görevi boyunca dolar bir gecede 7,20'den 8,50'ye çıkamayacak,
borsa durup dururken 2 günde %20 düşmeyecektir.
o yetenekler sadece bizde.
ayrıca "ekonomiden ben sorumluyum ben... benim alanım ekonomi" diyen kişinin de bir üniversite tahsili yoktur.
edit: sanki afganistan'ı savunmuş gibi oldum. nasıl da normalleştirmişiz.
berkalettin16 profili
-
afganistan'ın yeni merkez bankası başkanı
-
128 milyar dolar nerede
güzel soru.
ama cevaplar fırıldak. her gün cevap değişiyor.
yok pandemide kullandık.
yok kurun ateşini söndürdük.
yok kasada hala duruyor.
yok sizin evinizde bilezik.
önce bir karar verin de öyle açıklama yapın.
son açıklamaya bakarsak da, sattık deniyor. güzel. yerine altın aldık deniyor. o da güzel. peki altın rezervlerinde bu 128 milyar dolarlık artışı görebiliyor muyuz?
net rezervin içinde zaten altın rezervleri yok mudur? toplam rezervden 128 milyar dolar yok. doları ne yaptın hacı demiyoruz. net rezerv ne oldu diyoruz? var mı cevabın.
ayrıca "ekonomi cahilleri" diyerek seslendiği tweette diyor ki, arz fiyattan fazlaysa fiyat düşer. merkez bankasının müdahelesi söz konusu değildir. pardon da piyasaya arzı kim yapıyor? merkez bankası talebin tamamını aynı fiyattan arz ederse döviz 2 ay sabit kalır. peki bu ne demek? bu serbest piyasaya müdahale demek. yasal olarak suç.
peki hadi diyelim bizim iyiliğimiz için rezerv yaktın kuru düşürmeye çalıştın. ee kur düşmedi? kuru düşürmeyeceksen bunları niye yaktın?
her aklı olan insan bilir ki, mb talep fazlası dolar arz ederse dolar düşer. çünkü doları düşürecek bir hamle -ki o dönem faiz arttırımı- beklenir. peki biz ne yaptık? arttırmadık. dolayısıyla dolar fırladı. e bu dolar madem fırlayacaktı, niye baskıladık? amacımız neydi?
pekiiii soru şu:
herkesin faiz arttırımı beklediği, mb'nin çatır çatır döviz arz ettiği doların düşmesinin beklendiği ortamda, manyak gibi dolar alan ekonomik anlamda cahil, insider trading anlamında profesör olan kişiler kimdir?
bana bunların dökümünü verebilir misin abidin? -
hünnap firmasının gıdadedektifi ile kavgası
abuk subuk bir firmanın bulaştığı işler.
vatandaşı bilgilendirmek için yazdığın etiketi bir vatandaş okuyor ve anladığı şekilde yorumluyor.
diyor ki, keçiboyunuzu içerdiği için çok sağlıklı dediğin ürünün içindeki keçi boynuzu oranı piyasadaki en az olan. nasıl en iyisi olduğunu iddia ediyorsun?
diyor ki, reklamlarında kendi üretim tesislerini gösterirken, etiketin üzerinde başka bir adres yazıyor. niye tüketiciyi kandırıyorsun?
firma da çıkıp yurtdışı yasağı aldırmaya çalışıyor.
pardon da, sorgulanması gereken, adaletin karar alması gereken, sorumlu tutulması gereken burada kim?
daha geçen dardanel'de yaşadık benzer konuyu.
adam bütün reklamı "el değmeden" diye yapıyor, reklamda el değen şeylere "ıyyy" deniyor, sonra üretim tesisinde elle üretiyor. sorana da cevap: "dünyanın her yerinde bu elle üretilir." e dayı madem öyle niye böyle bir reklam yaptın diye sormazlar mı adama? sormazlar. niye? avukatları var. -
apartman sakinleri çürük raporunu kabul etmedi
saçma sapan iddia.
"apartman sakinleri çürük raporunu kabul etmedi" ne demek?
oylama mı lan bu? 10 kişiye sorduk, 6 tanesi yaşanır burada dedi. o yüzden onlar suçlu.
tekrar ediyorum bu tip olayların hepsinin suçlusu, çürük raporu olan binada yaşama izin verenlerdir. adam kendini de yırtsa, apartmanın tamamı da biz oturacağız dese, oturamaz arkadaş. o bina çökerse sadece içindeki değil, önünden geçen, yanındaki binada oturan da risk altındadır. içinde oturanın kararıdır diye bir şey o-la-maz.
devletin buna müsaade etmemesi, çürük raporu olan bütün binaların acilen boşaltılması gerekir.
gelen 20. mesaj sonrası edit: oğlum okuma yazmanız mı yok??? sistem böyle demiyorum. böyle olmadığı için eleştiriyoruz, böyle olmadığı için düzeltilsin diyoruz.
zorunlu deprem sigortası ödüyor muyum? ödüyorum.
deprem vergisi diye çıkarılan vergiyi ödüyor muyum? ödüyorum.
devlete karşı yükümlü olduğum tüm vergileri ödüyor muyum? ödüyorum.
öyleyse geleceksiniz gerekli testleri benim rızam ya da talebim olmadan periyodik olarak yapacaksınız. engel teşkil eden bir durum var ise benim derdime derman olacaksınız. kıçı kırık asansörün bile periyodik kontrolü mecburi. binanın sağlamlık kontrolünü mü benim keyfime bırakıyorsunuz? ya da dask yaparken neyin riskini, nasıl alıyorsunuz?
edit 2: mülkiyet hakkıyla ilgili çok fazla mesaj geliyor. burada mülkiyet hakkıyla ilgili bir durum yok. burada cinayete teşebbüs var. sen binanı yıkmak istemiyorsun diye yoldan geçen adamı öldürme lüksüne sahip değilsin. senin binan depremde yan yatıp yıkılacak diye, bitişiğindeki benim binamı yıkma lüksüne sahip değilsin, senin sikindirik binan yüzünden altında park ettiğim arabamı göçük altında bırakma lüksüne sahip değilsin. senin mülkiyet hakkın var da benim mülkiyet hakkıma, yaşama hakkıma tecavüz hakkın nereden geliyor?
edit 3: yemin ediyorum şu 2 günde okuduklarım sayesinde ülkeye bakış açım değişti. biz zaten ölmüşüz. okumuş insanlar zır cahillerden daha cahil. paranın köpeği olmuş. birileri çıkar "mülkiyet hakkından daha büyük bir hak yok" der, birileri çıkar tavanı insanların başına çökmüş binaya "müteahhit süper yapmış, yıkılmamış ya daha ne istiyorsunuz?" der. ondan sonra gelip bir çizik için sözlükte rezalet başlığı açıp ağlanır. ölen insanlardan bahsediyoruz, çiziğin hesabını soran adam, giden canların hesabını sorunca bık bık yapıyor. kendi başınıza gelen en ufak şeyde kıyameti koparıyorsunuz, başkasının başına gelince "oh olsun" diyorsunuz. maalesef çoğumuz ikiyüzlüyüz. -
bana ne azerbaycan'ın savaşından
kendisine maske verilmezken amerika, italya, ispanya, ingiltere gibi ülkelere maske yardımı yapılan,
kendisine yardım edilmezken yerini bile bilmediğimiz afrika ülkelerine yardım gönderilmesini izleyen,
kendisine yardım yapılmazken şartlı bağışlarla türkiye'deki devletten zaten yardım alan suriyelilere yardım gönderilmesine içerleyen,
kendi ülkesinde terörü bitirememişken, suriye, libya gibi ülkelerde evladının savaştırılmasına üzülen,
hala şehit, canlı bomba, orman saldırıları haberleri gelirken bunları göz ardı edip azerbaycan'a odaklanılmasına gönlü razı gelmeyenlerin sorusu.
azerbaycan haklı mıdır? haklıdır. yardım etmek gerekir mi? tabi ki gerekir. ancak ana gündemimiz bu değil. en büyük sorunumuz bu değil. kendi sorunumuzu unutup başkalarının sorunlarına odaklanmak gündem değiştirmekten başka bir şey değil.
peşin edit: ermeni destekçisi diyenin kalbini kırarım.
çünkü onlara da yardım ettik. sadece türk olmak zor bu memlekette.
https://www.google.com/…j7&sourceid=chrome&ie=utf-8
ermeniler vatandaşımız değil mi diyecek varsa onlara da peşin edit: evet vatandaşımız. vatandaşımız olunca türk oluyorlar. tıpkı kürtlere yardım ettik, çerkezlere yardım ettik, abhazlara yardım ettik, göçmenlere yardım ettik demediğimiz gibi ermenilere yardım ettik de dememek gerek.
bir de çin zulmü altındaki doğu türkistan vardı? sahi ne oldu ona? çin'den kredi alınca bütün dünya tepki gösterirken biz yok olduk? onlar da kardeşimiz değil mi?
gene edit: adam azerbaycan'a kıbrıs'a yardım etmemize laf eden kansızlar demiş. azerbaycan kıbrıs'ı tanımıyor bilmem farkında mı? aklı yok fikri var!
yok valla durduramıyoruz. adamlar azerbaycan ve kıbrıs'ı aynı cümlede kullanırken çekinmiyor, utanmıyor. -
üsküdar'da daire diye satılan acayip şey
yatırımlıkmış. gireni yatırıp sikiyorlar herhalde.
-
5 ekim 2020 tüik enflasyon açıklaması
enflasyon hesabına asemptomatik zamları almıyoruz. mesela elektriğe zam geldi. vatandaştan ses yok. demek ki semptom yok. o yüzden hesapta o yok. ama ulaşıma zam geldi, vatandaş isyan etti. demek ki semptom var. o zam. onu hesaba alıyoruz.
her fiyat artışı zam değildir.
asemptomatik zam, fiyat düzenlemesi. semptomatik zam, zam. -
27 mayıs 2020 akp gönül seferberliği hareketi
halka ekonominin kötü olmasının sebebinin cehape olduğu, dış güçlerin üzerimizde oyunlar oynadığının, dinin elden gittiğinin anlatılacağı, halkı aydınlatma hareketidir.
hayır 17 yıldır kendinizi anlatamadıysanız yorulmayın bence.
bir de gençlik kolları başkanlarınız instagram'da paylaştıkları porschelarıyla, ferrarileriyle mi gidecek halka onu merak ediyorum. -
hande ataizi'nin kenan imirzalıoğlu'nu beğenmemesi
(bkz: ne dedin sen çat)
-
kısa çalışma ödeneği
kendinizden kesilen paralarla hem çalışıp hem de maaşınızı ödediğiniz ama işsiz de kalmadığınız über sistem.
almanya nasıl kıskanmasın amk! -
16 nisan 2020 ücretsiz izin yasa tasarısı
daha önce yazmıştım. tekrar yazayım.
1) işten çıkaracağın elemanı ücretsiz izne yolluyorsun.
2) işten çıkarmadığın için, tazminat ödememiş oluyorsun.
3) ücretsiz izne gönderilen kişi işsizlik maaşı yerine işsizlik maaşından kesilmek üzere günlük 39 tl alıyor. işten çıkarılsaydı asgari ücretten fazla alıyorsa bu paradan daha fazla alacaktı.
4) işveren işten çıkarmadığı için istediği zaman gel diyebilecek. eğer siz gitmezseniz kendi sözleşmenizi fesih etmiş olacaksınız. doğal olarak tazminat alamayacaksınız. dolayısıyla iş aramanızın da önüne geçilmiş oluyor. hatta sözleşmeyi siz fesih ettiğiniz için işsizlik maaşı dahi alamayacaksınız. (tasarıda işçi de istifa edemez diye değiştirilmiş. yani boynunuzu eğip 3 ay kovulacak mısınız kovulmayacak mısınız onu bekleyeceksiniz. para alamıyorum o zaman başka yerde çalışayım deme hakkınız yok)
5) işveren işten çıkarmadığı için işler düzelince yeni personel aramak zorunda kalmayacak.
6) işsizlik rakamları artmayacak.
7) kısa çalışma ödeneği böylece hikaye olacak.
8) işten çıkarmayacak firmaları bile ücretsiz izne çıkarmaya teşvik ediyorsun.
kime yaradığını anlamadığım tasarı. -
16 nisan 2020 alaattin çakıcı'nın basın açıklaması
alaattin çakıcı'nın rte'ye yazdığı mektup 'tan 180 derece farklı mektuptur.
"rizeli yezid" , "git gel akıllı", "onursuz", "dinimizi kullanan" " hırsı için ülkemizin fidanlarını telef ettiren" "ruhunu şeytana teslim etmiş" ''dedeleri kafkas musevisi" göremedim zira. teşekkür var hep. -
süleyman soylu
sokağa çıkma yasağı isteyenler fetöcüdür diyip, 15 temmuzdan sonraki sokaklardaki en kalabalık geceyi yaşatan kişi.
tebrikler.
"herkes birbirine virüs dağıtsın" diye genelge yayınlasa bu kadar başarılı olamazdı. -
erdoğan'ın ürememizi istemesinin sebebi
ortalama yaş toplumun bilincidir, hafızasıdır.
bir topluma bildiklerini unutturmak istiyorsanız, onu gençleştirirsiniz. onlar da yetiştiği çevredeki çoğunluktan öğrenir geçmişini, geleceğini bunlar yörüngesinde kurar.
düşün ki bir ülkede yaşıyorsun ve 17 senedir bir parti iktidarda. 20 yaşındaki çocuk o ülkeyi gerçek karakteriyle değil, yaşadığı dönemki karakteriyle tanır, istemese de ona göre yetişir. sonra da ülkede çoğunluk olur. -
darwin teorisine artık inanmayan prof
darwin teorisine artık inanmayan "bilgisayar bilimi" profesörü. başlıkta sanki adam genetik bilimi, biyoloji vs profesörü gibi aktarılmış.
gördüğü kanıtları da anlatmamış. katıldığı tartışmalar ve okuduğu karşıt görüşler vs sonucu karar kılmış.
tuğçe kazaz'ın müslüman olması ile (en son müslüman mıydı la) aynı haber değerini taşıyor benim için.
not: müslüman -
20 ekim 2019 fenerbahçe'nin attığı faullü gol
faulle alakası olmayan gol. adam yükselmemiş, yükselen de basmış üstüne geçmiş. çok sevdiğiniz erman toroğlu yıllarca anlattı bu pozisyonu öğrenemediniz. ne güzel topun düşeceği yerde bekliyim ben mal gibi, sonra kimse müdahale edemesin. geçiniz efendim.
var'ın nasıl çalıştığını da artık öğrenin. hala her maç aynı terane.
not: tinerspor