hâlâ alıyorum. artık yabancı şarkıcılar ve grupların neredeyse hepsi albümlerini kaset formatında da çıkarıyor. plaktan sonra kaset ve cd single'a da dönüş son birkaç senedir bayağı moda. şimdiki halimle 1998'de yaşasam arşivim ne halde olurdu, biçiminde kendime bayağı zamandır sorduğum soruyu yaşayarak yanıtlıyor gibiyim.
kaset olayı amerikalılar için '90'ların sonunda, avrupalılar için ise 2000'lerin ortasında bitmiş olsa da endonezya'da bu furya 2008 sonlarına dek sürdü. ben de sevdiğim şarkıcı ve grupların bu ülkeye özel kasetlerini senelerce kovaladım durdum. discogs sağ olsun, arşivime bayağı sağlam katkılarda bulunmuş oldular. şimdi bizzat batı dünyası kendi isteğiyle bu modaya geri döndü. bir de rengarenk, ışıl ışıl, türlü türlü sürümler gelmiyor mu, eriyorum. dinlemesem bile alasım geliyor. en son sevgilime moonspell'in iki özel sürüm kasetini aldım; yeminle ona vermeye zor kıydım ya.
streaming, internet, şu bu iyi güzel ama fiziksel formatın verdiği keyif gerçekten bambaşka. sırf ambalajı açıp o güzelim kartonetleri koklamak bile başlı başına yeter. aynısı netflix'e karşı dvd biçiminde de var bende, friends'in box setini almışım, bana işler mi netflix'e düşmüş düşmemiş heheh.
turuncan5317 profili
-
kaset alıp dinleyen efsane nesil
-
fırat delikanlı
şerefsiz bir katildir. kocaman erkeklik gösterileri, hormonlu kasları, araba-nargile-poz klişeleri ve yüksek olasılıkla kendi kendine verdiği “delikanlı” titriyle türkiye'de kendisi gibi milyonlarcası olan bir pislik. sözlükte de yüzlerce örneğini görebilirsiniz.
madem devlet hiçbir şey yapmıyor, hatta bu zavallılıkları teşvik ediyor, o zaman bir kiralık katil falan tutulup yok edilsin. zira yaşamda kalmamızın tek yolu olarak bir bu kaldı artık. -
90'lar pop müziğinin en iyi klibi
(bkz: yaşandı bitti)
-
ateistlik psikolojik bir rahatsızlık mıdır
mitolojik ortadoğu masallarına inanmak kadar değildir, diye yanıtlanası soru.
-
yunanların en iyi olduğu konu
hem burada yüz yıl önce olmuş bitmiş şeylerden dolayı koca bir ülkeye, sana hiçbir zararı olmamış, zamanında dedenle savaşmış insanların torunu olmaktan başka hiçbir suçu olmayan milyonlarca insana yafta vur, birbirinden kötü ve yapıla yapıla küfü çıkmış esprilerle ne halt ettiğini kendin bile bilme, hem de aynı haltın çok daha beterini ermeniler yapınca vay sen ni didin. yok birbirinizden farkınız, kulaktan dolma yarım yamalak bilgiyle anca şanlı geçmişiyle gurur duyan bir avuç gereksizsiniz işte. demek yüzmeyi iyi bilirler ihi ihi ihi valla nasıl keskin bir zeka; zamanında bodrum’da denize düşen kediye bakıp “catfish” diyerek 25 dakika kendi kendine gülen ingiliz turistten beri hiçbir mizahtan bu kadar etkilenmemiştim lan.
beş aydır yunanistan’da yaşıyorum, türk olduğumu gizlemek şöyle dursun, atina’nın göbeğinde 10 kasım’da atatürk tişörtü giyip gezdim, daha şimdiye dek bir kişiden de en ufak bir olumsuz tavır, hatta mimik bile görmedim. gözlerinin içi parlayıp türkiye’yi ve türkler’i ne kadar sevdiğini anlatan mı istersin, çalıştığım şirketin elemanlarına ev vermemeye yeminli olup sırf türk olduğum için bu yeminini bozan çeşme âşığı sakız adalı ev sahibi mi istersin, malum kişinin yediği haltlardan dem vurup atatürk’ün ülkesini hızla yok ediyorlar, diyerek samimiyetle üzülenini mi, var oğlu var!
ayrıca türkiye’nin yarısından çoğunu gezdim, güneydoğu’dan girer karadeniz’den çıkarım, şurada hissettiğim evimdeyim duygusunu da bir çorum’da, rize’de, ya da adıyaman’da hissetmedim valla kardeş, daha doğrusu hissettiremediniz kusura bakma. aynı denizin bir dili dini değişik gerisi tıpatıp aynı insanlarıyız işte, minibüse bindiğinde besmele çeken teyzenin tıpatıp aynısı burada metroda istavroz çıkarıyor. çocuğundan ergenine, yetişkininden yaşlısına tavır olarak da tip olarak da o kadar benziyoruz ki şaşar kalırsın. hani hep derlerdi de inanmazdım, gözünle görünce inanıyorsun işte. o yüzden de bir izmirli olarak reyizci yobaz anadolu çomarlarını değil, valla bu insanları kendime yakın görüyorum.
o yüzden de sen neyde ne kadar iyiysen yunanlı da onda o kadar iyi. yok ne eksiğin ne fazlan. yüzlerce sene birlikte yaşamışsın, etkilemiş ve etkilenmişsin. en az bizim kadar tembel, umursamaz, din düşkünü ve aynı zamanda misafirperver, sıcakkanlı ve sevimliler. hiç karşılaşmadım, umarım hiç de karşılaşmam ama yobazı çomarı da mutlaka vardır, dedim ya biz neysek bunlar da o işte. o yüzden yanına koyup kendini yücelteceğin bir millet olacaksa yunanlılar en sonuncusu olmalı. -
ekşi itiraf
neredeyse bebek denebilecek bir yaşta babamı kaybetmem ve ne dayımın ne de dedemin o boşluğu kapatması/kapatabilmesi nedeniyle hep kadınların arasında büyüdüm desem yeridir.
lise 2 ve sonrasında hep yabancı dil bölümü okuduğum için sınıfımın % 95’i falan hep kızlardan oluşuyordu.
iş yerlerimde de biri hariç hep kadın patronlarım, kadın iş arkadaşlarım oldu. şimdi de 15 kadına 2 erkeğiz, ki diğer erkek arkadaş... neyse.
abi cidden yeter. bu kadar östrojen yemin ediyorum kimyamı bozdu artık. yakında “erkek istiyom erkeeeekk!” diye sokaklarda ağlaya ağlaya koşarken falan tutuklanacağım diye korkuyorum. -
geziyi tamamen planlayanlar almanlar
“gezi’yi kimse planlamadı; senelerdir yediğiniz herzeler, insanlara yaptığınız terbiyesizlik ve seviyesizlikler, türkiye’yi türkiye yapan her türlü değere yönelik saygısızlıklarınız, ayrıştırıcı diliniz, bir boktan anlamayıp her şeyi ama her şeyi elinize yüzünüze bulaştırmanız, türban dışında hiçbir kişisel özgürlüğü tanımamanız, özgür medyayı susturma çabalarınız ve niceleri sonucu git gide diktatörlüğe sivrilen ülkeye ülkenin vatanseverleri sahip çıktı, bir araya gelmesi olanaksız ve hatta birbiriyle sık sık çatışma hâlinde olan insanlar el ele verdi, ve sizin iğrenç kitlelerinizin bunu sizler için asla yapmayacağını bildiğiniz, partiniz başta olmak üzere hiçbir oluşumunuzun birilerinin planlaması ve iteklemesi olmadan ortaya çıkamayacağını bildiğiniz için kuduruyorsunuz, e tabii çom çomlarınıza da atacak kemik gerek bu ara ama bence saçmalamalarınıza daha fazla yenilerini eklemeden çenenizi kapatın artık sayın kuzu.”
diye yanıtlamak istediğim. -
lgbti'nin tüm etkinliklerinin süresiz yasaklanması
ne kadar leş kişilik varsa yine desteğe gelmiş. engel listem eksik kalmasın diyorsanız fırsat bu fırsat.
insanların panel ve toplantı hakları ellerinden alınmış, tek gördüğü “sıpıklıkkk tüüü” olan beyinsiz sürüsü alkış tutuyor. biri de “evrim midir nedir o inandığınız...” demiş, sabah sabah güldüm öksürük tuttu. bağcı yine kaçamamış, aradan o da halloluvermiş.
ne kadar homofobik varsa hepsi salaktır ve câhildir, tezimi üniversiteye sunmak üzereyim.
bu arada bu kararın ankara’nın yeni belediye başkanının sincan belediye başkanı mustafa tuna olması ile ilgisi olabilir mi onu düşünmekteyim. zira sincan’a yolum düştüğünde orada burada asılı afişlerden gördüğüm kadarıyla kendisi tam bir ışid terk tipindeydi zeus affetsin. -
pazar sabahı erken kalkmak için bir neden
öğretmenim ve okulumda 29 ekim töreni var.
dünden takım elbisemi kuru temizlemeye verdim, kravatıma dek temizlettim. gömlek yetişmezmiş, diğer gömleğimi hazırladım çıkardım.
sabah 08:30’da zımba gibi fırladım. kahvaltımı ettim, tıraşımı oldum.
birazdan da çıkacağım.
hızla bok çukuruna dönüştürülüp dünyanın belki de en zarif, en güzel bayramları olan ulusal bayramlarımızın ayak kokusunu andıran leş alternatiflerle değiştirilmek istendiği günümüzde normalde nefret ettiğim erken kalkmak/tıraş olmak/takım giymek/kuru temizleme gibi angaryaları seve seve yerine getirdim.
şimdi de büyük bir emekle günlerdir piyes ve oratoryo provası yapan güzel kızlarımın, yakışıklı erkeklerimin yüzündeki ışığı görme zamanı. -
ırak ordusunun ışidlileri uçurumdan aşağıya atması
gelip de burada "ama doğru değil. hem atatürk olsa öyle yapmazdı." falan diye hümanizm kasanlara ağız dolusu hassiktir çekmek istediğim eylemdir.
tek suçu eşcinsel olmak olan zavallıları patır patır çatıdan aşağı atan, askerimi diri diri yakan islamik foseptik çukurlarına bokumun tek dokusu kadar acıma duygusu hissetmiyorum. bunların ankara'da oturan takım elbiseli soydaşlarının da deyimiyle: su testisi su yolunda kırılır yavrum. beter olun, haykıra haykıra geberin. yanınıza zihnen zerre farkı olmayan birkaç ankara sakinini de alabilirsiniz hatta.
ha ayrıca atatürk referansı ile konuşan arkadaş; atatürk hayatta olsaydı bunların derisini yüzerdi.
edit: hiçbir şeyden haberi olmadan ingiliz emperyalizminin kurbanı edilerek çanakkale'ye getirtilmiş gencecik anzak askerlerine sahip çıkmak ile canlı hd yayında cihat uğruna böğüre böğüre boğaz kesen arap boklarına hak ettiği muameleyi yapmak arasındaki farka kafası basmayıp teröriste hem de atatürk'ün sözleriyle sahip çıkan pıtırcık tutmuş bir de "atatürk'ün yaptıklarını farz etmek sana kalmadı." demiş. valla hadise şarkısı tadında göndermelerle, "kafanda canlandırdığın atatürk" diye element uydurmakla olmuyor bu işler, atatürk'ü zerre anlamayıp sonra burada ondan alıntılar yapmayacaksın, önce araştırmanı iyice yap da ondan sonra reenkarnasyon kasıp laf yarışına girersin. kubilay olayı sonrası menemen'in haritadan silinmesini emretmiş, ülkesini arap karanlığından ve ortadoğu zihniyetinden kurtarmak için kurtuluş savaşı'nda verdiği mücadelenin yedi misli mücadele vermiş ve bu uğurda sert olmaktan çekinmemiş adamı zerre anlamamış, istiklal mahkemeleri desem "o mahkeme değil marş bikerem hıh" demesinden korkacağım ergenyus gelmiş mahalle kezbanı laflarıyla kof hümanistliğini savunacak. bir sonraki adım: "keşke yunanlılar'ı da denize dökmeseydik de gemilerine yakıt ikmali yapsaydık. :/" bir siktir git ne olur. gün gelir de atatürk'ün yaşamı boyunca savaştığı zihniyete hem de atatürk'ün götümden anladığım felsefesiyle sahip çıkacak kadar nâkâbil olmaktan imtina ederim gerçekten. -
fıstıklı baklava vs cevizli baklava
cevizli baklavayı oldum olası anlamamış biri olarak oyumu fıstıklı baklavaya bastığım karşılaşmadır.
-
cüce görünce oluşan fırlatma hissi
salak görünce gelen gebertme hissi kadar güçlü olamaz.
ne biçim konuşuyorsunuz ya? bunu okuyup üzülecek binlerce, on binlerce insan vardır eminim, bilmem farkında mısınız? nasıl terbiyesiz insanlarsınız, nasıl insanlar yetiştirmiş sizi yahu?
sırf boktan bir sitede beğeni almak ya da mal mal gülmek için değer mi cidden ya? midemi bulandırıyorsunuz lan, ne biçim insanlarsınız siz? -
ab ile vizelerin kaldırılması
-
erdoğan'ın akp'ye katılımı
ayrılmış mıydı ki?
-
eşcinsel erkeklerin başını kesip ölene kadar yakın
hâlâ aklamacılık oynayanlar var.
bir siktirin gidin artık lan. kitabınıza bir dininize iki size üç.
eşcinsellerin ya en vahşi biçimde öldürüldüğü ya da sokuldukları korkunç psikolojik baskı yüzünden yaşarken zaten öldüğü coğrafyaya bu zihniyeti getiren ne ola ki? istisnasız hepsi, hatta kuran'ın yazıldığı dilin ana dili olduğu ülkeler de mi yanlış anlıyor bu dini de gerçek islâmcılık oynayıp duruyorsunuz? he, henüz devletin bu kadar kafayı yemediği dönemlerde aldığın din kültürü dersi haklı zaten bir tek. şimdi eminim sorsan onun müfredatında da kadını dövme usülleri falan anlatılıyordur.
lafa değil yapılana bakacaksın. semavî dinlerin hepsi homofobiktir ve reform ile insanlık düzeyine çekilmedikleri sürece lgbt bireylerin yaşadığı her türlü sıkıntının da ya doğrudan ya da dolaylı olarak nedeni olacaktır.
topunuz bokunuzda boğulun. -
recep tayyip erdoğan
ne darwin, ne dawkins, ne de hawking'in ateizme kazandırabildiği sayıda insanı tek başına ateist yapabilmiş insandır.
saygıyla selâmlıyorum. -
recep tayyip erdoğan
havarilerinin salaklığı artık kendisine destek ya da oy vermediğini iddia edenlerde de sirayet etmeye başladı. yok cemaate karşı verdiği savaş ne kahramancaymış, sevseniz de sevmeseniz de destek olmak gerekliymiş, yok bir telefonla darbeyi durdurmuş bilmem ne. ondan sonra neden aziz nesin...
arkadaşım hooopp, aloo, kendine gel artık ya!
cemaat denen boku bu ülkenin başına kim sardırdı bu kadar? kim palazlandırdı? el ele verip birlikte tüm devlet kadrolarına sızan, her türlü ahlaksızlığı ve rezilliği teşvik eden, ülkenin vatansever ve aklı başında insanlarına bu toprakları dar etmek için her türlü alavereyi döndüren kimdi senelerce? sanki nurcular kılıçdaroğlu ya da bahçeli'nin yarattığı kötü masal kahramanları da boz yeleli rte'm gökten indi bunlarla savaşıyor ha, herkeste öyle bir hava. ne kadar tu kaka oldukları, çıkarları paralel gitmeyi bırakıp birbirlerini kesmeye başlayınca akıllarına anca gelen insanlardan bahsediyoruz, farkında mısınız? aynı takımın oyuncuları, aynı bedenin iki kolu bunlar; bugün gülen cemaati'nin yediği her halttan rte birinci dereceden bizzat sorumludur. mücadelesi de ne tatlı ne iyi ne kahraman olduğu için falan değil, çıkarları artık uyuşmadığı içindir.
şu darbe girişiminin her yerinden sapır sapır dökülen kötü bir mizansen olduğunu da hâlâ iddia ediyorum. gülen cemaati ya da örgütü ne derseniz deyin bu kadar salak ve beceriksiz değil.
yapıp yapıp ondan sonra özür dileyen insanlara benziyor zavallılığınız cidden. kablonun ucuyla oynamaya çalışıp kabloyu kimin tuttuğunu görmeyen kediler gibisiniz.