thy'nin uçuşları iptal etmemedeki inadını anlayamıyorum. ülkeye virüsü getirip hepimizi gebertmeden rahat edemeyecekler sanırım. dünyayı kasıp kavuran bi virüs var millet olayın ciddiyetini bi türlü anlayamıyor. vasıfsız sıfatsız malın biri çıkar sikindirik videosu için çin'e gider, öbürü tutar der bizim imanımız var dut pekmezi yeyin iyi geliyor . uçak firmaları karantina bölgesinden adam taşır.ölmek için çok mu gayret ediyoruz bana mi öyle geliyor?
Ekşi Sözlük Debe Listesi
Hepsini aç
-
1. 25 şubat 2020 thy uçağının acil iniş yapması
-
2. fox muhabirinin erdoğan'a birkaç şehit sorusu
adamın kendi ağzından çıkan, kendi söylediği cümleyi sorunca bile suçlu oluyorsun. şaka gibi ama değil.
-
3. tüm yazarlar birer çaylak sahipleniyor kampanyası
(bkz: sik sok başlıklarda bugün)
-
4. erkan naldemirci
allah, kelam gibi dini sözler kullanıp 10 yaşındaki küçücük çocuğa tecavüz etmekten bahsediyor..hiç mi şaşmaz bu sözde müslüman insanlar be..bu ülkeyi bu hale getiren leş insan topluluğundan sadece biri..
-
5. taksicilerin martı scooter için önlem alması
içinde en çok orospu çocuğu barındıran meslek grubunun yeni açıklaması.
izni kim veriyor diye merak etmişler. anan anan. -
6. maaşımızın %10'unu devlete bağışlıyoruz kampanyası
tabi ki bağışlayacağız! emine hanım çantasını yenileyemiyor bu vebalin altından kalkamayız
-
7. fenerbahçe taraftarının utanç verici bestesi
bir galatasaraylı olarak bundan dolayı fenerbahçe'yi suçlamak olmaz. çünkü benzer besteleri her taraftar grubu söylüyor.
türk futbol fanatikleri geneli itibarıyla karaktersiz, kişiliksiz, bok gibi insanlardır. daha düne kadar hayvan çiti gibi sahaya dalmamaları için tribünü telle çeviriyorlardı. -
8. elif can yetim
iş ahlakından yoksun kadın. genel ahlakı da sorgulanır.
beddua ile. -
9. wuhan virüsü
sene 2020 olmuş, hala dua edin diyenler var. tamam inanç önemli bir şey ama epidemiden kurtulmanın yolu nasıl dua olabilir, nasıl bir kafa bu? bütün dinlerdeki bütün dualar bir penisilin etmez. açın dünya tarihine bakın da doğan her 5 çocuktan 3'ünün 2 yaşını göremeden öldüğü dönemleri görün de ibret alın biraz. o zamankilerin duası dua değil miydi? çok değil 40 sene önce ülkenin doğusunda bile saçma sapan çocuk hastalıklarından her aileden 1-2 çocuk ölüyordu -bu sayı benim ailemde 3, din kültürü hocası olan amcamın ailesinde 2. dua etmeyi pek bilmiyordu herhalde.
aklınızı başınıza devşirin, dinin yarışabileceği tek ilaç narkozdur. -
10. babaannenin kullandığı mükemmel sözler
anneanneanne:
— karacıklar zıplaşıyor.
(televizyonda nba müsabakası yayımlanmaktadır.) -
11. 25 şubat 2020 yapı kredi rezaleti
öncelikle banka cevabından sonra güncelleme;
banka hala mesajlarını gönderdiğini söylemektedir. eklediğim linkten görülebilecek arama-sms kayıtları telefon kayıtlarında, 26 kasımdan 2 aralık’a kadar zaten sms girişi yok. (kayıtlarda hem giden hem de gelen arama ve smsler var, müşteri hizmetleri teyitledi.) bunlar bana nasıl gelmemiş olabilir? 4.500? maaş alan bir öğretmen nasıl şubeye bile gitmeden 99.000tl kredi çekip, kredi kartının limit artırımı yapabiliyor? harcama rutinlerinin aşırı dışına çıkan bir olayda bir arama bile yapılmadı. sms de gelmemiş gözüküyor. burada bankanın sorumluluğu vardır. ben normal olarak kredi çekmeye çalışsam 10 kere aranırım, internet bankacılığı olunca neden hiç aranmıyorum?
bu gelen metin, daha önce bana gelen metnin aynısıdır. hiçbir şey değişmemiştir, banka hala aynı tavrı sürdürmektedir.
———————-
öncelikle bu yazıyı ekşide yazar olmayan yeğenim için yazıyorum. kendisi aylardır banka tarafından oyalanıyor ve suçlanıyor.
başlığı açarken bu kadar beklememizin sebebi bankanın bizi oyalamaya çalışması. genel müdürlükten cevap gelecek, savcı görüşü gerek diyerek geciktirdiler. ancak bütün itirazlarımıza ret cevabı aldık. yazının en sonuna kanıt olarak savcı görüşünü, yapılan harcamaları ekliyorum.
“herkese merhaba. antalyanın aksu ilçesinde öğretmenlik yapıyorum. 29.11.2019 tarihinde, maaş hesabım olan yapıkredi bankasından hesabımdan 2 adet kredi çekildiğini, hesabımdaki bütün paranın kullanıldığını, sanal kart oluşturularak ödemeler yapıldığını ve bu paranın farklı kişilere havale edildiğini farkettim. bu tarihten bir gün sonra hesap hareketlerini ve eksi haneyi gördüm. ne 29 kasımda, ne de daha sonra bu kredilerle, havalelerle ilgili hiçbir mesaj gelmedi. gsm operatörümün kayıtlarında da hiçbir mesaj gelmediği, bütün bu işlemlerin tarafıma bir mesaj bile atılmadan gönderildiği görülebilir.
olayı öğrendiğim gün okulumdan izin alarak yapıkredi bankasına gidip harcama itirazı yaptım. burada yaptığım itirazlar için telefonuma sms bilgilendirmesi geldi, yani telefonum değiştirilmemişti.
hesabıma giren dolandırıcılar 29 kasım günü 17.20-18.30 arasında önce 57.000tl daha sonra 42.000tl kredi çekmişler, 17.000tl havale ve kredi kartı harcaması yapmışlar. yıllar maaşımı aldığım, kartını kullandığım banka, kullanma rutinlerimin tamamen dışarısında olan hareketleri bana 1 sms yoluyla bile bildirmedi. güvenlik açığı olduğunu asla farketmedi.
bu paralar sgk.gov.tr üzerinden işveren prim borcu ödenmiş , royalpay.ru sitesinden bazı ödemeler yapılmış, birkaç kişiye havale yapılarak “iphone 8 ödemesi” gibi açıklamalar yazılmış.
harcama itirazlarını ve savcılığa suç duyurusunda bulunduktan sonra, bu süreçte yapıkredi bankasından yaptığım her harcama itirazına defalarca ret aldım. elimdeki tüm belgeleri, gsm operatöründen alınan arama/sms kaydı belgelerini, savcılıktan aldığım belgelerin hepsi reddedildi ve sürekli olarak parayı benim kullandığımı, bankaya iftira attığım gibi imalar yapıldı. bazı çalışanlar “o parayı sizin kullanmadığınızı nereden bilelim” gibi beni dolandırıcı olarak göstermeye çalışan beyanlarda bulundular. yapıkredi bankası antalya aksu şubesinden bir yardım görmediğim gibi, genel merkezden hiçbir yardım almadım. benimle olan iletişimleri artık saldırgan, hesap sorucu bir tavra dönüştü. “dava mı açacaksınız, bu durumdan kimleri haberdar ettiniz, dava sonuçlanmadıkça paranızı vermeyiz” gibi ifadelerle karşılaştım.
devlet kurumunda çalıştığım için maaş kartımı değiştiremiyorum, bu sebeple maaşım yattığı an kredilerin kesintisi olarak 1.200tl hesabımdan çekildi. defalarca itiraz etmeme rağmen bu yapıldı ve çok zor durumda kaldım.
şimdi, dosyanın icralık olmasına 1 aydan az süre kaldığı için, her gün arayıp 1 lira bile kullanmadığım krediyi ödemem için baskı yapılıyor. daha sonra icraya gidileceği söyleniyor.
evli, biri yeni doğmuş 2 çocuklu ve tek maaşla ev geçindirmeye çalışan bir öğretmenim. zaten ay sonunu zor getirirken, üstüne bir de maaşımdan kesinti yapılıyor. yapıkredi bankasının bana olan düşmanca tavrı, güvenlik açıklarına göz yumması, itirazlarıma aldığım retler bu başlığı açmama sebep oldu. yardımlarınızı bekliyorum. teşekkür ederim”
yapılan harcamalar ve savcılık yazısı
savcılık yazısı
yapılan harcamalar
edit1: olayların hepsi internet bankacılığından oluyor. yani 99.000tl’lik kredi de online olarak çekilmiş. kartın çalınma gibi bir durumu yok. ayrıca daha önce hiç yurtdışından alışveriş yapma, sgk borç ödemesi yapma gibi bir durum olmamıştı. banka şifresi de kimseyle paylaşılmamıştı. ve evet bir tane bile mesaj gelmedi bankadan. destek veren herkese teşekkür ederiz.
edit2: hesaba erişim ve yapılan işlemler ‘internet bankacılığı’ üzerinden yapılmış gözüküyor, ikinci attığımız fotoğrafta da bu görülebilir. internet bankacılığına rağmen sms gelmemesi bizi asıl şaşırtan olaydır. hukuki olarak süreci çok iyi bilmiyoruz, çünkü avukata başvurduğumuzda dava masrafları çok fazlaydı, şu an yeni bir kredi bile çekemiyoruz, bütçemiz yetmedi malesef.
arama kayıtları -
12. 24 şubat 2020 sgk'nın yeni tasarruf tedbirleri
dolar almış başını gitmiş. borsa düşüyor. faizler olması gereken seviyede değil. enflasyon gerçeği yansıtmıyor. millet birbirini kesiyor neden baktın diye.
kadınlar öldürülüyor. ses çıkaran içeri alınıyor. işsizlik almış başını gidiyor.
deprem oluyor para toplanıyor, halk daha sefil hale geliyor. marmarada deprem bekleniyor icraat yok. milli varlığımız satılıyor. topraklarımız satılıyor. bankaya 430 tl borcu olan adam kendini asıyor, helallik istiyor. 15 senelik matematik öğretmeni intihar ediyor ardında bi elveda videosu ile. yoksulluktan baba ayrı çocukları ile anne ayrı odalarda intihar etmiş halde bulunuyor. 8k maaş alan vali a8l ye biniyor. dolar gecenin bir yarısı şakkadanak düşüp çıkabiliyor. mail atıp ceo olunuyor. dernek başkanları uçuk maaşlar alıyor. mülteci gelip duruyor. arada bi ülkesine dönüp geri geliyor. kimsenin birbirine saygısı yok. sevgi desen yeller esiyor. araba piyasası desen herkes tuttuğunu sikme peşinde. 2* küsür senedir bu ülkede yaşıyorum. burada doğdum. kötü bir rüyaya uyumuş gibi hissediyorum. zenginseniz bu oluşan kaos ortamından zarar görmezsiniz. bugün 400 bin tl ni bankaya koysan nerdeyse 1 ay için asgari hatta asgariden biraz daha yüksek bir ücret verebilir. senin değerin bu işte kardeşim. 1 ay verdiğin emeğin karşılığını 400 bin tl de ifa edebiliyor. 400 bin tl sin.
çözüm ne mi?
çözüm emeklilerden %5 ile alınacak 100 tl kesinti kardeşim.
çözüm ne mi?
çözüm muayene katılım paylarını arttırmak kardeşim.
çözüm ne mi?
çözüm gss borcu olmayan vatandaşa bir gecede 50 tl borç atayıp %70 te faizi basmak kardeşim.
çözüm ne mi?
kimi kimsesi olmayan kadının kocası ölünce güvencesiz sokakta bırakmak kardeşim. üç kuruşunu elinden almak. -
13. istifa da neymiş selam ve dua ile
türk hava yolları abimin malı
herkes iyi bilmeli tuttuğu dalı
hakkı olan yetimin hakkını siliyim
istifa da neymiş selam ve dua ile -
14. nişanlısını 8 yerinden bıçaklayıp öldüren kadın
erkek cinayeti olarak anılmayacak ve feminikler tarafından "allah bilir adam ne yaptı da kız o cinneti geçirdi?" diye savunulacaktır. en kötü ihtimalle ataerkil toplumun kadın üstündeki evlilik baskısı sonucu yapılmış bir hareket falan diye bağlarlar. at fava bekle.
-
15. tahran uçağı kalkmadan havalimanında yaşanan kavga
olaydaki haklı haksız konusuna girmeden bir konuya değinmek istiyorum; neden her konuşmamız "bir kadına karşı böyle konuşulmaz, bir kadın toplumda böyle yapmaz, bir erkek bunu yapmalı" gibi konudan bağımsız, anlamsız yerlere çekiliyor?
arkadaşlar doğrusu şudur, insanla konuşmanın bir adabı vardır ve bu adap cinsiyetler üstünde bir adaptır.
kadına bu şekilde davranılır, kadın toplumda bunları yapar, erkek böyle olmalıdır gibi anlamsız muhabbetler insanları konunun dışına iter, dahası bu şekildeki tüm önermeler gereksizdir, toplumdaki "toplumsal cinsiyet" anlayışını, buna göre cinsiyetlere atanan saçma rolleri hat safhaya çıkartır. -
16. 21 tl'lik maskeyi 450 tl'ye satmak
nasıl bir ahlak, nasıl bir ticaret şeklidir lan bu
28.01.2020 de n11 den 21 tl ye 5 adet aldığım 3m k113 maskeyi 450 tl ye satmaya başlamış aşağılık herifler.
herkes görsün bu rezilliği.
28.01 tarihi fiyat
25.02 tarihi fiyat -
17. duanın hiçbir işe yaramaması
8 yaşındaki çocuğun tecavüzünü izleyen tanrı, senin o sikik hayatın için ettiğin duaları kabul etmiş ne güzel.
bol bol dualarla çabalamaya devam et sen. -
18. corona türkiye'ye yayıldığında olası açıklamalar
eyy corona, insan öldürmeyi senden öğrenecek değiliz.
-
19. ekşi itiraf
daha birkaç saat önce, eşini yeni kaybetmiş yaşlı bir amca ile sohbet etme şansım oldu. anladım ki hem eşini hem de hikayesini birine anlatmayı oldukça özlemiş. sabırla ve heyecanla dinledim bu yüzden. gözleri nemli bir şekilde anlattığı hikayesini ise hiç beklemediğim bir şekilde cengiz aytmatov'un şu güzel sözleriyle bitirdi: "gün gelir ve anlar ki insan; yaşadığı her şey bir yalandır. geriye, vazgeçemediği bir aşk ve kabullenemediği bir yalnızlık kalır." sanırım bu gece, uzunca bir şekilde bunu düşüneceğim. ne yazık ki biraz dağıldım.
-
20. kalçasında dövme olan kadınla evlenmek
how ı met your mother 'da ted mosby bir gece dövmeci bir kızla takılmıştı. sabah uyandığında kalçasının üstünde kelebek dövmesi vardı. kadın - erkek dizideki bütün karakterler dövmeyi gördüğünde' sürtük dövmesi' diye tedle dalga geçtiler. kimin eli kimin cebinde belli olmayan amerikan dizisinde bile bunu diyebiliyorken ekşide aynısını söyleyince orta doğulu oluyorsun :)
not:bu entryde herhangi bir görüş bildirmedim. sadece gözlemlediğim bir ayrıntıyı dile getirdim.
edit:ortadoğulu kelimesi orta doğulu olarak düzeltilmiştir. mesaj atan türk dil kurumu ekşi sözlük çalışanlarına teşekkür ederim. -
21. türkiye'nin içinde bulunduğu dönemin adı
"badem bıyıklılar devri" veya "siyasal islam dönemi" olarak ders kitaplarında yerini alması muhtemeldir.
-
22. fenerbahçe'ye teknik direktör önerileri
yılmaz vural. artık bir şans verilsin yılmaz hoca'ya.
-
23. 2005 yılındaymış gibi yazmak
+ baba, harçlık versene.
- pantolonumu getir.
alın, size babamı da yazdım. -
24. felsefe okursak dinden çıkar mıyız
çıkıp, tekrar gir açılmıyorsa servis çağır.
-
25. dayak atan eşinize tepki vermeyin
şiddet gören kadınların diyaneti arayıp medet ummasına mı yanarsın yoksa diyanetin bu rezil açıklamalarına mı söversin?
-
26. asansörde kadın olduğunu görünce binmemek
ruh hastasımısınz arkadaş ? asansör lan bu cıkıcan ınıcen milletin ne fantazılerı varmış hayret doğrusu.
-
27. monica bellucci ile 1 gece vs norveç vatandaşlığı
türkiye vatandaşı olup 31 çeken tiplerin dert ettiği versus.
-
28. tedx'in gülben ergen'i konuşmacı yapması
- evli bir erkek nasil ayartilir?
- evliyken kocayi caktirmadan aldatmanin ipuclari nelerdir?
- kacamak yapmaya giris.
- doyumsuzlugun, ask kadini baglaminda incelenip temiz ahlaki bir zemine cekilmesi.
vb... konu basliklari olmasi durumunda isabetli olan bir konusma olacaktir. -
29. türklerin ingilizcesi en kötü olan millet olması
yanlış tespit. konu ingilizcesi en kötü milletse çinliler birinciliği kimseye bırakmaz, herkesi tokatlar; hem yazma hem konuşma olarak. hintlilerin ingilizcesi ise kötü değildir zira hindistan'ın resmi dillerinden biri ingilizcedir. ha aksanları değişik olduğundan konuşmaları pek anlaşılmıyor, o kısım doğru.
-
30. asansörde saldıran pitbull
küçük köpek pitbull inmeden asansörün kapısında beklediği için pitbull u kışkırtmış.küfür bile etmiş olabilir bilemiyoruz.yoksa pitbull dediğimiz hayvan çok sevecen nasıl yetiştirildiyse öyle hareket eder.kimseye zararı yok.
-
31. tatilya'ya gitmiş efsane nesil
bu neslin efsaneliği tartışılır lakin şanslı olduğu muhakkaktır.
açılışından çok kısa bir süre sonra hafta içi günleri boş geçmesin diyerek okullara özel kampanyalar yapmaya başlamışlardı. işte ben de 1996 senesinde ilk kez okul seferiyle gittim bu harikalar diyarına. ortadaki alanda ayna grubunun konseri vardı. hayvan gibi playback olmasına rağmen o yıllarda çok popüler olan bir grubu canlı olarak izlemek biz veletleri mest etmişti.
hatta ben coşayazarak ayna'nın keline sarılıp avcumu öptükten sonra keline bir tane yapıştırmıştım. rahmetlinin yerinde olsam çocuk mocuk demez elimdeki gitarı götüne sokardım ama kendisi pek naif bir insan olacak ki sadece gülümseyerek geçiştirdi.
yalnız buranın korku tüneli adlı atraksiyonu çok başarısızdı. ne korkunç bir olay vardı ne de scare jump yaptıracak bir sürpriz. iki osuruktan iskelet bir cadı ve bolca sis duman. filmlerde gördüklerimizin yanında çok sönüktü. masal anlatan ağaç dedikleri de kaşı gözü oynayan mekanik bir oyuncaktı. en azından ağzında senkron olsaydı oradan yırtardı. bir de kolonu üst kısmına koydukları için ses yukarıdan geliyordu.
sonrasında bir kaç kere harçlık biriktirerek gitmiştik. paramız anca giriş ve bir kaç alete binme hakkına yettiği için doya doya eğlenememiştik. doğum gününde de sadece giriş ücretsizdi. öyle her alete sınırsız binme gibi bir imkan verilmiyordu. fiyatlarda buna keza kol gibi pahalıydı. yiyecek içeceği de susuz sabunsuz geçiriyorlardı. buna günlük harcayacağınız parayla fame city'de bir hafta kral olurdunuz diyeyim varın gerisini siz düşünün. -
32. koronavirüs yayılırken dinlenecek müzik
-
33. bir şehrin medeni olduğunu gösteren detaylar
kaldırımların alçak olması.
-
34. mavi yakalı olup beyaz yakalı kız istemek
beyaz yakalıların en güzel göründükleri an; tamirci, tesisatçı... gibi küçümsedikleri işlerle uğraşan biri bunlara geçirdikten sonra, kafalarında "ulan, günde böyle üç iş yapsa..." diye başlayan hesap sonrası, adamın onlardan fazla kazandığını fark etmeleri ve akabinde kendilerini teselli edebilmek için, üst sosyo/kültürel sınıfta olduklarına ikna edecek argümanlar aramaya çalıştıkları andır.
büyük ihtimalle, bu anı ilk kez yaşayan birinin koşup açtığı başlık.
üzme kendini bu kadar. sen beyaz yakalısın, paran yok ama yaşamayı hayattan zevk almayı biliyorsun. gir hadi hemen pegasus'un sitesine, belki altı ay sonrasına ucuz bilet falan denk getirirsin. ya da zomato gold'dan akşam ucuz yemek yiyebileceğin bir yerler bul, yarın anlatırsın "kuşkonmazı çok iyiydi" diye.
(bkz: beyaz yakalı olmak/#63467775) -
35. kişilik olarak benzenen film karakteri
(bkz: tatar ramazan)
-
36. yazarların psişik güçleri
dayak yemeden 3-5 saniye evvel dayak yiyeceğimi hissediyorum.
-
37. ben nilay örnek sorularınızı yanıtlıyorum
nilay hanım hoş geldiniz.
bence artık sosyal medyanın habercilikte ana akım medyayı nitelik olarak geçtiği günlerdeyiz. podcast, twitter, youtube vb sayesinde ulaştığımız bağımsız gazetecilik haber alma özgürlüğümüz için uzun vadede de çok işlevsel olabilecek gibi görünüyor. ama konu sanki tamamen "muhabirlik" eksenine kayıyor. sosyal medyanın "hız merakı" alınan haberlerin ve istihbaratların yorumlanmasındaki zaten az olan niteliği düşürür mü? yeni uğur mumcu ve abdi ipekçi'ler artık gelmez ama onlar gibi "araştırıp önceden uyaran" gazetecilik tamamen biter mi? -
38. ahmet ercanlar
bu meczubun 3 gram aklı kalmıştı onuda pazar akşamı kaybetti.
-
39. zpt ile tank kovalamak
şirket arabalarını da beyaz yakalılar böyle kullanıyor işte.
-
40. cennette erkeklere tüysüz oğlan verilme rezilliği
gılmanların sikilmek için olmadığını iddia edenler hurilerin sikilmek için olduğunu nereden okuyup anlamışlar acaba? hem zaten atalarımız ne demiş sekreterini siken daktilosunu kendi yazar.
-
41. akran zorbalığına öğretmenlerin kayıtsızlığı
bir çocuğun hayatını cehenneme çeviren akran zorbalığına öğretmenlerin sessizliği, bir noktadan sonra görüp geçmeleridir. mesleki kaşarlaşmanın etkisi mi yoksa acıma duygularını yitirmelerinden mi bilinmez, çocukken, gençken bu kayıtsızlığı gözlemlemiştim.
oysaki akran zorbalığı ciddi bir suç sayılmalı. çocukluk, ergenlik dönemleri bir insanın psikolojisini, karakterini önemli ölçüde şekillendirir. uğradığı zorbalıklar travmalara sebep olur, yetişkinliğinde bu korkuların izlerini hep hisseder.
lisedeyken türk edebiyatı dersinde yaşadığım olay aklıma geldi. sınıfın kapısı çalındı, içeri üstü başı toz, ayakkabı izi içinde öğrenci girdi tebeşir istemeye. öğrenci gittikten sonra öğretmene dedik hocam ne bu gibisinden. ya evet arkadaşları uğraşıyordur, deyip geçiştirmişti.
ben orta okulda iken ilkokul kısmıyla aynı binadaydık. ilkokul koridorunda bir kız çocuğunun arkadaşları tarafından dövüldüğünü görmüştüm. benim kız çocuklarına duyarlılığım yüksektir. kızı bu dayaktan kurtarıp öğretmenler odasına götürdüm, öğretmenine halini gösterdim. kadın öğretmeni beni azarladı.
bu örneklerin dışında okul yurtlarında, dışarıda da süren akran zorbalıklarına karşı milli eğitim bakanlığının harekete geçmesi gerekir. akran zorbalığı insanın bilinçaltında büyük hasarlar bırakır. çocuk istismarından farkı yoktur. ailelere de bu konuda duyarlılık kazandırılmalıdır. -
42. sözlükçülerin en sevdiği pokemon
bulbasaur’dur.
pokemon haliyle diğer pokemonları korur, onların bilinçsiz pokemon eğiticilerinin eline geçmesini engellemek için her gün devriye gezer. net bir şekilde bordo berelidir.
zaten bizimkilerin ekibine de kendi isteğiyle katılır. karizmadır yani. sesi de çok güzeldir. -
43. tavuğu bir üst noktaya taşıyan küçük detaylar
merdiven.
-
44. akp'nin gidici olması
chp gibi zihniyet gelecekse allah korusun team...
yahu ülke dibe vurmuş halen işleri chp ile..
ne kadınlarımız kaldı, ne çocuklarımız, ne ahlak, ne riyakat
tek dürüst kurum kalmadı
millet borç batağında , insanlar işsiz
babalar kendini asıyor ,yakıyor intihar ediyor
halen chp chp chp
zihniyetiniz batsın -
45. 25 şubat 2020 diyanet basın açıklaması
"başkanlığımız stratejik plan çerçevesinde personelimizin yeni gelişmelere intibakları" ... denmiş. yeni gelişme derken din alanında hangi yeni gelişme kastedilmektedir. yeni frameworkler çıkıyor da biz mi haberdar olmuyoruz. akıllarda deli sorular.
-
46. istanbul havalimanı
pazar günü gece 00.15'de istanbul havalimanı'na indim. gitmem gereken yer levent, bir an önce eve ulaşmak için koşarak havaş'a yetişmeye çalıştım kendimce. gidince ne göreyim havaş en erken 01.30'da var. hatta bir sonraki havaş da 05.30'da. mecburen soğukta 1 saat beklemek zorunda kaldım bir çok yolcu ile beraber.
yapacakları işi sikmek istiyorum. dünyanın en büyük en efsane havalimanını yaptık diye ağlayıp zırlayıp, en temel problemi çözememek sadece bu basiretsizlerin işi olabilir. -
47. yazarların minimalist mutluluk sebepleri
gece olunca sıcacık yatağıma girmek, yorganı üzerime çekip iyice gömülmek ve kendime sarılmak.. bir süre uykuya direnip düş kurmak sonrasında ve uykuya teslim olmak, sakin ruh haliyle.
-
48. sonu rak ile biten sözcükler
adama bak, sırf birileri yarak yazsın diye başlık açıyor. nasıl adamsınız lan siz.
-
49. galatasaray taraftarının utanç verici bestesi
ortamda üzerine galatasaray forması giydirilmiş bir kız çocuğu vardır ve vidyonun her anında kulağını kapatmaya çalışmaktadır.
bu rezillik, bu iğrençlik kabul edilemez.
tabii ki fenerbahçe taraftarını da aklamaz.
herkes rezilliğini kabul etsin. -
50. atm ile işi bir türlü bitmeyen insan
teknoloji gelişti, herkesin elinde akıllı telefon var ama inatla doğalgaz, su parasını atm'den yatıranlar var. bunları beklemekten ağaç olursun özellikle kamu bankaları atm'lerinde. "akıllı telefon uygulamalarından anlamıyorlar" diyenin ağzına kürekle vururum. her sikimden anlıyorlar, ellerinde telefon facebook'tan çıkmıyorlar. (emin olun çoğu karı düşürmek için millete özelden yazıyorlar)
hepsi yaşlı da değil, geçen amk malı en fazla 40 yaşında ağaç etti atm önünde bizi. baktım doğalgaz faturasından abone no okuyor, bir yandan atm'ye giriyor falan, lanet gitsin deyip bir süre sonra uzaklaştım oradan.
bence hala atm'den yatırmalarının sebebi, internet bankacılığındna yatırırsak belki ödenmez, belki sisteme işlenmez eski kafalılığı. bunun başka açıklaması yok.