Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. 5 ekim 2020 ekşi sözlük boykotu

    bir iş seyahatine gittik geldik, millet düğün yapmış, first lady değişmiş, olaylar olmuş ve daha bir sürü şey. şaka yapsan çok yapılır da, ortada komik bir olay yok. nerden tutsan elinde kalan saçma sapan bir durumlar yumağı var. zaten genelde belli yazarları okumak için giriyordum. çok uzun bir süre bu başlık dışında bir başlığa yazacağımı da düşünmüyorum.

    tavır çirkin, uygulama çirkin, sessizlik hepsinden çirkin. bir sözüm de (bkz: burası özel şirket) diyen mal değneklerine. bak kardeşim, özel bir şirket de olsan, paydaşlarına bir ticari yol haritası üzerinden güven verir, yol gösterirsin. isteyen seninle yürür, müşterin olur (bkz: bizim gibi), isteyen bunu beğenmez ve başka bir şirketin müşterisi olur.

    sen maç devam ederken adam ya da kadın kayırmak için politikanı değiştiriyorsan, insanların da buna ses yükseltme hakkı vardır kusura bakmayacaksın. bu düzeni alkışlıyorsan zaten senin de bu zayıf karakterle bir meriç olmaktan öteye gitme şansın yoktur. ezcümle, bizim gibi yaşlı kurtların midesinin almayacağı işler bunlar.

    aynen ismi geçen yazarı eşiniz rahatsız oldu diye uçurduğunuz gibi, birgün yazılanlar bir muktedirin eşini rahatsız eder ve o da kocişine komple sözlüğü kapattırırsa ağlamaycaksınız o zaman. siz bu mecrayı var eden insanların tüm değerlerine tek bir hareketle küfrederseniz sadece nefretle anılırsınız.

    evli evine, köylü köyüne.

  • 2. 6 ekim 2020 ekşi sözlük açıklaması

    (bkz: hahaha siktir)

    tanım: saçma sapan bir açıklama. resmen kafa sikmeyin tadında bir şeyler söylemiş. gerçekten yazık.

    edit: referansla yazar alımını ilk defa duyuyorum. bence bu daha büyük bir mesele. alınan yazarlardan kaç tanesi referansla alınıyor? kimler referansla yazar alma hakkına sahip? benim kız arkadaşımı da referansımla yazar yapabilir misiniz? iyi yazar valla, öyle paşam maşam diye sokak ağzıyla da konuşmaz.

    edit2: çok fazla mesaj gelmiş. yazan herkese teşekkürler, ayrıca da şaşırtıcı, ilk defa anama bacıma sövülmemiş bu kadar mesaj içinde, şaşırdım*. söylemek istediğim aslında algoritma onayı ve sıra bekleme olayı geldikten sonra referans ile yazar alındığı ile ilgili bir bilgi yok.

  • 3. bir daha alırsam beni siksinler dedirten ürünler

    ekşi sözlük üyeliği. bi' bok var diye açtık yıllar önce sözlük komple bok olmuş. başlıklar ayrı yazarlar apayrı bozdu.

  • 4. zihinde yer etmiş anonslar

    --- spoiler ---

    dınının dın dın dınının dın dın dınn dın dının dınınınınınınınn
    ay gaz.
    dı nı nın.

    --- spoiler ---

  • 5. cumhurbaşkanının skandal fakirlik açıklaması

    gerçek mümin;

    savaş zamanı, gerçekten yokluğun olduğu dönemleri "ekmeği karneyle dağıttılar" diye siyasete alet etmeyendir.

  • 6. 6 ekim 2020 londonphile'ın cevabı

    6 ekim 2020 ekşi sözlük açıklaması'ndaki iddialara londonphile'ın cevabıdır.

    "bugüne kadar nefret söylemi gerekçesiyle bir kez entry'm silindi, bir kez de çaylak yapıldım. bu iki entry'nin nefret söylemi olduklarını da kabul etmiyorum, ikisi de aktroll'ler tarafından şikayet edilen, onları rahatsız eden entry'lerdi. nihayetinde, buradaki entry'lerin nefret söylemi olup olmadığı bağımsız hukukçulardan oluşan bir hakem heyeti tarafından değerlendirilmiyor. modların şikayet üzerine gözünün kenarıyla okuduğu entry'ler "hmm" diye siliniyor. her atılan çamura inanmayın. buyursun yayınlasınlar, ikisinin altına da eminim bütün sözlük imza atar.

    tarihçe meselesine gelince, iş yapan hata yapar. ne kadar uzun süredir yazarsanız, ne kadar içerik oluşturuyorsanız doğal olarak moderasyon tarihçenizin kabarma riski de o kadar artıyor. inanmayan kanzuk'un tarihçesine baksın.

    son birkaç yıldır moderasyon, entry silme gerekçelerini muhalif susturmak ve sindirmek, akp'yi memnun etmek ya da arasını iyi tutmak, gündeme a-haber ayarı çekmek için keyfi olarak kullanıyor. öyle olmasa bugüne kadar ben değil lord eddard stark uçurulurdu. bir örnek vereyim, daha önceki hesaplarımdan biri de işid'in yakarak şehit ettiği iki asker başlığını gündemde tutmak için birden fazla entry girdiğim dönemde flood yapmak gerekçesiyle uçuruldu. düşünebiliyor musunuz, kendi başlığını gündeme sokmak için uplayan onca insan varken düşünüp taşınıp flood yapmayı bulmuşlar gerekçe olarak. çünkü o sırada hükümet bu olayın gündemde kalmasından rahatsızdı. 2016'ydı sanırım, bu olay sözlüğün yozlaşmasının ve malum kesimin ağırlığının hissedilmesinin de ivmelendiği bir milattır aynı zamanda.

    buranın yazarların arkasında durmayan, yalnızca içeriklerinin sömürüldüğü, diğer bir deyişle yarara yalnızca sözlük tarafının, zarara ise yazarın tek başına katlandığı, güvensiz ve adil olmayan bir ortam olduğu, en ufak olayda ip'nizin peynir ekmek gibi teslim edildiği sır değil. yeri geldi yine eski hesaplarımdan birinde yazdıklarım sebebiyle savcılığa ifade de verdim. elbette takipsizlik kararı verildi. çünkü yargının konusu, kişilerin gündelik kaprisleri ya da moderasyonun paşa gönlü değil buradaki gibi.

    "zaten nefret söylemleri de vardı" diye çok tanıdık bir taktikle beni karalamak istemeleri sürpriz değil. uçurulma gerekçem bana gönderilen log kayıtlarına görsel
    yetersiz entry (10 entry'nin altında kendi nişanlısı da dahil binlerce kullanıcı olmasına rağmen). nefret söylemi olduğunu öne sürdükleri entry'lerin yaptırımı, zamanında silme ve çaylaklık olarak uygulanmamış mı zaten? hukukçuyuz diyorlar ama non bis in idem ilkesi hak getire. milletin aklıyla alay edercesine neden daha önce değil de yazdığım son entry'den sonra uçurulduğuma zaten "cevab" verememişler de "o kadar üzülmeyin yani o kötü birisiydi zaten" demeye getiriyorlar. olay, hesabı kapatmama rağmen hırslarını alamayıp cesedime kurşun yağdırırcasına uçurmalarından ibaret aslında.

    mesele ben değilim, mesele iki ağaç değil. mükemmel olmak, herkesin beğeneceği meriçsi entry'ler yazmak, karma kasmak gibi bir derdim olmadı hiçbir zaman. benim entry'lerimde tek dikkat ettiğim şey, eleştiri kapsamında olması ve suç unsuru içermemesidir. küfür edersem de şahıslara değil ortalığa ederim. özetle, herkes gibi sevenlerim de, sevmeyenlerim de vardı. bu olayın benim sözlük’te yarattığım persona ve nick üzerinden yürütülmesine izin vermeyen çok sayıda sağ duyulu ve zeki yazar var neyse ki. geri kalanların da bu olaya yaklaşırken gözlerini kapatıp aynı eleştirinin çok sevilen bir sözlük celebrity'si tarafından yapıldığını ve uçurulduğunu hayal etmesini istiyorum.

    benim kişisel olarak ne geri dönme ne de özür talebim vardır. bunlardan özür ya da telafi beklemek, bu dönemde hata yapan bir bakan ya da bürokrattan özür ve istifa istemek kadar boş bir beklentidir, siz de vazgeçin. o yüzden yayınlanan cevaba ve moderasyon geçmişi denerek atılan çamura zerre şaşırmadım.

    olaya konu kadın, kendi nick altında kurallara uygun şekilde tanım yaparak cevap verse ya da nick altıma gelip "kıskanç olduğunu düşündüğüm bir yazar" falan dese bugün rüzgar ondan yana esecek, binlerce fav alıp herkes kendisinin yanında olacaktı. ya da ssg'nin kanzuk'u çaylak yaptığı vaka gibi, formata aykırılık sebebiyle kanzuk, nişanlısının entry'sini sembolik olarak sildirse yıllarca hatırlanacak sevimli bir olay olarak kalacaktı. ama "cool" olmak artık 2000'lerin başındaki gibi "cool" bir şey değil tabii. "ben yaptım oldu", "siz benim kim olduğumu biliyor musunuz", "sizden öğrenecek değiliz" yıllarındayız artık. dolayısıyla kanzuk'un instagram storysinde gururla paylaştığı "sözlüğün first lady'si" entry'sinin gazına gelip çok eğleneceklerine ve sınırsız yalakalık göreceklerine inanarak bir hevesle sözlük sahibi olunca yapılacak ufak şımarıklıklar kontenjanından yazarlık verilen nişanlı, bir pr fırsatını ve çok kolay bir win'i kendi egosu ve "sözlük kocamın, format mormat dinlemem, istediğim gibi yazarım, istediğim gibi uçurturum" (yağmur aşık sesiyle okunacak) dediği için kaçırdı. bu ego için bir yazar uçuruldu, moderasyon geçmişi sebebiyle değil.

    herkesin hesabı mercek altına alınıp bütün kurallar uygulansa sözlük'te 20 kişi ancak kalır, kabul edelim. ilk taşı günahsız olanınız atsın. zaten sözlüğün bu gizemli kurallarının birçoğu böyle durumlarda kullanmak üzere uydurulmuş, meclisten bir gecede çıkan torba yasalar gibi hukuki belirlilik ilkesine ve şeffaflığa aykırı, kullanıcı sözleşmesinde ya da kolayca erişilebilir herhangi bir yerde yer almayan "biz yeri geldikçe duyururuz yea" diye geçiştirilen quasi-kurallar. "aynı başlık altındaki başka bir entry'ye fiziksel referans vermek" ya da benim olayımdaki "yetersiz entry" gibi kurallardan birçok insanın ancak entry'leri silindiğinde ya da arka plandaki başka bir bahane yüzünden uçurulduğunda haberi oluyor. ha, bu arada @'le cevap vermek de kural ihlali değilmiş mesela, somut olaydan öğrenmiş oldunuz.

    entry silmeme de açıklık getireyim. 2 bine yakın eski entry'mi bu haksız entry sildirme ve çaylak yapılmalar üzerine protesto amaçlı ve saniye sınırı yüzünden elbette son gece değil, uzun bir süreye yayarak yaptım. yani sözlükten gitmeyi uzun süredir planlıyordum zaten ama böyle epic bir çıkış yaptığım için mutluyum. bu tarafta sıradan bir insanin nicki, karşı tarafta sözlük sahiplerinin gerçek isimleri var. kendi ayaklarına sıktılar. ekonomik ve fiziksel olarak kaybettikleri hiçbir şey olmasa da, hatta ekstra tık kazanmış olsalar da, sözlük'te tanrıcılık ve evcilik oynayıp ego tatmin etmek isterken her şeyin tersine dönmesi sonucu düştükleri durumu keyifle izliyorum. binlerce akıldan çıkan kırk yıl düşünsem aklıma gelmeyecek savunmalarla yılların ve uçurulan tüm hesaplarımın intikamı benim yerime sayfalar dolusu alınıyor. karşı taraf para verse(!) kendisi için yaptıramazdı bunları. kendi çevresinden birkaç kişinin cılız entry'leri "big data" akışı altında ezildi.

    dün twitter'dan yaptığı gibi ne kokar ne bulaşır açıklamalarından anlaşılacağı gibi umutları ssg'ye bağlamak artık cem yılmaz'dan medet ummaya benziyor. kendisine ömür boyu konuşmaması için bir gizlilik anlaşması imzalatmadıysa umarım 10 yıl sonra bir belgeselde çıkıp başına gerçekte ne geldiğini ve sözlüğü nasıl kaybettiğini anlatır. sonra da imzaladığı rekabet etmeme sözleşmesinin süresi dolduğunda tekrar kendi sözlüğünü açar. sen de mağdursun be sedat, bak yine kıyamadım ;)

    bunlar da sözlüğe son mesajımdır. bundan sonra okumak için bile girmem. belki nick altımda yazanları son kez okurum ama, çok zekice ve komikler çünkü. özlenen ekşi mizahı budur. seviyorum sizi, kalplerim benim."

    londonphile

  • 7. 5 ekim 2020 boykota katılmayanlar

    ooo grev kırıcılarda geldi. şimdi tam oldu.

    aslında yazar olmasan eğlenceli sözlük.

    tanım: boykot karşıtı suserlerin çağrısı

  • 8. gucci'nin maskülen toksik kalıpları kıran elbisesi

    maskülen toksik kalıpları yıkacağım derken "vurduruyorum len amq" mesajı vereceğiniz kıyafettir.

    şunu giyip bağcılar'da 5 dakika dolansanız... abide-i zürriyetinizi sikiverirler.

  • 9. 5 ekim 2020 kanada yaptırım kararı

    ihalar,sihalar yerli ve milli değil miymiş?

  • 10. kanzuk'un eşini torpille yazar yapması

    çok abartılmaması gereken olay. hangimiz sevdiğimiz kişiyi etkilemek için böyle şeyler yapmıyoruz ki? bence olay şöyle gelişti:

    a: ee simdi ekşi sözlük senin yani?
    k: yaani
    a: her şeyi yapabiliyorsun o zaman
    k: yaaaaani
    a: mesela beni şu an istesen yazar yapabilir misin?
    k: tabi ki de.. ehi..
    a: ayy çok merak ettim yapsanaa!
    k: (klavye sesleri) (orta parmakla enter tuşuna kuvvetli bir basış) (bastıktan sonra el havada) tamamdır.
    a: vayyyyyyyyyy!
    k: ehi..
    a: ne kadar coool ya!
    k: ......

    k: dürüm mü söylesek?

  • 11. bir sabah 31 aralık 1996'da uyanmak

    ertesi gün 822'li hatlardan bedava internet kullanabilmeye başlayacağınızın müjdesi olurdu. ihlasnet kullanıcı adı: bulentersoy şifre: bulentersoy - tel (822) 211-55-55. hadi bu kıyağımı unutmayın.

  • 12. fransızların paylaştığı ermenistan haritası

    kuzey afrika'yı hala fransız toprağı kabul eden anlayışın ürünüdür.

  • 13. masterchef türkiye

    bi yazar yazmis eray tosunu icin pelesenk yerine piercing diyor diye. bilerek demistir diye dusundum ama yeni bolum tanitiminda yine diline piercing etme dedi. ulan bu yeni nesil hic mi kitap okumazm piercing nedir lan. pelesenk ulan pelesenk.

  • 14. hayat pahalılığını hissettiren ürün

    güneş kremi
    klasik mavi şişeli nivea güneş kremleri 120 lira olmuş

    asgari ücretin %5i

  • 15. bir hatunla en fazla ne konuşabilirsin ki

    youtubedeki bilim, sinema, podcast gibi ciddi emek verilen kanallardaki abone sayisina bakarsaniz en az %80 erkektir. mesala light bile sayilir flu tvdeki abonelerin %89u erkekmiş. oha dedim. keza evrim ağacı medyascope vb de öyle. kadınlar hayatla ilgilenmiyorlar kendileri ile ilgileniyorlar. belki de gercek mutluluk odur ama bu da sığlık yaratıyor mu evet. maalesef. sebebi sudur suclusu sudur istisnaları vardır vb orası ayrı ama bu bir gerçek.

  • 16. alexandraarzat

    bu sözlükte bir ajandam ve bir amacım var, görece ulvi bir amaç olduğunu düşünüyorum. bu yüzden olması gerektiği kadar sert bir yorum yapamıyorum, uçmamak niyetindeyim. (yine de yenge hanım bilir tabi)

    ekonomide tech bubble denen bir durum vardır. esasında bu tarihsel bir olay ama benzer konularda bu tabir yerleşmiştir. özet olarak büyük bir teknoloji girişimini doğru fiyatlamak çok zordur. bu girişimin değerini belirleyecek şey ne olabilir?

    -kasasındaki nakit?
    -hissesi varsa dağılımı?
    -kullanıcı sayısı?
    -periyodik reklam geliri?
    -sahip olduğu patentler?

    bu değişkenlerin hepsinin dahil olup olmamasına göre bir hesaplama yöntemi var. ve bunlar arasında hanımı kızdı diye milyonluk siteden kullanıcı silme gibi bir olay ben şimdiye kadar görmedim. tamam kimse sizden bir jeff bezos ayarında vizyon ya da suna kıraç ayarında entelektüel yaklaşım beklemiyor da;

    hanım kızdı diye de user silmezsin ya... kim olsa aynısını yapar falan demişler. ben böyle bir şeyi asla yapmayacağım gibi hayatımda olup da böyle bir şeye seyirci kalabilecek bir tane bile kadın olmadı. şükür ki olmadı. yaşa falan da bağlamıyorum ben bu olayı, ben 23 yaşımdayken yanımdaki kadın kanser laboratuvarında deney tüpleriyle sabahlıyordu. kimse sizden o kız gibi gençliğinde dünyayı kurtarmanızı da beklemiyor, insanların hayatını zorlaştırmayın, yeter.

    tanım: cüneyt özdemir'in ekip arkadaşı

  • 17. masumlar apartmanı

    dizi degil patriarchy ye ovgu resmen.

    dedenin absurd tavirlari tamamen normallestirilmis.

    butun apartman kadinin vajina bekcisi ve bu da normal.

    kadinin biriyle beraber olmasi buyuk skandal???

    30 yasinda kendi parasini kazanip evi cekip ceviren kadin dede denen figure surekli hesap vermek zorunda ve bu normal mi?

  • 18. 6 ekim 2020 büyük ekşi sözlük isyanı

    üst edit: kraldan çok kralcılar gelmiş başlık altına.
    sözlük adamınmış. işte var ya tam olarak bu zihniyet, ülkeyi bu hale getirdi.
    sözlüğün sahibi olan herkes aynısını yaparmış. mesela siz iktidara gelseniz yersiniz di mi?
    iktidara kim gelse nasılsa yer dersiniz. karınızı kızınızı liyakati önemsemeden de oraya buraya atarsınız.
    sonra gelip burada salya akıtırsınız. ama elinize yetki geçse en namussuza rahmet okutacak kalibredesiniz.

    ekşi sözlüğün yapmış olduğu efsane açıklamayı az evvel okudum.
    hayır böyle bir açıklamayı kim hazırladı, kim onayladı bilmiyorum.
    tatminkar değil. içeriği boş. ve resmen çevir kazı yanmasın modunda bir yazı.
    uçurulan suser için belirttikleri bahaneler komik. ne hikmetse bu adamın uçması, tam olarak alexandra için yazdıklarına denk geliyor.
    ve formatın anasını ağlatan alexandra'ya dokunulmuyor.
    binlerce entry girildi dünden beri bu konu hakkında. ve dalga geçer gibi bir açıklama ile karşılık verildi. o halde yapılacak şey bellidir.

    2004'ten beri referansla yazar yapılan tanınmış insanlar var demişler.
    evet, bu mansur yavaş gibi kişilerdir. toplum tanır kendilerini. alexandra kim peki?
    kim arkadaş? buradaki diğer çaylaklardan farkı ne?
    ve referansla yazar yapılan bir zat; formatı çiğneme özgürlüğüne de mi sahip?
    yok öyle yağma. yok öyle dünya. yaptım oldu anlayışı son bulacak.
    ve bir kural kaide var ise; herkes için geçerlidir.

    bu uğurda hesabım uçurulabilir. zerre umurumda değil.
    bu platform, 20 yılı aşkın süredir ayakta.
    ve şimdi yaptıklarıyla binlerce yazarın hakkını yediler. üstüne de adeta dalga geçer gibi açıklama yapıldı. sizin ekmeğini biz veriyoruz biz.
    burayı sözlük yapan benim. bu tarlayı yeri geldiğinde çorak kuru toprağa da çeviririm.
    elimde düdük, dilediğime çalarım mantığı güdülen platforma dönüşmesini ya engelleriz ya da siktir olur gideriz. aktrollerle mutlu mesut yaşarsınız sizlerde.
    talepler net ve bellidir: uçurulan yazarlar geri gelecek. alexandraarzat nickli yazar çaylak yapılacak.
    aksi halde bu iş çok su kaldırır.

    2 gün yazarlar sonra susarlar mantığıyla bir açıklama yaptılar.
    bu işin öyle olmadığını görmeleri lazım.
    boykotun ne demek olduğunu öğrenmeleri lazım.
    bu süreç düzelene ve gereği yapılana dek hiçbir suretle başka başlıklara asla yazmayalım.
    sadece bu konuyla ilgili açılmış başlıklara yazalım. hiçbir başlık tutmazsa, bu olayı dikkate almayan veya duyarsız kalanlar da artık yeni başlık açmamaya başlarlar.
    bir kez olsun birlik olabilelim.
    göz yumulan her haksızlık, yeni bir haksızlık yapma hakkını ve cüretini verir onlara.

    at kendi gücünü bilse, boyunduruk altına girmez.
    sözlüğü sözlük yapan kim? içerik üreten kim? insanların bu siteye girmesini sağlayan kim? burada başlıklar gündem olmasa, entryler girilmezse ne olur?
    önce tık düşer. ardından reklam veren şirketler. o halde patron kim, gösterelim.
    bu konu haricindeki hiçbir başlığa yazmıyoruz. ölmeyiz değil mi?
    dirayetli olunur ve bu eylem gerçekleşirse 48 saat içerisinde o adım geri atılır.
    bunu göze alamazlar. sözlüğü bitirme noktasına getirecek güç, elimizdeki kalemler.
    önümüzdeki yıllarda hepimiz başkaldırıp sözlüğe ders verenefsane yazarlar olarak anılabilir, hatırlanabiliriz.
    veya çöp yazarlar olarak, koyun sürüsü ilan ediliriz.
    tercih bizim. belki de bu hadise ile birlikte iyi bir şey öğreniriz.
    birlik olunca neler yapabileceğimizi, sesimiz gür çıkınca haksızlığa dur diyebileceğimizi öğreniriz.
    haydi sözlük. bu kadar kolay bir şeyi başarabiliriz.
    kalemimize hakim olabilir ve sözlüğü sözlük yapan kim herkese gösterebiliriz.

  • 19. ekşi itiraf

    güzelim evimin balkonundan-- sabah sabah işe gidenleri seyrediyorum. kırk dakika önce evinden çıkan komşumuzun telaşına baktım, şimdi sırayla evden çıkan diğerleri. sonra kendimi ister istemez düşünüyorum ve kariyer hayatı denilen şeyde birkaç sonuçtan bir tanesini eeh peeh diye kenara atıyorum.

    yaahu cidden kariyer ve hayatı denilen bir süreç varsa bunun en başı ve ortaya gidişte her haltı yapabiliyorsun sonra kılını kıpırdatasın gelmiyor. burası sanırım emekliliğe kaçış. önce ruh olarak sonra hesaplama olarak rakamsal değerlerle yaklaşmak. yani demek istediğim, bu hayatın o ilk ve orta ilk çeyrekte koştur koşturabildiğin kadar. bunu şundan dedim. sabah 20-25km yol giderdim servise binmek için. he ya, servise binmek için 1saat yol giderdim. bu iyi günlerimdi. şayet servisi 1dk ile kaçırırsam seyreyle.. şuan yolda, minibüsün içinde saatimi kurmuş uyukluyordum. (şu telaş tadılmalı) tabii bu yolun ilk çeyreği, bir o kadar devamı var. ama servis kaçarsa daha adrenalin dolu bir yol ve geç kalma cabası, mesai toplamıma sonradan telafi edilmek üzere eksi(-) olarak işlenmesi cabası, hesap vermesi...

    yahu ben niye bunu çekmişim. işte o kariyer hayatı buradaki katlanımlarla oluşuyor. oradaki fedakarlıkların sonradan önünüze gelme ihtimalinden, şartlarınızı sunar hale gelmenizden. tabii yanlış ata oynanma durumu olabilir ama ilk başlarda kibir ve ego yapamayacagıma göre ve para tercihimde olamayacagına göre, ne yapabilirim? maaşı/parayı 'sen salaksın' denmeyecek kadar doğru yakalamaya çalışıp ve ikinci plana iterek sadece seni bir adım ötesine taşıyacak olan doğru projeleri, işi seçebilirsin. seçtimde bence. şimdiki durumumu anlatmak istemiyorum. pişman mıyım? he valla.. "şimdiki aklım olsa" kısmındayım.

    olsa en azından onca yolu sadece servise binmek için gitmeyip bir o kadar daha yol gitmezdim. salaklıkya işte. kariyermiş... yemişim işi gücü. rahatınıza bakın, keyfinize huzurunuza, sağlığınıza.. tövbeestağfirullah. sinirlendim hee. kendi salaklığıma. pişmanlık bu muydu, bu mudur? buduuur.

  • 20. türkiye'nin en iyi üniversiteleri 2020 sıralaması

    biliyorsunuz, bu sıralamayı odtü yapıyor. bir kaç sene önceye kadar hep odtü birinci çıkıyordu. sonra kendilerine torpil geçiyorlar demesinler diye ikinci olmaya başladılar işte. dünyanın en iyi 400 üniversitesi arasında üniversitemiz yok, kendi aramızda kayıkçı dövüşü yapıyoruz işte. bomboş işler.

  • 21. ermeni askerlerden azerbaycan şehidine barbarlık

    azeri askerler de ermeni sehidine aynisini yapiyodur. yapmiyo mudur sence? yapiyodur tabii ki. dunyanin her yerinde tum askerler dusman sehidine yapiyo bunu. bu davranisa karsi olmak bi sey ifade etmez, savasa karsi olmak gerekir.

  • 22. tatlıcı vitrininde baklava yiyen fare

    bütün gün et kesilen kasap tahtalarında gece kimlerin dans ettiğini bilseniz bir daha et yemezsiniz. açıkta yemek bırakılan heryerde durum aynıdır sanıyorum. açıkta bekleyen şeyi yemeyin.

  • 23. en berbat müzik enstrümanı sesi

    kesinlikle zurnadır.
    kulağa tecavüz eder.

  • 24. fenerbahçe

    galatasaray’lıyım ama fenerin şampiyon olmasını istiyorum. sebepleri ise ali koç atatürkçü, kaliteli bir insan. artık mutlu olmayı hakediyor. ayriyetten bizim galatasaray camiası iyice rehavete kapıldı şampiyonluk göre göre. biraz bileylenmekte fayda var. rekabet iyidir.

  • 25. sünnetin yapılabileceği en ideal yaş

    zaten biraz sorgulamayı öğrenen insan sünnet nedir ne amaçla yapılır diye araştırır ve yapma gereği duymaz.

  • 26. ciddi ciddi ölecek olmak

    asıl ölüm, ölümü bir bitiş olarak görmek.aşık veysel’in şu vasiyeti ölümsüzlüğün gerçek tanımı;

    '' mezarıma taş koymayın beton dökmeyin,ben öldükten sonra üzerimde otlar bitsin,çiçekler açsın taş kapatır çimento kapatır hiç kimse istifade edemez benim toprağım da milletime hizmet etsin oradaki biten otlardan koyun yesin et olsun kuzu yesin süt olsun arı yesin bal olsun''

  • 27. kadınların 30 yaşından sonra seçemeyip seçilmeleri

    kadınlar 30'undan önce de seçen taraftadır, 30'undan sonra iyice akıllanıp senin seçtiğini düşündürtebilirler diye düşünüyorum.

  • 28. çaylak referans listesi

    değerli çaylaklar,

    evet @kanzuk (doğru yazdım di mi???) doğru söylüyor; sözlükte referans sistemi olduğu bir gerçek, ben de zamanında bir iki kişi aldırmıştım. ama son yıllarda bu geleneğin bittiğini sanıyordum. fakat hala devam ediyormuş.

    şimdi sizlerden ricam, bana on adet entry göndermeniz, eğer beğenirsem ben de sizleri burada refere edeceğim yazar olabilir, olamaz diye. sonuçta on beş yıllık yazarım, sözlüğe verdiğim emekleri özet olarak şu entry de görebilirsiniz;

    (bkz: #8986163)

    başlığın altına diğer eski yazarlar da entry girebilir ve kendi çaylaklarını refere edebilirler.

    sahibimiz kanzuk da onaylarsa yazar olabilirsiniz. tabi bunun için başlıca şartlarımız sadece bazı kişilerle polemiğe girmeyeceksiniz, bu kadar basit işte sözlük yazarı olmak, üç sene beş sene niye bekliyorsunuz ki?

    yolumuz açık olsun.

    mail adresimi veriyorum: sitivmakkuineksisozluk@gmail.com

    edit: arkadaşlar çaylak yapılmışım, sözlüğünüzü ne yapmanız gerektiği ile ilgili ayrıca yazacağım. ben söz verdiğim gibi referans olacağım kişilerin niklerini şuraya bırakayım. madem böyle bir hak var herkes faydalansın değil mi ama.

    ayrıca şu tweet'i twitter'da da rtlerseniz daha çok kişiye ulaşalım.

    https://twitter.com/…sen/status/1313481481034043393

    buyrun referans listem:

    kafirimam13
    ilgicekicibirnickbulmaliyim
    tik tak tak
    neededd
    ruloperde
    arafınçatıkatında kahve içen hatun
    erdem6321
    duyulmamisyazar
    optimist hatun
    dikkatkirilabilirim
    altasortman
    girmizi tuborg
    lonelysamurai
    bartininkalkanimeshur
    bombaetkisi
    speirs
    yekomic
    asiari
    chackal1
    jean jacques habibullah
    myga
    judger90
    zikvargel
    ayasinyldz
    gecelerin golgesi
    cerevs
    icic be
    ugur bocegi gorunumlu bok bocegi
    ilahisarap
    eskikafalar
    stonewall
    timurunkaplumbagasi
    yayeteryayeter
    3kurusetmezadam
    atini seven hizli kovboy
    enigmatic feeling
    rihirem
    cavobomaye
    nick kalmamis alamadim
    alpaycelik
    johnnashhoca
    necropz

    ***reklam***

    bunlar da kitaplarım https://www.inkilap.com/…oksen-18460?tedarikci=3943

    ***reklam***

    ahahhaah madem lanetliyim, it gibi de reklam yaparım ne var tutmuş başlık aq. :)

  • 29. reflüyü azdıran şeyler

    stres yapan her şey, örneğin sinir bozucu insanlar.

  • 30. 6 ekim 2020 trendyol ekim indirimleri rezaleti

    ben internetten alışveriş yapmayı pek seven biri değilim ve uygulanan işlemlere pek güvenmem, bu sebeple de tercih etmem. ki burada da pek çok defa gördüğümüz üzere, trendyol gibi firmaların rezaletleri de hepimizin malumu. lakin çevremde birçok arkadaşım ve akrabalarım bu yöntem ile alışverişi kolay buldukları için yaygın bir şekilde tercih ediyorlar. bahsettiğim arkadaşlarımdan bir tanesi, yıllardır yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmeyen bir arkadaşım da bu konuda genelde benim gibi düşünen ama nispeten yormadığı ve kolay bir işlem olarak gördüğü bu alışveriş yöntemini nadir de olsa tercih eden birisidir. sözü kısa kesip bu gibi sitelerin satışta yaptıkları hilelerin herkese örnek olması adına, trendyol sitesinden satın alma yaparken başına gelen olayı, arkadaşımın isteği üzerine buraya aktarıyorum:

    "yaklaşık bir haftadır saat almak için internet üzerinden alışveriş sitelerini kontrol ediyordum ve casio erkek kol saati efr-566db üzerinde karar kıldım. birçok alışveriş sitesinde yaklaşık 1.100-1.500 lira dolaylarında seyreden bu saati, trendyol alışveriş sitesinde "6-7-8 büyük ekim indirimlerinin fırsat ürünleri" adı altında 879 liraya buldum ve derhal almaya karar verdim. saati satın alırken sepette %20 indirim fırsatıyla birlikte güzel bir indirim daha yapıldı ve taksitlendirmeyle oluşan vade farkıyla birlikte 779 liraya satın alma işlemini tamamladım. bu işlemden bir iki saat kadar sonra kargolama işleminin ne durumda olduğunu kontrol etmek için siteye girdiğimde saatin 1.759 lira'ya yükseldiğini gördüm ama beni etkilemeyeceği için içim rahattı, sonuçta satın almayı çoktan yapmıştım. sonra bir anda trendyol'un bu siparişimi iptal ettiğini gördüm ve sitenin canlı destek bölümüne bağlanıp sorguladım, sebep olarak 'bu ürün tedarik edilmediği için iptal edilmiş' diye bir yanıtla karşılaştım." satın almasını tamamladığım bir ürün benim iznim veya haberim olmadan iptal edildi ve bu trendyol sitesinin yaptığı şey yüzünden mağdur edildim. ayrıca rezalet burada da bitmiyor; trendyol aynı saati 1.759 lira'ya satışa sunmaya devam ediyor. trendyol sitesi, büyük ekim indirimleri fırsat ürünleri adı altında reklamını yapıp tüketiciyi sitesine çekerken ürünleri çok cüzi bir miktara satışa sunduğunu belirtiyor ama ürün satın alındığında tedarik edilmeyen ürün olduğunu belirterek tüketiciyi kandırıyor ve fiyat yükselterek satışa devam ediyor.

    canlı destek ile yapılan görüşme:
    görsel
    görsel
    görsel
    görsel

    satış: görsel, görsel
    satın alma işlemi: görsel
    ürünün iptal edilmesi: görsel
    ürünün iptal detayı: görsel
    ve bonus olarak satın alınmış olunan saatin bu iptalden sonraki fiyatı: görsel

    trendyol gibi online satış yapan firmalar, "fırsat ürünü" adı altına belli başlı ürünleri indirime sokarak sitede ve her yerde reklam yapmayı pek severler. bu kampanyalar, insanların yararlanması için sunulan -sözde- özel bir hizmettir ve firmanın albenisini yükseltir, "trendyol sitesi birçok ürüne indirim uygulamış. demek ki gerçekten en uygun fiyatlar burada" düşüncesini akıllara kazır.

    şimdi, öncelikle trendyol şirketi alıcıya taahhüt edilen fiyatta, satın alma işlemi tamamlanan ürünün gönderimini haksız bir şekilde ve bilgi vermeden iptal ediyorsa, ticaret hukuku ve etik kuralları bunun neresinde? ayrıca bu gibi birçok "fırsat ürünü" başlığı ile insanları sitenize yönlendirip, bu fırsat ürünlerini satın almalarını sağladıktan sonra "ürün tedarik edilmiyor, vermiyoruz" deyip, aynı ürünü 1.759 liraya satışa koymak ticari ahlaka uygun mudur? ellerinde olmadığını dahi varsaymış olursak, bu gibi ürünleri büyük ekim indirimleri adı altında reklam yüzü diye sunup insanlara bu şekilde lanse etmek doğru mudur?"

    sözün özü, insanları bu şekilde yanlış yönlendirmek hiç hoş bir durum değil ve bu gibi hilelere kanmamak için insanları bilinçlendirmek gerekli.

    edit: evet, 3. görselde arkadaşımın adı görünüyordu, düzelttim. bilgilendiren bütün arkadaşlara teşekkürler:)

    edit2: bu ve benzer durumlar hem trendyol hem de diğer birçok satış sitesi kaynaklı olarak oldukça fazla kişinin başına da gelmiş ve neredeyse tamamı hakem heyeti başvurusu ile haklılığını ispat edip kazanmış. arkadaşım da hakem heyeti başvurusunu tamamladı ve eminiz ki kazanacağız ama bu yazı bu gibi olaylar yaşama ihtimali olan insanlara örnek olsun diye burada dursun isterim.

  • 31. sözlük yanarken gıkı çıkmayan yazar kitlesi

    ulan 10 sene olmuştur herhalde, ssg hükümete minik çaplı bir meydan okumuştu. leoparın kuyruğunu tuttunuz hikayesi, uzun uzun anlatamam valla şimdi. yaklaşık on yıldır düzenli olarak göt olduğum için sözlüğü böyle kabul ettim.

    isyan etmek için seçe seçe “rakı içerken en önemlisi söppet hocam” diyen kadını seçen de, ne bileyim.

    ulan bi de öyle saçma sapan şeyler yazıyorlar ki, vallahi üç güne kanzuk savunmak zorunda kalıcaz diye korkuyorum. sıla, halil sezo, bülent sertaş, gülşen falan derken alıştık gerçi lanet olsun.

  • 32. fenerbahçe'nin italya transferi şansı

    büyük resmi görmüşsün ya kardeşim işte o büyük resmi kıvırıp götüne sokabilirsin şimdi.

  • 33. rixos premium göcek sahibinin anneye küfretmesi

    başlığı ilk açan arkadaş kendi sildi yazısını diyen oldu. eğer öyleyse iletişime geçmesini isteyeceğim. direkt. bu başlık ilk açıldığında okumuştum fakat olayı takip etmemiştim. silindiğini görünce de yazıyı tekrar haberlerden alıntıladım. moderasyonun yanlış başlık altında topladığını söylediler. bunu da bir zahmet moderasyon düzeltir artık.

    silinen ilk entry
    --- spoiler ---

    senelerdir sözlük yazarıyım ilk kez bir rezalet başlığı açıyorum. başlıkta eksik var fazla yok inanın ki.

    özet: rixos premium göcek spa'sının sahibinin arayıp anamıza bacımıza küfretmesi ve bizi ölümle tehdit etmesi, rixos'a bu durumu bildirdiğimizde bizimle dalga geçmesi olayı

    bütün sene korkunç bir tempoyla çalıştıktan sonra nişanlımla beraber işlerimizi zar zor ayarlayıp 3 günlük bir tatile çıkmak istedik. uzun araştırmalar sonucu hem pandemi önlemlerini en iyi alan otellerden olduğu söylendiği, hem de rixos adına güvendiğimizden sıkıntı yaşamayız diye düşünerek rixos premium göcek'e rezervasyon yaptık.

    verdiğimiz paraya zerre değmeyen bir oteldi. inanın turizmin şu sıkıntılı durumunda eylül sonuna göre fahiş bir paraydı ama sırf tek tatilimizde sıkıntı yaşamayalım diye tercih ettik.

    bütün bunlara rağmen personel müşteriyle nasıl konuşacağını bilmiyor, sabah kahvaltıda en az 5 kere istemeden çay gelmiyor. garsonlar yüzünüze bile bakmıyor. ancak biz bunları çok önemsemedik. yiyecek içecekten sorumlu yetkiliyebildirdik o da çok anlayışlı yaklaştı personel sıkıntılarının farkında olduğundan bahsetti ve biz de sıkıntı yapmadık.

    asıl problem nişanlımın spa'yı kullanmak istemesiyle başladı. girişte oda numaramızı alıp nişanlımla beni içeri aldılar, biz de her şey odaya yazdırılabildiğinden yanımızda cüzdan taşımıyorduk.

    çıkışta korkunç bir üslupla ücreti buradan vermeniz gerekiyor dendi. yarın gelip ödeyeceğimizi söyledik ancak ertesi gün bizim gidip ödememizi beklemeden bir şekilde şahsi numarama ulaşıp "bugün tahsilat yapmamız gerekiyor çabuk gelip ödeyin" dendi. otele durumu bildirdiğimizde "oraya ödemeyin sakın tahsilatı biz yapıyoruz orası farklı bir şirket taşeron onlar" dendi.

    çıkışta üslupla ilgili şikayette bulunduğumuzda otel yetkilileri bizi dinleyip binlerce kez haklısınız diyip bizi yolculadılar. spa kullanım parasını ödetmediler.

    tam uçağa bindiğimiz sırada tanımadığım bir numara beni aradı, açtım. rixos premium göcek otel anjana spa isimli kuruluşun sahibi olduğunu söyleyen metin öksüz isimli şahıs beni kendi cep telefonu numarasından arayıp aynen şunları söyledi "sen benim salonumu kullanıp avans mı alıyon lan paramı ödemeden kaçıyon mu lan senin ben ananı, bacını, ırzını s.kerim. adresini aldım oraya gelip seni gebertecem. bebek eğitim merkezin varmış oraya gelip seni de bebeleri de eğitecem"

    ne diyeceğimi şaşırdım, algılayamadım da ilk etapta. uçak kalkacağından telefonu suratına kapadım, uçağın inmesini zar zor bekleyip oteli aradık. otelin tavrı genel olarak anjana spanın taşeron şirket ve kiracı olduğu rixosla alakası olmadığı, hiçbir şey yapamayacakları şeklindeydi.

    hatta işin daha korkuncu nişanlım rixos resepsiyonu arayıp müşteri ilişkilerinden birini talep ettiğinde adının berkay olduğunu ileten resepsiyondaki görevli çocuk müdür olduğunu iddia edip sesini kalınlaştırarak bizimle resmen alay etti. durumu asıl müdüre ulaşabilince anladık, berkay isimli şahıs 20 gün önce otelde çalışmaya başlayan resepsiyon görevlisiymiş.

    bu kadar kurumsallıktan yoksun, bu kadar paranızla rezil olacağınız bir otel daha olamaz. inanın dünden beri aramadığımız insan kalmadığından, herhangi bir sonuç alamayacağımızdan, güvendiğimiz tek kurumun artık sosyal medya ve kamu vicdanı olduğundan ve hepsinden önemlisi işin ucunda can güvenliğimiz olduğundan bu başlığı açma ihtiyacı hissettik.

    bu entry burada kanıt niteliğinde dursun istiyorum, başımıza gelecek bir sıkıntıdan rixos ve metin öksüz isimli şahıs mesuldür.
    --- spoiler ---

    haberi

  • 34. 5 ekim 2020 yüz yüze eğitimin genişlemesi

    çocuklar büyük oranda taşıyıcı. covid öncesinde de mevsimsel grip atakları okullardan yetişkinlerin hayatına geçiyor. çocuk büyüme hormonu yüksek bir sürü bağışıklık sistemi geliştiriyor. çocuk basit gripten 2 gün aksırıyor tıksırıyor geçiyor, anne baba aynı mikroptan 15 gün düzelemiyor.
    olcak olan semptom göstermeyen çocuklar bir anda vaka sayını 3-4 e katlayacak, aniden yeniden önlemler alınacak. marta havalar ısınınca geçer dedikleri %50 hastane doluluğuyla seyrediyor. önümüz kış, daha fakir bir halkla, daha kötü beslenen bir halkla kışa gireceğiz. geçen kış ne olduğu belli değildi günler merakla geçti ama bu kış bu kıtlıkta insanlar kesinlikle daha az sabırlı olacak.
    yemişim okulu. sürekli boka batan sistemi hala daha istiyor olmamalısınız. covidden önceki hayata döneceğimizi düşünenler yanılıyor.

  • 35. ekşi sözlük dertleşecek insan veritabanı

    ankara'dan katıldığım veri tabanı. uyumuyorsam hızlı cevap veririm

    telegram ile de iletişime geçebilirsiniz: https://t.me/bumhol

  • 36. 6 ekim 2020 fenerbahçe kap bildirimi

    8.5 milyon euro kâr ile kapattığımız, maaş bütçesini düşürdüğümüz için uefa'dan ağır ceza alacağımızı öğrendiğimiz açıklama. madem bu açıklananlar yalan; gerçekleri siz açıklayın. elinizdeki belgeleri ortaya dökün. kaynak götünüz mü yoksa?

  • 37. fenerbahçe'nin 13 milyon euro kar etmesi

    fenerbahçe’nin euro üzerinden yaptığı sözleşmelerdeki döviz kuru, 1 euro = 5.60 tl.
    ayrıca yönetim kurulumuz borçlarımızın 62m usd'sini 6,91’den, 110 m euro'sunu 7,23’ten sabitledi.

    galatasaraylı muhasebeci arkadaşlar hesaplarını burdan devam ettirebilirlerse memnun oluruz.

  • 38. röportaj adam'ın ekşi sözlük videosu

    at hirsizin entry girdiği başliklar gercekleri özetliyor.var aramizda boyle at hirsizlari.

  • 39. alkol vergilerinden 1.56 milyar tl ötv kaybı

    laffer eğrisinin gereğidir. arthur laffer, tarihten ve önceki çalışmalardan ilham alarak bu ilişkiyi bulmuştu.
    özetle, 0% vergi olursa devlet, 100% vergi olursa mükellef kalmaz. devletin vergi gelirini maksimize edeceği bir oran vardır, ve devlet bu oranı gözeterek vergilendirme yapmalıdır.
    aksi durumda, görüldüğü gibi mükellef kalmıyor.

    arthur laffer hala hayatta, ve koyduğu bu ilişki 50 yıldır tartışmasız olarak geçerli.
    en son donald trump'ın danışmanlığını yapıyordu. bir şeyler öğrenmek isteyenler, hazır hayattayken, yanına gitsin de geliştirsinler kendilerini.

  • 40. mustafa cengiz

    allah şifa versin durumu hiç iyi gözükmüyor. sanki birisinin son zamanları da mesaj vermeye çalışıyor gibi. eskiden de basın toplantısı yapar özlü sözler söylerdi ama bu sefer hali tavrı da farklıydı, bir an önce başkanlığı bırakıp ailesiyle kaliteli zaman geçirmesini diliyorum.

  • 41. kanzuk (sözlük yazarı)

    nişanlısını direkt yazar yapmasında bir abes görmüyorum. kim olsa aynısını yapar. burası ösym değil.

    asıl sorun; sözlüğün sahibi sorumluluğundaki adamın, nişanlısı saçmalayınca 2 dakikasını ayırıp "nişanlısına" formatı anlatmak yerine gidip bir başkasını uçurması, bunların doğuracağı sıkıntıları, rezillikleri öngörememesi...

    bu kız çocuğu genç, daha 24 yaşında. toy yani. hayatta da, sözlükte de, aşkta da hata yapması normal.

    be kanzuk senin hiç mi kendine, şirketine, şirketinin üyelerine ve prestijine saygın yok? sorsak kendine 'üst düzey yönetici', 'profesyonel yönetici' falan diyeceksin. görüyoruz ki sedet olmasa bu akılla ancak klasör götür getiri yapacak adam olurmuşsun. şansa bak...

    hiç profesyonel değilsin.

    günaydın editi: kanzuk yaptıklarıyla ve açıklamalarıyla gitgide batmaya başladı ve bu işin adamı olmadığını bir kez daha ispatladı.

    şu yaptığı rezil açıklamaya bakacak olursak (bkz: #113937000) özetle yazmış ki, "eski bir entrysinden ötürü uçurmamız gerekiyordu ama yapmayı unutmuşuz. yeni yaptık." yani düpedüz 'işime gelmeyen bir yazarın eski entrylerinde uçuracak sebep bulup uçururum' demektir bu.
    senin bu yaptığının diktatör bozuntusundan ne farkı var? insanları, yıllar önce attığı tivitler yüzünden tutuklatmaktan ne farkı var?

    şu rezil açıklamanın üstüne bariz bir şekilde sırasıyla oynanmış debe listesinden bahsetmiyorum bile...

  • 42. erkekler ne ister

    güzel bir vizyon,
    ince espriler,
    dolgun gülüşler,
    dik sohbetler

  • 43. sma tip 1 hastası sofia'ya yardım kampanyası

    dilerim kısa zamanda sağlığına kavuşursun güzel sofia.

    güzel ve destek olunması gereken kampanya.

  • 44. 8 ekim 2020 kapalı maraş'ın açılması

    açılmadan önce bir zombi ya da felaket filmi çekilseydi keşke. zaman durmuş böyle bir mekan istesen de bulunmaz.

  • 45. onlyfans hesabıyla kendine ev alan kız

    aklıma harika bir fikir getiren olay. ülkece komple or*spu olarak bu darboğazdan kurtulabiliriz. damat bey lütfen benimle iletişime geçsin.
    (bkz: 6 ekim 2020 yeni ekonomi programı)

  • 46. trendyol

    çinli alibaba'nın satın aldığı ve gitgide aliexpress gibi bir çöplüğe dönmekte olan site. diğer türk alışveriş sitelerinde olduğu gibi oldukça açgözlü, rahatsız edici ve ahlaksız indirim politikaları bulunmaktadır.

    düzeltme: aliexpress -> alibaba. developer options ve coldzera'ya teşekkürler.

  • 47. 6 ekim 2020 joe biden'ın skandal açıklaması

    skandal falan değil.

    ayasofya tüm insanlığın mirasıdır.

    2020 yılında kafanıza göre fetihçilik oynayamazsınız yani.

  • 48. iyi bir insanın acımasız bir insana dönüşmesi

    cok da guzel donusursunuz ama olan hayat enerjinize ve nesenize olur.

  • 49. psikoloji ile ilgilenenlere kitap tavsiyeleri

    psikoloji kitabı yerine kişisel gelişim kitapları yazılmış bakıyorum.
    freud ve jung'un tüm kitapları.

  • 50. kanzuk gitsin de yerine kim gelecek sorunsalı

    @cegevera ya da @owencan gelmeli bence, en azından ifade özgürlüğü hususunda biraz rahatlarız.