iyi bok yemesi.
birkaç sene önce bu misyonu perinçek üstlenmişti. ne kadar güvenilir insanlarsınız gerçekten.
daha öncesinde de deniz baykal. birkaç nesil onu "hizipçi" diye tanır. olayı misyonu fonksiyonu budur. başka da bir işe yaramaz.
ülke aptal olunca semer vuran çok oluyor. birleşmemiz lazım dedikçe yok zafer otobüsüymüş yok bilmemneymiş. beyinsizi bir bitmedi memleketimin.
cevirmen10 profili
-
ümit özdağ'ın 6'lı masayı dağıtması
-
11 şubat 2022 erdoğan'ın elektrik açıklaması
adam "yaygara" dedi yahu, yaygara dedi televizyonda, muhalefetin yaygara kopardığı kadar yok dedi, ülke elektrik kullanamıyor, fatura ödeyemiyor, insanların ocağı sönüyor, yaygara dedi. kızamadım bile artık, taş oturdu içime.
-
sokak köpekleri için referandum yapılması
halka sorulsa cevabın ne olacağı bellidir. 3-5 meczup dışında kimse sokakta köpek istemez.
yapılan şey hayvan düşmanlığı değildir. herkes sizin gibi köpektapar değil, bunu bilin. sokakta sadece sizin takıntılı olduğunuz köpekler değil, daha başka birçok canlı yaşıyor. en başta insanlar. sizin yüzünüzden insanlar zarar görüyor. içtenlikle duyarlı olsaydınız önce komşularınızı düşünürdünüz zaten.
ha yobaz akp'li, ha yobaz köpektapar. inan tek bir farkınız yok. siz kendinizi daha eğitimli sandığınız için havalara giriyorsunuz, o tür bir kompleksiniz var fazladan, gerisi aynı.
edit: kedisever veya kuşsever olsam yine sokak köpeklerinin itlaf edilmesini isterdim. köpektaparlık başka bir ruh hali, sadece ve sadece köpekleri düşünüyorlar, başka hiçbir canlıyı katiyen düşünmüyorlar, ve kendilerini de çok haklı buluyorlar. psikiyatriste kim gitmeli acaba. -
tayyip bey ülkenin gidişatından memnun
artık kimse rte iyi de çevresi kötü demesin.
adam yüzde yüz şuurlu ve sorumlu. tarihe not düşülsün.
yarın öbür gün "aa haberim yoktu," diyemez. kimse olmasa bile temel bey 2,5 saat dil dökmüş "vaziyet bu gel vazgeç bu yoldan," diye. -
4 ağustos 2021 a haber tayyip erdoğan canlı yayını
vatandaşlarının can ve mal güvenliğini koruyamayan bir hükümet çok acil istifa etmelidir.
-
muharrem ince
gençler bilmez ama gayet deniz baykallık yapmaktadır şu anda.
-
en rahat ayakkabı
spor ayakkabı istemeyip sadece normal günlük ayakkabı formatı arayanlar için engin tecrübelerimi paylaşayım.
almanya'da satılan rieker diye bir marka var, bulabilirseniz onu tavsiye ederim, hele adını bilmediğim bir modeli var ki 2-3 yıl aralıksız yaz kış giymişimdir, sonunda sıkıldım diye bıraktım, ayakkabı hâlâ iyi durumda. gabor diye ayrı bir marka var, bu tür konfor ayakkabı markası olarak tanınmış, ben rahat edemedim ama edenler var. camper iyi derler hep, maalesef benim ayağıma uymuyor. ecco'nun bazı ayakkabılarında çok rahat etmişimdir. bir de enteresan bir şekilde son büyük keşfim crocs; lastik olmasına bakmayıp sandalet ve babetlerini tabanlıksız birkaç kilometrelik yürüşlerde denedim, müthişti. topuk dikeni ve taban çökmesine bile bana mısın demiyor.
edit: keşif dediysem benim amerika'yı yeniden keşfetmem oluyor yani, yoksa sağlık çalışanlarında zaten üniformanın bir parçası halini almış durumda uzun yıllardır. ama ben sabo tipi kullanmayı sevmediğimden hiç ilgilenmiyordum. ne zaman ki başka modellerinin de olduğunu keşfettim, dünyam değişti. yurtdışı amazonlarla iştigal ediyorsanız oralardaki modellerine bakmanızı tavsiye ederim. türkiye'de onların çok azını satıyor crocs, nedense. -
fransa'nın italya'ya giden maskelere el koyması
sadece italya değil, ispanya'ya da gidecekti onlar, evet el koydular.
sadece o değil, prag da italya'ya gideceklere el koydu geçen gün, büyük itiraz gelince bir kısmını göndermiş yine. amerika da çin'den fransa'ya gönderilecek maskeleri havaalanından kendisine çevirttirmiş, tarmac diyorlardı herhalde pistten çevirme oluyor.
acayip ilginç kıran kırana olaylar dönüyor takip edenler için. sayın gazeteciler, dış basın diyorum, size alo diyorum.
edit: bizde ise vakko, fabrikasında maske üretmeye başladı. kendilerine buradan sevgilerimi gönderiyorum.
avrupa fanatiği veya karşıtı değilim ama olay bir futbol ligi gibi çekişmeli diye izliyorum.. acıklı tabii. umarım bizim maskeler yeterlidir şu anda, sağlıkçı arkadaşlar neler yaşıyor bilmiyorum. -
burger king türkiye'nin 72 tl'ye menü satması
yolluk hazırlamak ayıp değildir. yanında yiyeceğini götürmek avrupa'da küçümsenen bir davranış değildir.
allahın parisinde bile insanlar plastik kapların içinde akşam yemeğinden makarnasından arta kalanı getirir ve mikrodalgalarda ısıtır, en dandik üniversite kantininde bile mikrodalga vardır. migros tarzı yerlerde mikrodalga bulunur, açık kahve satılır, ingiltere'de tescolardan salata barlardan harika şeyler alınabilir, öğle yemeği evden gelen bir sandöviçle geçiştirilir, almanya'da insanlar iş çantasının içinde elma muz taşıyabilir.
ha bu bizim ülkemizde niye tuhaf ve varoş karşılanır, çünkü mutfağımız süper köklü ve zengindir, akp gelmeden önce gerçekten sağlam bir tarım ülkesiydik, gıda bol ve taze, yiyecekler lezzetli ve ucuz ve her yerdeydi, erişmek kolaydı. böyle bir ortamda tabii ki evden yemek getirmek tuhaftı.
ama madem bir salaklıklar silsilesi sonucunda bu iktidarı tepemize getirdik ve bir ekonomik çöküşün ortasındayız, en azından havaalanı gibi göstere göstere büyük geçirdikleri mekanlara girerken, mümkünse, hani takım elbiseyle londra toplantısına yetişmeye çalışan bir grup ciddi insan filan değilseniz, evden ekmek arası tarzı bir şeyler pekala götürebilirsiniz. ben şahsen mümkünse bir gün önceden veya aynı günün sabahı mahalle pastanesinden açma poğaça su filan alıyorum. hatta yanımda iş arkadaşlarım olsa onlara da alırdım. parasızlıktan değil, kanıma dokunduğu için o parayı bunlara vermek.
sefertası kültürüne sahip bir ülkeyiz aslında az geçmişe bakarsanız. -
9 ağustos milli piyangonun demirörene satılması
milli yahu milli!! milli diyor!! demirören ve italyan şirket ortaklığıymış. piyango ulan!! milli piyango!!! sizin kadar arsız utanmaz rezil edepsizini görmedi bu dünya. ülke demiyorum, dünya diyorum! demirören, sen de öyle aç kal ki taş ye!! ankara'daki tüm arlanmaz utanmaz ahlaksız satıcılar, hepiniz taş yiyin!
batırın bunları. bundan böyle bir tane daha piyango alana.... bir tane bile!