bu gerizekalı türkçülerden nefret eder hale geldim. zafer işareti ezelden beri solcuların yaptığı bir işaret, 60'la 80 yılları arasında chp mitinglerini izleseler bolca görecekler, ki hala kullanılıyor bu işaret. dem parti de yapıyor diye, pkk işareti sanıyor amk embesilleri.
ustumdeki sehir9 profili
-
bursa'da zafer işareti yapan chp'liyi döven mhp'li
-
marmaray
vayy arkadaş ya, biri intihar etmiş ve ölmüş, yani bu dünya ile restleserek hayatına son vermiş, yukarıda birkaç insan musveddesi evine geç kaldığını, onun suçunun ne olduğunu soruyor. sonuçta nickle yazıyorlar o yüzden istedikleri gibi sıçmak serbest. bunlar aramızda dolaşıyor normal bir insanmış gibi.
-
23 haziran 2021 portekiz fransa maçı
bu maç ve diğer avrupa kupası maçlarının altına gelip "şike" yazan herkesi engelleyin arkadaşlar. iddia oynayıp, kaybeden gelip bu tür başlıklar altında tatmin oluyor. eğer futbolu takip ediyorsanız ve yabancı diliniz varsa, yabancı siteleri okuyun, türkçe yazan hiçbir şeyi futbolla ilgili okumayın. dünya üzerinde bu kadar ruh hastası, her şeyin altında pislik arayan, kompleksli, bir millet daha yok. iki girip maç hakkında bir şey okuyalım diyoruz, resmen başlık altında siber zorbalık var.
-
diyarbakır hayvan barınağı'ndaki hayvan katliamı
twitter'da şöyle bir link altında sinem umaş adlı kullanıcı yapılan vahşeti bir bir anlatmakta.
https://twitter.com/…tatus/1161998601679187968?s=20
fakat ekşi sözlük yönetimini tebrik etmem gereken bir konu var. sme nickli ekşi sözlük yazarı bu başlığı açıyor, huseynick nickli haysiyet yoksunu kendisine şu şekilde mesajlar atıyor;
https://twitter.com/…tatus/1162129949471494144?s=20
https://twitter.com/…tatus/1162130324178001922?s=20
sonuç itibariyle huseynick nickli yazar yukarıdan da yazdıkları görülebileceği gibi hala bu sözlükte yazar fakat sme nickli kullanıcı yönetim tarafından uçuruluyor.
ilginç bir şekilde, şu saat itibariyle gündemde metro turizm'de bir kadına porno izleten adam var. bütün sözlük metro turizme kin kusuyor böyle birşeye izin verdiği için peki sadece böyle bir olayı duyurma amacında olan bir yazara adice küfür eden huseynick dururken sme nickli yazarın uçurulmasında ekşi yönetimi ile metro turizm aynı kefeye düşmüyor mu sizce?
edit: başlığı açan arcticfur ve elem nickli eski bi yazar dostummuş. -
canan kaftancıoğlu
akp'li çocukluk arkadaşımlardan biri, parti teşkilatında epeyi iyi bi yerde. seçimden sonra aradım, biraz da kızdırmak için " ne o sandıkta hal edemediniz bu defa" dedim. özelikle ilk seçim için canan kaftancıoğlu'na epeyi verdi veriştirdi. zira ilk defa chp'yi bu şekilde örgütlü görüyorlar. 2014 yerel seçimlerinde sandıkları gezmiştim. birçok sandıkta chp görevlisi yoktu,- yer esenler- olanlar da, seçimden çok sinemaya gelmiş gibilerdi.
bakın daha önce de yazdım, bundan emin olun yukarıda yazanların en az yarısı aktroll ve bu trollerin diğerlerinden farkı başından beri chp'li taklidi yapmaları. yani eski entrylerine bakarak bunların kim olduğunu anlamanız mümkün değil. hatta yazdıkları çok "düzgün" entrylerde olabilir bunun bi önemi yok. akp sosyal medyada ilk önce doğrudan troll ayarlama yoluna gitti bu yöntem çabuk deşifre olduğu için, ikinci bir yol olarak rakibin taklidini yapan hesaplara yöneldiler. işte bu tür durumlarda kullanıyorlar. zira aklı başında hiçbir chp'li şu kadına zerre laf etmez hatta burada hiç etmez bundan emin olun. -
mazhar alanson
1 saat kadar önce, t 24 adlı sitede "yandım yandım" şarkısı ile ilgili bir haber çıktı. kàbe ile ilgili bi söylem geçiyor konuşmasında. muhtemel bir linç dalgası başlamadan yazayım, mazhar 2003 yılında bu parçayı muhammed peygambere yazdığını, medine'deyken ortaya çıktığını söylemişti.
yani bugün akp'nin saçma sapan politikalarıyla pastadan pay kapmak için sayısız haysiyet yoksunu "ünlü" bu tür açıklamalar yapıyor ve haklı olarak tepki de topluyor fakat mazhar bu değil.
"
yandım yandım adlı şarkıyı hz. muhammed için yazdım. mekke'de, kabe'ye ilk gittiğim gün o şarkının ‘‘yandım yandım’’ sözü çıktı. mekke'deki ikinci günümde ise ‘ki ne yandım’ kısmını ekledim. daha sonra yazılan ‘‘bana yeniden şarkılar söyleten kadın’’ mısrası ise hayali bir sevgiliye ithaf edildi. herkes bu şarkıyı bir kadın için yazdığımı sanıyor, ama öyle değil. böyle garip bir adamdan bunu beklemezsiniz..."
20.7.2003
link 2003 yılına ait.
http://www.hurriyet.com.tr/…mber-icin-yazdim-160330
edit: @viva pauilusta şöyle bir mesaj attı;
"kronolojik olarak soyle sanirim:
1998: (sarkinin henuz son halini almamis versiyonunu, her sey cok guzel olacak lansmaninda tv'de seslendirir ve "bodrum'da yikilan, bozulan guzelliklere yazdim" mealinde seyler soyler)
https://m.youtube.com/watch?v=5hditmfvnr8
2003: (hurriyet'teki habere gore, gani mujde'nin ntv'deki programinda bu sarkiyi mekke'de kabe'yi gorunce yazdigini soyler)
http://www.hurriyet.com.tr/…mber-icin-yazdim-160330
2017 ve simdi: (sarkiyi medine seyahatinde yazdigini, sonradan degistirerek bir kadin icin seslendirdigini filan soyler, gerci o soyledigini de degistirir, filan falan)
https://youtu.be/mvvmxbxfa6w -
böyle faşist devletin haini olmaktan gurur duyarız
bir türk olarak altına imza atacağım söylemdir. islamcı faşistlerin beni ve benim taşıdığım zihniyeti hain görmesi kadar normal bir durum olamaz sanırım, zira ben kendilerini insan olarak bile görmüyorum. bu ülkede solculara hain dedediklerinde, henüz ortada pkk filan yoktu, kimseye maval okumayın.
nazım hikmet vatan hainliğine devam ediyor u yazdığında, iktidarda olanlarla, bugün iktidarı paylaşanlar arasında hiçbir fark yok.
"pkk çocuk öldürdü, sivillere saldırdı" bahsedilen olay geçen gün yaşandı ve alçakça bir saldırıydı. pkk bu durum için özür diledi, diledikleri özürü hiçbir suretle ciddiye almıyorum, o saldırı yapıldığında, sivillerin öleceğini bilmemeleri mümkün değil. bu yapılan alçaklıktı, peki sen devletin 7 haziran'dan beri öldürdüğü çocuklara, sivillere "alçaklık" diyebiliyor musun? hayır.
işte bu yüzden biz hainiz, sen de insan değilsin. siktirgit şimdi.
edit, ya yalanda olsa, akp çıksın, ölen çocuklar için, siviller için özür dilesin. okullarda verilen pozlar için, duvar yazıları için, bir insanın boğazına geçirilen ip için özür dilesin. geçen gün cizre'de taranan siviller için özür dilesin, lan samimi olmasa da, dilesin bari bunu söyleyin ama yok. lanet olsun hepinize. -
türbanlı kadınların teşhir ve taciz edilmesi
dikkat edilirse, ortada bir tane sapık var.
şundan bahsediyorum, https://twitter.com/3455celik
bu sapık, daha çok türbanlı kadınlara yönelmiş, bir nevi türban takıntısı var anladığımız kadarıyla. ancak hesabında, türban takmayan kadınları da çektiğini görüyoruz. bir tane sözlük yazarı, bu sapığın yakalanması için, şöyle bir başlık açıyor, ikinci çankaya sapığını şikayet ediyoruz ve her kesimden insan şikayette bulunuyor, bu türün yakalanması için çaba sarf ediyor.
sonra ne mi oluyor? en az bu sapık kadar tehlikeli olan kabataş zihniyetli birisi gelip burada saçma sapan bir başlık açıyor ve bu sapıklığı bir kesime indirgiyor. yani siyasi olarak nemalanmanın peşinde, sapık ve taciz edilen kadın umurunda değil! aksi halde, dün yakalanan çankaya sapığı saçları açık kadınları taciz etmişti, twitter da bahsedilen türban takıntılı sapığı takip edenler, yine saçları açık kadınları taciz ediyor ekseriyeyle. yani aslen boşa anlatıyorum, bu başlığı açan fatihintakendisi adlı kişinin bunları görmemesi mümkün değil.
bu türde en az bu sapık kadar tehlikeli, sorun zihniyet. -
mustafa armağan
kendisini yıllardır bilirim, gördüğümde bazen iki satır okuyup, güler geçerim.
malum resimden sonra, ilk defa oturdum twitter sayfasından yazdıklarına baktım. adam saf kötülük, hiç değişmemiş. bakın bu coğrafyanın en büyük derdi, budur, kadir mısıroğlu, mustafa armağan, fatih tezcan, hakan albayrak vs... binlerce kişi yazılabilir kuşkusuz ancak salt türkiye'nin değil, tüm ortadoğu'nun baş belası bu profildir. sınırlı kapasitesi, sınırlı ahlak ve sınırlı kişiliğiyle, bir yerlere gelemeyecek insanların, salt bir yeri işgal etmek ve oradan da, övünelecek bir tarif yaratarak aslen olmayan bir benlik yaratırlar.
salt biz de yok bu hastalık, işte hitler, mussolini, franko ve niceleri... ancak bu tarih absürtlüğü ve olmayan gerçekliğin yaratılması, diğer ülkelerde bir dönem ayyuka çıkması ve sonra duvara çarpıp geri püskürtülmesi, biz de vuku bulmuş değil. bazen şu ülkenin yok olurcasına, islamcıların ciddi bir savaşa girmesini istemiyor değilim. girsinler, girsinler ki, karşılaştıkları gerçeklik karşısında artık aptal saptal hayaller kurmaktan vazgeçsinler.
osmanlı, bu coğrafyanın bir ürünüdür ve bu coğrafyada yaşayan tüm insanların aslen ortak bir değeridir. bu ahmaklık yüzünden, bu gereksiz övünme yüzünden, objektif bir değerlendirilmesi yapılamıyor, yapılanlar da yaygın hale gelmiyor, ancak akademik seviyede ve orada bile genel bir ruh hastalığı içine hapsediliyor. mustafa armağan şimdi ne halt yiyor, allah aşkına? hem osmanlı adına, hem de cumhuriyet adına yalan atmaktan başka ne yapıyor? peşinden geldiğini zannettiği kitleye kötülük yapmaktan, onları saçma bir hayalin peşinden sürüklemekten başka ne yapıyor? bu ülkenin, en kalitesiz, en bilgisiz kesimi tarihçiler ve mustafa armağan bu genelin bile gerisinde.
şu ülkenin tarihçileri, umut satmaktan vazgeçmeli, geçmişe objektif bakmalı ve buradaki sorunları tespit edip, ortaya dökmelidir. tarihçilerin işi umut tüccarlığı yapmak değil, tarihçilerin işi sağcılık yapmak ya da sağ ideolojinin, fideliği olmakta değil. tarihçi, geçmişi tespit eder ve toplumun doğru düzgün bir gelecek inşa etmesine olanak sağlar, katkıda bulunur. ancak bizim tarihçilerimiz yalan atıyor ve biz sürekli, yalanlarla kurulan boş, içeriksiz, hiçbir karşılığı olmayan gelecek hayalleri ve olmayan benliğimizle, bir "ben" inşa ediyoruz.
mustafa armağan gibi, kalitesiz insanları emin olun, ne fatih, ne süleyman, ne sultan mahmut, ne abdülhamit, bürokrasinin en dibinde bile iş vermezdi. bir osmanlı'nın 19. yüzyıl aydınlarına bakın, bir de kadir mısıroğlu'na, mustafa armağan'a bakın.
mustafa armağan gibi bir insanın şu toplumda prim yapması, kendisini karşıt olarak konumladığı kesime değil, hepimize zarar veriyor. bu toplum kalitesiz işler yapanın, ahlakı ve kişiliği olmayan kişilerin, önüne set çekmediği sürece, genel bir tepki koyup, boşa düşürmediği sürece, yok olmaya, bu şekilde sürünmeye mahkümuz.
m.kemal eleştirilmelidir, sultan abdülhamit, sultan mahmut, süleyman ya da diğerleri. ciddi bir şekilde eleştire tabii tutulmalıdır, incelenmelidir, o dönem ve yaptıkları. islamiyet eleştirilmelidir, muhammed peygamber de dahil olmak üzere, iktidar-toplum ilişkisi incelenmelidir, araştırmalıdır.
ancak küfür ederek, yalan atarak, iftira atarak çirkinleşerek bunlar yapılmamalıdır. tarih ciddi bir bilim alanıdır, saçma sapan şeylerle kirletilmemelidir.