illegal yazar8
profili

  • sözlük yazarlarının okumakta olduğu kitaplar

    bugün ben de anket doldurmak istiyorum.

    edebiyat olarak jack london - demir ökçe
    her hafta 50 sayfa karl marx - ekonomi politiğin eleştirisi
    akademik olarak da keynes - para üzerine bir inceleme

    edit: iki ve üç okuma grubu ile okunmakta, ilk kitap keyfi okunmaktadır. ekonomi, felsefe, sosyoloji okuyan arkadaşları okuma grubumuza beklerim. lokasyon, ankara

  • cnn türk

    biraz önce aradığım kanal. 02124135600.

    yayın yasağı mı geldi hocam diye sordum "yoo" dedi. haberi niye vermiyorsunuz o zaman dedim. haberi nerede gördünüz dedi. ulan internette izledim videoyu ne demek nerede gördünüz. haber kanalı sizsiniz dedim. internette her gördüğünüze inanmayın dedi suratıma kapattı. hz ali aşkına yüce cosmos aşkına bi arayın şunları siz de.

  • derin futbol

    gece vardiyası olan bir iste çalışıyorum yani okul acilana kadar. televizyon izlemem imkansız. sabaha kadar kutu katlamam lazim. her yarim saatte bir bu başlığa bakıp o 3-4 dakikamı eğlendiriyorum.

    demem o ki buraya yazılan diyaloglar veya monologlar sanılanın aksine boşa gitmiyor. bu gece benim için de izleyin, yazın dediğim spor programı.

  • 13 temmuz 2016 türkiye cumhuriyeti rezaleti

    13 temmuz olacak. moderasyon taşırsa sevinirim.

    ben daha önce böyle düdük bir cumhuriyet görmedim, göreceğimi zannetmiyorum. sinirden elim ayağım titriyor. suan ne dersem gg ama diyeceğim ulan.

    bu devletin üst kurumlarında (özellikle ssk ve kyk) çalışan ve sırf devlette çalışıyorum diye "banane sürünsünler" diyen ne kadar çalışan varsa anasını avradını saygı ile anıyorum diyorum.

    bu düdüklerin hiçbiri işini doğru düzgün yapmazlar. chp döneminde hastanede sıra bekliyorduk diyen puştlar ben tam 1 ay ssknın göndereceği postayı bekliyorum.

    şimdi olayı anlatayım.

    eylül ayında üniversite kazanmam dolayısıyla sskya bana para vermesi için basvurdum. simdi babam vefat ettiği icin anneme onun maaşının bir bölümünü (800tl) veriyorlar. eğer ben üniversite okuduğuma dair belge götürürsem anneme 450 bana 400 lira para verecekler. hani 50 lira gibi ekstra bir katkı için tam 2 hafta belge götürüp getirdim, başvuru sonucunu bekledim.

    neyse ki ssk acıdı verdi parayı. hazirana kadar alıyordum ki oraya sonra geleceğiz.

    sonra kyk için basvurdum. ocak ayından itibaren 400 tl burs çıktı. üzerimize ev yok tarla yok, baba da olmayınca 400 lirayı esirgemediler.

    haziran ayı itibariyle sinavlar bitti tatile girdik. ayın 19u pttye ssk ül yetim maaşını çekmek için gittiğimde ilk dumuru yaşadım. git belge götür dediler.

    hacettepeye gittim öğrenci işlerine. belge aldım ama belge 2015-2016 öğretim yılı belgesi. 2016-2017 lazım dedim. onu dönem başladığında veririz dediler. neyse sskya onu götürdüm. onlar da 2016-2017 olması lazım gibi bir sey söylediler ama yine de belgeyi verdim. bana belge takip no verdiler. eve geldim.

    hani be amina koyduğumun pezevenkleri. madem bana vermiyorsun, anneme bana verdiğin ek harici ver parayı. ama yok. bu insanlar aç kalsın, bize muhtaç olsunlar istiyorlar. 400 lirayı istemiyorum, 350 ver kafi diyorum ama yok bir kere bulaşık bu kara belaya. amina koyduğumun bürokrasisi. 9 gün tatil mi olur orospu çocukları. neyse

    temmuz ayının 10u geldi. ziraat atmsi eve biraz uzak olduğundan öylesine gezintiye çıktığım zaman kyk alırım diye düsündüm. annem de mutfaga bir seyler al bugun dedi. ben de bugün geldim atmye. hooooop para yok. soğuk soğuk terledim ayakta. iki dakika boyunca ekrana baktım. sırada bekleyen amca beni tutmasaydı o an yitirdiğim akli melekelerim yüzünden atmyi kıracaktım.

    21 yaşında adamım. en son babam öldügünde aglamıştım. oturdum çocuklar gibi atmnin yanına başladım aglamaya. bunlar düdük ülkenin bürokrasisi yüzünden oldu. düdükler üç kuruşuma göz diktiler.

    bilader aradım aramaz olur muyum. kyk genel müdürlüğü arayın siz de. bakalim açıyorlar mı? 0312 551 6000.

    1e bastıktan sonra otomatik meşgul çalıyor. operatör bekleyin. o da açıp hemen kapatıyor. ulan bi dinle belki bir ailenin aksam yiyecegi yemek ile alakalı vir mevzu var. ama yook bilgisayarda kesin candy crush oynuyor düdük çocuğu.

    neden kesildi?

    ortalamam 1,5 altında değil.
    alttan 3 ders ve daha fazlasıda kalmadı.
    teröristlerin pkk sevicilerin eylemlerine de katılmadım.

    neden? soruyorum ulan hepinize. neden?

    edit: bazı yazar arkadaşlar pkk sevicileri götünden anlıyor. ben yemekhane girişine apo bayrağı asmadım. asmadığım için bir şekilde mimlenmedim.
    ben başka fakülte kantinlerinde kol ayak kesmedim veya ben bamda kimsenin bacağına pala indirmedim. demek istediğim bu. ama götü ile okuduğu için adam dert nedir tasa nedir hiç oraya bulaşmadan direk kılıf giydirme peşinde.

    ayrıca kimseye kendimi acındırma derdinde falan değilim. yarın kıçımı kaldırıp gider iş bulur çalışırım. sadece burada rezaletten bahsediyorum. bir haftalık da bir yazar arkadaştan borç alacağım. gelecek haftasonu öderim. burada benim parasız kalmam sorun değil, şu saçma salak sistemin bozukluğu konu olmalı. mesaj atan herkese teşekkür ederim.

    edit2: kyk'da çalışan bir yazar arkadaş yarın durumu kesin çözeceğini ve buna yetkisinin olduğunu söyledi. iletişim bilgilerimizi paylaştık. yarın durumun akıbetini yazarım.

    sgk ile ilgili olan bölümde de dosya takip no'mu bir yazar arkadaşa verdim. o da orayı çözeceğini söyledi.

    ulan iyiki varsınız he.

  • 15 nisan 2016 kaza yapmam

    durun vurmayın. burada çok duygusal (en azından benim için) bir hikaye okuyacaksınız. uzun olabilir, rica ediyorum empati kurarak yorum yapın.

    annemle ne zamandan beri bir arabamız olsa keşke diye hayal kuruyoruz. eymire götürürsün beni diyor ve basıyor gülücüğü, artık alışverişe giderken yorulmayız diyor ve basıyor gülücüğü. en sonunda dişimizden tırnağımızdan artanlarla bir araba sahibi olduk. annem emekli bu arada, bazen temizliğe falan gidiyor. ben ise öğrenciyim. babamı 4 yıl önce kaybettik. rahmetliden geriye 8 bin lira kaldı. biz de 5 bin koyduk bi araba aldık. görseniz var ya masmavi ve efsane bir şey. yani önceden baya araştırma yaptım tabi. bir sürü araba sitesi gezdim, pazar günü gimata gittim, gezdim tozdum gördüm ve bununla karşılaştım. adamı aradım ve konuşma üç aşağı beş yukarı şöyleydi:

    +merhaba ağbicim
    -aleyküm selam. buyur.
    +ağbi muzaffer ağbi de mi?
    -yok, ben oğluyum. babam camii'de
    +ağbi araba için aramıştım ama
    .
    .
    -tamam kardeş gel gör yarın arabayı
    +eyvallah.

    gittim aldım arabayı.arabayı alırken hiç bozuk aksamı yok falan dedi. sonra noter işlemi cart curt hallettik. mavi tutku mu desem mavi kurbağa mı desem diye çok arada kaldım ama annem arabayı görünce mor tosbaa dedi. adını mor tosbaa koyduk. annem gözü yaşlı bana baktı. sonunda dedi sonunda bizim de arabamız oldu dedi.
    sigorta yaptırmak için bugün arabayı yola sürdüm. sigortacı 2700 lira dedi. kafayı sıyırmak üzereyken "ağbiii bugün torba yasa çıktıııı fiyatlar incek sonra gel" dedi. tamam dedim ve annemin çalıştığı yere gidiyordum. saat 3 civarı. yokuş aşağı iniyorum ve tabi frene basa çeke basa çeken inerken birden fren boşaldı, direksiyon sertleşti. el frenini çekeyim ulan derken pat girdim öndeki araca (audi a3). benim ön taraf baya ezildi ve hava yastığı açıldı. hanımefendi indi arabadan ve diyalog üç aşağı beş yukarı şöyle geçti

    +ya sen gerizekalı mısın duran arabaya çarpıyorsun?
    -...
    +ya ama düz yolda ışıkta bekleyen arabaya çarpılır mı yaaa

    sonra babasını aradı bunlardan sonra. benim elim ayağım boşalmış halde tabi. kendimde değilim. ne yaptım ulan ben ne yaptım ulan ben kahretsin diye sayıklıyorum içimden.

    +beyefendii sigortanız var mı?
    -...
    +beyefendii iyi misiniz?
    -iyiyim, siz iyisiniz de mi?
    +siz gerizekalı mısınız? duran arabaya girdiniz..
    -...

    sonra babası geldi.

    +koçum iyi misin?
    -iyiyim hocam sağolun.
    +cana geleceğine mala gelsin. sigorta kasko falan var mı? %100 hatalı sizsiniz çünkü.

    araba devirinden 15 gün sonrasına kadar sigorta olduğunu öğrenince bi rahatladım ama kısa sürdü. çünkü benim araba hasarını kimse ödemeyecek. onun tampon masrafını benim sigorta ödeyecek. tutanak tutuldu fotoğraf çektik. ben araba alacağız diye telefonumu falan da satmıştım. onun çektiği fotoğrafları tutanağa ekledik falan. sonra çekici geldi benim arabayı götürdü. sonra bu arabayı aldığım adamı aradım.

    +senin gibi insanın ben ta amına koyim.
    -ne oluyor mübarek? hayırdır.
    +frenleri boşaldı lan arabanın, neden satarken söylemedin bunu şerefsiz.
    -haa onu söylemeyi unuttum ben. arada sırada yapar. ne oldu ki?
    +...

    şimdi eve geldim. annem hadi markete gidelim dedi. nasıl açıklayacağım ben bunu? odamda ağlamaklıyım ve kendimi bok gibi hissediyorum. arabayı yok fiyatına satmak en akıllıcası da kim alır kı pert arabayı? kahretsin kahretsin. bu dinci iki yüzlülüğü beni kahretti, sizi kahretmesin.

    edit: para muhabbeti olmuş. eğer devam ederse yazıyı silerim. ben bahtımı yaşıyorum. kaderci ve dogmatik insanları sevmem ama sanırım burada hata benim. almadan önce birilerine göstermek ne bileyim yol yordam bilmek gerekirdi. temiz kalpliliğinizi görebiliyorum ama kesinlikle para istemiyorum. 2 yıl sonra mezun olunca güzel bi mesleğim olacak ve yine araba alabileceğim. bırakın da düşe kalka öğrenebileyim hayatı.

    özelden para vermek isteyen 15 kişi falan oldu. o yüzden yazma gereksinimi hissettim.

  • 21 eylül 2015 gençlerbirliği beşiktaş maçı

    bu nasıl kameraman amk dediğim.

  • suriyeli sığınmacılar

    dün akşam üstü iddaa kuponumu oynayıp eve geçerken eryaman/optimum kavşağına geçip dolmuşa bineyim diyerek patikadan hallice olan bir yaya yolunda beklemeye başladım.

    bu arkadaşlar da biraz ötedeki ışıklarda mendil satıyorlardı. aralarında birisi bana doğru yaklaştı, "abi mendil?" dedi. hayır sağol dedim.

    yaklaşık 5 dakika geçti ama paralı otobüs veya dolmuş gelmedi hala. sonra arkamı bir döndüm bu suriyeli bebe ve minik çetesi "abi para!" diyorlardı.

    4 kişiye tek kişi kavga ederdim ama bebelerin elinde maket bıçağı vardı. arkamı döndüm pıyacaktım lakin reklam panolarının ordan da bir bebe çıktı.

    koşarken ona geçirdim ama arkamdakilerden birisi yakaladı beni. tam o sırada dolmuşçunun birisi durdu yanımızda. elinde bir adet haydar ile indi. tabi bunlar topukladı.

    yalnızken bunlardan birisi musallat olursa kalabalığa yürüyün. hiçbirisinin kimliği yok dediğim kitle.

  • gerillayı görünce ailesini bırakıp kaçan astsubay

    (bkz: teröriste gerilla deme solculuğu)

    evet var böyle bi solculuk.