tetikleyici devalı vebalıların yazdıklarına bakın siz. kırk yıllık chpli bana animekodupum.
neymiş melih gökçek dahi olsa oy verirmiş.
oğlum siz, aday olabilse gülene oy verecek kalibresizlikte insanlarsınız.
gelmiş bir de nizam vermeye çalışıyorsunuz. sieee.
sixpackgirl8 profili
-
sadullah ergin
-
meral akşener'in necip fazıl'ı üstad diye anması
atatürkçüyüm. evimde bırakın atatürk büstünü, atatürk resmi bile yok.
çünkü gerçek atatürkçülük bu tarz şekilcilikten uzak, milli şuura erişmek ile alakalıdır.
türklükle problemi olanların ya da batıya güzel görünmek için türk düşmanı sıvazlayanların hevesleri kursaklarında kalacaktır. kimseye söz vermedim, kimseye de borcum yok. adam akıllı siyaset üretin. -
biz aslında evli değiliz
acik ve net. annem annem diye aglayani ve anasi yuzunden surekli bosanma ile tehdit edeni kapinin onune koyacaksin. sanki bir onun anasi var amk, sanki biz piciz. ben niye bu kadar sinirlendiysem, hic.
-
recep tayyip erdoğan'ın üniversite diploması
demek ki sadece bilal'in babası değil, başkalarının babasının da 4 yıllık diplomasının olmadığını öğrendiğimiz başlık.
ohh bi serinlik geldi sanki. -
en iyi maden suyu
(bkz: beypazarı) demeyeni dövüyoruz.
edit: hazır içeçek bazında sadece ve sadece maden suyu tüketen biri olarak sürekli araştırdığım konudur. şimdi sodyum durumuna çok kafayı takmış gibiyiz. sodyumu sıfıra yakın olsa en iyi maden suyu o diyecek seviyeye gelmişiz. fakat sodyum vücuttaki su dengesi için çok önemlidir. ve bunu maden suyu aracılığıyla almak bence en sağlıklısıdır. tabi tutup da kızılay için demiyorum. ama hazır besinleri tüketiyorsanız maden sularındaki sodyum miktarları en son derdiniz olmalı.
hadi bi de örnek verelim. hazır çorbanın yaklaşık 30 gramında 2300 mg sodyum bulunuyor. senin alacağın günlük ortalama sodyum ise 1500 mg. her gün hazırından bir tas çorba içtiğini düşün şimdi.
neyse maden sularına dönersek, ortalamalara göre istanbulda ulaşılabilir olmasıyla da beypazarı bence en iyisidir.
bu arada başlıkta inişdibi diye bir marka okudum.
ilk defa duyuyorum araştırınca memleketimden çıkıyormuş.
şansa bakın anam da orada, sipariş verdim bakalım denildiği kadar iyi mi -
mersin'de öz annesi tarafından dövülen küçük kız
"sen benim bedduamı alıyon yaa hiçbi gün adam olmazsın"mış.
anne ya şimdi o, hani o kıllı vajinasından çocuğu çıkardılar ya. çok değerli oldu şimdi. çocuğu dövse de gebertse de o çirkin ayağınının altında cennetler vardır onun. çünkü yarıla yarıla çıkarılar çocuğu.
o yüzden o ne dersen hak olur onun için.
itin duası kabul olsa gökten kemik yağar diyeceğim de senin gibi aşşağılık bir yaratığa iti köpeği de harcatmam. allah belanı versin. -
türkiye'de artan ahlaksızlık eğilimi
-
anne olmuş kadın iticiliği
(bkz: 2 dakika da koca yazıyı okuyup eleştiren züper zeka)
edit: % 90 ına katıldığım yazı. çünkü çevremdekilerin %100 bu tip. arada bir iki tane takdirimi kazanmış çıkıyor o da kaideyi bozamıyor.
bir dönem 4 tane hamilenin arasında kaldım. iyi tecrube oldu benim için.
yeni anne olacaklara bu kadar irrite olacağım aklıma gelmezdi. daha doğmamış bebelerini övmeleri bi görseniz, mideniz bulanır yeminle.
bir de bu kadar bilgisiz, cahil olup nasıl çocuk dunyaya getiriyorlar daha iyi anladım. eğer çevresinde bir tane doğurmuş ya da doğuracak akraba varsa fena halde kıskançlık başlıyor. sonra gelsin yalanlar, gelsin çalışmalar "ay canım doğum kontrol hapı mide bulandırıyor bırakıcam galibaa", "kocişimle whatsappta konuştuk yapmaya karar verdik" whatsapp puahah. ya ablacım sen bi zahmet yapma. bak benim annem de senin gibi yaptı sıçtı bıraktı ağzıma.
şimdi bırakın gereksiz duygusallıkları ayaklar altındaki cennetleri.
çocuk dünyaya getirmenin ne kadar zor olduğunu, ne büyük dertler getirdiğini biliyorsunuz.
sonra bu yükü "bak ben seni amım yarıla yarıla doğurdum" diye, küçücük yüreklere yüklüyorsunuz sanki sorumlu onlar. doğurmasaydın amk. iyi bir gelecek vaad edemiyorsan ne diye doğuruyorsun.
biliyorum, bunların hepsini yaşadım çünkü. çocukken de genç kızken de kadın olduğumda da. hala da görüyorum.