bozuk sut6
profili

  • ekşi itiraf

    o kadar sinirliyim ki insanlara "size virüs az bile" diye bağırasım geliyor. gerizekalı ailem kardeşime nişan yapmadan duramadı. davetlileri 40 kişiden 20 kişiye düşürmüşler, "bi şey olmaz yeaa" diyerek bir evin salonuna genç yaşlı doluşup "kızlarının ilişkisinin adını koyacaklar". ne sandınız? "elalemin ne diyeceği" tabii ki covid kapıp gebermekten daha önemli.

    evet, mart ayında covid ilk patladığında sabahın köründe ortalıkta kimse yokken koşuya çıkıyorum diye işkillenip "aman kızım evde otur koşmayıver" diyen tipler evlerinde nişan töreni organize etti.

    kimi götünü gezdirmeden duramaz, kimi ne nişanından ne düğününden eksik kalır, avrupalısı ayrı orta doğulusu ayrı gerizekalı, yemin ederim covid'den daha beterini hakediyorsunuz.

  • ekşi itiraf

    artık anladım ki hiçbir terapi, ilaç, meditasyon, kitap, telkin ya da aksi düşünce beni değersiz, beceriksiz ve işe yaramaz bir insan olduğum hissinden (ya da gerçeğinden) kurtaramayacak. bu da bu haftanın keşfi olsun.

    eğer bu sadece benden kaynaklanmıyorsa ve hatırlamadığım bir çocukluk döneminde bu hissin tohumlarını atmış insan ya da insanlar varsa, umarım benim çektiğimin bin mislini çekmeden ölmezler.

  • ekşi itiraf

    efsane itiraf yapmaya geldim, let the linç begin.

    yaşadığım yerde covid-19 yüzünden gelecek olası karantinayı heyecanla beklemeye başladım. eğer gerçekleşirse, diğer herkes benim normalde yaşadığım hayatı yaşıyor olacağı için (günlerce evden çıkmamak, insanlardan kaçınmak, zırt pırt seyahate gidememek, etkinlikten etkinliğe koşturmamak) en azından bir süre kendimi berbat hissetmeyeceğim.

    alkolümü stokladım, hadi gel artık karantina.

  • ekşi itiraf

    şu hayatta sebzelerin, meyvelerin ve diğer gıda maddelerinin güncel birim fiyatlarını bilenlere hep hayranlıkla bakmışımdır, ki bu insanlar çoğunluğu oluşturmakta. eskiden ailemle yaşadığım ve evin alışverişini yapan kişi olmadığım için haklı olarak bilmediğimi düşünürdüm, fakat 10 yıldır kendi market/pazar alışverişimi yapmama rağmen hala mesela domatesin kilosu ne kadar bilmiyorum (bkz: itiraf). cidden hiçbir fikrim yok.

    şu yazdıklarımı gören aşırı zengin olduğum için fiyatlara hiç bakmadan sepetimi dolduruyorum falan sanacak da, bildiğin orta, hatta yaşadığım ülkenin standartlarına göre düşük-orta arası gelirli bir insanım.

    ben gerizekalı değilim, bu rakamları aklında tutabilen insanlar da üstün zekalı falan değiller fakat nasıl yapıyorlar anlamıyorum. bazı şeyleri çözemeden ölüp gideceğim sanırım.

  • türk erkeğiyle evlenmek istememek

    sözlükteki yazarların bir kısmının türk kadınlarına yaptığı gibi "türk erkeği şöyle" "türk erkeği böyle" diye konuşmayacağım. zamanında türk erkek arkadaşım da oldu, eğer siz düzgün biriyseniz zaten hayatınıza düzgün insanlar giriyor. her türk erkeği modern görünümlü maganda değil yani.

    fakat, o aileler yok mu o aileler. ilişkiniz ciddiyse ya da evlenecekseniz aileyle de iç içe olmak durumunda kalıyorsunuz ve maalesef türk ailesinin ruh hastası olma ihtimali türk erkeğinin maganda olma ihtimalinden çok daha yüksek oluyor.

    kendi ailemden de bilerek söylüyorum ki türk ailesinin en düzgünü bile en iyi ihtimalle kendini çok modern sanan muhafazakar grubundadır. o çağdaş ve eğitimli görünümlerinin altındaki gelenekçiliklerinden, tabularından, inatlarından ve buna rağmen ısrarla kendilerini orta doğu'ya değil de avrupa'ya ait sanmalarından insana fenalık gelir.

    sonuç olarak insanlar haklı. türk erkeğiyle evlenmeyin; türk kadınıyla da evlenmeyin. hatta evlenmeyin. imkanınız varsa sevgilinizle dünyanın başka bir yerine kaçıp evlilik dışında bir şeylere odaklanın.

    not: bu arada bu konuda çok dertliyseniz yunan ve italyan ailelerinden de uzak durun derim.

  • istanbul'a bakarken hissedilenler

    çok şükür artık kendisine bakınca hiçbir şey hissetmiyorum.

    arada bir şöyle bir his geliyor ama: iyi ki kurtuldum lan senden!