işler az kötü gitsin, direkt kafanıza kakacaktır.
erkekliğinizden girip, işe yaramazlığınızdan çıkacaktır.
siz siz olun, bir kadına böyle bir koz vermeyin. az da kazansanız bi işin ucundan tutup çalışın.
penchepathi15 profili
-
sen çalışma çalışır ikimize de bakarım diyen kız
-
24 ocak 2019 fenerbahçe ümraniyespor maçı
lan bunlar ümraniye’ye bile iki maçta gol atamadan yenilerek elendiler. ptt 1.ligde ne yapıcaklar?
-
saat takmayan erkek
"minimalist bir hayat tarzına sahibim. saate telefondan bakabiliyorsam kol saatinin bir fonksiyonu kalmıyor dolayısıyla gerek olmayan bir eşyaya sahip olmam. "
şunu yazan arkadaş, sırt çantası taşıyan erkek başlığında çanta kullandığını, içine de şarj aletinden sıvı sabuna varıncaya değin her şeyi koyduğunu yazmış.
bu nasıl minimalistlik olum? minimalist adam saat takmıyor, sıvı sabun taşıyor amk.
amele ya.
şimdi baktım, "saat kullanan zengin gözükmeye çalışıyordur" manasında bir şeyler de zırvalamış.
adam hem sırtında 10 kilo yük taşımayı marifet sayan bi amele, hem de bildiğin net kötü niyetli lan. yaptığı sığ çıkarıma bak amk. -
mert fırat
adamı burada yerin dibine sokan erkeklerin hiçbirinde sakalsız sokağa çıkacak göt yok. sakal bir-iki tık daha yakışıklı gösteriyor ya şimdi, herkes sakal koyuyor. kıvanç tatlıtuğ dışında çoğu dizi jönü (burak özçivit dahil) sakalsız gezemiyor. onlar bile sakal jokerini oynuyorlar. sakalsız hallerini görmüyoruz. sanki hep sakallı doğmuş gibiler.
ama mert fırat babalar gibi sakalsız da yakışıklı. kemik yapısı felan epey erkeksi. ayhan ışık, izzet günay, ediz hun, tarık akan (75 yılında çekmeye başladığı politik filmlere kadar) hepsi sakalsızdılar. çünkü orijinal jön tarzı budur. -
beşiktaş
adamlar puan kaybettikleri her anadolu maçı sonrası aynı şeyleri geveliyorlar;
"anadolu takımları futbolun katili"
" yerden kalkmıyorlar"
" hep kapanıyorlar"
halbuki, aynı takımlar galatasaray'a açık oynarken, beşiktaş'a kapanıyorlar. çünkü takımına göre taktik belirliyorlar. beşiktaş'ın taktiğini artık 6 yaşındaki çocuklar bile biliyor; ver quaresma'ya o da bir çalım atıp ortalasın içeri; cenk, talisca felan ortaya vurup gol yapsın.
haliyle bu yavan taktiğe karşı önlem alan takımlar beşiktaş'ı rahatlıkla kitleyebiliyor. senin taktiğin kolayca önlem alınabilir bir taktikse, bunun sorununu rakiplerde değil, alternatif üretmeyen hocanda ve hep aynı şeyleri deneyen oyuncularında ara. -
17 kasım 2017 beşiktaş akhisarspor maçı
"galatasaray büyük takımlara puan kaybediyor" diyen beşiktaşlılar, takımları çer-çöp anadolu kulüplerine patır patır puan kaybederken "rakip yerden kalkmadı" diye ağlıyor. zırlayınca tff 2 puan daha yazıyormuş hanenize çünkü.
beşiktaş'ın bu seneki puan kayıpları;
- kasımpaşa
- fenerbahçe
- trabzonspor
- gençlerbirliği
- başakşehir
- akhisar
12 maç oynandı hepi topu, 6 maçta puan kaybı var amk. 3'ü içeride üstelik.
galatasaray'ın puan kaybettiği maçlar;
- antalyaspor
- fenerbahçe
- trabzonspor
varsayalım gs zor takımlara puan kaybediyor, peki ya bjk? çelik-çomak demeden, büyük takıma da küçük takıma da, içeride dışarıda tonla puan kaybettiniz.
unutmadan, alanya ve karabük maçlarınıysa, son on dakikada, sidik zoruyla kotardıklarını söyleyelim.
umarım bir daha; "gs küçük takımları yeniyor yeaa, büyüklere gelince fos" lafını söylemeden önce daha temkinli olursunuz. -
teyitorg
atatürk tarafından söylenmediğini iddia ettikleri "sözlerim bilimle ters düşerse, bilimi seçin" sözünün olmadığını kanıtlamak için;
atam'dan çıkan; "atatürk'ün tamim ve telgrafları" adlı çalışmayı,
"makbule atadan'ın atatürk hakkındaki sözlerini",
ve "nutuk'u" baz almışlar yalnızca.
cumhuriyet tarihi alanında lisansüstü eğitim alan birisi olarak, arkadaşların yaptığının yanlı bir teyit metodu olduğunu söyleyebilirim. yakın tarihin olmazsa olmaz kaynaklarından birisi de, hatıratlardır. atatürk hakkında berberinden uşağına, katibinden harp akademisindeki sınıf arkadaşına dek, onlarca hatırat varken, bu arkadaşlar hiçbir canlı tanıklığa başvurmadan, sadece ellerinin altındaki 2-3 kaynaktan yola çıkarak; "atatürk'ün böyle bir sözü yoktur" diyebilmişlerdir.
kurucusu dün gece; "bu konuda çalışma yapıyoruz" dedi, sabahında siteye konu düştü. yüzlerce evrakı 8-9 saat içinde taramış olamazlardı elbette. netten aratıp buldukları 2-3 pdf üzerinden doğruluk teyidi yapmakla yetinmişler. maksat doğrunun bilinmesi değil, maksat ideolojileri duyulsun.
resmi devlet arşivlerine, dönemin gazetelerine bakma zahmeti hissetmediklerini söylemiyorum bile. öyle bir üşengeçlik adamlardaki. özgüven 100, teknik 0. -
24 eylül 2017 bursaspor galatasaray maçı
" galatasaray hep kötü takımları yendi yaa"
" galatasaray 60 dan sonra götünden soluyor"
" galatasaray'ın deplasman fobisi var."
" gs ilk golü yese çeviremez"
" balon sönecek"
tinercilerin bütün totemleri götlerinde patladı.
ahahaha -
25 ağustos 2017 galatasaray sivasspor maçı
iyi gün taraftarları tribünleri doldurmuşmuş. ee ne yapacaktık?
neden futbol izleriz? keyif almak, eğlenmek için. tabeladan da önce sahada ortaya konan futbol hoşumuza gitsin isteriz. takım kötü gidiyorsa kimse oralı olmaz. usulü de budur. iyi futbol : çok seyirci.
taraftar değil, seyirci olmak gerek. takım keyif veriyorsa izlemeye gidersiniz, vermiyorsa gitmezsiniz. bu kadar basit. ortaokul çocukları gibi "biz seni kötü gününde de sevdik" arabeskine bağlamayın.
sanki türkiye'de elit hayatlar yaşıyormuşsunuz, hiç sorununuz yokmuş gibi oturup futbol için de dertleniyorsanız çok işiniz var demektir. bu durumda kendinizi kırbaçlatın daha iyi, en azından acı çektiğinize değer. -
kızların sevgili olmak istediği erkekte aradıkları
kasli olsun diyen tipler ilgimi cekti. bahse girerim bunlarin cogu spor bile yapmiyor. bugune kadar konustugum turk kadinlarinin bircogu sporla ilgili değillerdi. genellikle "ben 3 ay yaptim ama biraktim" lafini duyuyoruz. spora gidenler de spor bilincinden oturu degil, kilo vermeye gidiyor zaten.
bi de, kadinlarin sahip olamadigini erkekten istemesi cok komik. arabasi olacakmis da hanfendiyi gezdirecekmis. madem oyle kendin kazan, al arabani? aksama kadar kendi ayaklari uzerinden duran kadinlara dair guzellemeler okuyoruz. bu ne celiski?
lafa gelince esitlik falan filan isterler, erkegin rolunu elestirirler. ama ataerkil toplumun erkege yukledigi gorevler uzerinden nemalanmayi da unutmazlar. -
fırat kalkanı operasyonu
"2 ay eğitim verip askerimizi ölmeye gönderiyoruz."
hayır, bu 90'lı yılların savı. güncel bir veryansın değil. ne terörle mücadele odaklı olarak doğuda sürdürülen operasyonlarda, ne de fırat kalkanı operasyonu dahilinde aktif harp alanında bulunan silahlı kuvvetler mensubu askerlerin hiçbirisi 2 aylık asker değil. her biri en az uzman statüsünde, profesyonel askerler. verilen şehitlerin künyesinden bu bilgilendirmenin sağlaması yapılabilir.
operasyon doğrudan ökk komuta merkezi ve genelkurmay irtibatıyla sürdürülüyor. yaklaşık olarak 350 dolayında, 3 tabur kadar görevli asker var. tank kullanan askerler, değişen tanklara göre nişan eğitimi alacak kadar kapsamlı bir süreç sonrası bölgeye intikal ederken, subay kademesinde de okul mezunu, doğudaki arazi savaşında pişmiş askerler görev alıyor. elbette sahada deneyim sahibi olmak farklı bir mesele. nitekim operasyonun ilk 3 ayında, atgm saldırıları nedeniyle çok kayıplar veriliyordu. ancak yaklaşık 2 aydır bu tip saldırı haberi almıyoruz. çünkü sahada deneyim kazanıldı. öte yandan, başından bu yana sorun olan tankların korunması mevzuuna yönelik olarak zırhlı muharebe araçlarının uzaktan kumanda edilebilmesini olanaklı kılan ukks'ler geç de olsa takıldı. aynı şekilde modern ağ merkezli komuta muharebe tekniği de operasyonun uçak, tank, obüs gibi farklı birimlerinin eşgüdümünü sağlamak maksatlı olarak uygulanıyor.
doğudaki operasyonlarda da silahlı kuvvetlerin eli önceki dönemlere kıyasla oldukça güçlü. pöh ve jöh alımlarının esas gayesi, terörle mücadeleyi profesyonel düzeye taşıyabilmekti. daha yakın zamanda 2800 özel harekatçı polis göreve atandı. bu sayede 20 yaşında manisalı mehmet dağda açık hedef olmaktan kurtuluyor.
aslında, iyi niyetli olmasına karşın türk obüslerinin "iki bıyık bükümü sola, iki bıyık büyümü sağa" şeklinde tebliğlerle atış yapan klasik dönem osmanlı topçusu gibi iş yaptığını sanan, balkan harbinde açlıktan lojistikte kullanılan eşşekleri kesip yemek zorunda kalan askerler gibi görme hatasına düşen insanlara kızmamak lazım. şuan harekata ilişkin sağlıklı enformasyon akışı sağlayacak bir birimimiz yok. bu nedenle twitter odaklı birçok manüpülatif haber dolaşıyor. zaten sıkıntı da bu, operasyonun ardında siyasi irade yok. her şey askerlerin inisiyatifinde ilerliyor. -
atatürk hem cb hem chp başkanı hem de vekildi
yanlış bilgi. gazi 27'den sonra chp başkanlığını ismet paşaya devretmiştir.. paşa, 25'te şeyh sait isyanı sırasında fethi bey'in kabinesinin yerine göreve gelmesiyle birlikte, 1937'de bayar'a devredene kadar 12 yıl kesintisiz başvekillik görevini sürdürmüştür. atatürk; "ben kültür hizmetlerine bu kadar zaman bulabiliyorsam bunu ismet'e başkanlığı devretmeye borçluyum" demiştir. özellikle 1931'den sonra gazi siyasete oldukça uzaktır. bu dönemde dil-kültür araştırmalarına kendisini vermiş, 70'e yakın matematik ve geometri sözcüğü türetmiş, (asal çarpanlarına ayırma, üçgenin iç açılarının toplamı ve toplama-çıkarma gibi 4 işleme ismini kendisi vermiştir.) yurttaşlık bilgisi ve türk tarih tezini destekleyen "türk tarihinin ana hatları" adlı kitapları bu sayede yazabilmiştir. ta ki montrö ve hatay meselelerinde inisiyatif alana dek. (hatay'a ismini gazi atatürk vermiştir)
-
üniversite öğrencisi iticiliği
bu eleştiriyi yapana cahil, kompleksli felan denmiş. ne kadar kolay eleştirilme sebebini bulmak. "onlar okuyamadı, ondan beni eleştiriyor".
hayır, elestiriliyor ve itici bulunuyorsun, çünkü pissin. sorumluluklarını reddetmeyi marifet biliyorsun.
bir insan, sorumlulugu altında olan evin faturalarını kasten ödemeyişini güldürü unsuru olarak görüyorsa, yıkanmamış bulaşıklar nedeniyle kokan mutfağını kendine yedirebiliyorsa, içtiği beş liralık birayla çekindiği fotonun altına: "bu şehir bu gece bize emanet kardeşim" yazıyorsa, beraber olduğu kadının ardından, "baba karıya tam bu yatakta beş saat pompa yaptım" deyip, hergun menemen yiyişini öve öve bitiremiyorsa; babasının işçi haliyle kazandıp oğluna yolladığı 1000 lirayı düşünmeyip, "okul bi sene uzasın" kafasıyla sınava girmiyerek sabaha kadar batak atıyorsa, o herif iticidir güzel kardeşim.
hele bunu; "üniversitede öğrenci hayatı böyle yaşanır" genel kabulüyle yadsıyorsa çok daha iticidir. -
burcu esmersoy'un seksi reklam filmi
kolları cin ali gibi, omuzları bir erkek kadar geniş biçimsiz vücut hatlarına sahip bir kadının hoplayıp zıpladığı reklam filmi.
gün geçtikçe güzellik algımız daha da bayağılaşıyor. zira bir şekilde kendini ekrana atabilmiş her kadın seksi addediliyor. -
mustafa denizli
hakan şükür gelsin diyenler olmuş.
hakan'ı getirelim de kulübe 2 günde kayyum atansın dimi?
denizli iyidir. bu yönetimin getirebileceği en iyi yerli hoca.