quzzekere6
profili

  • seni seviyorum'a verilebilecek en boktan cevaplar

    plazanın 17. katından aşağı iniyordum sigara içmeye. onun indiği ana denk getiriyordum hep bilerek. kapının önündeki çöp kovası - küllük karışımı metal şeyin orda denk geliyorduk birbirimize. ilkokulda çöp kutusunun önünde kalem açmak için kümeleşen öğrenciler gibiydik : )

    sigarasını iki parmağının ucunda dik şekilde tutuyordu. nedendir bilmem çok kadınsı, tahrik edici bir içiş şekli gelirdi. ben de esrarkeşler gibi tutardım hep. her an velim gelecekmişçesine avuçlarımın arasına yakın dururdu sigaram... ilginç bir komplekse girdim o an.

    benzerini bir kez spor salonunda da yaşamıştım, onu anımsadım. ben koşu bandında doludizgin koşarken, yanıma kulağında mor bir kulaklık fit bir yabancı abla gelip koşmaya başlamıştı. o kadar estetik koşuyordu ki sanki bir slow motion bir film karesine bakıyordum. kompleks yapı ben de aynı ritimde ve estetik ile koşmaya başladım, veya koştuğumu sanıyordum diyelim. zira aynadan kendimi gördüğümde peşimden it kovalıyor gibi koştuğumu fark etmiştim.

    her neyse konu bu değil. sigarayı süper tutuyordu, araç kullanırken bile...

    bir dahaki sefere ona da kahve alıp geldim, gülümseyerek hiçbir şey söylemeden uzattım. ve bu böyle aylarca sürdü..

    çöp kovasının yanına sigara içmeye her geldiğinde fırlayıp "kahve içer miyiz?" dedim ve cevabını beklemeden aldım geldim...

    sonra bir gün öğlen yemege davet etti. evet o etti. iş yerinin hemen yanına bir yere gittik. ben yemekte her zamanki esprimi yaptım masada, bi kız bana mumbar dolması yaparsa basarım nikahı keşke mumbar olsa burda dedim...

    - sever misin? dedi
    - çok severim! dedim bayılırım tadına
    - mumbarı değil kadını sever misin? sırf sana bir yemek yaptı diye?
    - haa! dedim sonra heee! dedim severim.. bu yemegi yapmayı göze alan kadın beni seviyordur dedim.
    - ben seni seviyorum! dedi patttt diye.
    - .....

    şok oldum. ağzımdan sadece "kahve içer miyiz?" cümlesi döküldü.
    kızın suratından "bok gibi hissettiği" okunuyordu.

    lokmalar boğazlara dizildi.. kalktık sonra, çöp kovasının yanına götürdüm..
    sigaraları yaktık.. o incinmişken bile yine çok estetik tutuyordu.

    kahveleri sormadan aldım geldim.

    "anladım" dedi, sadece kahve arkadaşıyız!

    yok dedim ben seni daha çok seviyorum. sadece hep hayal etmiştim bi ara lkahveleri getirirken seni sevdigimi pat diye ben sana söylerim diye.. ama sen planı bozdun.. dedim.

    - öyle mi? dedi. gülümseyerek..
    - tabi ki öyle! dedim gururla.
    - bok ettin her şeyi ama! dedi ve gitti.

  • covid-19 geçirdikten sonra yaşananlar

    hastalığı yoğun bakımda çok ağır geçirdim 2 aydan fazla oluyor yaşadığım süreci burada anlatım (#124331622)

    bu iki ay süresince kardiyoloji, göğüs hst, dahiliye, nöroloji ye gittim. şu an herhangi bir kalıntı görünmüyor. bağışıklık baskılayıcı kullandığım için bağışıklığımı geri kazanmak için günde 4 bin kaloriye yakın protein ve vitamin ağırlıklı bir diyetle beslendim. 14 kg aldım bu süreçte. şu an kontrollü olarak tekrar aldığım kiloları verecek bir plan hazırladım. ilaç olarak sadece corasprin kullanıyorum.

    doktorlarım sinovac aşısının mevcut antikorumu çok arttırmayabileceğini, biontechin arttıracağını fakat ağır yan etkilerin psikolojik sıkıntılar yapabileceğinden (yoğun bakım gümlerini hatırlatacak şeyler yaşamak) biraz daha beklememin faydalı olabileceğini tavsiye ettiler.

  • bir insan neden ırkçı olur sorunsalı

    ankara'da çalışmış olduğum holdinge bağlı firmalarından birinin yeni bir bölge müdürlüğünü oluşturmak için bulunduğum günlerden birinde bir arkadaşımla buluşmak için sözleştik. arkadaşım yanında bir tanıdığının oğlunu da getirmek istediğini, çocuğun yeni evli olduğunu bir de bebekleri olduğunu ancak işsizlikten kira bile ödeyemediklerini, ne iş olsa yapacağını söyledi. peki dedim, gerekirse iş icad eder yine bir hal çaresine bakarız.

    her neyse arkadaşım ve çocuk geldiler yemek çay vb. derken konuştuk 19 yaşında standart gariban anadolu çocuğu hoş biri. hafızam çok iyi değildir hangi seçim olduğunu hatırlamıyorum ama çalkantılı bir seçim dönemiydi mhp-chp'nin ortaklaştığı dönem, kılıçtaroğlu'nun eliyle bozkurt işareti yaptığı seçim işte. her yerde bayraklar seçim afişleri vb. olduğundan konu siyasete geldi. arkadaşım çocuğa 'baban koyu mhp'li, verecek misiniz kılıçtara oy?' diye sordu. çocuktan gelen 'yok abi adam hem kürt, hem alevi! vermeyiz' cümlesiyle masa bir anda dondu. ben diyarbakırlı kürt, onu getiren arkadaş amasyalı alevi.

    konuyla ilgili anlatacaklarım sadece bu kadar.

    tanım: beşikten mezara bu topraklardaki herkese bulaşmış ve asla düzelemeyecek psikolojik hastalık.

  • kuşlar için camın önüne ekmek bırakmak

    rahmetli babaannem 1 tencere buğday veya bulgur kaynatır karın üstüne serperdi kuşlar yesin diye. rahmetli dedem ise tam tersi bir amaçla oraya konan kuşları avlamaya çalışırdı. ikisi birlikte bir ömür geçirdiler. zaman bazen karakterleri değiştirmeye yetmiyor demek ki.

  • mehmet ceyhan'ın aşı korumayabilir açıklaması

  • erdoğan'ı iktidarda tutan güç

    teyzemdir. enflasyon, skandal, diğer partilerin yaptıkları veya akp dışında hangi partinin var olduğundan bihaberdir. yemek programı izler sabahtan akşama kadar. seçim olunca da gider tereddütsüz erdoğan'a oy verir. dünya yansa umurunda olmaz, haberi de olmaz, haberdar olmaya ihtiyaç bile duymaz. ya kendisi ya erdoğan ölene kadar ona oy verecektir.

    ve teyzem gibilerden türkiye'de milyonlarcası vardır.