resimdekisanatci7
profili

  • çocuk büyütme maliyetinin 569 bin 108 lira olması

    (bkz: iki çocuğa milyonluk olmak)

  • 1 kilo baklavanın 1000 lira olması

    bir gaziantepli olarak; bin lirayı şekerli şerbetli hamur işine vereceğime 35'lik güzel bir viski alır daha çok haz duyarım.

  • çakallı menemeni

    altı üstü bir menemen ne kadar farklı olabilir, adı üstünde menemen. yumurta, domates, tuz-biber.

  • marketler kırtasiye malzemesi satmasın

    rekabet iyidir, satsınlar. çeşit olsun, ürünün fiyatı belli olsun. kredi kartına ekstra komisyon da kesmezler hem. bir de vergisini öderler devlete. ayrıca personel istihdam ederler.

  • sadece kadınların olduğu bir dünya

    bu denendi ki bir şekilde. neler mi oldu? okuyun bakalım.

    --- spoiler ---
    görsel

    “birkaç yıl önce, survivor yarışmasının hollanda versiyonunu, feminist oda arkadaşımla izleme zevkine nail olmuştum. hollanda survivor'ın bu serisinde iki ada vardı ve birinde sadece erkekler ve diğerinde sadece kadınlar bulunuyordu. feminist oda arkadaşım serinin reklamını bana ve diğer öğrencilere haftalarca yaptı zira ona göre bu program bize kadınlar tarafından yönetilen bir toplumun ataerkil toplumun kötülüklerinden nasıl kurtulmuş olacağını gösterecekti.

    olayın nasıl geliştiğini anlatayım : iki grup kendi adalarına bırakıldı ve başlangıç için bir miktar erzak verilerek kendi hallerine bırakıldılar. iki grupta da başlangıçta insanlar yerel hiyerarşiyi anlayana kadar bir miktar karmaşa oldu. erkekler genellikle neyin gerekli olduğunu düşündülerse onu yaptılar – ortamda emir veren bir lider yoktu. kimi avlanmaya çıktı, kimi yiyecek toplamaya giderken kimi balığa çıktı. bir elemana kumda oturmaktan gına geldi bank yapmaya başladı. diğerleri zamanla büyüyen bir klübe yaptılar. bir diğer eleman her gece yemek yaptı. birkaç gün içinde, muntazam bir medeniyet çıktı ortaya, hergün bir öncekine göre biraz daha varlıklı bir medeniyet.

    kadın topluluğu da bir rutine bağladı hemen. havularını asacak bir ip gerildikten sonra güneş banyosuna ve ağız dalaşına başladılar. çünkü erkeklerin aksine kadınlar grubun ortak kararı olmadan hiçbirşey yapamıyorlardı. ve grup en az bir düzine kadından oluştuğu için, hiçbir zaman ortak karar da alamıyorlardı. birkaç bölüm içinde kadınlar tüm erzaklarını yediler, tropik fırtına ile sırılsıklam oldular, kum sineklerince çiğ çiğ yendiler ve genel olarak acınası bir haldelerdi. erkekler ise gayet mutlu mesuttular. çatışmalar vardı tabii ama bunlar genelde hızlıca çözülüyordu.

    bunu feminist arkadaşımla izlemek ise paha biçilmez bir deneyimdi. önce farklılıklara kılıf uydurmaya çalıştı ama argümanları hızlıca zayıfladılar ve zayıfladılar. sonunda program yöneticileri, birşeyler yapmaları gerektiğine karar verdiler ve kadınlara yardım etmek üzere erkek adasından 3 erkeği kadın adasına gönderdiler. kadın adasından da 3 kadın erkek adasına gitti. bu bölüm boyunca feminist arkadaşımın yüz ifadesi paha biçilmezdi.

    başlangıçta kadın adasına seçilen 3 erkeğin, gayet tahmin edebileceğiniz nedenlerle, ağzı kulaklarında idi. ama sonra adaya gittiler ve kadınlarca karşılandılar. “klübeniz nerede?” diye sordular. “bizim klübemiz yok”. “ezaklarınız nerede?” diye sordular. cevap : “tüm pirinci yedik”. vs. vs.

    3 eleman sonuçta köpek gibi çalışmak zorunda kaldı. ilk haftalarda edindikleri tüm yetenekleri kullanarak ve deneye yanıla bir klübe inşaa ettiler, balık avladılar, kadınlara yiyecek toplama işi yaptırmaya çalıştılar. kadınlar dırdıra ve güneş banyosuna devam ettiler.

    erkeklerin adasına giden 3 kadın ise oldukça mutlu oldular. yemek, barınak ve yeterince erkek ilgisi hazırdı. onlar da güneş banyosuna devam ettiler.

    ve dostlarım bu, ataerkil toplum düzeniydi. benim eski arkadaşım ise artık feminist değildi.”

    --- spoiler ---

    kaynak

  • hitler'in hanımı ve köpekleriyle verdiği poz

    (bkz: hitler'in hanımı)

  • anın fotoğrafı

    görsel

    nepal rahiplerine çevirir adamı *