linus torvalds13
profili

  • arabayı nereye park ettiğini hatırlayamamak

    bunun bi adım ötesi arabayla geldiğini unutup otobüsle dönmektir.

  • eve kahve makinesi almanın mantıklı açıklaması

    manuel bir espresso makinesi almış biri olarak,

    - kahve kültürünün araştırıp öğrenilecek bir hobi olması ve öğrenilenlerle diy yapabilmek.

    - bi boka benzemeyen kahvelerin, mekanlarda 120-150 tl bandında satılması. bu tarihte net asgari ücret 11.402,32 tl .

    - kafeinin, egzersiz ve çalışırken odaklanma üzerindeki etkileri. iş dışında, saatlere çok bağlı yaşamıyorsanız hele...

    - misafir ağırlamayı sevenler için hazırlamaya ve sunmaya güzel bir imkan sağlaması.

  • her gün duş alan erkek

    bunla da övünmezsiniz amk yaa.

    adam gelmiş banyodaki hislerini romatik romantik anlatıyor. nasıl temiz olduğuyla övünüyor.

    temiz olmak için ihtiyaca binaen yıkanırsınız. bu kadar. her harekete mana yüklemeler, her harekete olumlamalar. mistik deryalardan vahih alır gibi...

    sıçtıktan sonra götünü silen erkek başlığına gidip reklam yapacak neredeyse adamlar.

    ihtiyacın varsa yıkanırsın, her gün ihtiyacın varsa her gün yıkanırsın. gelip burada anlatmak, konuşmak neden?

    ne sikimsonik bi toplum olduk lan.

    t, yıkanan erkektir.

  • kutlama yok diye kriz geçiren kemalist kadın

    bu sene iyi troll yaptı haa...

    heykellere ufleyen adam/@linus torvalds

    o değil de tam da nasıl yüzüncü yılında 29 ekim'e denk geldi bu olaylar? resmen atatürk ve cumhuriyet karşıtlarına bir simit oldu. kutlamalar iptal, üstelik onlar da bir şey paylaşabilecekler, onların da elinde kozu var.

    toplumun kutuplaşması için göklerden gelen bir karar var resmen.

    (bkz: paraşütlü hamaslıların festival alanına gelişi)

    t, küfür ettirmek, delirtmek için uğraşan bir trollün provakatif başlığı. sakin.

  • kışın sevilmeyen yanı

    hayatın inanılmaz güçleşmesi. ergenlikte olmamak ve sorumluluklarının olması.

    lan yazın inip çalıştırıp 2 dk'da yola çıktığın aracı temizlersin 10 dk, cam suyu donar, yollar buz tutar, hastalıklar artar, ısınma masrafların tavan yapar vs.

    imkanım olsa her kışa girişte yarım küre değiştiririm. canım çok çekerse de gider alp'lerde kayak yapar yine dönerim.

  • büyüklüğü hayran bırakan şeyler

    lan kimsenin de aklına yarrak, göt veya meme gelmemiş gibi... paşam diyen var ya! adam atatürk fotoğrafı atmış! yılmaz özdil, sen misin?

    (bkz: yılmaz özdil'in 2500 liralık özel basım kitabı) gibi.

    lan ne güzel ortam ya bu ekşi.

    negzel herkes entel, herkes inanılmaz açık fikirli, herkes çok zengin, herkes kutu kola sikli.

    bi ben böyle sokak çocuğuyum galiba, saçım kısa, kafam bitli.

    (bkz: evrenin büyüklüğünün insanları çıldırtmıyor oluşu)

    (bkz: evrenin büyüklüğü)

  • uzaylılar geldiğinde izahı zor olacak konular

    ben uzaylı olsam en çok şu iftiraya sinirlenirim.

    (bkz: crop circle)

    sen tut ışığın bile adını unutacağı sürelerde dünyaya gel, burada keşifler yap ve birilerinin taşşak geçmek için tarlaların ortasına yuvarlaklar çizip bunları sana isnat etmiş olduğunu öğren.

    abi kafayı yerim. o an sinirden marslılar gibi dünyayı yakarım.

    lan bunca yolu gelip tarlaya şekil bırakacağımıza nasıl inanırsınız?

    (bkz: onca yolu tarlaya üçgen çizmek için gelen uzaylı)

    mısır piramitleri falan hadi güzel iddialar.

    dur lan gerçi olayı çakozlarsam erik von daniken'i de bulup kaldırırım. yok nazca çizgileri yok tanrıların arabaları falan derken dünyanın malını kaldırdı tırrek.

  • flörtün takip ettiklerini excel ile kontrol etmek

    hiç aklına gelmeyecek, dalga geçmek için paylaşacağın abazanlarla mesajlaşıyorsa peki?

    ne takip, ne fav falan.

    kötü kadınlar tanıdım, şükür iyilerini de...

    hiçbir güzellik, değmez asla böyle bir cehenneme.

    data ile ilgilenenler bilir ki teknik olarak bunları yapmak aslında çok kolay. yazılımlar çeker veriyi, depolar, kıyaslar, hatta anlık raporlar...

    ama bu sırada ortaya çıkan o her bir kilobyte, ruhunda tonlarca kilograma sahip hard diskler gibi ağırlık yapar.

    yapmayın kendinize bunu.

    dürüst, güvenilir; kuşku duymadan birlikte olacağınız iyilerini diliyorum, tüm ihtiyaç sahiplerine.

  • isviçre saatlerinin gereksiz pahalı olması

    neye göre kime göre pahalı? diyen arkadaşlar...

    ananızın ammına göre pahalı. amkoduğumun mal değnekleri sizi, biraz beyin lütfen.

    (bkz: international watch company)
    (bkz: breitling)
    (bkz: patek philippe)
    (bkz: zenith)
    (bkz: jaeger-lecoultre)

    neden göt kadar ülkeden bundan fazla lüx marka çıkmış?

    (bkz: quartz krizi)

    bunlar tek markalar değil, şuraya satış sayıları üzerinden bir tablo bırakayım, görsel

    tabloda da görüleceği üzere en bilinen, en ulaşılabilir marka olan rolex üzerinden al biraz oku öğren,

    1- rolex marka saatler neden bu kadar pahalı?

    2- dünyanın her yerinde geçerli bir para koruma aracı: rolex

    3- para varsa bile satın alması kolay olmayan rolex saatlere nasıl ulaşabilirsiniz?

    4-kendi altınlarını bile kendisi üreten rolex'in ilklerle dolu tarihi

    ulan poundla, kronla, dolarla, euro ile para kazanan milletler için bile pahalı markalara, bizim beyinsiz ekşiciler neye göre kime göre pahalı diye sorguluyor.

    yav allah aşkına her şeye muhalif olamazsınız. dünya çapında kabul gören bazı sabitler var.

    ulan amkoduğumun malları, başlık açsam isviçre saatlerinin ucuz olması diye gelip oraya da "hayır çok pahalııı!!" diye entry gireceksiniz.

    olm siz neden böylesiniz?

  • otuz yaş üstü kariyerli erkeğin evlenmeme nedeni

    kendinize bakarak şöyle bi 40'lara doğru uzatın beyler. o da çocuk istiyorsanız.

    ben sizinle bir tecrübemi paylaşayım.

    ben boşanmış biriyim.

    evlenirken de altınımızın neredeyse tamamını benim doğulu ailem taktı.

    şimdi kadın erkek eşit ya hani...

    boşanırken altın direkt kadının malı. bizde de öyle oldu, daire başkanı olan ex gitti ev aldı boşandıktan hemen sonra.

    yaza doğru başlayan 3 düğün var, şimdilik. yaklaşık bi 50 gr bilezik takmam gerekiyor. daha geride 267 tane kuzen var.*

    bak boşanırken diğer pozisyonlarda nasıl sikildiğimizden bağımsız bu anlattığım. ben ailemin bana verdiği altın borcuyla ex'e ev almış oldum.

    artan altın fiyatlarıyla taksit taksit ödüyorum.*

    kendinize bakın, kendinizi geliştirin ve sakın ama sakın evlenmeyin.

    hele hele bu zamanda... hele hele hele ekşiden, sosyal medyadan falan...

    ilişkili olarak instagram videosu

    dipnot: ben öyle boşanmadım konulu mesaj istemiyorum. baştan söyleyeyim.

    editto: kuzenlerin hepsine altın takacak mısınız diye soranlar oldu. allah cezanızı vermesin.* kasap et derdinde koyun can derdinde...

  • hükümet istifa tezahüratlarına ceza verilmesi

    diktatör deyince seçmeni de kendileri de kızıyor sonra.

    neymiş, hükümet istifa denmiş...

    yönetici olma hakkının tanrıdan geldiğine inanmıyorsanız bu eleştiride cezalık ne var?

    (bkz: kut anlayışı)

  • en sevilen vites geçişi

    3'ten 4'e yumuşak bir geçiş, o sessizlik ve dengeli ivmelenme...

  • koca parası yiyen hatun

    tercihtir, imkandır vs. kimseye bir şey demek düşmez.

    ama,

    bir de bunun, lafa gelince "ben de çalışıyorum!" diyen ama kredileri, harcamaları erkeğe yükleyen, bir köşede sinsice parasını biriktiren ve çaktırmadan da koca parası yiyen modelleri var.

    utanmadan, bir de boşanma zamanı, avukatları ile hesap sorarlar "bunca para nereye gitti?" diye. sonra önlerine, gizlice birikim yaptıkları banka hesapları konunca kem küm ederler.

    zihniyet ve niyet dürüst olduktan sonra sorun görmediğim kadındır.