ne derece kafayı yediklerini kriterlerine "yemek yemeyi sevmeyen kız" eklediklerinden anlayabilirsiniz.
her şeyi anlarız da yemek yapmayı, yemeyi sevmemek nedir amk ya. ne yapacaksınız birlikte fotosentez falan mı ?
usuyoruz maykil regis6 profili
-
otuz yaş üstü kariyerli erkeğin evlenmeme nedeni
-
abd'nin japonya'ya zevk için nükleer atması
midway'de guadalcanal'da ve diğer muharebelerde görülen tek bir şey vardı: japonlar muazzam direnişçiler.
abd, japonları pasifikteki adalardan çıkarmıştı ve sırada japon kyushu ve honshu adaları vardı. japonlar, abd'nin kyushu'dan çıkarma yapacaklarını öğrendikten sonra müthiş bir direniş örgütlenmesine giriştiler. abd, bu çıkarmanın büyük bir zayiatla sonuçlanacağını bildiği için, japon şehirlerini bombalamak suretiyle, japonlara diz çöktürmek istiyorlardı. 13-15 şubat'ta dresden'de yapılan bombardımana benzer büyk bir bombardıman, mart 1945'de 344 bombardıman uçağıyla tokyo'ya yapıldı. daha önce de şehirleri bombalamışlardı. ancak bilindiği gibi, japonlar hiçbir şekilde pes etmediler.
roosvelt'in ekibinde bu bombanın çok sakıncalı olduğu ve kullanılmaması gerektiğini söyleyenler vardı. bu çok tartışılan bir konuydu. truman geldiğinde ise çıkarmanın maliyeti, olası kayıpların çokluğu yüzünden bu opsiyonu masaya yatırdı. nihayetinde karar verildi ve bu bombayı kullandılar. bombanın etkisi, testlerde görülmüştü. tüm raporlar, bu bombanın etkisinin korkunçluğunu anlatıyordu. hatta kullanılmasını engellemek isteyen üst düzey rütbeliler vardı. ancak bu vahşete izin verdiler.
abd, ikinci dünya savaşında korkunç sayıda sivil katliamı yapmıştır. tarihi kazananlar yazar sözünü doğrularcasına, yok ettikleri sivil yerleşimlerde sayıları minimumda gösterdiler. dresdeni sabaha kadar bombalayıp, komik bir şekilde 25 bin sivil öldü dediler. hatta kendilerini haklı çıkarmak için nazi vahşetini öne sürdüler. 9 marttaki tokyo bombardımanında 7500 kişi öldü dediler. 220 bin evin yanıp kül olduğu bir ortamda 7500 ölümden bahsediyorlar. dresden'den önce batı almanya'da yaptıkları şehir bombardımanlarında da yüz binlerce insanın üzerine milyonlarca ton bomba attılar.
abd katil bir devlettir ve 2. dünya savaşı onlar için müthiş bir sahneydi.
edit: japonların ve nazilerin neler yaptıklarından haberim var. lütfen mesaj atmayın artık. eğer nazilerin savaş suçlarıyla alakalı bir şey yazmak istersem bunu ilgili başlıkta yazarım. sizin whataboutism yapmaktan başınız dönmüş artık. manyak olmuşsunuz. siz bu gerizekalılıkla hiçbir konuyu öğrenemezsiniz benden söylemesi yani. -
koç holding markalarını boykot kampanyası
senelik 7-8 milyon euro maaş alan ve gününü gün eden zırtapozlar için ülkesine katma değer sağlayan bir şirketi boykot etmeye çalışan embesilleri göstermiştir.
siz eğitilmez insanlarsınız. gerçekten ahmaklığınızın seviyesini hiçbir cihaz ölçemez. bir senelik birikiminiz alaçatı'da adam gibi 1 hafta tatil yapmaya bile zar zor yetiyorken, yılın neredeyse her günü o şatafata sahip hayat yaşayan topçular için listeler çıkarıyorsunuz.
salaksınız, duruşunuz da kuruşunuz da leş gibi.
edit: bir de kapitalizm eleştirisi yapıyorlar, bak sen şunlara. okuduğunu anlamayan böcek kadar beyninizle siz sosyalist mi oldunuz lan bir de. sizin zekanız sadece çim sahadaki topu ve etrafında koşan 22 kişiyi anlayabilir. bırakın sistem eleştirisini, kimden duyduysanız bildiğiniz gibi değil. siz kupalarınızı yazın da duruşunuzu kuruşunuzu falan konuşalım, bunlar sizi aşar.
kum tanesi kadar da olsa aklı olan gs'liler lütfen dinleyin: milyon euro kazanan topçular için bu ülkede istihdam sağlayan bir şirkete boykot planlamak çok büyük işsizlik. bu haliniz sizi acınası bir duruma düşürüyor. emin olun millet "yazık ya bu kimin çocuğuysa" modunda bakıyor size. biz onu söylüyoruz yoksa şirket savunuculuğu yapmıyoruz. siz "fakirlere zulmettiği için koç'a boykot" isteseniz destekleriz ama siz çok salakça bir şey için istiyorsunuz ve desteklemiyoruz. -
habibe bayırkan'a yardım ediyoruz kampanyası
abla şimdiden çok mutlu oldu
edit: çaylak enteylerini de okuyorum, sizin desteğiniz de çok önemli. sizleri seviyorum gerçekten. bu sözlükte çok fazla iyi insan var. insanın hayata dair umutlarını artırıyorsunuz, sağolun.
twitter adresinden videosu izlenebilecek, kanser hastası bir ablamıza yardım kampanyasıdır.
zaten sayfasında detaylar var. videosu içimi paramparça etti, o halsizlik o çaresizlik. kemik metastazından dolayı acılardan uyuyamıyormuş. küçük bir kızı var. işin en kötü yanı ne biliyor musunuz?
31 temmuz günü "lütfen bana yardım edin" yazmış ve sesini kimse duymamış. çaresizliği, yorgunluğu yüzünden okunuyor. bu nasıl dünya ki bir anneyi, kullanmayı doğru düzgün bilmediği bir platformda insanlara yalvartıyor. hangi çaresizlik, hangi hisler bu kadını twitter'dan yardım istetecek hale getirdi? bu acının, çaresizliğin tanımını hangi sözlük yapabilir ki? el atalım, maddi yardım edebilecekler maddi, manevi, twitter'da yardım edebilecek insanları etiketleyelim, sözlerimizle destek olalım. ablamıza 5 dakikamızı ayırsak yeter.
abla twitter mesajlarına cevap veriyor. mesajla da destek olun lütfen. twitter'da ahbap gibi bildiğiniz duyarlı sayfalara da link bırakın. şu ablamızın yüzünü güldürelim, bizden giden sadece 2 dakika olacak. belki de o acılarından kurtulmuş bir hayat kazanacak.
--- spoiler ---
@player01
twitter hesabında paylaştığı valilikten gönderilen bir evrakta yazan bilgileri aktarıyorum, umarım yanlış geçirmemişimdir.
t. iş bankası bingöl şubesi
hesap numarası: 8100-796856
iban numarası: tr09 0006 4000 0018 1000 7166 88
--- spoiler --- -
tek başına yapılacak en mükemmel aktiviteler
kütüphanelere gitmek. bıkmadan, usanmadan yazacağım bunu. okuyan, fikrini değiştirebildiğim bir kişi bile olsa kar kardır.
çok boş işlerle uğraşıyoruz. kütüphanelere gidelim. arkadaşlarımızı da götürelim. sosyalleşeceksek kütüphanelerde sosyalleşelim. eğer taksimde olmak isterseniz atatürk kitaplığını şiddetle tavsiye ederim.
eğer kütüphanelere ilgi artarsa, devlet büyüklerimiz bunu görürse hızlı internet alt yapıları, kütüphaneler için özel kafeler, özel mekanlar açılır. insanlar kitaplarla dolu kafeler açabilirler. eğer bu kültürü oturtabilirsek inanın bambaşka bir hale geleceğiz.
bugün kafelerde oturup kitap okumak isterseniz, çayınız biter bitmez başınızda bir garson biter. "hemen bir çay daha söyle yoksa siktir ol git buradan" derler. elbette yoğun bir saatte yapmadığımızı varsayıyoruz. çünkü insanların okumaya, öğrenene saygısı yok. her şey para ve tüketim üzerine kurulu. bu bilinci değiştirmeli ve geliştirmeliyiz.
bugün kütüphanelerde dokunulmamış kitaplar var. alınmış, konulmuş ama eskitilmemiş. herkes alanıyla ve ek 1-2 alanla alakalı kitaplar okusa o raflarda kitaplar eskir. eskisin, eskitelim. kütüphaneler bomboş. çalışan 10-15 kişi de önlerinde yaklaşan sınavlar için oradalar. hobi olarak giden belki 1-2 kişi vardır.
tek başınıza sıkılıyorsanız arkadaşlarınızı da davet edin. ansiklopedi okuyup üzerine tartışın. veya dil öğrenmeye çalışın, birbirinizle paslaşın. eğer bunu başarabilirseniz hayatınız en geç 1-2 sene içerisinde çok farklı bir hal alacak bana inanın. gelin bunu hep birlikte yıkalım. -
köpek saldırırsa yapılacaklar
öncelikle köpek size neden saldırıyor diye düşünmelisiniz. büyük bir orospu çocukluğu yapmışsınızdır dikkat edin. çünkü köpek nedir ki? zararsız, kuş gibi. kendini koruyordur ve siz mutlaka çok büyük bir orospu çocukluğu yapmışsınızdır. çünkü sizler namussuz birer hayvan düşmanısınız.
işte böyle yazında rahatlayın amk kabızları. hayvan niye bana saldırıyormuş da düşünecekmişim. hayvanın bir şeylerini tehdit ediyormuşum falan.ya oğlum siktirin gidin ne kadar salaksınız ya. adam köpekleri tehdit eden birşey yapsa köpek saldırısına karşı neden önlem almak istesin oğlum? zaten köpeğe kötülük yapıyorsa önlemini almış olur. bu başlık aniden ve sebepsiz gelen sürü saldırılarına karşı açılmış. mal mısınız, mal numarası yapmaktan mutlu mu oluyorsunuz anlamıyorum ya.
yoldan sürü şeklinde geçiyorlar, bir anda koşuyorlar. ne olduğunu da anlamıyorsun. çözüm tektir. cüzdana sabitlenebilen bir kesici alet koyacaksın. koştu mu hemen çıkaracaksın o arada. ilk saldıranın ağzına yüzüne sokacaksın. boğuşma bitene kadar kesebildiğini keseceksin. sana saldırmamak neymiş öğrenecekler.
köpek düşmanı değilim ama sürü halinde köpek saldırısına uğradım, bunu bilirim. savanda yaşamıyoruz. ama ikimiz de birer hayvanız ve vahşi doğada saldırıya karşılık vermek zorundasın. amaç hayatta kalmak. karşındakinin dişleri varsa senin de bıçağın olmalı ve savaşınızı yapmalısınız. ya da burdaki sadece kendini hayvansever sanan akıl hastalarına uyup boynunu uzatacaksın çünkü sen mutlaka bir bok yemişsindir ve köpek sana saldırmıştır. o yüzden bırak öldürsünler seni. ya da belki benim dediğim daha mantıklıdır, sen seç.
sonra ısırıklar için bir hastane yolunu tutacaksın. tedavi göreceksin. raporu aldıktan sonra belediye'ye başvuracak ya da dava açacaksın. bu köpeklerin hepsini toplayıp barınaklara götürecekler. olay bundan ibaret.
saldırmayan köpekle bir işimiz yok. saldıran köpeğin de ağzını yüzünü sikip atacaksın. sürünün kalanını da belediyeye attıracaksın. sana niye saldırıyorlar düşün bakalım diyen aptallara da engeli basıver. hayvanseverliğin filan sınırları var. öyle çete gibi gezip milleti ısıracak hayvanın ciğerini sökeceksin. madem bir savaş isteniyor, köpeği, kaplanı, insanı yok. karşılığını vereceksin, hayırdır amk. bu sığırlara kalsa köpeğin ısırdığı insanları bir de idam etmemiz lazım. dinlemeyin şu manyakları.