kayayi delen incir17
profili

  • kandilde alkollüsün bir de sedye mi istiyorsun

    mesleğinden olmasını, aç kalmasını, kaldırım taşlarını emiklerken gebermesini umduğum kişinin söylemi.
    böyle tiplere herkesin istediği her zaman alkol alabileceğini öğreteceğiz.

    not: müslümanım. şu ana dek oruç kaçırmadım bu sene. insanın günaha girme özgürlüğünün olduğunu kurandan biliyorum.

  • 30 yıl sonra çocuklara anlatılacak üç futbolcu

    (bkz: arda turan)

    bu adamın hayatını anlatıp çocuklarıma "bakın oğlum/kızım çok yetenekli, çok kabiliyetli falan olabilirsiniz ama bu örnekte de gördüğünüz gibi kendini geliştirme isteğiniz ve daha da önemlisi sağlam bir karakteriniz yoksa bir süre sonra çöpe dönüşürsünüz" diyeceğim.

  • 29 nisan 2018 rte'nin bedelli askerlik açıklaması

    reis çıkmayacak dediğine göre birkaç ay içinde çıkar bedelli muhakkak diyerek sevinçle karşıladığım açıklamadır.

  • kültürlü insanların genelde fenerbahçeli olması

    kültürlü insanların genelde futbolla ilgilenmemesi gerçeği yanında hiçtir.

  • mhp'ye stepne diyecek kadar şuurunu kaybetmek

    (bkz: yazık kimin çocuğuysa)

  • türkiye'yi işgal edecek değiliz

    klasik milliyetçi romantikleri, bordo klavyelileri görmemizi sağlayan başlık.

    arkadaş adam kalkmış türkiye'yi işgal etmen o kadar kolay değil demiş.
    edirne'den girip ebemizi sike sike kars'tan çıkarlar arkadaşlar.

    bakın böyle olsun istemiyorum. gerçekten. işgal edilelim de istemiyorum ama gereksiz romantizm yapmayalım allahaşkına.
    elimizde savaş sanayisi yok, ordunun amına koyulmuş, millet bilmemkaçbin parçaya ayrılmış her parçası diğerine kin güdüyor. neymiş?? gömecekmişiz almanları. ulan adamlardaki teknoloji füzeyi senin tam makatına denk getirebilecek seviyede gerizekalı neyi gömüyorsun allaasen?

    şimdi birileri kalkacak "ama ı. dünya savaşı da öyleydi bak nası aslanlar gibi kurtulduk höleleley" yapacak. ona da cevap verelim.

    artık işler yüz yıl önceki gibi değil amk müptezel gerizekalısı. nükleerinden kimyasalına zibilyar çeşit silah var. iki tane salladılar mı değil savaşmak götüne hakim olamayıp bağırsaklarını sıçarsın asfalta.

    özetle romantizme gerek yok arkadaşlar. her bir uzvu tek tek işlevsizleştirilmiş, adım adım çaresizliğe mahkum edilmiş bir milletiz.

    edit: ya amk gerizekalıları hala iman, feda etmek, kurtarmak falan diyorsunuz bir de bana laf ediyorsunuz. ben size hepimiz ölmeyiz demedim. kendimizi feda etmeyiz de demedim. bunları yaparız belki ama bunlar bir sike yaramaz gerizekalı. sen nükleer silaha, kimyasal silaha karşı hangi iman dolu göğüs ile duracaksın zihniyetini siktimin malı.

    1910'larda 20'lerde bu işler kolaydı. savaş ve silah sanayisi vardı ama müthiş farklar meydana getirmiyordu. askerin motive olması, komutanın kabiliyetli olması, iman, feragat vs bunlar önemli unsurlardı savaş meydanında. adam artık yerinden bile kalkmadan ülkeni dümdüz edebilecek güce sahip sen neyi neyle savunuyorsun gerizekalı andaval yaa.

    bir de şuna da eminim bu çok vatanperver gözüken yavşaklar savaş çıktığında ilk teslim olanlar, topukları götüne vura vura ilk kaçanlar olacak. tarihsel kanıt istiyorsanız milli mücadelenin esas tarihine bakın. resmi tarihte anlatılana değil. kahraman anadolulu dediğiniz tipin savaştan nasıl götü üç buçuk ata ata kaçtığına, askere alınmamak için parmaklarını falan kesmelerine bakın. çok çok üşeniyorsanız yakup kadri karaosmanoğlu'ndan yaban okuyun.

  • kendisinden hoşlanılmasına öfkelenen kız

    hoşlanan kişinin kadının standartlarına uymadığını gösterir.
    kadının istediği gibi bir erkek olsan (güç, para, yakışıklılık, kas, kültür artık kadının istediği neyse) çok romantik çok ponçik bir insan olacaksındır ama kadının istediği gibi olmadığın için bizim kadınlarımızda da insan gibi reddetme kültürü olmadığı için ağzına sıçıp gönderecektir.

  • 29 mayıs 2017 izmir yağmuru

    bornova'daki evimi deniz manzaralı yapan yağmur.
    ev sahibi aradı kiraya zam yapacakmış.

  • 10 aralık patlamasından sonra istifa etmem

    az önce gerçekleşen hadisedir.
    10 aralık günü istanbul'da gerçekleşen patlamaya ihmal sonucu neden olduğum için. şüphelileri bulmak üzerine istihbarat çalışması yapmayıp bu felaketin gerçekleşmesine sebep hazırladığım, halkımızın güvenliğini hiçe saydığım için bağlı bulduğum türkiye cumhuriyeti vatandaşlığından istifa etmiş bulunmaktayım.
    bu şartlarda yapılabilecek en onurlu davranışın bu olduğuna inanıyorum.

  • önüne geleni vatan haini ilan eden öküz

    ekşi sözlükte çok bulunan yüzde yüze yerli ve milli öküz türüdür.
    bu adamlara göre ülkedeki çocuk tecavüz vakalarına dair uluslararası düzeyde bir farkındalık yaratmak için yabancı hashtag kullanan adam vatan hainidir.
    ülkenin hukuksuzca ışıd'e yaptığı silah sevkiyatını millete duyurduğu için hapse atılmaya çalışılan kendisine suikast girişmi yapılan bir adamın ülke dışına kaçması vatan hainliğidir.
    kendisinin giydiği don bile avrupa malıyken "avrupa malı almayıp ne yapacaz" diyen adam mesela vatan hainidir.
    hay alın vatanınızı da bir tarafınıza sokun.

  • kendisine atatürk soyadını koyan liderin niyeti

    yoktur.
    mustafa kemal kendine soyadı olarak "öz" kelimesini beğenmiştir. yani millet bıraksa şu an mustafa kemal öz olarak anılacaktır fakat bir grup kendisine atatürk soyadının verilmesini uygun görür ve bunu kanuna da geçirir hatta agop dilaçar kendisine imza beş tane imza tasarlar içlerinden birini seçmesi için. mustafa kemal de adeta ne yapalım deyip kabul eder.

    cahil olmasanız, araştırsanız, öğrenseniz bir şeyleri anlayacaksınız ama...

  • türkiye bir dizi olsaydı

    türk aile yapısına uygun olmadığı için yayından kaldırılırdı.

  • ecem uzgör'ün sağ ayak başparmağı

    kadın için tek değerin güzel olmak olduğu bir toplumda kutsalına hakaret edilmiş pozları takınan ortadoğulu kadın.
    biri bana çirkin adamsın dese mesela göbeğime şıp şıp vurup biliyorum amk derim. ama kadında işler öyle yürümüyor kadın güzel olmayınca yaşam hakkı yok gibi görülüyor zira buralarda.
    fakat "sağ ayak baş parmağımı öptürmeyeceğim adamlar" gibi zincirleme kezbanlık tamlaması kurabilen bir kadın kusura bakmasın dünya güzeli bile olsa beş para etmezdir.

  • zengin yapınca flört fakir yapınca taciz

    ülkemizde bir kısım dişinin kafasına kodlanmış algı.
    bakın ben burada tacizi falan meşru görmüyorum. kadın düşmanı falan da değilim. bilakis zar zor edindiğim yüksek lisansımda tez olarak tüm aksi yönde telkinlere, "bak ileride işin zorlaşır" şeklinde uyarılara rağmen toplumsal cinsiyet sosyolojisi çalışmaya karar vermiş bir insanım fakat bu gerçek reddedilecek gibi değil.
    çok değil kısa bir süre önce o sıra yolculukta olan bir kadın arkadaşımla şöyle bir konuşma geçti aramızda
    "bu x turizme sinir oluyorum yaaa aldıkları elemanlara dikkat etsinler. saatlerdir tacize uğruyorum muavin tarafından"
    "ne yaptı ki yavşak?"
    "yaaa gelip gelip bir isteğiniz var mı? bir ihtiyacınız olursa çekinmeyin çağırın deyip duruyor gece gece terbiyesiz"
    şimdi aranızdan inanmayan falan olacak ama konuşma çok ne bu. inanmayanın da ana rahmine kadar yolu var.
    aynı kadın birey sonraki süreçte iyi bir şirkette çalışan, sağlam bir geliri olan ve yine muhabbeti olmayan başka biri tarafından stalklanıp faceden eklenince "ayy şu şapşiğe bak nasıl da aramış taramış ulaşmak için üşenmemişş." demekten geri durmamıştır.

    sevgili kadın arkadaşlar. ilişkiler tahmin edebileceğiniz üzere kur yapma ile başlar ve kur yapma mevzuu da en azından medeni kişiler arasında para ile alakalı bir şey değildir. yani gittiğiniz restoranda size şef aşçı da, restoran sahibi de, garson da kur yapabilir. en kötü ihtimalle garsonu reddedersin olur biter. ama garsonun hareketine taciz deyip mekan sahibinin hareketine ayy şapşik diyorsanız sizde bir sıkıntı vardır.
    velhasıl olumlu ya da olumsuz ikisine de aynı tepkiyi vermek mantıklı olan

    ha "allahın garsonu, kuryesi, muavini bana nasıl kur yapar pis fakir ıyk" diyorsanız o başka. sizi altın kaplama vajinalarınızla başbaşa bırakalım siz de gayet önemli bir kavram olan tacizi bu kadar ayağa düşürmeyin.

  • eşcinsel hastasıyla dalga geçen doktor

    meslekten atılması gereken bir diplomalı eşşektir.
    1) eşcinsel ve yahut değil bir hastanı net bir şekilde teşhir etmişsin, bu suçtur sayın davar
    2)zamanında hipokrat yemini ederek herkese eşit mesafede olacağını söylemişsin ayrımcılık yapmak senin işin değil yavşak.
    3)bir de bu hatalarını yüzüne vuran insanlara amanın siz neden memleket meselelerini bu kadar dert etmiyorsunuz diyorsun ki senin gibi malların doktorluk gibi mevkilere yükselebilmesi zaten bu memleketin bir meselesidir şerefsiz.

  • 4 mayıs 2016 şafak sezer'in kalp krizi geçirmesi

    gereksiz hümanistleri ortaya seren olay.
    arkadaşım her gün onlarca yüzlerce insan ölüyor kalp krizinden. çoğu da bu şafak sezer denilen kımıl zararlısından daha faydalı, daha birikimli, daha düzgün insanlar. her birine tek tek ağlayalım mı ne yapalım nasıl yapalım allahaşkına?
    bir de başlık altında bu oksijen israfına sanatçı diyenler olmuş ki kendisinin sanata dair yaptığı tek bir şey gösterilmesi halinde malımı mülkümü satıp yozgat'a yerleşeceğime buradan 70 milyonun önünde söz veriyorum.

  • e-kitap servisi meritokrasi

    türk edebiyatı alanında yüksek lisans yapan bir öğrenci olarak ayıla bayıla kullandığım, zerrece vicdan azabı hissetmediğim servis.
    gelirim ayda 800 liralık geri ödemeli kredi ve dahi part time çalıştığım iş yerinden aldığım 200-250 liradan ibaret. izmir'de bir kiralık evde kalıyorum ve hocaların bizi sorumlu tuttuğu tüm kitapları bizzat almaya kalksam ayda 250-300 lira gibi bir kitap masrafım olacak. ege üniversitesi kütüphanesinde bahsedilen kitapların büyük çoğunluğu yok. aslına bakılırsa var da hocalarımız lisans ile yüksek lisans öğrencilerini çoğu zaman aynı kitaptan sorumlu tuttuğu ve lisanslara bizden önce kitapları bildirdiği için kitaplar biz kütüphaneye gittiğimizde çoktan talan edilmiş oluyor.
    ha bu yukarıda bahsettiğim 250-300 liralık kitap masrafı yalnızca ders adına sorumlu tutulduğumuz kitaplar. bir akademik kariyer sağlayabilmek ve kendi entelektüel merakımı tatmin edebilmek adına okumam gereken kitaplar ayrıca bir meblağ. muhteşem can yayınları umberto eco kitaplarına indirim lütfetmişler. gülün adı'nın indirimli fiyatı 28.50 lira idi yanlış hatırlamıyorsam. bakınız indirimli fiyat diyorum. düz hesap 30 tl diyelim şu fiyata ki 30 tl ile bir hafta boyunca yeme içme ihtiyacımı karşılamak zorunda kalmışlığım var. bu da not olarak kenarda dursun.
    yarın öbür gün akademik bir görevle sağlam bir maddi olanağa kavuştuğumda bu kitapların hepsini tek tek edineceğimi bildiğim için bu servisi kullanmak beni zerrece rahatsız etmiyor. beni rahatsız eden birikim sağlamaya çalışan insanların kitap almak için yemeden içmeden (özel zevkten, lüksten falan değil yemeden içmeden) para arttırıp kitapları almak zorunda kalması. bugüne kadar hayranlıkla okuduğum hiç bir yazarın da yazma işini para için yaptığına şahit olmadığım için etrafımda maddi durumunun kötü olduğunu bildiğim tüm okuyucuları zevkle bu ağa davet ediyorum.

    hadi az ötede duyar kasın.