmak istediği şeyi yanlış bir bağlantı kurarak ifade etmiş olmalı. -
15. 10 kasım'ı kutlarken kendinden geçen kemalci teyze
(bkz: 10 kasım'ı kutlamak)
edit: su video'dan (https://www.youtube.com/watch?v=uq64kpfm96w) zerre farkı olmayan bir algı operasyonu. aşağıda bir yazar tam kayıt (https://www.youtube.com/…_hcmqme2i&feature=youtu.be) üzerinden gayet güzel bir şekilde anlatmış durumu.#56204432
bak bu da akitçi versiyonu: https://twitter.com/…hinn/status/659844684588695552
bu da bursa tv: https://www.youtube.com/watch?v=52lyojcch2w
https://www.youtube.com/watch?v=ms4w3fzvig4 -
16. lara acil kayıp
arkadaşlar hepinize çok teşekkür ediyoruz......
buradanda bilgi dönüşü yapan arkadaşlar sayesinde babamızı bulduk....
herkese tekrar tekrar teşekkürler....
(yazar arkadaşımız arayış içersinde olduğu için, nicki üzerinden ben bireyler yazmaya çalıştım.neyse sonu hayırlı oldu herkese tekrar teşekkürler...) -
17. wikipedia'daki fars şovenizmini engelleme timi
belki sizler de biliyorsunuzdur. uzun zamandır fars milliyetçi şovenistlerin wikipedia'da türklerle ilgili maddeleri değiştirme ve içerikle oynayarak ilgili başlıktaki konuyu iranlılaştırma algısı oluşturmaya çalıştıklarına şahit oluyoruz.
ben tarihçi değilim. doğru bilgiye de saygı duyuyorum. fakat işin ehli arkadaşların bir ekip mantığı içinde bu olaya el atarak bu tiplerin yaptığı algı oyununu bozmasını istiyorum. bunun için hep birlikte bir ekip mantığıyla konulara el atma timi oluşturalım diyorum. artık internet çağındayız ve bir çok meraklı insan bilgiye internet üzerinden ulaşıyor. wikipedia'daki bu algı operasyonuna son vermez isek; bu ırkçı tiplerin çarpıtmalarını ve yalan yanlış bilgilendirmelerini engellemek için çok geç olmuş olabilir.
katılan arkadaşlar başlığa görüşlerini bildirebilir ise; bir ekip oluşturabilecek güce erişebilirsek toptan bir operasyon planlaması yapabiliriz diye düşünüyorum.
bu zamana kadar tespit ettiğim başlıkları ve konuları paylaşayım en azından sizler için örnek olsun; özellikle ilk tanım da ya persian ya da turco-persian ifadesini koyduklarını görebiliriz. ardından da language kısmında persian kısmına ön plana çıkardıkları da aşikar. bir de eğer bir türk boyu bir devlet kurmuş ise kesin mamluk origin ifadesini görebiliyoruz.
https://en.wikipedia.org/wiki/sultanate_of_rum
https://en.wikipedia.org/wiki/khwarazmian_dynasty
https://en.wikipedia.org/wiki/ghaznavids
https://en.wikipedia.org/wiki/seljuk_empire burdaki tanım ifadesini turkish olarak değiştirdim.
https://en.wikipedia.org/wiki/tomyris
https://en.wikipedia.org/wiki/scythians
https://en.wikipedia.org/wiki/massagetae
https://en.wikipedia.org/wiki/xiongnu
gibi gibi.
hatta şu sayfaya bakarsanız; nerdeyse bütün zatlar fars anasını satim.
https://en.wikipedia.org/wiki/iranian_peoples
sanırım bunlar yunanların megalo ideali gibi bir greater iran ideali altyapısı için yapılan topyekün bir çalışma. buna engel olmalıyız diyorum ve reaksiyonlarını bekliyorum. ek olarak;
(bkz: wikipedia'daki fars şovenizmi)
edit: yukarıda selçukluları turkish olarak değiştirdiğimi belirtmiştim. 3 saat sonra mudahale geldi ve turco-persian olarak değiştirildi. aslında amacım aşağıdaki bir yazarın yazdığı gibi çelik çomak oynamak değildi. bu mudahaleyi bekliyordum ve bunu göstermekti. belirttiğim gibi amaç; bu fars şovenistlerin takipciliğini göstermek idi. ama burda türk karşıtlığı hoşlarına gidenlere göre bizler hepimiz tunguzuz barbar pis türkleriz. türk kim imparatorluklar kurmak yüksek medeniyete sahip olmak kim. değilmi? -
18. para sıkıntısı olmasa iştigal edilecek meslekler
rönesans tipi mucit, sanatçı, doğa bilimci, filozof. hepsinden bir karışım.
-
19. emlakçı
emlak/gayrımenkul danışmaları. uzmanlar. hey yavrum hey. çok tuhaf insanlar lan. yani insan ama değil gibi de, aynı dili konuşuyoruz ama kelimeler farklı anlamlara geliyor sanki. man in black hikayesi misali, aramıza sızmış uzaylılar. adam her an gömleği çıkarıp, karnına sakladığı elyını gösterebilir.
istanbul'da kiralar iyice insan onuruyla taşak geçer seviyelere çıktığı için küçük de olsa ev bakalım, zaten atadan babadan kalan bir şey yok, bakarsın bi sik beceririz dedik, ev bakıyoruz. 2 sene evvel kendileriyle muhattap olma şerefine nail olduğumda da adamlar zaten piyasayı ele geçirmişti zaten de, artık vaziyet iyice içinden çıkılmaz raddeye gelmiş. internetteki ilanların neredeyse tamamı yalan. resimler yalan, bilgiler yalan, yalan oğlu yalan. bazen ikinci el araba galericilerinden mi emlakçılardan mı daha çok tiksiniyorum diyorum ama sanırım emlakçıdan daha çok tiksiniyorum. bir kere türkiye'de emlakçı gariban ev arayanı sikmeye çalışıyor. gördüğüm tüm memleketlerde, ev sahibi emlakçıya komisyon verir ki evine alıcı, kiracı bulsun. bizdeki yavşaklar ev sahiplerine geçmeyen dişlerini kiracıya, fukaraya geçirirler. normalde emlakçının komisyonu %3 alıcı, %3 satıcı. hem kdv de dahil ha, şişş. bizdeki piçler ev sahibinden alamadığı komisyonu senden almaya çalışır. tapu harcı için %2 alıcı, %2 satıcı öder ama bu arkadaşlar bu meblağın tamamını sana itmeye çalışırlar. sanıyorum mal sahipleri dile getiremeye yüzleri olmadıkları tüm talepleri bu adamlar üzerinden yürütüyor. günün birinde emlakçının biri "selçuk, siyah deri don giyiyip geliyorsun. ağzında kırmızı top olsun, satış detaylarını konuşalım" diyecek diye ödüm kopar oldu. çünkü ben bu yaşıma kadar iffetimi koruyarak geldiğimden dolayı. hmm. gerçi mal sahiplerinin bazıları da arsız. bir tane inşaata gittim bakmaya emlakçıyla, inşaat sahibi oralarda. evim şöyle olacak, böyle olacak anlatıyor. baktım herif iyice uçmaya başladı, düşüneyim deyip müsade istedim.
-düşün tabii kardeşim. yalnız almaya niyetlenirsen emlakçı kardeşim olmadan gelme. ben kimsenin hakkını yiyemem.
+peki satın almaya karar verirsem siz veriyor musunuz emlakçı kardeşinizin hakkını?
-ne hakkı?
+satıştan %3. yasal hak.
-eoo, biz onu aramızda, hehe, :dddd
amına koduğumun salağı seni.
genel olarak güçsüzü değil güçlüyü, emeği değil sermayeyi savunmanın en mikro göstergesi emlak sektörü. bence yakın zamanda taksi şöförlerine duyulan nefreti de haklı olarak yakalayacaklar. bir kere bu adamların neredeyse tamamı yalancı ve köylü kurnazı. hepsi kolay yoldan, emeksiz zengin olmanın peşinde. fiyatların da amına koydular. ha, sorsan ev sahibi suçlu hep, çünkü aç gözlü. hep daha çok istiyor. yoksa emlakçılara kalsa, böyle mi olurdu hiç :( ya bi siktir git. adam ucuza satmaya çalışsa araya girip fiyatı şişirirsin, "oağbi buranın piyasası bu" diye. millet ömrünü ev diye harcar, senin sikinde olmaz di mi amcık seni. alacağın avantaya bak sen. tövbe tövbe. hayır arkadaş, emek veren herkes de ekmeğini kazansın derim. fakat durum öyle değil. en azından istanbul için konuşabilecek kadar fikir sahibi olduğuma inanıyorum, adam da benim gibi sahibinden.com'a bakıyor, oraya ilan koyan adamın evini araya girip kendi kiralamaya, satmaya çalışıyor. nerede emek? bir komisyon bedeli olacaksa eğer, hak internet sitesinin. ki ben yerlerinde olsam düşerdim bu ibnelerin peşlerine.
asıl uyuz olduğum bu kadar aleni yalan söylemek. ya o kadar garip yalanlar, o kadar tuhaf tanımlamalar duydum ki gülüyorum lan artık. yani normalde duysan, adamı dövmen lazım ama gülüyorsun. mesela kapısı olan ev ultra lüx. bak lüks değil, lux değil. lüx. bi de ultra. sanırsın klozet oturanın götünü otomatik yıkar, bulaşık kendini toplar, el çırpınca ışık yanar. 2 oda 1 salon ev lan. helası var alafranga. nasıl ultra lüx ben anlamıyorum. sonra o kadar karanlık olmayan oda. dsnkjfkshkfjs. bu da şu demek; kör şafta bakıyor oda, bildiğin ışığa hasret kalır, mutasyon geçirir köstebek olursun ama yani o kadar da karanlık değil. saat 4'te kararırmış oda, bu da makulmuş. amına koyim izlanda çünkü burası, 4'te karanlıkta kalmak normal. itin öldüğü yere bakan ev dağ manzaralı. sonra her yerde bir deniz manzarası. deniz manzaralı evin manzarasından istifade edebilmek için asgari boy 190 yalnız, ondan bahsedilmiyor. otursan göremezsin denizi amına koyim, öyle manzara. pezevenk öyle yazmış ki boğaz'da yalı alıyorum sanırsın. sonra 2+1+1 ev var. evet var. ya oğlum nerden aklınıza geliyor lan. yatak odasında giyinme odası varmış da, ev aslında 2+1 -es ver ve coş- +1'miş. çünkü 3 m2 dediğin çok ciddi bir yaşam alanı. metro muhabbetleri var bi de. metroya yakın olan ev pahalı, çünkü metro var. metroya en uzak ev zaten yürüyerek 10 dakika. o kadar uzak olmadığından pahalı. metro olmayan yer baksan, e oraya da ilerde metro olacak, o yüzden pahalı. metro olmasa da bu sefer minibüs geçiyor. hayır ne istiyorsunuz anlamıyorum lan, valla anlamıyorum. dağ başında mı oturalım, asfalt yola hasret mi kalalım. öyle yapsan da 5 seneye yol geliyor derler gerçi. 1 yaşında binalar var unutmadan. bina 1 yaşında ama köpek yaşına göre 1 yaşında. evin anası sikilmiş ama 1 yaşında. tövbe tövbe.
bir tane ev var, emlakçıyla konuşuyoruz;
-abi inanılmaz bi ev. yani bi ev ancak bu kadar olur. kız olsam veririm. hatta şimdi de veririm. vereyim geleyim mi abi?
+yok gerek yok. ev yeni mi?
-yeni abi, 1 yaşında bina.
+metroya yakın mı?
-10 dakika abi.
görelim dedim. aga, yani öyle yerlerden, öyle yollardan geçtik ki anlatamam. eve girdik. aslında ev mi desem, payölçerli ortaçağ şatosu mu desem, bilemiyorum. kapı gıcırdyarak açıldı, o kadar söyleyeyim.
+hani yeniydi ev?
-abi içi yeni. parkeler full yeni. ahşap abi. çam ahşabı ve meşe. ayrıca laminant. ultra lüx.
+burası metroya da uzak, emin misin 10 dakikada yüründüğüne?
-ben yürüyorum abi.
her şeyi geçtim, yürüme mesafesine takıldım. evin yerine bakıyorum, metroya bakıyorum, lan mümkün değil yürünmez. o mesafeyi 10 dakikada yürüyorsan toplu taşımaya ihtiyacın yok zaten. 1.6 turbo motor var herhalde pezevenkte. aklıma yürü lan, arabayla gelicem peşinden, 10 dakikada in, alıyorum evi demek geldi. lan dedim sonra siktiret. koşar moşar yaban çakalı, neme lazım. öyle de sikindirik süper kahramanım.
sonra başka. telefon gördüm bir tane, arayayım bilgi alayım dedim.
+ilanınızı gördüm, ev ile ilgili bilgi almak istiyorum.
-ev çok iyi abi. 100 m2 ve çok ferah.
+net mi 100 m2?
-yok abi, neti 75 m2 ama çok ferah.
+ne istiyorsunuz peki?
-803694629462974802 milyon yuro.
+komisyon?
-var abi.
+düşündüğümden fazla, teşekkür ederim.
-abi bi saniye. bu apartmanda ben de oturuyorum abi, kendi abim, annem de oturuyor. evi hep nezih insanlara verdik. nerelisin sen?
+karadenizliyim.
-meslek ne?
+mühendisim.
-ne mühendisisin?
+sicil numaramı da vereyim mi?
-abi yanlış anladın. diğer dairelerden birini elektronik mühendisine verdim abi, birini doktar bir çifte verdim. bir daireyi de belediye'de bir amir abimize verdim. apartman çok nezih abi. bina zaten bizim abi, komşu olmak istemediğimiz kimseye vermiyoruz ev. seni gözüm tutarsa indirdim yaparım. biz her sene 100 daire satıyoruz abi, bize insan lazım.
+sizin meslek neydi?
-müteahhidim abi ben. ayrıca gayrımenkul danışmanıyım.
+ya benim gözüm sizi tutmazsa?
-ne diyosun kardeşim sen?
+asıl sen ne diyorsun yarram? sen kimsin de beni gözün tutacak lan, dalyarak.
doğma büyüme paris'li, kraliyet ailesinden geliyor da adam beğenecek antilop siki, memleket soruyor. adamı yoldan, izandan çıkarırlar yemin ediyorum. -
20. muhteşem yüzyıl kösem sultan
hiç beklenmedik anda minibüsüyle "hülyam" diye ibrahim tatlıses çıkacak gibi...
-
21. borcumu başka bir şekilde ödeyebilirim diyen kız
-pos cihazım yok
+pos benim ayol ahaheeafawe -
22. 34 gc 0115
biri de gelmiş bunu savunuyor.
utanmaz. ayıp yazmış bir de.
arabada iş yerinden arkadaşlarım vardı. insanlar durup dururken korktu, tedirgin oldu.
sorun varsa delikanlı gibi gelir durursun önümde, kalleşçe vurup kaçmazsın.
1) hiç bir aracın sağından geçilmez, sağlanmaz. sollanır. baştan bu falso. trafik kuralı ihlal ediyorsun.
2) hiç kimse, hiç bir şart altında başka bir aracı taciz edemez. daha benim arkama gelmeden uzun farların açık, dikiz aynasından ben arkamdan ne geldiğini göremiyorum ki senin uzunlarından. cahil.
3) alenen, düşünerek ve planlayarak vurup kaçıyorsun. maddi hasar veriyorsun. hiç bir suçun cezasını sen kendin veremezsin ki, bu örnekte tek suçlu olan da sensin. senden önce ve senden sonra her gün binlerce motorsiklete sırf motorsikletli diye geçiş üstünlüğü olmasa da yol verdim/veriyorum ben. böyle cahil, ahlaksız ve insanlıktan nasiplenmemiş sürücüler yüzünden motorculara karşı da antipati oluşuyor
gelmiş bir de utanmadan vurup kaçan, maddi hasar veren, taciz eden, trafik kuralı ihlal eden adamı savunuyorsun.
çok merak ediyorum şu hikaye o çok özendiğimiz avrupa ülkelerinden birinden mesela almanya'da, isviçre'de falan yaşansa ne olurdu.
1) uzun ve korna ile taciz
2) hatalı sollama
3) bilerek ve isteyerek maddi hasar verme
4) vur kaç, hit and run -
23. sözlük ben yatıyorum bir şey diyor musun
-
24. thy'nin istanbul temalı yeni reklamı
istanbul'u oldukça merak ettirmiş reklamdır. iyisimi yarın dolmuşa bineyim de bağcılar'dan istanbul'a akayım alem turist görsün!
-
25. tişört giyen erkeğin asıl amacı
karşısındakini evire çevire sikmek. evet ben bu niyetle tişört giyiyorum.
-
26. yarıçıplak giyinip bakıldığından şikayetçi olmak
aptal saptal bir sürü yorumun yapıldığı başlık.
bakıldığında şikayetçi olur amk!? hangi ülkede yaşıyorsunuz siz afedersiniz? aynı ülkede değiliz belli ki. ağzın akarcasına bakarsan taciz olurmuş. biz de zaten gerizekalıyız ya, ölümüne bakıyoruz kadınlara.
ya arkadaşlar siz iyi misiniz? metroda arkamda kim var diye 1 saniyeliğe baktığım kadın rahatsız olup başka kapıya gitti. metrobüste sırf karşımda duruyor diye ona baktığımı zanneden bir kız sırtını döndü bana. alabildiğine açık giyinmiş bir kadın, onca insan arasında tabii ki insanın gözüne çarpıyor, 2 saniye ne giymiş bu diye baktığında bile ağzını yüzünü ekşitiyor. ama ben sapığım şimdi değil mi? sen götünün ucu gözüken şortları giyince sorun yok da, ben senin ne giydiğine 1-2 saniye bakınca bile tacizci oluyorum? ya siktirin gidin allah aşkına.
1 saniye bakınca bile ağız burun bükenler var. ister giyinik olsun ister açık. 1 saniye yahu! ben bu kadınlara giyinmeyin demiyorum. ağız burun bükmelerinizin, sırtınızı dönmelerinizin temelini de, bilinçaltını da biliyorum ve sizi çok iyi anlıyorum. lakin burada hayvan gibi bakarsan taciz olur diyenlerle de aynı ülkede yaşamıyorum anlaşılan, buna kızıyorum. bakıyorum ben kardeşim. insanım ben. metrobüse binince etrafımda kim var diye bakarım. onca giyinik ve genel itibariyle koyu renkli insanlar arasına yarı-çıplak tabirli biri girdiği zaman ilgi çekiyor ve merakımdan bakıyorum. zannediyor ki aklımdan: ben bunu ne sikerim bee, gibi düşünceler geçiyor. geçmiyor kardeşim. kıyafetine bakıyorum sadece. tişört giyiyorsun, üzerinde yazı yazıyor; okurum ben onu.
isteyen istediği gibi giyinir. ben de bakarım. erkek olsun kadın olsun farketmez. rahatsız etmeyecek derecede herkese bakarım ben. kafamızı öne eğip mi yürüyelim nedir amk!? o kadın onu rahat olduğu için ve genel itibaritle kendini göstermek için giymiş. ben de görüyorum işte. bu kadar basit...
aynı ülkede yaşamıyoruz sizinle yemin ederim. -
27. 2003 doğumlu sözlük yazarları
abimin de aralarında bulunduğu yazarlar.
zaaaaaaaaaa xddd zumqqhiiixd -
28. her gün yüzüne sperm süren kız
haberde dikkat çeken ayrıntı, spermleri kargo ile teslim alıyor olması.
türkiye'de olsa gider şubeden alırdı anasını satayım bi de onunla uğraşırdı. -
29. ahmet kaya'nın en güzel şarkısı
düşünüp düşünüp ahmet kaya nın kötü bir şarkısını bulamadığım başlık
-
30. türkiye gazetesi'nin entry'mi çalması
aziz yıldırım'ın, alex hakkındaki iddialarını ve prim belgelerini resmi site üzerinden yayınlamasından hemen sonra yazdığım ve debe'ye de giren, aziz yıldırım'ın yalanını belgelerle itiraf etmesi başlıklı entry'min, uğur aktan isimli türkiye gazetesi çalışanı eleman tarafından "özel haber" başlığıyla çalınması hadisesi. caps
(bkz: #56158777) söz konusu entry'yi yazdıktan sonra, uğur aktan isimli eleman ekşi sözlük'te yazdığım entry'yi okumuş ve yazılanlara rasim ozan haydaaaa'sıyla şaşırarak, kendi twitter hesabından şu tweeti atarak, bu entry'yi kendi twitter hesabından paylaşmış. caps tweet
yazdılarımı ve ortaya koyduğum meseleyi şaşırarak okuyan bu eleman, iki gün sonraysa türkiye gazetesi'nin spor sayfasının manşetinden, bu entry içeriğini "özel haber" başlığıyla, fikir ve emek kendisine aitmiş gibi yayınlamış. caps
entry'mi özel haberiymiş gibi gazetelere, internet sitelerine kendi imzasıyla yayan ve bundan bir şekilde para, övgü ya da ün kazanan/kazanmaya çalışan, emek ve fikir hırsızı eleman bir de yaptığının farkındaymışçasına gülücük işaretiyle, durumu twiter'dan şu şekilde paylaşmış. caps tweet
söz konusu meseleden, olaya konu başlığın altına yazılan bir entry yüzünden *, aynı haberin eurosport'un internet sitesinde yayındığını ve haberin altında yine bu şahsın imzasının bulunduğunu görünce haberdar oldum. eurosport linki
aynı başlığa şu entry'yi yazınca eleman twitter hesabını korumaya aldı. caps
-
sözün kısası; entry'mi görünce şaşırarak haydaaaa çeken eleman, entry'mi türkiye gazetesinde kendi "özel haber"iymiş gibi yayınlamış ve herhangi bir sorun yaşamayacağını düşünmüş. caps - haber içeriği
başkalarının fikri ve emeği üzeriden para, övgü ya da ün kazanmak isteyen bu elemanın, ekşi sözlük'te gerekli şöhrete kavuşması için bu başlığı açmayı uygun buldum.
aziz yıldırım'ın alex'e yaptığı haksızlığa isyan ederek yazılmış bir entry'nin böyle bir haksızlığa uğraması da ayrı bir türkiye gerçeği.
bu şahıs, yukarıdaki kanıtlarla birlikte fikir ve emek hırsızıdır. -
31. zuhal topal'la izdivaç'taki selin
selin'i bilmiyorum da bu programda umut denen bir eleman var. ben askere giderken bu evlenecek falan filandı. askere gittim geldim, evlendim, üstüne çocuğum oldu, çocuk yaşına basmak üzere, bu hala evlenecek.
-
32. fikret orman
yıldırım abimiz sevdiğimiz bir abimizdi, janti adamdı, adabı giyinmeyi çok iyi bilirdi. mesela, ben bilmem.
çok gülerdi ben gülmem.
bu kapıdaki taraftar 'abi, bize stat' dediğinde sırtını dönerdi. ben dönmem.
alen abi 'çocuklara bilet' dediğinde dalga geçerdi. ben geçmem.
yıldırım abi sevdiğimiz bir abimizdi ama parayı da bir garip dağıtırdı. kulübün kasasında ne varsa döner dolaşır hep antep'e giderdi. benim gitmez.
bizde para ortaya konur. her futbolcu hak ettiği kadarını alır. oğuzhan forma senin.
jilet yıldırım sevdiğimiz bir abimizdi ama sponsorları hep adamına buldururdu. ben sponsorumu kendim bulurum.
yıldırım abimiz masaya şöyle zengin ama biraz da ürkek otururdu, ben arkamı taraftara verince şöyle yaslanırım bi geriye.
tff sende kalsın kardeş, beşiktaş'a bulaşma yeter. -
33. alevilerin osmanlı'yı ecdad olarak kabul etmemesi
tam bir mal beyanı...
osmanlı bir sülaledir. o sülale buradaki sünni türk milletini sikmeye bile tenezzül etmemiş de gidip avratları sırp'tan bulgardan almış bir sülaledir.
anadolu türküne etrak-ı biidrak diyerek taşşak geçmiş bir sülaledir.
anadolu insanını hain, güvenilmez, menfaatçi bulduğundan, trakyanın parlak oğlanlarını devşirip sarayına, yakınına, etrafına anca onları almış bir sülaledir.
kendinden(!) başka tüm türklere, türk beyliklerine zulmetmiştir osmanlı. osmanlı öyle bir türk düşmanıdır ki anadolu'daki türkler bu soysuzlardan kendilerini kurtarsın diye davet etmişlerdir timur'u buralara... timur da osmanlıyı tokatlayıp dönmüştür.
alevi de halis türktür. düşmanına ecdat diyen de maldır... -
34. hayata dair iç burkan detaylar
çevrilmeyi unutulmuş takvim yaprakları.
takvimler hep hüzünlü gelmiştir zaten bana. hep bi şeylere bakarsın, plan yaparsın, bir şeyler umut edersin gelecek günlerden. takvimler de bu planlarla, umutlarla beraber eskir. şimdilerde pek yok ama en hüzünlü olanı her güne ait bir yaprağın bulunduğu takvimler bence. geçen bi bakkala girdim sigara almak için. bakkalın arkasındaki takvim yaprağı 12 mart 2015'i gösteriyordu. dayanamayıp sordum nedenini. oğluyla beraber çalışıyorlarmış. "o çevirirdi her gün takvimi, ben unutuyorum" dedi. yurtdışına çalışmaya gitmiş oğlu. belki de gittiği tarihte bıraktı takvimi ya da bilmiyorum bakkal gayet üşengeçti de ben erkek halimle pms dönemindeydim.
o aylardır çevrilmemiş yapraklar beni dedemin evine götürdü. dedemin yattığı odada da bu takvimlerden var. her gün üşenmeden çevirirdi o yaprakları. sayfanın arkasında yazan "bunları biliyor musunuz?" tarzı acayip bilgilerin olduğu kısmı bana okuturdu "bak bunları öğren hayat okul dersleri değil sadece. biz cahil kaldık siz öğrenin her şeyi." derdi. o gün doğan çocuklar için isim önerileri bile vardı. şimdi o takvim yerinden 1 santimetre bile oynamadan duruyor aynı odada 10 aralık 2001 tarihinde sabit. büyük ihtimal o sabah kalp krizi geçireceği elektrik faturası kuyruğuna girmek için evden çıkmadan çevirmişti takvim yaprağını. o odaya her girdiğimde, o takvimi her gördüğümde, o takvimin ölüm tarihine çevrilmiş o yaprağını görünce böyle bi darlanırım. o gün doğan çocuklara isim önerileri var yine arkasında ama o gün öleceklerle ilgili bi şey yazılmamış. kimse dokunmaz o takvime. ya korkuyoruz ya da belki tarihin hala 10 aralık 2001 olmasını istiyoruz.
çevrilmemiş veya çevrilememiş takvim yaprakları çok hüzünlü lan. o duran yaprakla beraber duran hayatlar var belki de. çok darlandım sabah sabah neyse sahi kaç gün var daha 10 aralık 2001'e? -
35. sokak kedisi
bir tanesi ile yakın temas halindeyim 3 gündür. bacağı kötü durumda. ameliyat oldu ama şimdi ameliyatın tekrarlama riski var. can sıkıcı.
dün akşam bu kedinin benim köpeğim olmadığına şükrettim. yoksa kesin kafayı yerdim diye düşündüm. sonra sabah uyanır uyanmaz odasına koştum ve yere mıçtığını gördüm. bir parti verip kutlamadığım kaldı hayvanın bokunu.
2 gündür tuvaletini yapmıyordu. odasında kedi kumu var, onu kullanmadı. kedi kumunu bir hasta altı bezinin üstüne koydum, hani belki kum kabına çıkmak istemiyordur diye, kullanmadı. dışarıdan toprak getirdim koydum, yine hayır. bel tasması alıp bahçede gezdirmeyi düşündüm yapsın diye, kaçmasından korktum. en son bu sabah mıçmış^^. yani demek ki benim köpeğim olup olmaması pek önemli değilmiş. zaten tasma aldım, fosforlu yeşil. yakalığını da süsledim bantlarla. yemek yedikten sonra kendi ağzını silemiyor diye ağzını da siliyorum. gıcık kapar çünkü kirli kalsa. kedi bu.
dün veteriner biokadini böyle bastıra bastıra sürdü. ben üstüne döküyordum, olmaz mı dedim. olur, ben iltihabını akıttım dedi. siz yapabilir misiniz ki öyle dedi. yaparım dedim çünkü bir numaralı güçlülükteyim. normalde bırak iltihabı dışarı akıtmayı yarasına bakamam. ama dikişlerin atma riskini duyunca şimdi paşa paşa iltihap akıtıyorum. öğlen eve gidip yine yapacağım. midem de bulanmadı he çok ilginç.
ilk gün söylene söylene götürdüm vete, her zamanki gibi. ne zaman bu sokak hayvanları başıma kalsa sinir oluyorum. hiç uğraşmak istemiyorum. ama bacağı o kadar kötüydü ki görmezden gelmek için yerde duran saksı altı olmak lazım. işte ilk gün çok midem bulandı. çıkan iltihap, dikişleri, kan, keneleri, kusması vs. allam ölecektim. iç, dış parazit şeysi yaptırdım. kenelerini temizlettim. eve gelince hayvanı ıslak mendille sildim:/ yakalığını temizledim. sonra 8 saat duş aldım. şimdi ise parkenin üstüne çok güzel şeyler yaptığı halde tiksinmedim ondan. işte hayvanat böyle bir şey. hemen mi sevdirir bir kedi kendini yav. şerefsiz. ismini de çorap koydum.
öğlen olsa da gitsem, iki tane sevsem. o kadar da uslu ki. kollarım filan çizik dolu ama onun hatası değil. korktu hayvan. salamı alırken de elimi ne biçim ısırdı yanlışlıkla ama obursa ne yapsın. bu da onun suçu değil. fotoğraflarını ekliycem tabii ki^^ sevinin. çünkü ben olsam biri sokaktan hayvan alsa, ameliyat ettirse, onu sevse, baksa çok mutlu olurum. siz de olun.
bu ilk gün
http://i.hizliresim.com/qw5gm3.jpg
bunlar da dün akşam
http://i.hizliresim.com/obboaq.jpg
http://i.hizliresim.com/xjgpkr.jpg
yaralı hayvan görünce görmezden gelmeyin. bir sokak hayvanını tedavi ettirmek kadar iyi hissettiren başka bir şey bilmiyorum. sizin için diyorum. vallahi bak. içim mesela çok rahat benim şu anda.
birçok veteriner sokak hayvanlarının tedavisinde %50 indirim yapıyor. hatta konuşursanız, kalan yarısını ödeyecek durumda değilseniz eminim daha fazla yardımcı olurlar. alın götürün, deneyin, masrafı çok çıkarsa, karşılayacak gibi değilseniz (cimrilik yapmayın, para her koşulda bitiyor) kaçın:/ beni hayvan ilgilendiriyor şu anda. o iyileşsin de, gerisinden bananey. -
36. 12 kasım 2015 başörtüsüne karşı direniş çağrısı
48 saat direnirlerse başörtüleri
72 saat direnirlerse pardesüler
96 saat direnirlerse sütyenler
120 saat direnirlerse donlar düşecek;
kesin bilgi.yayalım -
37. sagopa kajmer
kurudan hapa yatay geçiş yapmış rapçi.
-
38. tarihte amınoğulları diye imparatorluk olmaması
(bkz: ii. klitoris dönemi)
-
39. akademisyenlerden nefret etme nedenleri
1) egoları.
2) dersleri önemsememeleri
3) öğrenciye değer vermemeleri
4) maillerine baksalar bile dönüş yapmamaları
5) derslerde kitapların özetini yazıp geçmeleri
6) kendilerinin 90 dakikada yapamayacakları soruları sormaları.
yeterli mi? -
40. entelektüel birikim teşhirciliği
oha lan. (yeterince entelektüel birikimsiz görünebildim mi?)
oha cidden.
ülkeye bak. tvitle, faysbukla, instagramla her tür teşhiri yapmak gayet doğal, arabanla giyiminle, telefonunun, tabletinin markasıyla maddi durumunu belli etmek farz, iş okudukların hakkında konuşmaya gelince kes sesini!!!!!!!
olm be. siz kitap okumadığınız için duyduğunuz vicdan azabını hissetmeyesiniz diye susuyoruz artık lan. valla bak. kendi utancınızla yüzleşmeyesiniz diye artık yanımızda kitap bile taşımıyoz. cep telefonumuzla uğraşıyoz artık dolmuşta, otobüste. hatta var ya, mümkün olduğu kadar cahal görünmeye bile çalışıyoz. valla, raat olun siz. utanmayın lan kendinizden. gezin tozun, çek edin sonra onu forskuerle... manyak mısınız. ne okuycanız zaten.
aman gülüm. seks iyidir. ondan yapın. -
41. balyoz'un sahte olduğunu biliyorduk
yani özetle diyor ki: siz orda kendi kendinizi zikerken biz kahvemizi yudumlayıp izliyoduk... bu kadar geri zekalı olmanıza biz bile şaştık!
-
42. ingilizcedeki inanılmaz ing hatası
ingiliz dil bilimcileri konseyinden cevap geldi
"okunuşlarında herhangi bir değişikliğe neden olacaksa düşürmeyiz" -
43. kilo vermek
100 kilo olup, kendisine acilen kilo vermen lazım dendiğinde dumur olanları görmemizi sağlayan eylem. istemeyen inanmayabilir ama bunu gerçekten dalga geçmek için söylemiyorum. yani tartıya çıkıp 3 haneli bir sayı görüyorsun ama birisi sana kilo ver dediğinde dumur oluyorsun. enteresan.
-
44. tinder
"sildim, kafam rahat, okuyorum, yemek yapiyorum, film izliyorum" diyenleri gosteren uygulama. butun bunlari bir kenara birakip tinder'a takiliyorduysan senin sildigin iyi olmus kardes.
-
45. şenol güneş
bilic'in kurduğu oturmuş kadroyla devam ettiği sanılan tecrübeli hoca.
şimdi bazı bilicsever arkadaşlar oturmuş kadro falan demiş, oturmuş kadro üstüne devam ediyor diyerek bilic yadedilmis.
şimdi geçen yıl besiktas'in zirveye çıktığı liverpool maçları ile bu yılın son bursa maçı kadrolarını bi kiyaslayin.
kalede bu yıl gs'de olan cenk gönen.
defansta çok farklı oyuncular (motta, opare, serdar kurtuluş, pedro franco ve necip falan oynamış)
orta sahada veli ve tolgay bu sezon daha hiç oynamadı.
ve forvette demba ba. esas can alıcı nokta ise forvette demba reyiz'in alternatifi mustafa pektemek. cenk tosun 18' de yok.
bu nasıl oturmuş kadro ben anlamadım amk. -
46. melek baykal hakkında başörtüsü soruşturması
oyuncu melek baykal hakkında 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama, hakaret' suçlamasıyla açılan soruşturmadır. instagram hesabında paylaştığı yozgat fotoğrafına yaptığı yorum gerekçesiyle açılmıştır.
paylaştığı fotoğrafa yaptığı yorum tartışılabilir ancak dini konularda yorum yapınca jet soruşturma açmak da kural oldu. başı açık kadınlara açık hakaret edenlere ise elbette dokunulmuyor.
link -
47. çok olumlu bir imajla algılanan başörtülü bayan
"hukuki süreçte suçluluğu sabit olmayan hiç kimsenin hele de toplumda çok olumlu bir imajla algılanan başörtülü bayanların, şartları oluşmadan böyle bir işleme tabi tutulmaları her kademede üzüntüyle karşılanmıştır” ifadesinde geçen bayanlar. ifade manisa valiliğinin 12.11.2015 tarihinde yaptığı basın açıklamasında geçiyor.
bildiğiniz üzere başörtülü bayanlarımıza kelepçe takma cüreti göstermiş polislerin amirleri görevden alındı. herkes haddini bilecek. bu ülke müslüman türklerindir. onun dışındaki herkes adeta orospu çocuğudur. -
48. figen yüksekdağ'ın ölümden dönmesi
sayfayı sadece üç defa yeniledim ve ilk beyinsiz iştirak etmişti bile.
" silvanda ne işi var mış? polisin karşısına ne amaçla çıkmış? "
vekil diyoruz değil mi? bize vekalet eden birinden bahsediyoruz. vekilliğini yaptığı halkın bulunduğu yer kaç gündür abluka altında. ve bu vekilimiz böyle günlerde insanımızın, abluka altında bulunan insanımızın yanında yer almış. ha beyinsiz evladım! şu an anladın mı niçin orda olduğunu ve daha orada ne işle meşgul olduğunu.
asıl üzerinde durman gereken zemin senin bile milletvekilin olan kadının orada niçin polis şiddetine maruz kaldığı olması gerekirken, neden götün başın kaygan zeminlerde dolaşıyor? niçin orada yaşayan sivillerin yaşam hakkını tartışmıyorsun? bak senin için diğer hakları esgeçtim. en asgari hakkı sorgula diyorum sadece. yaşam hakkını. ha biricik evladım? niçin sizinle bunları tartışmıyoruz.
her seferinde nasıl bu kadar yoğun derecede savaş çığırtkanlığı yapabiliyorsunuz? oraya niçin sadece hdp milletvekilleri gidiyor? niçin mhp oraya bir heyet göndermiyor, diye sorgulasanız bir kez? niçin bu kadar ötekileştirme? temsili vekalet denilen naneyi hiç mi duymadınız? osmaniye'de milletvekilliği yapan kişi tüm milleti temsil eder, buna silvan'da yaşayan insanlarda dahildir. ee o zaman niçin hiç konuşmaz bu milletvekilleri? niçin bu kadar sığsınız?
pkk ile savaşta direten bir hükümete evsahipliği yapıyoruz. kıyamete kadar şehitlerimiz devam edecek diyen cumhurreisimiz var lan bizim. kürt sorununu çözme yalanı altında, bundan sonra kendime aşiret reislerini muhatap alacam diyen irrasyonel bir parti var başımızda. cözüm karşıt taraflar arasında sağlanır. peki bu akp düşünmüyor mu? doğuda zaten aşiretler kendisine oy sağlıyor. aşiretler zaten akp dostu. aşiretlerin bir sorunu olsa en başta zaten akp'ye oy vermezler. biriyle olan sorununu başka biriyle çözmeye çalışmak, ne kadar irrasyoneldir? ne kadar saçmadır? niçin bunları tartışmıyoruz sizinle? hep böyle mi devam edeceğiz. hiç mi çaba sarfetmeyeceksiniz?
madem çaba sarfetmiyorsunuz. bari ilk kez olsun çaba sarfeden şu milletvekiline sahip çıkın. poliş şiddetine maruz kalmış bu hdp milletvekiline sırf kadın kimliğinden ötürü olsa bile, yaptığı şu devrimci eylem adına bir defa için saygı duyun. lütfen. -
49. bütün iyi kadınların kapılmış olması
robbie williams abimizin supreme parçasında:
all the best women are married, all the handsome man are gay.
diyerek veciz bir şekilde ifade ettiğidir. will you survive?