Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. rte'nin aidat ödemeyen ülkeleri fırçalaması

    konu para olunca gözü dönüyor nedense.

  • 2. hugh jackman'ın eşi

    hayatı reklam filmi zannedenlere kapak olan kadındır.

    helal sana hugh abi. zaten severdim seni gözümde bir kat daha büyüdün. güzel kadını, iyi eşi victoria's secret mankeni zanneden ergen kafalılara verdin derslerini.

  • 3. hadise'nin dekolteli fotoğrafı

    kara kaşlarla sarı saçların kontrastından gözlerim kamaştı, memelere kadar inemedim.

  • 4. bir ateistin büyü ile imtihanı

    seve seve gönüllü olabileceğim deney.

    beni ve benim belirleyeceğim 4 azılı ateisti, horoz ayağı ve kedi kuyruğu kullanarak kabakulak yapmayı başarırlarsa; anadolu çomarı olmayı ve mâlum partiye oy vermeyi kabul ediyorum..

  • 5. tüm hayallerden vazgeçip memur olmaya karar vermek

    sikerim dünya turunu da everest'e çıkmasını da deyip kpss'ye girerek gerçekleştirilebilecek muazzam bir olay. çok akılcı. evet.

  • 6. esprili hamile tişörtü giymek

    bi ara biri hamileler dışarı çıkmasın demişti de ne kızmıştınız. şimdi bana onu hatırlattı bu muhabbet.
    çıksınlar canım, sadece bizim istediğimiz gibi giyinsinler ama. göbeklerini "ifşa" etmesinler, dar giyinmesinler, esprili tişört giymesinler vs. vs. vs.
    kendinizi işte o adamdan farklı sanıyorsunuz ya, değilsiniz.

    bakın önümüz de yaz, ben 6 aylık hamileyim şu an. bikinimle denize havuza falan gircem daha. bi de dar giyinmeyin falan diyorlar ya lan. ahahahah.

  • 7. kadir mısıroğlu

    benimde az evvel izlediğim bir videosunda özetle şöyle diyor;

    "arapların bizi birinci dünya savaşında sattığı iddiası bir yalandır. mustafa kemal 24 nisan 1920'de meclis gizli oturumunda bunu bizzat kendi söylemiştir. konuşmasında fransız mandasındaki suriye emiri ebu faysal'ın (ingilizlerle işbirliği yapan mekke emiri şerif hüseyinin oğlu), bizimle bir olun fransızlarla savaşalım ve yine osmanlıya bağlı kalalım dediğini kendininde bunu reddettiğini söylemiştir. hain adam ortak olalım der mi?."

    devamında..

    "arapların bizi sattığı yalanı, ümmetçilik fikri işlemiyor demek için inkılaplar öncesinde ortaya atılmış bir yalandır ve bundan önce hiç bir yerde telaffuz edilmemiştir." diyor.

    bahsettiği meclis zabtını da bir kitabına koyduğunu ve meseleyi orda uzun uzun anlattığını söylüyor.

    bahsettiği meclis zaptı şu

    fakat daha zaptın giriş kısmında bakın ne diyor.

    "suriye halkı ve ırak halkı yani arabistan, 1914 tarihinden evvel ayni hudut dahilinde bulunduğumuz zamanlarda cümlemizce malûmdur, devleti osmaniyenin bir uzvu, bir rüknü olmaktan fevkalâde müşteki ve müstakil olmak gayesini takip ediyorlardı. buna karşı çalıştılar, fakat neticeyi istihsal edebilmek için kendi kuvvetlerine (istinadın) gayri kâfi olduğunu gördüler ve maatteessüf hepimizi birden imhaya tevessül eden düşmanlarla teşriki mesai ettiler."

    kitabına koyacak kadar incelediğin bu metinde açık açık osmanlının bir parçası olan bu halklar ayrı bir devlet olmak istediler ve düşmanla ortaklık kurdular derken, bu uyduruldu diyorsan yalan söylüyorsun demektir.

  • 8. fenerbahçe'yi sevmiyoruz değil mi

    burada yapılan futbol muhabbetinin, 5 yaşındaki çocuğun yaptığı futbol muhabbetinden çok da farklı olmadığını belgelemesi açısından iyi bir örnek teşkil eden afacan cümlesi.

  • 9. doktorların dhy'sinin artık zorunlu olması

    deli saçması bir olay.
    bu tarz haberlere "ohhh olsun, doktorların da biraz burnu sürtülsün" diye tepki veren adamların fındık kadar aklı yok. siz bunlara ehe mehe diye sevinirken sağlıkta dönüşüm projesi adı altında ne kazıklar yediğinizin farkında bile değilsiniz...

    yaşananları madde madde sayıyorum;

    1) randevu sistemi geldi, hastane kuyrukları bitecek dediler, heyoooo dediniz...

    şimdi sistem 3 dakikada bir poliklinik randevusu veriyor, siz daha şikayetlerinizi sayamadan doktor reçetenizi yazmış oluyor...

    2) sevk almak kaldırıldı, isteyen istediği hastaneye gidecek dediler, olleeey çektiniz...

    şimdi üniversite hastanelerinde ancak aylar sonrasına randevu alabiliyorsunuz...

    3) mecburi hizmet yasası çıktı, her ilçeye, herkesin ayağına "uzman" doktor göndereceğiz dediler, gitsinler tabi ne ayrıcalıkları var dediniz...

    ayağınıza kadar gelen o "uzman" doktorlar, hiçbir imkanı olmayan o ilçe hastanelerinde 2 senede paslanıp "il merkezine sevk uzmanı" oldu çıktı, mecburi hizmeti biter bitmez de çekti gitti...

    4) doğu'ya da "uzman" göndereceğiz dediler, açılım dediler, analar ağlamasın dediler, megri megri dediniz...

    doğma büyüme oralı doktorlar bile terörden kaçıp giderken, tek kelime kürtçe bilmediği halde şırnak'a atanan doktorlar ile anlaşamadınız, sadece karşılıklı bakıştınız...

    gene ağlayan doktorun anası oldu...

    5) tam gün yasası geldi, muayenehaneler kapanacak dediler, ohh olsun doktorlara, muayenehane çilesi bitti dediniz...

    üniversitelerde bir tane hoca kalmadı, hepsi özele geçti, artık muayenehaneye değil, direkt olarak özel hastanelere gidiyorsunuz, paranız yoksa da üniversite hastanesinde başıboş kalmış asistan doktorlara ameliyat oluyorsunuz...

    6) doktor sayısının artması lazım dediler, her yere tıp fakültesi açtılar, eski fakültelerin kontenjanlarını iki üç katına çıkardılar, bizim köye de tıp fakültesi isteriz dediniz...

    çok değil 5 sene sonra, bir yakınınız kalp krizi geçirdiğinde hoca görmeden, hasta görmeden, kadavra görmeden tıp fakültesinden mezun olan çoluk çocuğun eline kalacaksınız, haberiniz yok...

    7) artık hasta hakları var, canınızı sıkan doktoru şikayet edin dediler, şimdi yandın proseför yaktım çıranı dediniz...

    doktorlar sizinle muhattap olmaz, ilacınızı kullanmayınca size kızmaz oldular, sizin sağlığınızı sizden çok umursayı ise zaten çoktan bıraktılar, farkında bile değilsiniz...

    8) malpraktis yasası çıktı, ameliyat iyi geçmezse hemen dava aç, çatır çatır tazminat alırsın dediler, parayı duyunca ağzınız sulandı, hemen mahkemeye koşup hacı dedenizin mezarını bile açtırdınız...

    defansif tıp yükselişe geçti, devlet hastanelerinde cerrahlar üç kuruş döner sermaye aldıkları ortamda yüzbinlerce liralık tazminat davalarını göze alamaz oldular, çok riskli vakaları ameliyat etmemeye başladılar. zor bir ameliyat olacaksanız da size mecburen yine özel hastane yolları gözüktü...

    9) genel sağlık sigortası geldi, sağlık güvencesi olmayan kimse kalmayacak dediler, yess be dediniz...

    şimdi size her ay 300 lira prim borcu çıkarıyorlar...

    yetmiyor bir de eczanede muayene parası, reçete parası, sorma ver parası derken elli kalem para alıyorlar...

    10) daha bunlarla ilgili hiç abartısız 50 madde yazabilirim ama hadi sadede geleyim, şu son olayda bakıyorum gene oh olsun doktorlara moduna geçmişsiniz...

    canım benim, minnoşum, tottişim, a benim sivri zekalım, sen sanıyor musun ki üniversite sınavında ilk bine giren adamlar 13-14 yıl tıp eğitiminin üzerine enayi mi ki 2 yıl pratisyenlik, 2 yıl uzmanlık, 2 yıl yan dal derken 6 sene mecburi hizmet yapsın?..

    hem de bunu, sizin 6 gün bile dayanamayacağınız her gün çatışmaların olduğu, mayınların patladığı, mermilerin-roketlerin havada uçuştuğu yerlerde kendisinin ve ailesinin hayatını tehlikeye atarak yapsın?..

    biraz kafası çalışanlar bütün bunları yapana kadar 6 ayda bir yabancı dil öğrenir, basar gider yurtdışına...

    gitmek istemeyenler de uzmanlık ve yan dal ile hiç uğraşmaz, pratisyen olarak kalır, "önce dahiliye sonra da onun üzerine onkoloji uzmanı olacağım diye debelenip bütün gençliğimi mecburi hizmet yaparak mı geçireyim?" der...

    ve siz yine üniversitelerden istifa eden hocalardan boşalan kadrolara apar topar yerleştirilmiş kerameti kendinden menkul badem bıyıklı "hocalara" kalırsınız...

    bir şey söylersiniz, okut geçer derler, apışıp kalırsınız...

    şaşırmayın, bunlara siz prim verdiniz...

    o yüzden öncelikle bir kendinize çeki düzen verin, doktorlar bir tarafta hastalar karşı tarafta gibi düşünmeye bir son verin.

    kendinize sadece şu soruyu sorun;

    özel hastane sahibi sağlık bakanı mı benim tarafımdadır yoksa devlet hastanesinde nöbet sonrası akşam mesai bitimine kadar çalışmaya devam eden doktor mu?..

    doktorlar sizin düşmanınız değil, hatta doktorlara gol atıldı diye sevindiğiniz her durum döner mutlaka bir taraftan size de dokunur...

    doktorun huzursuz ve mutsuz olduğu yerde, hastanın huzurlu, mutlu ve sağlıklı olmasına imkan yok...

    bunu bilin, buna göre davranın...

    edit: işi gücü başından aşkın bir adam olmasam, her gün sözlükte gazeteye köşe yazısı yazar gibi paragraflarca eleştiri yazsam, bir allahın günü bile konu sıkıntısı çekmem...

    bir iktidar;

    sağlık sisteminden terörle mücadeleye,

    eğitim sisteminden sınav güvenliğine,

    hukuk sisteminden dış politikaya,

    turizmden milli istihbarat teşkilatına,

    iç güvenlikten tarım politikalarına,

    iş kazalarından kişisel verilerin korunmasına kadar

    ellerini attıkları her şeyi ama her şeyi ellerine yüzlerine bulaştıracak kadar beceriksiz olabilir mi ya?..

    bunlar, en büyük uzmanlık alanları olan yolsuzlukta bile, kapalı kapılar ardında dünya aleme rezil olmadan rüşvet alıp vermesini dahi beceremeyecek kadar aciz ve beceriksiz adamlardır.

    tarihe not düşülsün.

  • 10. breaking bad'den çıkarılacak ders

    öleceğim amk diyerek geride kalanlar için sadece parayı düşünürseniz, karınız en nihayetinde orospu olacaktır.

  • 11. istanbul boğazı'na yürüme tüneli

    5 yıldızla polisten kaçarken sürenin bitmesini beklemek için kullanılabilir.

  • 12. kadın memesinin abartıldığı kadar güzel olmaması

    ya sen bunlara nasıl abartıldığı kadar güzel değil dersin ?

    tanım: bir densizin hakikati inkar eden kendini bilmez açıklamalarından oluşan olmayan abartı.

  • 13. son 10 yılın en popüler cümlesi

    fotoğrafları göndersene .

  • 14. sigarada kara paket uygulaması

    --- spoiler ---

    bakanlık maddeye gerekçe olarak, paketlerin cezbedici renklerinin ve şekillerinin çocuklar, gençler ve kadınlar için özendirici olmasını gösterdi.

    --- spoiler ---

    özendirici olmasın, sonra kadınların aklı ermiyor hemen kanıyor... hem zaten kadın kim ki sigara içsin günah.

  • 15. survivor 2016

    tuğba: net konuş benimle.
    nagihan: o zaman hiç konuşmayalım.

    ilk defa doğru söyledin nagihan abi.

  • 16. 06 akp 74

  • 17. survivor semih'in inanılmaz zeki kelime oyunu

  • 18. meral akşener

    şu an tüm gezilerinde yanında olan ve her yere birlikte gittiği avukat mehmet tolga akalın*; ergenekon davasında başta kemal kerinesiz olmak üzere bir çok sanığın avukatlığını yapmıştı..

    cemaatin en büyük kumpasına karşı gönüllü avukatlık yapan adamlarla geziyor meral abla, bu bile tek başına cemaat ile alakası olmadığını göstermeye yeter.
    edit: link eklendi.

  • 19. kaan kural

    fenerbahçeyle alakalı bırakın herhangi iyi bir kelam etmesini, ana avrat düz sövmemesi bile erdemini gösterir kaan kural'ın.

    ulan sizin kulübünüzün başkanı adamın ekmeğiyle oynadı ekmeğiyle be. siz halen gelip burada sevgi pıtırcığı cümleler ile "ama kaan ayıb etti" diyorsunuz. önce ayıbın büyüğünü eden başkanınızla başa çıkın da siz ondan sonra kaan kural'a laf edin. edepsizler sizi be.

    edit: ulan adam yazmış bir de. daha ne yazsın birader adam?
    http://www.gazeteyeniyuzyil.com/…orkemli-zafer-2010

  • 20. bahçeli'nin başkanlık sistemine olumlu bakması

    bir liderin partisine "başka bir partinin koltuk değneği" dedirtmesi ne kadar acı bir şey lan.

    neyse zaten milliyetçiden kime ne fayda gelmiş bu güne kadar amk.

  • 21. 3. köprünün adı atatürk olsun kampanyası

    istanbul boğazı'nda halihazırda 2 köprü mevcuttur.
    birinci köprü ve ikinci köprü.
    yeni yapılacak köprüye de istediğiniz ismi verin, onun adı üçüncü köprü olacaktır.

    not: unkapanı'na geçerken kullandığınız için unkapanı köprüsü dediğiniz köprünün asıl adı atatürk köprüsü. ama kullanmıyorsunuz. isimlere takılıp kendinizi paralamayın yani, isim koyarak falan olmuyor o iş.

  • 22. komorlar ile kalkınma anlaşması imzalanması

    komor adaları diye bir yer olduğunu öğrenmek ve o yerin haritadaki yerini arayıp bulabilmek kalkınmanın bizzat kendisi ve en büyüğü olsa gerek zaten.

  • 23. josef de souza dias

    brezilyali hüseyin çimşir...

  • 24. beşiktaş

    para vs için beşiktaş a gelmeyen;
    martin linnes,
    ozan tufan,
    salih uçan,
    van persie,
    ndoye,
    diegonun son durumları; http://i.hizliresim.com/a7vpkv.png

    beşiktaşı tercih eden;
    jose sosa,
    oğuzhan özyakup ,
    gökhan töre,
    mario gomez,
    cenk tosunun son durumları http://i.hizliresim.com/g8grw5.png

    ek olarak beşiktaşı satanlar
    q7: http://goo.gl/omyjs9
    akıllanıp geri dönenler;
    q17: http://goo.gl/ubrh8a

    bu entry ibreti alem olsun diye yazılmıştır*.

  • 25. atiba hutchinson

    beşiktaş tarihinde önemli bir figür, hatta ve hatta ikonik bir figür olmanın çok çok ötesinde kulüp için bir efsane olacak bu sezonki şampiyonlukta.

    öyle ki, beşiktaş tarihinin en iyi 11'ini kursan, defansif ortasahaya atiba'yı yazarsın. işin ilginç yanı, bu geçen seneye dek böyle değildi. atiba 30 yaşında bedavaya, "o fiyata elde daha iyi bir alternatif olmadığı için" transfer olduğu beşiktaş'ta, 33 yaşında ortasahanın ortasında bütün sezon ligde bir tek saniye kaçırmadan, yedeği ya da yanında oynayan ikinci bir önlibero olmadan beşiktaş tarihinin en büyük performanslarından birini göstererek şampiyonluğa koşuyor.

    veli ve tolgay'ın sakatlıkları; kulübün ozan, lucas leiva, lawal vs oyuncuların peşinden koşup hiçbirini getirememesi, 4 oyuncudan (sosa, oğuzhan, atiba, necip) ibaret olan ortasaha rotasyonu ile girilen bu sezonda ilk 10 maç sonu "atiba insan gibi oynamıyor, atiba'nın formu düştüğünde biz de düşeriz" derken 28. maçı bitirdik. atiba halen insan gibi oynamıyor. ne kadar altın harf varsa, hepsiyle adı beşiktaş tarihine yazılacak.

  • 26. bahçeli'yi istemeyenlerin mhp'li olmaması

    bahçeli'yi isteyenlerin akp'li olmasını düşünürsek garip değil.

  • 27. martin linnes

    sağbekte, stoper semih kaya ve sabri*'nin arkasında 3. alternatif olarak kullanılan futbolcu.

    bir futbolcunun galatasaray'ın mevcut halinde kendini göstermesi zor da, bu nedir abi? ilginçtir, beşiktaş'ın ilgilenip de diğer takımların getirdiği hiç bir adam fayda etmiyor.

    son 1.5 senede diego, robin van persie, martin linnes, dame n'doye, ozan tufan falan ilk aklıma gelenler.

    hani bilmesem "beşiktaş yönetimi ilgileniyormuş gibi yapıp trollüyor, diğer takımlar alıyor" diyeceğim.

  • 28. 15 nisan 2016 kaza yapmam

    durun vurmayın. burada çok duygusal (en azından benim için) bir hikaye okuyacaksınız. uzun olabilir, rica ediyorum empati kurarak yorum yapın.

    annemle ne zamandan beri bir arabamız olsa keşke diye hayal kuruyoruz. eymire götürürsün beni diyor ve basıyor gülücüğü, artık alışverişe giderken yorulmayız diyor ve basıyor gülücüğü. en sonunda dişimizden tırnağımızdan artanlarla bir araba sahibi olduk. annem emekli bu arada, bazen temizliğe falan gidiyor. ben ise öğrenciyim. babamı 4 yıl önce kaybettik. rahmetliden geriye 8 bin lira kaldı. biz de 5 bin koyduk bi araba aldık. görseniz var ya masmavi ve efsane bir şey. yani önceden baya araştırma yaptım tabi. bir sürü araba sitesi gezdim, pazar günü gimata gittim, gezdim tozdum gördüm ve bununla karşılaştım. adamı aradım ve konuşma üç aşağı beş yukarı şöyleydi:

    +merhaba ağbicim
    -aleyküm selam. buyur.
    +ağbi muzaffer ağbi de mi?
    -yok, ben oğluyum. babam camii'de
    +ağbi araba için aramıştım ama
    .
    .
    -tamam kardeş gel gör yarın arabayı
    +eyvallah.

    gittim aldım arabayı.arabayı alırken hiç bozuk aksamı yok falan dedi. sonra noter işlemi cart curt hallettik. mavi tutku mu desem mavi kurbağa mı desem diye çok arada kaldım ama annem arabayı görünce mor tosbaa dedi. adını mor tosbaa koyduk. annem gözü yaşlı bana baktı. sonunda dedi sonunda bizim de arabamız oldu dedi.
    sigorta yaptırmak için bugün arabayı yola sürdüm. sigortacı 2700 lira dedi. kafayı sıyırmak üzereyken "ağbiii bugün torba yasa çıktıııı fiyatlar incek sonra gel" dedi. tamam dedim ve annemin çalıştığı yere gidiyordum. saat 3 civarı. yokuş aşağı iniyorum ve tabi frene basa çeke basa çeken inerken birden fren boşaldı, direksiyon sertleşti. el frenini çekeyim ulan derken pat girdim öndeki araca (audi a3). benim ön taraf baya ezildi ve hava yastığı açıldı. hanımefendi indi arabadan ve diyalog üç aşağı beş yukarı şöyle geçti

    +ya sen gerizekalı mısın duran arabaya çarpıyorsun?
    -...
    +ya ama düz yolda ışıkta bekleyen arabaya çarpılır mı yaaa

    sonra babasını aradı bunlardan sonra. benim elim ayağım boşalmış halde tabi. kendimde değilim. ne yaptım ulan ben ne yaptım ulan ben kahretsin diye sayıklıyorum içimden.

    +beyefendii sigortanız var mı?
    -...
    +beyefendii iyi misiniz?
    -iyiyim, siz iyisiniz de mi?
    +siz gerizekalı mısınız? duran arabaya girdiniz..
    -...

    sonra babası geldi.

    +koçum iyi misin?
    -iyiyim hocam sağolun.
    +cana geleceğine mala gelsin. sigorta kasko falan var mı? %100 hatalı sizsiniz çünkü.

    araba devirinden 15 gün sonrasına kadar sigorta olduğunu öğrenince bi rahatladım ama kısa sürdü. çünkü benim araba hasarını kimse ödemeyecek. onun tampon masrafını benim sigorta ödeyecek. tutanak tutuldu fotoğraf çektik. ben araba alacağız diye telefonumu falan da satmıştım. onun çektiği fotoğrafları tutanağa ekledik falan. sonra çekici geldi benim arabayı götürdü. sonra bu arabayı aldığım adamı aradım.

    +senin gibi insanın ben ta amına koyim.
    -ne oluyor mübarek? hayırdır.
    +frenleri boşaldı lan arabanın, neden satarken söylemedin bunu şerefsiz.
    -haa onu söylemeyi unuttum ben. arada sırada yapar. ne oldu ki?
    +...

    şimdi eve geldim. annem hadi markete gidelim dedi. nasıl açıklayacağım ben bunu? odamda ağlamaklıyım ve kendimi bok gibi hissediyorum. arabayı yok fiyatına satmak en akıllıcası da kim alır kı pert arabayı? kahretsin kahretsin. bu dinci iki yüzlülüğü beni kahretti, sizi kahretmesin.

    edit: para muhabbeti olmuş. eğer devam ederse yazıyı silerim. ben bahtımı yaşıyorum. kaderci ve dogmatik insanları sevmem ama sanırım burada hata benim. almadan önce birilerine göstermek ne bileyim yol yordam bilmek gerekirdi. temiz kalpliliğinizi görebiliyorum ama kesinlikle para istemiyorum. 2 yıl sonra mezun olunca güzel bi mesleğim olacak ve yine araba alabileceğim. bırakın da düşe kalka öğrenebileyim hayatı.

    özelden para vermek isteyen 15 kişi falan oldu. o yüzden yazma gereksinimi hissettim.

  • 29. türkler'in öz yurdu orta asya mı anadolu mu

    "atımın ayağının bastığı her yer benimdir"
    atilla han

  • 30. titanik'te ölenler neden buzdağına tırmanmadı

    carpar carpmaz batmadigi icin olabilir mi?
    tamamen sular altinda kalana kadar bir muddet daha yol almis oldugu icin. ve ufukta sarilacak buzdagi kalmadigi icin.

  • 31. 2016 turizm krizi

    daha hala dar gelirlinin geliri daha da düşecek, olan hepimize olacak geyiği çevrilen kriz. ulan amına kodumun gerizekalıları zaten burada itfaiye hortum diyenlerin hepsi bunu istiyor, benim ekonomik durumum da kötüleşsin sikerler diyor insanlar. dar gelirli diyor ya daha, ulan o dar gelirli çomarlar değil mi istikrar istikrar diyen, yol yaptı diyen, yiyor ama çalışıyor diyen, cumhuriyetin bütün kazanımları tek tek giderken ( fiziki olarak: fabrikalar, ormanlar vs.., manevi olarak: kadına saygı, hukukun üstünlüğü, laiklik vs.. ) aval aval izleyenler. bu davarlar zarar görsün ben de zarar görmeye razıyım.

    anladın mı şimdi çomar kardeş. yetti gayri sizin şu olan herkese olacak, kurunun yanında yaşta yanacak geyiğiniz.

    dar gelirliye su veren itfaiyenin hortumunu ayrı, bunlarla beraber eğer ben de yanarsam bana su vermeye çalışan itfaiyenin hortumunu ayrı sikeyim.

  • 32. türk kızlarının kibar erkeklerden hoşlanmaması

    babaları, ağabeyleri kibar olmadığı için. gördüğü, tanıdığı erkek profili bu çünkü. 20 yaşına gelene kadar "lütfen" kelimesini, "teşekkür ederim" cümlesini duymamış kızcağızların, bunları duyunca yadırgamaları ve "bu ne biçim erkek" demeleri çok doğal. 20 yaşından sonra da, kız arkadaşlarının sevgililerinin tabir caizse 'ağzılarına nasıl sıçtığı' hikayelerini dinleyerek kadınlığa ilk adımı attıklarında, "demek erkek böyle bir şey" düşüncesi sağlamlaşıyor. kibar erkek, frankfurt hayvanat bahçesinde yeni doğan panda gibi bir şey bu kızlar için.

    menemen yaparım yanına da çay demleriz diyen kadından hoşlanan türk erkeğinde de durum farksız. bu erkeklerin aradığı da sevgili falan değil. düpedüz; anasının, teyzesinin, yengesinin genci-güzeli.

    hepinizin cv'sinde, "ingilizce: çok iyi" yazıyor, o yüzden tercüme etmeme gerek yok:

    being male is a matter of birth.
    being a man is a matter of age.
    but being a gentleman is a matter of choice.

  • 33. 14 nisan 2016 fenerbahçe real madrid maçı

    sizler kadar basketboldan anlamayan biriyim. yani burada yalandan entry kasanlar hariç. oyunu anlatacak basketbol bilgim çok yok. ama dün orada idim ve şu an ses yok. o kadar çok bağırdım o kadar çok real'i ıslıkladım, yuhaladım ki. bunu sırf bu takım için yaptım. neden mi? kenarda obradoviç kıpkırmızı olurken, datome şiir yazıp, dixon kendini yerlere atarken, udoh'un bloğunda vesely koltuğun üstüne çıkıp hatta yerinde duramayıp sahaya kadar girip maçın içindeyken ve kendini bu takıma ait hissederken susmak, re re rö yapmak utandırdı. futbol takımı için bunu yapmadım. çünkü ruh yok, mücadele yok, beni ateşleyen bir oyun yok.

    hayatımın en güzel maçıydı. teşekkürler obradoviç, teşekkürler dünyanın en güzel takımı.

  • 34. en iyi kreş nineler ve dedelerdir

    kesinlikle yanlis bir önermedir. cocuklar yasitlari arasinda ve pedagoji bilen uzman egitmenlerce buyutulmelidir.

    ulkedeki sapik sayisinin fazlaligi yuzunden yanlislar dogru zannedilmemeli.

  • 35. seks yapılabilir

    biz ona kısaca "gideri var" diyoruz.

  • 36. kolaysa başına gelsin'in ingilizcesi

    if that is coke, may it come to your head.

  • 37. turkcell hatlarımızı iptal ediyoruz kampanyası

    turkcell'in hattını kapatanlara ve buna yönelik yazı yazanlara karşı cephe aldığını görünce, katıldığıma tekrardan sevindiğim kampanya. evet kardeş, kapattım. senden daha az kalitede hizmet vereceğini bildiğim bir operatöre geçtim ve evet, bile bile geçtim. en demokratik haklarımdan birisi. protesto ediyorum seni ve bana engel olamazsın. ek bilgi vermek gerekirse, geçtiğim operatörden bir de telefon aldım. samsung galaxy s7. telefon bana * aylık 90 tl'ye falan geldi. yanında da samsung gear vr hediye verdiler.

    ha turkcell kardeş, merak ediyorsan söyleyeyim. aylık 200 tl de olsa faturanı öderdim ben. ödeyebilecek gücüm var. ödemeyecek gücüm de var. kal sağlıcakla.

  • 38. ilvanlım dinlemiş efsanevi nesil

    sabah minübüste ve tabiki belkıs akkale'den dinlediğim türküdür. belki denk gelmeyeli var 20 sene, değişikmiş. aha mahzuni darıldım çalıyor. vay amk, dolmuş yerine zaman makinesinemi bindim, bilemedim.

  • 39. şefaat ya resulallah demek şirk midir

    sözlüğün müminleri cumaya gittiği için havada kalan soru.

  • 40. bir ilişkideki en heyecan verici an

    aşkım adetim bir hafta gecikti cümlesinin kurulduğu andır.

  • 41. 15 nisan 2016 pkk mardin saldırısı

    dünyanın en kalleş örgütü kim bilmem de kendi siyasi istikbali için o kalleş örgütle pişpirik oynayıp şimdi hiçbir şey olmamış, kendi hiçbir dahli ve ihmali yokmuş gibi pişkin pişkin sırıtan, tabutlara dayanarak siyaset yapmaya devam eden kişileri destekleyen bir halk var. o halk var ya o halk, uygarlık tarihininde görülmüş en aciz, en zavallı ve en haysiyetsiz halk.

    birçok imparatorlukta kendilerine kölelikten öte paye verilmemiş olup, söke söke bağımsızlıklarını koparan nice onurlu ulusa selam olsun. başlarına musallat olmuş kanlı diktatörlerini yutup tarih çöplüğüne iteleyen gururlu, haysiyetli milletlere de selam olsun.

    size gelince, aciz ve zavallı halkın onursuz üyeleri! sizin de 'ancak' başınız sağ olsun. zira bundan daha fazlasını duyamayacaksınız. ha bir de, ''bu hain saldırıyı kınıyorum.''

  • 42. altın rengi diyagonal çizgileri olan siyah poşet

    ileride bir gün hipster poşeti olacağına inandığım poşet.

  • 43. çağatay ulusoy'lu colin's reklamı

    neresinde güldünüz diye sormak istediğim reklam.

  • 44. fethullah gülen cemaati

    bu fetöcülerin aglakligi hic cekilmiyor.ulan kpss sorularini caldiniz dagittiniz karili kocali iq lari 70-80 lerde gezen militanlariniz o sorularla full cekti a.q mallari bari biriniz iki uc soru farkli yapaydiniz.tus sorularini dagittiniz sinavdan once son denemede 35 puan alan maloglu mal militaniziz sinava 2 hafta kala ortadan kayboldu ne telefonuna ulastik ne kendine.kapattiniz ankara'daki orgut evine verdiniz sorulari utanmadan sinavdan sonra cikmis hava atiyor sayenizde malin onde gideni dermatolog oldu.sorana da onumdekinden kopya cektim diyo.sizin var ya yatacak yeriniz yok amk.senelerce iktidarla milletin kemigini iligini kuruttunuz paylasamadiniz canım guzelim memleketi. ac gözlü utanmazlar.hala hizmetmis silahsizmis vatan askiymis millet o kpss yüzünden intihar etti,yuvalari dagildi kucaginda cocuk sinavdan sinava kostu haysiyetsiz karaktersizler osymye militan yerlestirip sorulari sattiniz.girilen her sinava hile hurda karistirdiniz.savcilari,kaymakamlari paylasamadiniz ortaginizla da elinizdeki eteginizdeki taslari o zaman doktunuz.biz de enayiyiz ya vatan askiyla vicdanla doktunuz ortaliga hirsizliklari.siz oyle bir canavar yarattiniz ki zamani gelince onu indirmesini biliriz sandiginiz ama tepetaklak oldunuz.lan bu halki beraber duduklerken sutunu sagarken hic mi gozlemleyemediniz beceriksizler.sizden kurtulacakti bir gun millet ama oyle ama böyle.simdi siz de zulmünüzün karsiligini zulümle aldiniz hic aglamayin.
    mide bulandiriyorsunuz.
    edit:hala yok iste hukumetin sucuymus bunlar suc islerken nerdeymisiz?hirsizin hic mi sucu yok?zannedersin sevgi melekleri.yahu utanmazlar 17 aralik oncesi nerdeydiniz?vatan millet askiniz o zamana kadar nerdeydi?ulan yuzsuzlere bak hele.okuz öldü ortaklik bozuldu ondan sonra yok savcilara yapilan ap raporunda yaziyomus da onlar onemliymis.yahu sucsuz gunahsiz askerlerin babalik haklarini aldilar elinden babalik.sen hic o zaman o ap raporlarina baktin mi?hukukun ustunluguymus.o hakimler o savcilar hoca bozuntusundan emir almadan once neden bu hukuksuzluklara ses etmediler sorusturma acmadilar hirsizlara?yahu bi bu fetöcüler bir de yetmez ama evetci denyöler.verdiler tum yetkiyi rte ye ondan sonra suclu o.yahu deseki hoca gel affettim eskisi gibi barisalim hocaniz aglaya aglaya atar kendini iktidarin kucagina.

  • 45. cumhuriyet halk partisi

    hakkında aynı gün içerisinde,
    "hdp'nin stepnesi" veya "hdp'yi kapattırmaya çalışıyor" diye yorum yapılan parti.

    matematik hesaplar ve gerçekler ise ikisinin de götten atma olduğunu ıspatlıyor.

    dolayısı ile her iki iddiayı saçmalayan güruh, aslında birbirlerinin stepnesi.

  • 46. mario gomez

    evet, bu saatten sonra her şey mario gomez'in elinde. kalmak isterse hiç bir kuvvet onu beşiktaş'tan ayıramaz. 1000 euro bonservis ile beşiktaş'ın futbolcusu olur, konu kapanır. gitmek isterse de hiç bir kuvvet onu döndüremez.

    bana göre;

    - fiorentina'da oynamak istemez, lige ve takıma uyum sağlayamamıştı. kariyerinin en kötü 2 sezonunu geçirdi orada. kan uyuşmadı. başka bir takıma transfer olmak için dönebilir. bu durumda da transferden yüzde alacağı için beşiktaş'ın kasasına ciddi bir para girecektir.

    - şampiyonlar ligi'ne gidersek takımdan ayrılma ihtimali çok düşük. şampiyonlar ligi'nin en çok hat trick yapan oyuncularından biri mario gomez. üzerine eklemek için can attığına eminim. bu maçların havası başka oluyor ve tüm futbolcular bu ortamı yaşamak istiyor. o yüzden şampiyonlar ligi, mario gomez'in tercihini doğrudan etkileyecek bir faktör. (şampiyonlar ligi'ne gidemezsek ne olur. bilmiyorum ama zor bence kalması.)

    - takımda çok iyi bir arkadaşlık ortamı var. mario gomez de bunun bir parçası. oyuncuların çoğu almanca konuşuyor. gomez'in ingilizcesi çok iyi, muhtemelen ispanyolcası da vardır. herkes ile iletişim kurabilir. mutsuz, huzursuz bir ortamda değil. herkes ona saygı duyuyor.

    - tesisler ve stadyum çok iyi. evet, çoğu kalburüstü avrupa kulübünden çok daha iyi antrenman tesislerine ve stadyuma sahibiz.

    - bitik kariyeri, beşiktaş sayesinde canlandı. beşiktaş'ın lider isimlerinden biri. en verimli 2 sezonuna geliyor. başka bir maceraya atılıp risk almak ister mi? ben almazdım. gol kralı olmuşsun, şampiyon olmuşsun, milli takıma dönmüşsün... daha ne istersin ki?

    - çok prestijli takımlardan teklif aldı diyelim. şu sıralar mesela adı manu ile ismi anılıyor. sürekli üst düzey bir rekabet ortamı yaşayacaksın. rooney var, martial var. asla yerin garanti değil. en ufak bir formsuzlukta kızağa çekilirsin. bir bakmışsın yaş 32, gidecek kulüp bulamıyorsun. gomez'e çin'de, katar'da yapabilecek karakterde bir oyuncu değil bence.

    hepsi benim şahsi kanaatlerim. bekleyip göreceğiz. şu artık %100 net. beşiktaş mario gomez transferinden kazançlı çıkmıştır. gomez kalsa da gitse de kazanan beşiktaş oldu. tamamen yönetim başarısı. şimdi o yönetim büyük bir sınav verecek, sosa ve gomez elde tutulacak mı? yoksa gönderilip, yerine yeni transferler mi yapılacak?

    ben ne pahasına olursa olsun ikisini de göndermezdim. beşiktaş başarıya aç. başarı da istikrar ile gelir. sosa ve gomez karakterleri ile de beşiktaş'a yakışan futbolcular.

  • 47. fb'nin final four'a kalmasına sevinen gs'li

    teleon da galatasarayın leeds united ı devirmesini izlerken nasıl sevindiysem buna da aynı şekilde sevindiğim olaydır.

    not: beşiktaş

  • 48. öğrenildiğinde ufku iki katına çıkaran şeyler

    amerika ve avrupa kıtası arasında bir çok konuda farklılıklar vardır. bu büyük farklılıklardan biri de amerika'da yol kesişimlerinin dört yol ağızı (intersecton) şeklinde olması avrupa'da ise dönel kavşak (roundabout) olarak tanımlanan adacıklar etrafında dönen bir sistemin olmasıdır.

    hangi yöntemin trafiği daha hızlı akıtacağı, yakıt tasarrufu yapacağı veya güvenli olduğu yönünde bir çok tartışmalar yapılmaktadır.

    amerika indiana'da bir şehir şehirdeki tüm dort yol ağızlarını dönel kavşağa çevirip bu dönüşümün sonuçlarını takip etmiş. sonuç şöyle; 94 adet dort yol ağızının dönel kavşağa dönüştürülmesinin maliyeti 125bin dolar olmuş. bu değişim sonucu oluşan yakıt tasarrufu yıllık 90bin litreymiş. yaralanmalı trafik kazaları %80, toplam kaza sayısı ise %40 oranında azalma olmuş

    menbaı

    mevzuya mythbusters da el atmış. 15 dk'da hangi yöntemle en fazla araç geçebilire bakmışlar. izliyoruz

  • 49. 3. köprünün adı kemal sunal olsun kampanyası

    güzel bir kampanya. toplumu birleştiren nadide isimlerden. bu köprünün ismi kemal sunal köprüsü olsun.

  • 50. alexis ruano delgado

    yeni gerizekalı ekşi sözlük esprilerinin öznesi.