santradauclusex36
profili

  • ekrem imamoğlu

    adam tam bir teşkilatçı. seçimden sonra değişim dedi. boş konuşmadığı ortaya çıktı. birçok ilde delege seçimlerinin kaderini değiştirdi. istanbul il başkanlığını söke söke aldı. ve asla olmaz denileni yaptı. bu kurultay yapısıyla atatürk gelse kazanamaz algısını yerle bir ederek genel başkanlık koltuğundan bay kemal'i indiriverdi. ve bunu istanbul belediye başkanlığı'nı bırakmadan yaptı. bir taşla 3 kuş vurdu. hem belediyenin chp'de kalmasını sağladı hem ülke ve chp'yi bay kemal'den kurtardı hem de önümüzdeki seçim için yeni ittifakların önünü açtı. büyük teşkilatçı vesselam..

  • muharrem ince

    1- ilk önce cumhurbaşkanı adayı olacağım dedi. kimse bir anlam veremedi. bu adam niye böyle oy bölüyor diye herkes birbirine sormaya başladı. ben oy bölmüyorum matematik bu ülkenin en büyük sorunu dedi. ancak seçmen sosyolojisi ve ikinci tur psikolojisinden hiç bahsetmedi. meclis aritmatiğini hesaba katmayan bir matematik hesabı yaptı.

    2-fatih altaylı'nın programına katıldı. herkes akp'yi eleştirecek diye beklerken muhalefete kin kustu. ilk turda yüzde 30 ikinci turda yüzde 65 oyum var dedi. sonra da belli mi olur adaylardan biri çekilir de ben ikinci tura kalırım şeklinde seçmenlerle maytap geçen bir açıklama yaptı. fatih altaylı kendisine sandıklara sahip çıkabilir misiniz diye sordu. hayır çıkamayız biz yeni kurulmuş bir partiyiz dedi. yani kendisi ikinci tura kalırsa sandıklarda akp'lilerin olacağını itiraf etmiş oldu.

    3- imza toplama süreci başladı. ilk gün herkesin koşa koşa imza vereceğini düşünürken 6 günde ancak 115 bin imza toplayabildi. sonra da istesek 1 günde toplardık ama akp'nin yardım ettiğini söylerlerdi dedi. aynı saatlerde sosyal medyada akp'lilerin koştura koştura imzaya gittiği görüntüler yayınlanıyordu.

    4- kılıçdaroğlu kendisine nezaket ziyaretinde bulundu. hoşgeldiniz güle güle diyerek kendisini kovdu.

    5- teklif yok dedi. chp kurmaylarının kendisine teklif yaptığı ortaya çıktı. ayrıca fikri sağlar ve hikmet çetin gibi chp'nin önemli isimleri de arabuluculuk yapmıştı. hepsini reddetti. hatta hikmet çetin verdiği röportajda "seçim ikinci tura kalırsa işimizin zorlaşacağını söyledim aldığım cevap bana ne benim meselem değil şeklinde oldu" dedi. muharrem ince ise daha sonra hikmet çetin'i yalanlayarak kendisine mesaj attığını ve gençlerin deyimiyle hikmet çetin'e whatsaap'tan yürüdüğünü söyledi. halbuki gençlerle arasının çok iyi olduğunu söyleyen birisinin yürümek kelimesinin de ne anlama geldiğini bilmesi gerekirdi.

    6- bolu'da pazar günü taşıma suyla bir miting yaptı. bin kişi anca toplayabildi. sağa sola dans gösterisi yaptı. ekmeği zor alan millete füzyon füzyon füzyon dedi.

    7- bir telefon bir otobüse yenileceksiniz dedi. garajdan lüks arabalar çıktı.

    8- 10 nisanı işaret etti. muhalefetin bölüneceğini düşündü. parti sözcüsünün eşinin nerde çalıştığı ortaya çıktı. yetmedi parti sözcüsü imamoğlu ve yavaş'ın miting yapmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. bu kamuoyu nezdinde tepkiyle karşılandı. sonuçta 10 nisan döndü dolaştı kendi partisini vurdu.

    9- 2018 yılında selahattin demirtaş'ı ziyaret etti. salınmasını ve özgür bir biçimde seçim çalışması yürütmesi gerektiğini söyledi. sonra da koştura koştura hakkari'de miting yaptı. 2. tura kalırsa hdp oylarına ihtiyacı olacağını biliyordu. hdp'li bakanım da olacak dedi. karamollaoğlu'nu cumhurbaşkanı yardımcısı yapacağım da dedi. bir komutana ise senin apoletlerini sökecegim diye meydanlarda bağırdı. 2023 yılına geldiğimizde ise milliyetçi ayaklarına yatmaya başladı. yaptığı bakanlık teklifi hafızalarda tazeliğini korurken chp'yi hdp'yle beraber olmakla suçladı.

    10- bir youtube programına katıldı. programda sergilediği tavırlar daha program yayınlanmadan alay konusu oldu. füzyon sorusuna interstellar filmini 4 kere izledim diyerek cevap verdiği iddia edildi. bir yalanlama gelmedi.

    11- gazetecilere küstü. sanatçılarla polemiğe girdi. boğazda viski içerek beni eleştiriyorsunuz dedi.

    12- program program dolaştırılıyor. bu sefer de candaş tolga'nın programına çıktı. yine muhalefete kin kustu. boşanmış bir kadın gazetecinin soyadından ve saç renginden bahsetti. izleyiciler bir alaka kuramadı. ne diyor bu adam demeye kalmadan genelevden de oy istenir dedi. sanki genelevde çalışanlar bu ülkenin vatandaşı değilmiş gibi bir ötekileştirme içine girdi. aynı programda çydd için söylediklerinden sonra çydd kendisine özür dileme çağrısında bulundu.

    şahsi fikrim bu adamın alacağı oy oranı yüzde 2-2.5 olur. sinan oğan da 1- 1.5 arası alır. ikisinin toplamı 4'ü geçmez. kemal kılıçdaroğlu ilk turda yüzde 54-56 civarında bir oyla cumhurbaşkanı seçilir. bu adam ciddiye alınacak birisi olmadığı gibi seçim sonucunu etkileyebilecek birisi de değildir. seçimden sonra anca çiçek sular domates falan eker biçer.

  • 13. cumhurbaşkanı ekrem imamoğlu

    edit: ya nasıl aday olabilir eğer aday olursa yargıtay'dan hemen onanır o yüzden aday olamaz, olmamalı diyenler var. bir kere karar yargıtay'da kesinleşmeden siyasi yasak geçerli değil. ayrıca yargıtay aşaması 2 seneden önce bitmez ve imamoğlu zaten cumhurbaşkanı seçilmiş olur. ve görevdeki bir cumhurbaşkanı "ahmak" dedi diye görevden falan alınamaz. haa velev ki yargıtay aşaması ışık hızıyla bitti ve adaylık engellendi o zaman da cumhurbaşkanı adayı engellenmiş bir muhalefet milletvekili seçimlerinde oy patlaması yapar. meclis çoğunluğunu rahat bir şekilde ele geçirir ve hemen erken seçim kararı alır. ardından da mansur yavaş'ı aday yapar. tek konu siyasi yasakların bitirilmesi olur ve rahatça kazanır. çünkü muhalefetin bir değil iki tane parlayan yıldızı var. biri imamoğlu diğeri yavaş.

    bugünkü yargı kararıyla kesinleşmesine ramak kalmıştır. önündeki tek engel kemal kılıçdaroğlu'dur. kemal bey'in bir an önce aday olmayacağını açıklaması ve altılı masayı olağanüstü toplantıya çağırması gerekmektedir. acilen toplanacak altılı masa da vakit kaybetmeden ekrem imamoğlu'nu cumhurbaşkanı adayı ilan etmelidir. aksi bir kararda seçim ilk turda değil yarım turda kaybedilir. 50 ilin sonuçları erdoğan için yeterli olur. son 30 ili saymaya gerek bile kalmaz. çünkü imamoğlu'nun arkasında duramamış bir masanın adayı hiç hoş karşılanmaz. imamoğlu'nu yediren yenilir. ama gördüğüm kadarıyla kılıçdaroğlu da almanya seyahatini yarıda kesip türkiye'ye geliyormuş. çok olumlu bir gelişme. artık herkes imamoğlu etrafında birleşmeli.

    ekrem bey bundan sonra ya cumhurbaşkanı olur ya da belediye başkanı bile olamaz. karar yüce türk milletinindir.

  • 19 haziran 2020 istanbul yağmuru

    ekrem imamoğlu bereketiyle geldi. istanbul'un barajları doluyor. yeşil toplar üzgün. yeşil toplar mutsuz.

  • 14 haziran 2020 covid-19 vakasının 178239 olması

    bilim kurulu eğer bu normalleşme sürecine itiraz etmediyse istifa etmelidir. demek ki durumu öngörememişler. yok itiraz ettiler de önlerine siyaset çıktıysa yine istifa etmeliler. demek ki sözleri dinlenmiyor ve boşa nefes tüketiyorlar. yani iki türlü de istifa etmeliler.

  • hdp'nin kapatılması

    1-hdp kapatılır.
    2-60 milletvekilinin milletvekillikleri düşer.
    3- o bölgelerde ara seçim yapılır.
    4- hdp'nin yeni parti kurup ara seçimlere girmesi mümkün olmaz.
    5- ya seçimlere hiç katılmazlar ya da bağımsız olarak girerler.
    6- eğer seçimlere bağımsız olarak girerlerse en fazla 20 milletvekili çıkarırlar.
    7- kalan 40 milletvekilini akp kazanır.
    8- akp artı mhp milletvekili sayısı 380'e çıkar.
    9- böylece anayasayı değiştirip referanduma götürücek çoğunluğa ulaşmış olurlar.
    10- referandumdan evet çıkar.
    11- böylece iki turlu cumhurbaşkanlığı seçimi tek tura düşer.
    12- ancak esas bomba anayasada cumhurbaşkanın en fazla 2 değil tam 4 defa seçilmesini sağlayacak yeni bir düzenleme yapılması olur.
    12- böylece tek turlu seçimin avantajını çok iyi değerlendirecek olan erdoğan 2023'te ve ondan sonraki iki dönemde de yani 2028 ve 2033'te en çok oyu alarak tekrar cumhurbaşkanı seçilir. 2038'e kadar da cumhurbaşkanlığını sürdürür...

    bu durumu bozmak için bütün muhalefetin tek aday üzerinde uzlaşıp seçimlere o şekilde gireceğini düşünmek ise aşırı iyimserlik olur. çünkü muhalefet ideolojik olarak çok fazla bölünmüş durumda. bu da muhalif seçmenin konsolide olmasını engelleyen bir durum. seçimi kaybettirecek kadar bir seçmen aday memnuniyetsizliği nedeniyle sandığa gitmeyecektir. ancak seçim iki turlu olsaydı ve ilk turda hiçbir aday kazanamasaydı durum psikolojik olarak çok daha farklı olurdu. ikinci tur öncesi dönecek pazarlıklar ve ilk turu kaybetmemenin muhalefet açısından yaratacağı motivasyon işin rengini değiştirebilirdi.

    peki o zaman muhalefet ne yapsın? dükkanı kapatıp gitsin mi? tabiki hayır. meclise odaklansın. 300 milletvekilini geçmeye çalışsın. böylece istediği yasaları çıkartabilir ve denetleme mekanizması görevini görür. bu yeterli mi? tabiki değil. ancak ellerinden sadece bu gelir. çünkü hiçbir zaman oyun kuramadılar. her zaman kurulan oyunların figüranı oldular. bir figüran için mecliste çoğunluk yakalamak bile hayallerin çok ötesinde bir başarıdır. ancak ipler akp'nin elinde. pat diye dar bölge sistemini getirip senin figüranlığına bile son verebilir. ipleri vermeden önce düşüneceklerdi bunları. düşünemediler..

  • 12 mayıs 2020 covid-19 vakasının 141475'e çıkması

    günlük 1700 vaka varken normalleşme mormalleşme olmaz. ben balkona bile çıkmam. size hayırlı tıraşlar.

  • 27 eylül 2019 türk telekom deprem açıklaması

    ben bedava bir şey istemiyorum. hele sus payı hiç istemiyorum. sadece ödediğim paranın hakkını istiyorum. bir daha deprem olursa benim hattım kesilecek mi kesilmeyecek mi? enkaz altında kalırsam birilerine ulaşabilecek miyim yoksa öyle kurbanlık koyun gibi ölmeyi mi bekleyeceğim? bunların cevabını istiyorum.

  • 25 ağustos 2019 konyaspor'un verilmeyen penaltısı

    yüzde yüz penaltıdır. gs'nin aleyhine bir durum oldu mu var odası bir anda yok odasına dönüşüyor.

    (bkz: yok odası)

  • melih gökçek'ten imamoğlu'na cep göndermesi

    yuh artık adamın bebekliğine kadar inmişler. yakında "sen annenin karnındayken fazla tekme atıyormuşsun. şiddete meyillisin yani. aha al bu da ultrason fotoğrafın" derlerse şaşırmayın.

  • 12 aralık 2018 chp iyi parti ittifakının dağılması

    ne bekliyordunuz ki? birisi koltuğuna zamkla yapışmış gitmiyor. öbürü istifa ediyor. sonra torunum istedi geri döndüm diyor. akp bile kendine güvenemiyor mhp ile ortaklık kuruyor. bunlardaki lükse bak mq. ittifak beğenmiyorlar. pazarlıkta anlaşamıyorlar. azalarak değil de ışık hızıyla bitseler de kurtulsak şu muhalefetten. 100 yıllık tarihimizde denk geldiğimiz muhalefete bak. şansımıza tüküreyim.

  • 2019 yerel seçimlerinde 3 büyük il tahminleri

    saat 08.00-17.00 arası oy kullanmaca. ve de gavura vurur gibi mühür vurmaca. arada twitter'a düşen usulsüzlük haberleri.

    saat 20.00 gibi chp genel merkezinden gelen " öndeyiz, sandıkları terk etmeyin" açıklaması. halk tv'nin gaza gelmesi. grafikler eşliğinde henüz chp'nin önde olduğu mahallelerde sandıkların açılmadığının söylenmesi. ancak yüz ifadelerinden buna kendilerinin bile inanmadığının belli olması. (yalnız grafik vereceklerinden pek emin değilim. henüz öyle bir teknolojiye geçmemiş olabilirler:)

    saat 22.00- 22.30 arası balkon hazırlanıyor haberleri.

    saat 24.00 civarı balkon konuşması ve dombıra.

    ertesi gün öğlen saatlerinde kılıçdaroğlu'nun kameralar karşısına geçmesi. ve bu seçimlerin esas kazananının chp olduğunu söylemesi. ve kapanış.

    benim tahminim bu yönde. hadi hayırlı tıraşlar...

  • 15 kasım 2018 akit gazetesi provokasyonu

    bu tip gazeteler veya dergiler niye var?

    performans değerlendirmede yapılan hatalardan birisi de kontrast hatasıdır. mesela işe alım sürecinde yapılan görüşmelerde kişilerle ilgili yapılan değerlendirmeler birbirini etkiler. örneğin çok çok başarısız birisiyle görüşme yapıp hemen ardından vasat birisiyle görüşme yaparsanız, o vasat kişiyi olması gerektiğinden çok daha yüksek bir puanla değerlendirebilirsiniz. işte buna kontrast etkisi denir.

    şimdi bu akit tipi oluşumların da kontrast etkisi yaratmak gibi bir misyonları var. bir bakıma " ölümü gösterip sıtmaya razı etmek". de diyebiliriz. bunların görevi en uç, en radikal, en saçma sapan, en olmayacak şeyleri gündeme getirip daha ılımlı bir islamlaştırma projesine katkı sağlamak. yani bunlar toplumun ezici bir çoğunluğunun garip bulduğu en uç şeyleri söyleyecek; mesela şeriat gelsin diyecek. öte yandan belki direkt olarak şeriat gelmeyecek ama mesela alkol yasağı koyulacak. bizler de şeriat gelmedi diyip alkol yasağına razı olacağız. bu hamleyi çok da olumsuz puanlamayacağız. çünkü bize en kötü ne olabileceğini söylediler. insanları bununla korkutmuş oldular. o yüzden bizler de daha azını gördüğümüzde bunu normal karşılamaya başlayacağız. biz " oh işte akit'in istediği olmadı" derken atılan adımları görmeyeceğiz. veya olması gerekenden daha az önemseyeceğiz. yine yeri gelecek tıpkı bugün olduğu gibi atatürk'e en olmadık hakaretlerde bulunup daha düşük dozajlı hakaretlerin önünü açmaya çalışacaklar. teröristlerle yan yana koyacaklar ki diğer hakaretleri çok da umursamayalım.

    yani kısacası bu akit tipi oluşumların görevi atatürksüz bir islam cumhuriyetine geçişin yapı taşlarını döşemektir.

  • pöh'ün tekbirli yemin töreni

    öncelikle bizi bir arada tutan şey göğsümüzdeki iman falan değil, laikliktir. göğüsteki iman insanları bir arada tutsaydı ırak, suriye, afganistan gibi ülkeler paramparça olmazdı. milyonlarca insan can havliyle türkiye'ye sığınmazdı.

    böyle bir yemin icat ederken türkiye cumhuriyeti vatandaşı olup müslüman olmayan insanların rencide olacağı hiç mi düşünülmedi? müslüman olmayan insanlar bu ülkede askerlik yapmıyor mu? vergi vermiyor mu? bu yeminle devletin kolluk güçlerinin bütün inançlara eşit mesafede olacağının garantisini nasıl vereceksiniz? diğer inanç grupları ve inanmayanlar için de ayrı yemin törenleri düzenlemeyi düşünüyor musunuz? o zaman yılın 365 günü yemin töreni düzenlemeniz gerekmez mi? laiklik ilkesinin amacı bütün bu sakıncaları gidermek değil mi?

    tabii 16 yıldır laikliğe aykırı eylemlerin odağı olmaktan ceza almış bir parti tarafından yönetilince, yukardaki soruların da fazla bir anlamı kalmıyor.

  • 24 haziran 2018 seçiminde yaşanacak olan sürpriz

    bugüne kadar hemen hemen bütün seçimlerde sürprizler yaşandı.

    1999 seçimlerinde dsp'nin birinci parti olup, ecevit'in başbakan olması çok da tahmin edilen bir durum değildi.

    2002 seçimlerinde ise akp'nin iktidara geleceği belliydi. ama anayasayı değiştirecek bir çoğunlukta milletvekili çıkartması ciddi bir sürpriz olmuştu. hiç kimse dyp ve mhp'nin aynı anda baraj altında kalacağını tahmin etmemişti.

    2009 yerel seçimlerinde ise akp yüzde 39 civarı bir oy alarak herkesi şaşırttı. çünkü seçimler ''one minute'' çıkışının hemen ardından yapılmıştı. erdoğan davos'tan dönüşte adeta julius caesar gibi karşılanmıştı. herkes akp'den oy patlaması bekliyordu. ancak sandıktan tam tersi bir sonuç çıktı.

    2007 ve 2011 genel seçimlerinde ise meydanlarda cumhuriyet mitinglerinin de etkisiyle yükselen bir muhalif dalga vardı. ancak meydanlardaki bu dalga sandığa yansımadı. ve akp beklenenin çok üzerinde bir oy aldı.

    2014 yerel seçimleri ise 17-25 aralık'ın hemen ertesinde yapılmıştı. akp'de büyük bir düşüş beklenirken yüzde 44 civarında bir oy aldılar. herkes mustafa sarıgül veya mansur yavaş'tan en az birisinin seçimleri kazanacağını düşünüyordu. ancak bu gerçekleşmedi.

    2014 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ise herkes ekmelettin ihsanoğlu gibi çok zayıf bir aday karşısında erdoğan'ın oy rekoru kıracağını düşünüyordu. ancak beklenen olmadı. katılımın azlığına rağmen erdoğan 51,8'de kaldı.

    7 haziran seçimlerinde ise iki büyük sürpriz yaşandı. akp yüzde 40 civarında bir oy alarak tek başına iktidarı kaybetti. bir diğer sürpriz ise hdp cephesinden geldi. herkes baraj civarında bir oy alacaklarını tahmin ederken barajın yüzde 30'u üzerinde bir oy almayı başardılar.

    1 kasım seçimlerinde ise akp yüzde 50'lere yaklaşan bir oy oranı alarak yandaş anketçileri bile yanılttı.

    16 nisan referandumunda ise bütün engellemelere rağmen hayır cephesi yüzde 50'ye yaklaşarak beklenenin epey üzerinde bir oy almayı başardı. üç büyük şehirde birden hayır çıkması ise tam bir sürpriz oldu. seçimin en büyük sürprizi ise ysk'dan geldi. nur topu gibi mühürsüz zarflarımız olmuştu.

    seçimlere baktığımızda bu tip sürprizlerle karşılaşabiliyoruz. muhtemelen bu seçimde de bir veya birkaç partinin beklenin çok üzerinde veya çok altında bir oy alarak herkesi yanıltacağını düşünüyorum.

  • şenol güneş'in soyunma odasına gidiş videosu

    şenol güneş'in nasıl haince ve vahşice saldırıya uğradığını teyit eden görüntülerdir. adam resmen yüzükoyun yere kapaklanmış. hadi aranızda delikanlı birisi çıksın da, bilerek kendini hiçbir yere tutunmadan, ellerini yere koymadan yüzüstü yere bıraksın. sıkar biraz. hepiniz korkarsınız. çünkü bu şekilde düşmek bile ciddi bir hasar verebilir. kolunuz, çeneniz, dişleriniz kırılabilir. hatta havuza bile böyle atlayamazsınız. 70 yaşındaki birisi ise bunu hiç yapamaz. ancak kafasına ciddi bir darbe alan kişi böyle düşebilir. bu bir film sahnesi olsa dublör kullanılır. o kadar ciddi bir düşüş bu. şenol güneş'e bir kez daha geçmiş olsun diyorum. fenerbahçe çıkarttığı her yeni görüntüyle kendini biraz daha rezil etmeyi başarıyor.

  • 22 nisan 2018 oktay vural'ın istifa etmesi

    çok geç yapılmış bir hamle. bütün muhalifler partiden atılırken nerdeydi? meclis'te çatır çatır anayasa değiştirilip, başkanlık rejimine geçilirken niye itiraz etmedi? kendisi o gün isyan bayrağını açsaydı peşine bir sürü milletvekili takılırdı. ve akp-mhp ortaklığı anayasa değişikliğini referanduma götürecek sayıyı bulamazdı. kendisi bahçeli'den sonra mhp'deki en etkili isimdi. ama anayasa değişikliğini içine sindiremeyip istifa eden sıradan bir milletvekili kadar bile olamadı. atı alan üsküdar'ı geçtikten sonra istifa etse ne olur etmese ne olur.

    kısacası sana kırgınız oktay bey. bizi mücadelemizde yalnız bıraktın.

    tabi bütün bunları söylerken tipik bir chp seçmeni olarak söylüyorum. iyi parti'yi de bu noktada yanlış yönlendirmemek gerekir. eğer oktay vural iyi parti'ye geçerse ufak da olsa bir katkısı olur. çünkü iyi parti'nin ağırlıklı olarak oy alması gereken kesim akp ve mhp tabanıdır. oktay vural ise bu seçmenler nezdinde hala sevilen birisidir. yani kimse oktay vural iyi parti'ye geçti diye iyi parti'ye oy vermemezlik etmez. tam tersine biraz da olsa akp ve mhp'den oy devşirebilme ihtimali yüksektir.

  • acıbadem hastanesinin şenol güneş raporu

    rapor şenol güneş'in yaralandığını doğrulamış. fenerbahçe'ye geçmiş olsun. bu rapor doğrultusunda 3-0 hükmen mağlubiyetleri kesinleşti.

    ilk olarak peruk atıldı dediler. adam çakmak attığını itiraf etti.

    daha sonra beşiktaş hakemden önce içeri girdi dediler. gözlemci raporu hakemin talimatıyla içeri girildiğini ortaya koydu.

    şenol güneş numara yaptı, aslında yaralanmadı dediler. şimdi de hastane raporu ortaya çıktı. ve şenol güneş'in yaralandığını teyit etti.

    sırada ne var? daha ne kadar rezil olabilirsiniz acaba?

  • ufak tefek cinayetler

    posta gazetesi yazarı yazgülü aldoğan diziyi artık neden izlemeyeceğini anlatan güzel bir yazı yazmış:

    "kadınlar kötü, erkekler salak!

    tüsiad’ın tv dizileriyle doğru rol modeller yaratma çabası önemli. oyuncuları dikkatimi çektiği için ufak tefek cinayetler dizisini izliyorum; ama senaryo tıkandı: dizideki bütün kadınların birbirlerine entrika yapmaktan başka tek derdi kocalarını elde tutmak, güzel ve şık olmak. erkekler ise süzme salak.

    hepsi karılarının elinde birer oyuncak! bir tek mi düzgün kadın olmaz? sürekli kumpasa uğrayan dr. oya’nın bile elleri çok temiz değil. fakat önce biri, sonra öteki derken erkekler o kadar salağa bağladı ki, artık tahammülüm kalmadı. akıllı diye lanse edilen serhan bile merve’nin elinde oyuncak.

    mert fırat için dizi seyrediyoruz, çocuğu rezil ediyorlar. tamam anladık, süre uzun, yapacak entrika kalmadı, bakışmak da, susmak da kesmiyor, o zaman herkes kötülüğe bağlıyor.

    benden paso! şanel tayyörle cheese cake yapan merve’den de sıkıldım, cilt bakımına gidecek diye kocasının romantik davetini reddeden pelin’den de, yalan dolancı pilates hocası burcu’dan da, donuk bakışlı oya’dan da, ve hatta tam bir işe soyunmuşken eski kocayı kıskandı diye işi boşlayıp evi temizlemeye kalkan arzu’dan da! kadınlar düzelmiyorsa ben bırakıyorum!"

    http://m.posta.com.tr/…zgulu-aldogan-yazisi-1391246

  • bu ülkede baskı yok aksine herkes fazla özgür

    akil insan hülya koçyiğit açıklaması. ağaçlar kesilmesin diye 10 kişi öldü bu ülkede. ne özgürlüğü allesen? insan ne bileyim ali ismail korkmaz'dan çekinir de böyle bir açıklama yapmaz. veya rol arkadaşı tarık akan'dan, yılmaz güney'den biraz sıkılır da böyle bir cümle kurmaz, kuramaz. ohal'le yönetiliyorsun iki senedir. çık sokağa bir şeyleri protesto et, bakalım başına ne geliyor? kaç ay gözaltında kalıyorsun? grev hakkın bile yok. bu nasıl özgürlük? şu ülkede rahat rahat hayır propagandası bile yapamadık referandumda. bu resmen aklımızla dalga geçmek. hakikaten çok merak ediyorum. bu akp bazı ünlülerin gazozuna ne atıyor da bunlar böyle türkiye'de demokrasi bayramı varmış gibi açıklamalar yapıyorlar. türkiye ile ilgili yorum yapma hakkına sahip olan en son kişilerden biridir hülya koçyiğit. ilk önce akil insanlık yaptığı açılım-saçılım sürecinin hesabını vermelidir. o süreç boyunca kazılan hendekleri kapatmak için kaç şehit verdik ilk önce bununla yüzleşmelidir. ha ondan sonra okullarda zorunlu din dersleri almaya mecbur bırakılmış alevilere anlatabilir özgürlüğü. ama bence kılık kıyafetinden ötürü kızları darp edip, iki ay sonra çıkanlara anlatsın. ha işte onlar gayet güzel anlar.

    https://odatv.com/…rkes-fazla-ozgur-10021828_m.html