butterflies and hurricanes14
profili

  • eski sevgilinin doğum günü kutlanır mı sorunsalı

    birlikteyken de özel gün falan kutlamıyordum diye ayrıldık zaten. şimdi ayrıyken kutlayıp uzay zaman eğrisinde bir kırılmaya yol açmayalım. evrensel neden sonuç ilişkilerinin içine sıçmaya lüzum yok.

  • 6 ekim 2020 londonphile'ın cevabı

    6 ekim 2020 ekşi sözlük açıklaması'ndaki iddialara londonphile'ın cevabıdır.

    "bugüne kadar nefret söylemi gerekçesiyle bir kez entry'm silindi, bir kez de çaylak yapıldım. bu iki entry'nin nefret söylemi olduklarını da kabul etmiyorum, ikisi de aktroll'ler tarafından şikayet edilen, onları rahatsız eden entry'lerdi. nihayetinde, buradaki entry'lerin nefret söylemi olup olmadığı bağımsız hukukçulardan oluşan bir hakem heyeti tarafından değerlendirilmiyor. modların şikayet üzerine gözünün kenarıyla okuduğu entry'ler "hmm" diye siliniyor. her atılan çamura inanmayın. buyursun yayınlasınlar, ikisinin altına da eminim bütün sözlük imza atar.

    tarihçe meselesine gelince, iş yapan hata yapar. ne kadar uzun süredir yazarsanız, ne kadar içerik oluşturuyorsanız doğal olarak moderasyon tarihçenizin kabarma riski de o kadar artıyor. inanmayan kanzuk'un tarihçesine baksın.

    son birkaç yıldır moderasyon, entry silme gerekçelerini muhalif susturmak ve sindirmek, akp'yi memnun etmek ya da arasını iyi tutmak, gündeme a-haber ayarı çekmek için keyfi olarak kullanıyor. öyle olmasa bugüne kadar ben değil lord eddard stark uçurulurdu. bir örnek vereyim, daha önceki hesaplarımdan biri de işid'in yakarak şehit ettiği iki asker başlığını gündemde tutmak için birden fazla entry girdiğim dönemde flood yapmak gerekçesiyle uçuruldu. düşünebiliyor musunuz, kendi başlığını gündeme sokmak için uplayan onca insan varken düşünüp taşınıp flood yapmayı bulmuşlar gerekçe olarak. çünkü o sırada hükümet bu olayın gündemde kalmasından rahatsızdı. 2016'ydı sanırım, bu olay sözlüğün yozlaşmasının ve malum kesimin ağırlığının hissedilmesinin de ivmelendiği bir milattır aynı zamanda.

    buranın yazarların arkasında durmayan, yalnızca içeriklerinin sömürüldüğü, diğer bir deyişle yarara yalnızca sözlük tarafının, zarara ise yazarın tek başına katlandığı, güvensiz ve adil olmayan bir ortam olduğu, en ufak olayda ip'nizin peynir ekmek gibi teslim edildiği sır değil. yeri geldi yine eski hesaplarımdan birinde yazdıklarım sebebiyle savcılığa ifade de verdim. elbette takipsizlik kararı verildi. çünkü yargının konusu, kişilerin gündelik kaprisleri ya da moderasyonun paşa gönlü değil buradaki gibi.

    "zaten nefret söylemleri de vardı" diye çok tanıdık bir taktikle beni karalamak istemeleri sürpriz değil. uçurulma gerekçem bana gönderilen log kayıtlarına görsel
    yetersiz entry (10 entry'nin altında kendi nişanlısı da dahil binlerce kullanıcı olmasına rağmen). nefret söylemi olduğunu öne sürdükleri entry'lerin yaptırımı, zamanında silme ve çaylaklık olarak uygulanmamış mı zaten? hukukçuyuz diyorlar ama non bis in idem ilkesi hak getire. milletin aklıyla alay edercesine neden daha önce değil de yazdığım son entry'den sonra uçurulduğuma zaten "cevab" verememişler de "o kadar üzülmeyin yani o kötü birisiydi zaten" demeye getiriyorlar. olay, hesabı kapatmama rağmen hırslarını alamayıp cesedime kurşun yağdırırcasına uçurmalarından ibaret aslında.

    mesele ben değilim, mesele iki ağaç değil. mükemmel olmak, herkesin beğeneceği meriçsi entry'ler yazmak, karma kasmak gibi bir derdim olmadı hiçbir zaman. benim entry'lerimde tek dikkat ettiğim şey, eleştiri kapsamında olması ve suç unsuru içermemesidir. küfür edersem de şahıslara değil ortalığa ederim. özetle, herkes gibi sevenlerim de, sevmeyenlerim de vardı. bu olayın benim sözlük’te yarattığım persona ve nick üzerinden yürütülmesine izin vermeyen çok sayıda sağ duyulu ve zeki yazar var neyse ki. geri kalanların da bu olaya yaklaşırken gözlerini kapatıp aynı eleştirinin çok sevilen bir sözlük celebrity'si tarafından yapıldığını ve uçurulduğunu hayal etmesini istiyorum.

    benim kişisel olarak ne geri dönme ne de özür talebim vardır. bunlardan özür ya da telafi beklemek, bu dönemde hata yapan bir bakan ya da bürokrattan özür ve istifa istemek kadar boş bir beklentidir, siz de vazgeçin. o yüzden yayınlanan cevaba ve moderasyon geçmişi denerek atılan çamura zerre şaşırmadım.

    olaya konu kadın, kendi nick altında kurallara uygun şekilde tanım yaparak cevap verse ya da nick altıma gelip "kıskanç olduğunu düşündüğüm bir yazar" falan dese bugün rüzgar ondan yana esecek, binlerce fav alıp herkes kendisinin yanında olacaktı. ya da ssg'nin kanzuk'u çaylak yaptığı vaka gibi, formata aykırılık sebebiyle kanzuk, nişanlısının entry'sini sembolik olarak sildirse yıllarca hatırlanacak sevimli bir olay olarak kalacaktı. ama "cool" olmak artık 2000'lerin başındaki gibi "cool" bir şey değil tabii. "ben yaptım oldu", "siz benim kim olduğumu biliyor musunuz", "sizden öğrenecek değiliz" yıllarındayız artık. dolayısıyla kanzuk'un instagram storysinde gururla paylaştığı "sözlüğün first lady'si" entry'sinin gazına gelip çok eğleneceklerine ve sınırsız yalakalık göreceklerine inanarak bir hevesle sözlük sahibi olunca yapılacak ufak şımarıklıklar kontenjanından yazarlık verilen nişanlı, bir pr fırsatını ve çok kolay bir win'i kendi egosu ve "sözlük kocamın, format mormat dinlemem, istediğim gibi yazarım, istediğim gibi uçurturum" (yağmur aşık sesiyle okunacak) dediği için kaçırdı. bu ego için bir yazar uçuruldu, moderasyon geçmişi sebebiyle değil.

    herkesin hesabı mercek altına alınıp bütün kurallar uygulansa sözlük'te 20 kişi ancak kalır, kabul edelim. ilk taşı günahsız olanınız atsın. zaten sözlüğün bu gizemli kurallarının birçoğu böyle durumlarda kullanmak üzere uydurulmuş, meclisten bir gecede çıkan torba yasalar gibi hukuki belirlilik ilkesine ve şeffaflığa aykırı, kullanıcı sözleşmesinde ya da kolayca erişilebilir herhangi bir yerde yer almayan "biz yeri geldikçe duyururuz yea" diye geçiştirilen quasi-kurallar. "aynı başlık altındaki başka bir entry'ye fiziksel referans vermek" ya da benim olayımdaki "yetersiz entry" gibi kurallardan birçok insanın ancak entry'leri silindiğinde ya da arka plandaki başka bir bahane yüzünden uçurulduğunda haberi oluyor. ha, bu arada @'le cevap vermek de kural ihlali değilmiş mesela, somut olaydan öğrenmiş oldunuz.

    entry silmeme de açıklık getireyim. 2 bine yakın eski entry'mi bu haksız entry sildirme ve çaylak yapılmalar üzerine protesto amaçlı ve saniye sınırı yüzünden elbette son gece değil, uzun bir süreye yayarak yaptım. yani sözlükten gitmeyi uzun süredir planlıyordum zaten ama böyle epic bir çıkış yaptığım için mutluyum. bu tarafta sıradan bir insanin nicki, karşı tarafta sözlük sahiplerinin gerçek isimleri var. kendi ayaklarına sıktılar. ekonomik ve fiziksel olarak kaybettikleri hiçbir şey olmasa da, hatta ekstra tık kazanmış olsalar da, sözlük'te tanrıcılık ve evcilik oynayıp ego tatmin etmek isterken her şeyin tersine dönmesi sonucu düştükleri durumu keyifle izliyorum. binlerce akıldan çıkan kırk yıl düşünsem aklıma gelmeyecek savunmalarla yılların ve uçurulan tüm hesaplarımın intikamı benim yerime sayfalar dolusu alınıyor. karşı taraf para verse(!) kendisi için yaptıramazdı bunları. kendi çevresinden birkaç kişinin cılız entry'leri "big data" akışı altında ezildi.

    dün twitter'dan yaptığı gibi ne kokar ne bulaşır açıklamalarından anlaşılacağı gibi umutları ssg'ye bağlamak artık cem yılmaz'dan medet ummaya benziyor. kendisine ömür boyu konuşmaması için bir gizlilik anlaşması imzalatmadıysa umarım 10 yıl sonra bir belgeselde çıkıp başına gerçekte ne geldiğini ve sözlüğü nasıl kaybettiğini anlatır. sonra da imzaladığı rekabet etmeme sözleşmesinin süresi dolduğunda tekrar kendi sözlüğünü açar. sen de mağdursun be sedat, bak yine kıyamadım ;)

    bunlar da sözlüğe son mesajımdır. bundan sonra okumak için bile girmem. belki nick altımda yazanları son kez okurum ama, çok zekice ve komikler çünkü. özlenen ekşi mizahı budur. seviyorum sizi, kalplerim benim."

    londonphile

  • alexandraarzat'a bir entry bırak

    (bkz: 5 ekim 2020 ablamın sözlükten uçurulması)

    kimin eşi olduğun önemli değil. o hakkını yediğiniz, benim kız kardeşimdi. özür dile.

  • 5 ekim 2020 ablamın sözlükten uçurulması

    kanzuk nickli, sözlük yöneticisi yazarın bir günde yazar yaptığı eşi hakkında eleştirel bir entry yazdığı için, ablam londonphile'ın sözlükten uçurulması olayı.

    gündemde nickini görünce lan hayırdır oldum, bilirsiniz sevdiğiniz birini orada görmek insanı tedirgin eder. sevdiğiniz sanatçıyı sol frame'de görünce hassktir diyerek tıklamak gibi. kendisi de bir şey söylemedi. hatta sözlüğe borçlandığı açıklamayı da başka bir yazardan rica ederek mesaj yoluyla yapmış, gelip kardeşine söylememiş. bizim ailede torpil pek yok.

    ayrı şehirlerde olduğumuzdan sabahın köründe aradım, konuyu öğrendim. neyse ki iyiymiş. yazar hesabını, sözlük sahibinin bir günde yazar yapılmış eşinin girdiği formata aykırı entrylerini eleştirdiği için uçurmuşlar. konuyla ilgili açılan başlıklara entry giresim gelmedi, nick altına taşaklı falan yazmışlar cinsiyet bilinmediğinden... gerçi bu vasıf cinsiyete bakmıyor, her neyse.
    ben de bu başlıkta ayrıca toparlayayım dedim.

    sevgili sözlük yazarları,

    bugüne kadar öğrendiğim, burada insanlara aktardığım, doğru olduğunu düşünüp paylaştığım her bilgide, her fikirde imzası olan bir yazarı, (bebekken altımdan bokumu almış olması gibi detayları es geçiyorum, akrabalık bağımız geri planda kalabilir) birileri 23 yaşındaki eşine şov yapmak için uçurmuş, ne alâ.

    ben burada yıllarca torpille kadro verilen akademisyenleri, hiç tanımadığım ama hakkı yenen adayların hakkını savunmak için yazdım,

    burada elif can yetim'i, liyakatsizliği yazdım,

    ülkenin bir ucunda baskıya, şiddete uğrayan kadınları, pınar gültekin'i, nicelerini yazdım,

    ışid'in yakarak katlettiği askerlerimizi yazdım,

    yozlaşmış siyasilerin usulsüz ihalelerini yazdım,

    tarım politikalarını, köylüleri, maaş alamayan işçileri yazdım,

    soma'daki madencileri yazdım,

    evet arada windows 10 başlığına ssd takın da yazdık, c++ kullandığım yemek tarifleri de verdik, olabilir,

    yazarları bizzat mağdur etmiş firmaların rezalet başlıklarına yazdım,

    şifa arayan, tedavi bulamayan kanser hastalarına yardım kampanyalarına katıldım, duyurdum. hepsi yerli yerinde duruyor.

    bunca yıl, bütün bunları bir gün hakkı yenen tarafta, ben ya da sevdiklerim de olabilir diye düşünerek, kendimi onların yerine koyarak yazdım. çünkü ben bunu da ablamdan öğrendim. şimdi sanıyorum ki bugün o günlerin ilkindeyiz ve kadere bak, bunları yazabiliriz diye düşündüğümüz yerde, torpilin harman olduğu yerde, ekşi sözlükteyiz.

    kanzuk efendi,
    1) hatanı telafi et ve tüm sözlük yazarlarından özür dile (bu bir sözlük yazarı olarak, üzerinden para kazandığın insanlardan biri olarak, çaylak onay sırasında vaktince, hakkıyla beklemiş bir yazar olarak talebimdir)

    2) müstakbel eşin tenhada değil, tıpkı herkesin önünde yaptığı şekliyle, hem sözlük yazarlarından, hem de saygısızlık ettiği bu yazardan özür dilesin. (bu, bir kardeş olarak talebim ve pazarlığı da yok. senin eşinse, benim de kardeşim. isterse dünyaların sahibi olsun, kimseyi kız kardeşimin hakkını yiyip bir de üstüne yolun açık olsun paşam diye alay ettirmem.)
    kimseye düşmanlık güdecek, husumet yöneltecek halimiz de yok, toyluğuna verir eyvallah deriz. istiyorsa elbette yazar abi ve ablalarından sözlük kültürü ve formatını öğrenene kadar çaylak onay sırasına girer ve günün birinde onlar gibi yazar olmayı hak eder.

    bu ayıp giderilene kadar ben bu haksızlığı yazmaya devam edeceğim. önceden de yaptığım gibi, başkaları için yaptığım gibi, başkası olsa yine aynını yapacağım gibi. çünkü o da öyle yapardı.

    belki bu karması senden yüksek yazar hesabımı tıpkı londonphile'ı uçurma gerekçen gibi "yetersiz entry profili" gerekçesiyle, belki benzer uyduruk bir gerekçeyle uçurursun. olabilir, o utanç sana, bu gurur da bana yeter.

    sevgili londonphile , sana sözüm bu sözlükte artık bir mühürdür zaten,

    yolun açık olsun paşam.

  • az pişmiş et yerim örgütü

    eti kömür olana kadar yakıp karbon formunda tüketen köylülere dert olmuş örgüttür. üyesiyim.

  • bana yeter denilen yaşam süresi

    vallahi 20'den sonrasını ayıp olmasın diye yaşıyorum o kadar uğraşmış yapmışlar. ne kadar uğraştılar bilmiyorum da. biraz bana ayıp oluyor ama olsun.

  • gerdek gecesini yatağın başında izleyen aile

    bazı insanlar gizli fantezilerini gelenek görenek ayağına çaktırmadan tatmin ediyorlar gibi geliyor ama hayırlısı.

  • 29 ağustos 2020 bilim kurulu üyesi açıklaması

    yalancıyla ilgili herhangi bir cinsel yaptırım olmaması rahatlığıyla beyan edilmiş gibi duran açıklama.

  • giresun'daki meryem ana manastırı restorasyonu

    hudut karakolu konseptli bir restorasyon olmuş. ya da şey gibi diyelim, anasını skmişsiniz.

  • teknosa'da fiyatı 101.999 tl olan laptop

    13.821 dolar lan aslında. olm biz bildiğin afrika ülkesi olduk.
    edit: ragnarblabla uyardı, bu bir de vergi saplamalı fiyatı. dışarda 6bin dolar falan. *

  • 9 ağustos 2020 istanbul'da üst geçit çökmesi

    kimin döneminde çöktüğünü sorgulayacak troller üşüşmeden kimin döneminde yapıldığını sormak istediğim üst geçidin çökmesi olayı. işlek olmayan bir saatte gerçekleşmesi felaketin büyüğünü önlemiş.

  • bana ne lan bırakmam beratı

    4.28 olmuş azerbaycan manatı
    götümüze yılan kaçsa da hep güleçtir suratı
    tamam bu kadar yeter çok zorladım sanatı
    bana ne lan ben de bırakmam beratı

  • pınar gültekin'in abisinin açıklamaları

    "kız kardeşim burada üniversite okurken kendisiyle arkadaş olmak isteyen kişi kendisini bekar olarak tanıtıyor. sonra kız kardeşim kendisinin evli olduğunu öğrenince bir daha aramamasını söylüyor. adam bunu duyunca kız kardeşimi yaka paça vurarak, darbederek arabasına bindirerek, ormanlık alana götürüyor.''kaynak

    pınar gültekin'in evli bir erkekle beraber olması başlığı altında ne var kardeşim biz olanı söylüyoruz diyenler utanır mı bilmem. bu açıklamayı yapmak zorunda bırakılan abi bir gün kendileri olursa belki ancak o zaman.

  • en iyi metal müzik introsu