türk erkeğinin yaşadığı mağduriyetler için anca askerlik ve nafaka örneklerini gösteren agresif maskülinistleri ortaya dökmüş akım.
zaten bu maskülinistler kıllı, çirkin ve asabiler. erkeğin maskülinistliği karıyı bulana kadardır. ağzınıza hiç kötü söz yakışıyor mu beyler sizler her şeyden önce geleceğin babalarısınız.
kadıköy’de 2 biraya veriyorum şortlarını ve saç boyalarını istediğiniz takdirde tavsiye eder; en değerli çeyiziniz olan öpülmemiş dudaklarınızı bantlarım. kız kıza 2 goygoy yaptırmadınız hala carcarcar konuşuyorsunuz bir huzur verin be.
brooklyn carter13 profili
-
#erkekyerinibilsin
-
ekşi itiraf
2015 sonu 2016 başındayken kendimi dışarıya kapattığım için, eğitimle kariyerle gelecek planlamasıyla kendimi darladığım için gözümün önündekileri göremediğimi geçenlerde farkettim. normal bir şekilde arkadaşlarla konuşuyorduk. sırf lahmacun ve pizza yapabilmek için evinin bahçesine taş fırın yaptıran bir çocukla tanıştığımı anlatmıştım. anekdottan sonra eleman birden aklıma düştü sdgfdsjgfdd. kendisiyle dersi beklerken konuşmaya başlamış, 2 saat aralıksız muhabbetten sonra yemeğe çıkmıştık bir 4 saat de orada muhabbet etmiştik. ancak soyadını uzun bir süre hatırlayamadım sonra telefon rehberimde kayıtlı olduğunu anımsadım ve soyadını öyle buldum. kendisini sosyal medyadan stalkladığımda hiç değişmediğini, ilgi alanlarının hala aynı olduğunu ve çok mutlu bir ilişki yaptığını öğrendim. sosyal medyadan gördüğüm kadarıyla herif tam ideal erkek arkadaş olmuş. ne mutlu ona diye düşünüp biraz da üzülerek profilinden çıktım.
gözünün önündekini göremediğin ve yanlış atlara oynadığını, olmayacak ilişkileri zorla oldurmaya çalıştığını seneler sonra farketmek üzücü oldu. işin kötüsü seneler sonra kendisini birden hatırladığımı bilse kahkahalarla gülerdi. utanıyorum kendimden lol. -
ekrem imamoğlu
günün birinde türkiye’nin örnek bir ülke olacağına dair inancımı taze tutan istanbul’un seçilmiş belediye başkanıdır. geçtiğimiz 1-2 sene boyunca türkiye’nin şu halinin sadece iktisat literatürüne geçebileceğini düşünürdüm, 10 sene arjantin gibi enine boyuna inceleniriz artık diyordum. ama kendisi ve seçim stratejisi sağolsun totaliter ve popülist sağ siyasetin nasıl yenilebileceğini de gösterdi. avrupa bu popülist sağ siyasetle boğuşuyor, abd’nin başında esnaftan hallice bir troll koltuk işgal ediyor. bu yüzden dış basının ilgisi de yoğun oldu. çeşitli yayın kuruluşları her gün haberini yapıyor çünkü bu kampanyadan, türkiye’nin durumundan çıkarılacak çok ders var. geçenlerde ben eksici degilim ile muhabbet ederken adamı barack obama’nın başkanlık öncesi kampanya yürüttüğü dönemine benzetmiştik. bugün de ny times’da bu benzetme yapıldı.
dış basın, düşünce kuruluşları hakkında neler yazmış diye interneti didik didik ediyorum shdjdjdkdkd. foreign policy’de çıkanşu yazıda seküler kesimin futbola ilgisizliği konusundaki tespit yerden göğe kadar yanlış olsa da futbol analojisi üzerinden imamoğlu-erdoğan rekabetini anlatmışlar. hikayesinin ve kampanyasının ilgi çekici bir şekilde dış basında yer alması çok olumlu bir şey. bu süreç bittiğinde başkan da ülkemiz de dünyadaki çoğu ülke için çoğu siyasetçi için bir umut kaynağı olacak. “devletin bütün imkanlarını arkasına almış totaliter bir rejimi bunlar bitirdilerse biz de bitiririz” diyecekler. dünya siyasetindeki büyük değişimler böyle böyle küçük şeylerle, istekli bir halkla başlar. bu istekli halkı birleştirip lider olduğu için teşekkür ederim kendisine. cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra “bir daha oy moy yok” diyen şahsımı istanbul gönüllüsü bir müşahit yaptı ya ne desem az kalacak. -
tv100 ekrem imamoğlu yayını
proje misiniz sorusuna ekrem başkanın cevabı mükemmel olmuştur.
''bu atatürk'ün projesi aslında. beni 40 haneli bir köyden alıp ibb başkanı yaptı'' dedi.
edit: fakirpislik06 nickli yazar videosunu da attı. buradan izleyebilirsiniz. -
tv100 ekrem imamoğlu yayını
proje misiniz sorusuna ekrem başkanın cevabı mükemmel olmuştur.
''bu atatürk'ün projesi aslında. beni 40 haneli bir köyden alıp ibb başkanı yaptı'' dedi.
edit: fakirpislik06 nickli yazar videosunu da attı. buradan izleyebilirsiniz. -
binali yıldırım'ın ekrem imamoğlu ile ilgili twiti
klasik akp stratejisinin izlerini taşıyan tivit. durumu kötü yönetilen ülkeden ve ekonomiden saptırıp partiler ve adaylar savaşına çekmeye çalışıyorlar. bilen bilir akp’nin de rte’nin de en iyi yaptığı şey kutuplaştırılmış ortamda cayır cayır retorik siyaset yapmalarıdır.
konuşsun dursunlar, odak noktası asla ama asla ekonomiden ayrılmamalı. olay akp ve rte düşmanlığına çekilince standart anadolu halkı yine konsolide oluyor. kaç seçim gördük idmanlıyız mantık yürütmek bu kadar zor olmamalı.
ciddiye almayın, galeyana gelmeyin. ibb başkan adayının aktroll gibi tivit atması komik olmuş ama söylemeden geçemeyeceğim. -
buket aydın'ın kanal d'den kovulması
buket aydın'ın hakkı olmayan bir koltuktan olmasıdır. standart bir özel üniversiteden türk dili ve edebiyatı bölümünden mezun olmuş biri spikerlik kursuna gidip spiker olabilir, sonuçta işi haber sunmak. ama ana haber sunuculuğu, ana haber biriminin direktörlüğü çok ciddi işlerdir. gazeteciliğin yanında çok sağlam bir siyaset ve ekonomi bilgisinin de olması şarttır. öyle haberi dümdüz okumaktan ziyade haberi ele alıp yorumlarsınız olması gereken budur. yoksa herhangi bir güzel kadını/yakışıklı erkeği ana habere çıkar, karşında robot gibi okur.
eski haber müdürünü harcayıp da o koltuğa oturmuştu. her çıkışın da bir inişi var be buketciğim. neyse demirören de dersini almıştır. medya yöneticiliği daha önce yaptıkları gibi 2 tane orta çaplı gazeteyi her gün çıkarmak gibi değil. ülkenin en büyük kanalının ana haber bülteninde yaşananlara bak. tabii ki kimse izlemez.
http://www.medyafaresi.com/…e-yollar-ayrildi/872653
biraz alçaktan uçsaydı başına hiçbiri gelmeyecekti. bi anda buldumcuk olması ve hırsıyla 10 ayda her şeyi mahvetti. siyaset bilimi eğitimi bile olmayan bomboş bir spikerin birine bu koltuğu verirseniz olacağı bu. -
türk kızlarının çirkin olması
'' rusya'ya gittim depresyona girdim cidden çirkiniz yea ehehehe'' diye sevimlilik kasmaya çalışan kadınları göstermiştir. türk erkeğine kıyasla çok daha güzel olan, kendisine bakan türk kadınına çirkin demiyorlar mı tepem atıyor. 10 kadından 6'sı ortalama ve üzeriyse erkeklerde bunun yalnızca 3 tanesi ortalama ve ortalamanın üstünde. dünya genelinde ortadoğulu kadın algısı yüceltilirken bunu söylemek çok komik. 2006'dan beri aynı ezbere geyikler az biraz dünyadan haberiniz olsun. feleğiniz şaşmış ''iskandinav kadını ımyeh ımyeh'' diye salak mısınız nesiniz anlamıyorum.
tek handikap türk mutfağı ve spor kültürüne sahip bir toplum olmamamız, 1 jenerasyon sonrasında onu da çözersek kralız. yeni nesil kızıyla erkeğiyle epey güzel ve sempatik zaten. kardeşim 98'li onu ve arkadaş grubunu gördükçe depresyona giriyorum modellik ajansı açasım geliyor. -
seren serengil
kendisini 3 güncük hapse attıracak kadar aciz duruma düşen, gölgesinden korkan gülbiş'i yerin dibine sokan reyize. hapisten çıktığı bölümü izlemek için sabırsızlanıyorum. önce gülben'in sonra hande'nin götünü yaktığı için kendisine büyük bir sempati duyuyorum.
-
ufak tefek cinayetler
serhan’ın ekonomi, finans terimlerini kullanmasıyla fed’in hamlelerini yorumlamasıyla çoğu türk kadınına çıkar üstündekileri ne dediğin anlaşılmıyor tepkisi verdirdiği dizi.
bir billions çekin demiyoruz ama daha fazla şirket muhabbeti ve entrikası pls. -
aykut demir
ismailağa cemaatine takılan, düğününde fatih sultan mehmet cosplayi yapmış akıllara zarar bir yaşam formu. gelin hanım gemileri karadan yürütüyordu katılamadı herhalde.
-
kendisini aşktan soyutlamış insan
vakti zamanında kalbi çok kırılmıştır ve insanlara olan tüm güvenini yitirmiştir. hatta kendisine aşık olan insanları da zamanla kendisinden soyutlar, onunla bununla öylesine takılmayı düşünse de gururuna yediremez. zamanla duygusal taraflarını törpüler daha materyalist bir kişi olur. herhalde sonsuza dek böyle sürmez ama bunu yapmak en mantıklısıdır bence çivi çiviyi bazen sökmeyebiliyor, her şey daha da boka sarıyor çünkü.
-
recep tayyip erdoğan
bana sürekli henry kissinger'ın diplomasi kitabındaki şu pasajı anımsatan cumhurbaşkanı.
--- spoiler ---
reagan’ınki hayret verecek bir performanstı; akademik gözlemcilere göre ise, hemen hemen anlaşılmaz bir şeydi. reagan’ın hiç tarih bilgisi yoktu ve bildiği kadar tarihi, inatçılıkla koruduğu önyargılarına destek olarak kullandı, incil’deki kıyamet günü ile ilgili pasajları, olacakların tahmini olarak kabul etti. anlatmaktan hoşlandığı birçok tarihi anekdotun aslı yoktu. özel bir sohbette, gorbaçov’u bismarck’a benzetti, iddiasına göre, her ikisi de benzer iç engelleri, merkezden planlanmış ekonomiden serbest pazara doğru hareket ederek aşmıştı. ortak bir dost vasıtasıyla, bu akıl almaz benzetmeyi, bir alman muhatabına hiçbir zaman tekrarlamaması önerisinde bulundum. ancak aradaki dost uyarıyı iletmenin akıllıca bir şey olmadığını düşündü, bu benzetmenin
reagan’ın kafasına daha da çok yerleşeceğinden korktu. dış politikanın detayları reagan’ı sıkıyordu. yatıştırma politikasının tehlikeli olduğu, komünizmin kötülükleri ve ülkesinin büyüklüğü hakkında birkaç temel fikri iyice benimsemişti; fakat mevcut sorunları üzerinde analiz yapmak becerebileceği bir şey değildi. bütün bunlar, bir tarihte kongre kütüphanesinde tarihçilerden oluşan bir topluluğa kayıt dışı olduğunu düşünerek şunları söylememe neden oldu: “reagan’la konuştuğumuz zaman insan kendi kendine şunu soruyor: bu adamın başkan, hatta vali olması kimin aklına geldi? siz tarihçiler, bu derece entelektüel olmayan bir adamın sekiz yıl kaliforniya’ya ve hemen hemen yedi yıl da washington’a nasıl olup da egemen olduğunu açıklamak zorundasınız.”
--- spoiler ---
sahiden, bu adamın cumhurbaşkanı hatta belediye başkanı olması kimin aklına geldi?