0221
profili

  • bitcoin

    bugün, en beğenilenler listesinin tepesindeki entry, bir kripto parayla ilgiliydi.
    okudum. biri, o başlıktaki kripto paradan hareketle, kendi derin bilgileriyle, kripto para piyasasında yapılması ve yapılmaması gerekenleri anlatmış. çok sayıda kişi de favlamış. entryde şöyle bir ifade var: '...filanca coinle bol sıfırlı rakamlar kazandım. kazandırdım da...'
    yani demek istiyor ki, benim yönlendirmelerime uyanlar para kazanır bu piyasada...
    adam entrysini şöyle bitirmiş: bunlar, bir boğanın kişisel yorumlarıdır...

    ulan dedim, ben bu adamı niye takibe almamışım? geçmiş entrylerine bir bakayım dedim. şöyle bir iki kurcalayınca, enteresan bilgiler gördüm. misal dogecoin için şöyle bir şeyler demiş: '1520 lirayla girdim.'
    bu boğamız ripple'a da 600 lirayla girmiş misal. alıp unutmayı planlıyormuş. uzun vadeli yatırım niyetindeymiş.
    daha da ilginci, ocak ayının 2'sinde aynen şöyle bir entrysi var: 'bir şeyi herkes konuşuyorsa bilin ki o tren çoktan kaçmıştır. örneğin herkes lokmacılardan bahsederken, lokma konuşulurken gidip bir lokmacı açarsanız batarsınız. ayrıca yıllardır yatırım yapan biriyim, yükselmesi ve düşmesi hiçbir sebebe bağlı olmayan bir yatırım aracına yatırım yapacağıma giderim rulette siyaha basarım.'

    diyeceğim şu ki, böyle boğalardan tavsiye alıp kripto piyasasına girerseniz, elinize verirler. demedi demeyin...

  • chp'nin istanbul adayının ismini bile bilmiyorum

    yedi sülalesini araştırıp pontus olduğunu bulmuşlar (!) ama her nasılsa bunu adamın adını bilmeden yapmışlar. demek ki google’a ‘chp istanbul adayının kökeni’ şeklinde yazıp aratmışlar.
    şu anda imamoğlu’nun bir açığını bulabilmek için, bırakın adını soyadını, imamoğlu’nun oğlunun sünnet derisinin gömüldüğü yeri bile araştırıyorlardır.

  • venezuela yalanları ve gerçekler

    aslında venezuela'yı terk ettiği söylenen 3 milyon kişi ülkeyi terk etmedi. onların hepsi uzun süreli dünya turuna çıkan zengin venezuelalılar.

    maduro otobüs şoförü değil astronot.

    venezuelalıları ortalama 10 kg zayıflatan şey maduro diyeti değil karatay diyeti.

    edit: entryle ilgili çeşitli mesajlar geliyor. mesajların anafikri üç aşağı beş yukarı, bana tavsiye edilen büyük resim kursları. konuyla ilgili birkaç şey ekleme ihtiyacı hissettim.
    muhtemelen, burada venezuela'da dış güçlerin oyunlarının derinliğiyle ilgili çok sayıda entry girenlerin bir kısmı, dünya üzerinde venezuela diye bir ülkenin varlığından bihaberken, ben venezuela'daki gelişmeleri takip ediyordum. hatta itiraf etmem gerekirse, chavez'in kapitalist düzene başkaldırışına ilk başlarda ben de çoşkuyla destek veriyordum. ne zaman ki, devletin televizyonunda adeta muhtarlar toplantısı yaparcasına, kendi taraftarlarının önünde sekiz on saatlik propaganda programları düzenlemeye başladı, işte o zaman onun da diğer diktatörlerden farkı kalmadığını düşünmeye başladım.
    burada maduro denen soytarıyı savunan arkadaşlara vurgulamak istediğim şey şu: maduro'ya karşı olanların hepsi abd uşağı değil. eğer, bazı diktatörler sırf sizin ideolojinize yakın diye onun karşısında duramıyorsanız, diğer diktatörlere laf söylemeye de hakkınız olmaz.
    elinizin altında internet diye bir imkan var. açın bakın. taa chavez döneminde yapılan eleştirilere bakın. 'venezuela'da şöyle şöyle şeyler yapılıyor. eğer şöyle şöyle yapılmazsa, ilerde böyle böyle olur.' diye yazılan onlarca yazı bulursunuz. işin kötü yanı, o yazılarda söylenen şeyler birer birer gerçekleşti. hem de göz göre göre...

    geçenlerde tv'de bir tartışma programında mete yarar diye bir yalamaya denk geldim. diyor ki, 'chavez iktidara geldiğinde, venezuela'nın petrol üretimi 10 milyon varilken, suudi arabistan'ın petrol üretimi 2,5 milyon varildi. şimdi amerika'nın politikaları yüzünden venezuela'nın petrol üretimi 2,5 milyon varile düşerken, suudi arabistan'ın üretimi 10 milyon varile çıktı.' özetle, venezuela'daki sefaletin sorumlusu olarak abd'nin venezuela üzerinde oynadığı oyunları gösteriyordu. karşısındakilerden biri de akıl edip, 'peki venezuela 10 milyon, suudi arabistan 2,5 milyon varil üretim yaparken suudi arabistan sefalet içinde mi yaşıyordu? eğer suudi arabistan 2,5 milyon varil üretirken bile zenginlikten parayı kıçına başına sürerken, şimdi neden venezuela aynı miktarda üretimle sefalet içinde yaşıyor?' sorusunu soramadı.

    sözlerimi venezuela bağımsızlık savaşı'nın büyük komutanı francisco de miranda'nın sözleriyle sonlandırmak istiyorum: 'sizin güttüğünüz koyun kadar, bizim s..tiğimiz çoban var genşler.'

  • zam yapanlara karşı hukuk sistemini çalıştıracağız

    bize uyar. mümkünse elektrik ve doğalgaz piyasasından başlansın.

  • osmanlı'yı sahiplenmeyen türk

    osmanlı türk'ü sahiplenmiş mi ki, ben osmanlıyı sahipleneyim?
    anadolu'yu gez bakalım ne kadar osmanlı izi göreceksin? ben şimdiden söyleyeyim: çok az.
    anadolu'daki tarihi eserlerin büyük bir kısmı selçuklular ve anadolu selçukluları'ndan kalmadır. osmanlı eserleri yoğunlukla günümüz anadolu toprakları dışındadır.
    osmanlı devleti'nde türklere etrak-ı biidrak dendiğini artık cahiller bile biliyor.
    tebaasını kul olarak gören, tebaasına koyun sürüsü anlamında reaya diyen bir osmanlı hanedanı'ndan bahsediyoruz.
    nüfus sayımında askere alacağı erkekleri sayan, vergisini alacağı hayvanları bile sayan ama kadınları saymayan bir hanedan.
    bu söylediklerimden osmanlı'yı aşağıladığım anlamı çıkmasın. öyle bir niyetle söylemiyorum. neticede tarihi kendi bağlamında değerlendirmek gerekli diye düşünüyorum. ama, ilkokul tarih bilgisiyle benim türklüğümü derecelendirmeye çalışan adamın da o ayarsız ağzını sikerim demeye getiriyorum.

  • şampiyonlar liginden lider çıkan ilk türk takımı

    oraya bir de şampiyonlar liginde 6 hafta lider kalma rekoru ekleyelim lütfen.

  • tarsus'taki esrarengiz kazı

    (bkz: indiana jones kayıp diplomanın peşinde)

  • müjde mtv zammı %25 oldu

    %40 zam haberini vermeyen paçavranın, %25 zammı flash olarak vermesinin tek bir tarifi var ama söylesek suç olur.

  • yusuf kaplan'ın spor bakanı'nı fırçalaması

    feto yapilanmasi desifre oldugunda sunu gormustuk. bir kurumun imami (yani en ust sorumlusu) o kurumun resmi olarak en ustundeki kisiden daha yetkiliymis. misal hava kuvvetleri imami olan adil oksuz'un yaninda, koca koca generaller el pence divan duruyorlar.
    bir diger teror yapilanmasi olan pkk'da ise, diyarbakir buyuksehir belediyesinde calisan bir iscinin, belediye baskanini sorguya cektigini ogrenmistik mit kayitlarindan.
    demem o ki, devlet geleneginin olmadigi, hiyerarsik yapilanmanin devlet yapilanmasina gore degil orgutsel yapilanmaya gore yapildigi durumlarda bunlarla karsilasilasabiliriz. umarim devletimiz bunu en kisa surede duzeltir. aksi halde, dalga gectigimiz muz cumhuriyetlerinden, cadir devletlerinden daha kotu bir duruma duseriz.

  • sahibinden.com'da satılan zaman makinesi

    ılana gore makinayla zamanda ileri gidiliyormus ama geri gidilmiyormus.
    e o zaman adama sormazlar mi, "ileri gittikten sonra nasil geri geliyoruz?" diye.

  • referandumda hayır diyecek yazarlar

    dün tesadüfen tvde denk geldiğim siyah beyaz bir film seyrettim. ismi yanlış hatırlamıyorsam, nürenberg duruşmasıydı. nazi savaş suçlarıyla ilgili yürütülen mahkemeyi konu ediniyordu. mahkemede, nazi mahkemelerinden birinde yargıçlık yapmış bir adamı canlandıran burt lancaster, filmin bir yerinde kendi avukatına itiraz ederek konuşmak istediğini söylüyor ve yaptığı şeyleri bilinçli yaptığını, yaptıklarının sonuçları üzerinde fikir sahibi olduğunu, ancak geriye dönüp baktığında tüm yaptıklarının büyük bir suç olduğunu kabul ettiğini söylüyordu. adeta günah çıkarırcasına, 'yaptıklarımın sonuçlarına katlanmaya hazırım. çünkü hakettim.' diyordu.
    allah o günleri bizim ülkemize yaşatmasın ama, eğer bir gün böyle bir ortam yaşayacak olursak, şimdi kampanyalar düzenleyenlerden hiçbiri bu erdemliliği göstermeyecek. 'biz de pastadan pay kapmaya çalışanlar gibi, leşe yumulmuş akbabalar gibi, kişisel geleceğimizi garanti altına almak için sahtekarca gülerek kampanyalar yaptık. suçluyuz.' demeyecekler. aksine, kendilerine öğretildiği gibi, 'bizi de kandırmışlar yahu.' diyerek işin içinden sıyrılmaya kalkışacaklar.
    ben, bu utanca ortak olmayacağım. o gün eğer yaşıyor olursam, 'bu kepazeliğin, bu ihanetin bir parçası olmadım. hayır dedim.' diyeceğim.

  • berat albayrak'ın ekonomik kriz açıklaması

    daha bir iki gun once, ulkenin basbakani "krizi fetoculer cikardi" anlaminda konusmamis miydi? bu durumda fetoculer iyi bir sey mi yapmis oluyorlar? ben tam anlamadim...

  • 30 ekim 2016 bağdat bombalı saldırı dümeni

    bir polis memurundan dinlemistim. 15 temmuzdan sonra, gazilerin belirlenmesiyle ilgili bir birimde gorev yapmis.
    bir suru hirsiz, tinerci, jiletci, sabikali vs. kimi kolunu bacagini kirarak, kimi kendini jiletleyerek, kimi kafasini yararak, kimi de olumcul olmayan yerlerden kendilerini vurarak/vurdurtarak 'ben 15 temmuz gazisiyim. bana da maas baglansin.' diye basvurmus. "reddettiklerim gidip beni sikayet ettiler. bircok yerde kendini riske atmak istemeyenler bu tipleri gazi diye onaylamis olabilir."demisti.
    baska bir entryde daha soylenmis. belki oralarda da teror magdurlarinin vs. yararlandiklari fon falan vardir. onu somurmek icin asiret uyelerinin topluca yer aldigi bir mizansen olabilir. zira bizim gibi ortadogu zihniyetindekilerinin akli daha cok pustluga calisir.

  • toplu iğneyi üretemeyen bir ülkeden buraya geldik

    birçok siyasetçinin ağzına pelesenk olmuş, 'toplu iğne üretemeyen bir ülkeden...' zırvalamasını, düşünmeden doğru olarak kabul ediyoruz.
    gerçekten öyle mi acaba?
    size yorumsuz olarak, osmanlı'da 19. yüzyılda faaliyette bulunan fabrikaların bir kısmının listesini vereyim:
    çini fabrikası, çuha fabrikası, porselen fabrikası, tersaneler, tophane (top üretimi yapılıyordu), barut fabrikası, tütün fabrikası, ayakkabı fabrikası, kağıt fabrikası, iplik fabrikası, kibrit fabrikası, mum fabrikası, züccaciye fabrikası vs...
    cumhuriyetin ilk yıllarında kurulan fabrikaların bir kısmını da söyleyelim isterseniz:
    1924’te ankara fişek fabrikası ve gölcük tersanesi, 1925'te silah, bomba ve cephane üretecek olan şakir zümre fabrikası, eskişehir hava tamirhanesi, 1926 yılında alpullu şeker fabrikası, uşak şeker fabrikası, kayseri uçak fabrikası, bakırköy çimento fabrikası, 1927'de kırıkkale mühimmat fabrikası, bünyan dokuma fabrikası ve eskişehir kiremit fabrikası, bursa dokumacılık fabrikası, türk telsiz telefon anonim şirketi, 1927‘de ankara-kayseri, samsun-havza-amasya tren hatları yapımına başlanmış; sonraki beş yılda amasya-zile, ankara-sivas, kayseri-şarkışla, kütahya-emirler, fevzipaşa-gölbaşı, gölbaşı-malatya, ulukışla-niğde, zile-sivas, kütahya-balıkesir gibi tren hatları, 1928 yılında kırıkkale elektrik santrali ve çelik fabrikası, malatya elektrik santralı, ankara çimento fabrikası, gaziantep mensucat fabrikası, 1929 yılında ankara havagazı fabrikası, ayancık kereste fabrikası, trabzon hidroelektrik santralı ve istanbul otomobil montaj fabrikası, 1930 yılında kayaş kapsül fabrikası ve nuri killigil tabanca, havan ve mühimmat üretim tesisleri, 1934 yılında eskişehir şeker fabrikası, turhal şeker fabrikası, konya ereğli bez fabrikası, bakırköy bez fabrikası, bursa süt fabrikası, izmit paşabahçe şişe cam fabrikası, zonguldak antrasit fabrikası, zonguldak kömür yıkama fabrikası, keçiborlu kükürt fabrikası, ısparta gülyağı fabrikası, ankara, konya, eskişehir, sivas buğday siloları, kayseri bez fabrikası, 1936’da ankara çubuk barajı, zonguldak taş kömürü fabrikası, nuri demirağ uçak fabrikası, malatya sigara fabrikası, malatya iplik fabrikası, bitlis sigara fabrikası, elazığ şark kromları işletmesi, 1937 yılında malatya bez fabrikası, izmit kağıt ve karton fabrikası, karabük demir çelik fabrikası, 1938’de divriği demir ocakları, sivas çimento fabrikası kuruldu...
    acaba, konuşmalarına 'toplu iğne üretemeyen...' diye başlayan siyasetçiler, hangi dönemlerden bahsediyor? türklerin ergenekon'dan çıkışını mı? gerçi orada bile demirden dağları eritmişiz. toplu iğneyi kim takar?

  • izlanda milli futbol takımı

    biraz önce portekiz-izlanda maçını seyrederken, son günlerin gözde spikeri yalçın çetin'in aktardığı bilgiyle bir anda aydınlandım. efendim, yalçın çetin'in söylediğine göre, izlanda milli takımı kalecisi hannes por halldorsson, aynı zamanda müzisyenmiş. üstüne üstlük yönetmenmiş de. hatta izlanda'nın 2012 yılında (yılı yanlış hatırlıyor olabilirim), eurovision şarkı yarışmasına katıldığı parçanın klibinin de yönetmeniymiş.
    eskiden, böyle küçük ülkelerin milli takımlarıyla maç yaparken, bizim spikerler muhakkak vurgularlardı. ''sayın seyirciler. rakibin sağ beki günlük hayatında aslında itfaiyeci. ön liberosu kereste fabrikasında çalışıyor. forveti sigortacı vs.'' şeklinde. biz de küçümserdik. 'vahh yazıııık. tabii adamlar futboldan para kazanamayınca mecburen ek iş yapıyorlar.' diye içlenirdik.
    şimdi anlıyorum ki, aslında sebep geçim derdi falan değilmiş birader. adamların o kadar az nüfusu var ki, mecburen her vatandaşa birden fazla iş düşüyor. 15-20 kişi futbol takımına ayrılırsa, ekmeği kim pişirecek, park cezasını kim yazacak, öğretmenliği kim yapacak, haberleri kim sunacak di mi ama? adamların, adamsızlıktan ordusu bile yok.
    bu arada 1 puanı da cukkaladılar. bastırın vikingler!

  • günay güvenç

    bektasi'ye tadina bakmasi icin iki sise sarap getirip hangisinin iyi oldugunu soylemesini istemisler. birincinin tadina bakip, "digeri daha iyi" demis. "daha ikincinin tadina bakmadin ki..." demisler. "bundan daha kotu olmasi mumkun degil." diye aciklamis.
    gunay bektasinin fikrasinda, ikinci sisedeki saraptir.

  • yine bir jetimiz vurulursa koalisyondan çıkarız

    uçak düşürüldükten sonra, rusya yapabileceği tüm hamleleri hesaplayıp teker teker yaptı. siz bakmayın buradaki rus yalakalarının 'olum putin anamızı sikecek' yaygaraları yaptığına. yaptırımlarını birer birer devreye soktu. ithalatı kesti, turizm rezervasyonlarını iptal ettirdi, suriye sınırını daha da kontrol altına aldı. daha fazlasını yapabilir miydi? yarrak yapardı. gazı kesermiş. nereye kesiyorsun amına kodumun çocuğu. hadi sebepsiz yere kes de, tahkimin vereceği milyarlarca dolarlık cezanın altında kalıver. atom enerjisi santrali ihalesini iptal edermiş. yok ya. bir atom enerjisi santrali yaptıracak kadar tazminatı ödemek zorunda kal da ebenin amını tersten gör. 'bunlar rusya'ya koymaz.' diyenler ya aptaldır ya da profesyonel dezenformasyon yapıyordur. zaten batının ambargoları/ceza politikaları nedeniyle, ekonomik anlamda krizin eşiğinde olan rusya'nın, bir de onlarca milyar dolarlık cezayla karşı karşıya kalması, kolay alabilecekleri kararlar değil. bu işten türkiye ne kadar zararlı çıkarsa, rusya da en az o kadar zararlı çıkacaktır. zaten kendileri de bunun farkında olduğu için, başka bir tehdit bulamayıp, 'bakın koalisyondan çıkarız amk!' diye tehdit ediyorlar. çıkmazsanız ananızı sikeyim.

  • diş hekimi ağzıma boşalacak korkusu

    korkudan ziyade bir beklenti durumu sezdim ben burada.

  • 25 eylül askerin öldürdüğü ambülans şoförü

    pkklilar anasini sikse, "anamin gerillalari zorla yoldan cikarmasi" seklinde savunacak zihniyettekilerin, askere yonelik yapmaya calistiklari dezenformasyondur.

  • cizre hakkında nefret kusan ekşi sözlük kondüktörü

    tanimiyorum ancak hayatin basit formulu sunu soyler: pkklilar nefret ediyorsa iyi adamdir.