Değerli ziyaretçilerimiz,

Öncelikle, sitemize gösterdiğiniz ilgi ve destek için hepinize teşekkür ederiz. Sizlerden gelen geri bildirimler ve beğeniler bizim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu.

Sozlock olarak tam 9 senedir her gün ekşisözlük'den okumaya değer içerikleri filtreleyip günlük listeler oluşturduk. Bu işi yaparken kişisel davranmadık, günün en popüler başlıklarının en beğenilen entrylerini aldık listelerimize. Üstelik bu gayretimiz hiç bir zaman ticari bir kaygı taşımadı. Yayına başladığımız ilk günden beri en ufak bir reklam yayınlamadık, sponsorluk anlaşmaları yapmadık. Sozlock üzerinden tek kuruş kazanmadık.

Bütün bunlara rağmen, ne yazık ki son dönemde ekşisözlük yönetimi tarafından alınan bot koruma önlemleri nedeniyle, ekşisözlükten entry çekme ve beğenilen entryleri listeleme hizmetimizi maalesef devam ettiremiyoruz. Bu durum ekşisözlük yönetiminin aldığı bir karar olup, tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşmiştir. Bu zorunlu durumdan ötürü yaşanan aksaklık nedeniyle anlayışınıza sığınıyoruz.

Sozlock Ekibi

Ekşi Sözlük Debe Listesi

Rastgele
Hepsini aç
  • 1. türkiye'de çarşaflı ve peçeli bir kız olmak

    sizler başörtüsünü özgürce takın diye üniversite zamanında bile destek verdim, hep özgürlüğünüzü savundum ama iktidarı ele geçirip sizin gibi olmayan kesime zulüm ettiğinizi görünce sizin samimi olmadığınızı anladım.
    ön yargılıyım evet kabul ediyorum.
    senin ve senin gibilerin ne yaşadığı da zerre umurunda değil. her ne yaşıyorsan kendi tercihlerinin sonucunu yaşıyorsun, hepimiz gibi.

  • 2. 18 ocak 2024 galatasaray ümraniyespor maçı

    halil kendini rakip defansa unutturdu. sonra kendini kendi takım arkadaşlarına da unutturdu. en son okan hocaya da unutturdu. adam çıkarmayı unuttu.

  • 3. astronot göndermenin kimsenin ilgisini çekmemesi

    astronot göndermek derken, parasıyla uzay turizmi yapan bir firmaya ödeme yapıp birini göndermek, pek de başarı sayılmayacağı içindir belki.

  • 4. bilfen'in 600 bin tl olması

    akp imam hatip dayatması ve özel okul teşviki ile havuç ve sopayı öyle güzel kullandı ki laik kesim bir kere bile “bir dakka lan anayasal olarak ücretsiz ve şeriatsız eğitim hakkımız var bizim” demedi.

    sistemin dışına itilmeyi ayrıcalık zannetti. şimdi cizye gibi laiklik vergisi ödüyor.

  • 5. türkiye'de kalmak için nedenler

    yaklaşık 1 yıl kadar dublin'de yaşamış bir mühendis olarak söyleyebilirim ki, hayat yalnızca ucuz market alışverişi yapmak, kolay seyahat edebilmekten ibaret değil.
    bir müddet insanın yurtdışında yaşaması gerektiğine kesinlikle inanıyorum ancak sevdikleriniz yanınızda değilken bazı şeyler epey yarım kalıyor.
    ne bileyim dışarı çıktığınızda 3 teker bi' arabadan nohut pilav yiyebilmek, ana dilinde tiyatroya gidebilmek, küçükken gezindiğiniz sokakları voltalamak, böyle basit şeyleri bile arıyor insan. dışarıda hayat çok daha bireysel çok daha yalnız akıyor. özellikle sıcakkanlı insanların olmadığı bir yere gittiyseniz kurduğunuz arkadaşlık ilişkileri bir yere kadar gidecektir. yıllarca türkiye'de yaşadığınız şehirden bambaşka bir şehre gittiğinizde de muhtemeldir ki benzer şeyleri yaşayacaksınız ancak araya bir de kültür farkı ve dil bariyerinin girdiğini düşünün. kaçırdığınız önemli anlar da cabası. babaannem öldüğünde cenazesine katılamadım mesela. ki babaannemle büyümüştüm ben. hayat işte, değerini bilmek lazım eldekilerin.

  • 6. 18 eylül 1932 ilk türkçe ezanın okunması

    tanrı uludur = allahü ekber.

    hah arapça öğren illa anlamlı ibadet etmek istiyorsan diyebilirsin ama olmuyor öyle işte.

    mesela god is great derken de anlamını biliyorum ama “tanrı uludur” derken ki gibi olmuyor. çok basit bi sebebi var aq çünkü türk'üm ben, anadilim türkçe. ha “allahü ekber” demişim ha “god is great” demişim ikisi de uzak ve duygusuz gelir bana.

    maliki yevmid din ne mesela. insan ibadet ederken anlamlı ibadet etmek istemez mi, robot musun sen ezbere iş yapacaksın.

    bi gün yine bu topraklarda türkçe ezanlar okunması dileğiyle.

    edit: ayet düzeltildi.

  • 7. tcmb'de mobbing sonucu işten çıkarılan çalışan

    --- entry öncesi mecburi üst edit ---
    babanın orada ne işi olduğunu, koskoca devlet kurumunun aile şirketine çevrilmesini neden sorgulamadığımızı soranlar. olmuş. hanımlar beyler şunu aklınıza iyice yerleştirin; erdoğan hayatta olduğu sürece türkiye cumhuriyeti'ndeki her resmi kurum erdoğan'a ve akp' ye aittir. o yüzden boşuna liyakat, aile şirketine dönüşmesi gibi şeyleri boşuna sorgulamayın. erdoğan ve akp, ülke sahibidir. bunu artık kabullenin.
    --- entry öncesi mecburi üst edit ---

    entry başlangıcı:
    şimdi büşra hanım, yanlış anlamadıysam bu kişi sensin; görsel
    yanlış anlama; giyim kuşam, hayat tarzı, inanç, ideoloji ve hiçbir şeyini sorgulamıyorum. bu konuda bana bişey demek düşmez.
    ama şunu kesin olarak söyleyebilirim; akp cenahındasın. bu çok belli. bu cenahta olmanın avantajıyla sana merkez bankasında google'da araştırınca bulunmayan, belli ki sırf senin orada yüksek maaş alabilmen için "protokol görevlisi" diye meslek uydurulmuş. sen de 4 yıl hiçbir iş yapmadan dolgun dolgun maaş almışsın. tabi başka ayrıcalıklar da vardır.
    sonra başka bir akpli gelmiş, yoluna taş koymuş. sen de şimdi şikayet ediyorsun. yani lahanayı kıtır kıtır yemişsin. sapına gelince me demişsin.

    kısaca durum şu: akpli olarak bir akp kurumunda 4 yıl yüksek maaş aldıktan sonra bir başka akpli' nin akpli babası tarafından kovulmuşsun. ve bunu da cimer' e yani enn büyük akpli' ye şikayet ediyorsun.

    daha da kısacası: ayarını bozduğun kantar, gün gelip seni tartmış. sen de bunu "kadıya' şikayet ediyorsun.

    t: içinde bulunduğu cenahın gerçeğiyle tanışmış olan çalışan.

  • 8. 1 kilo baklavanın 1000 lira olması

    bir gaziantepli olarak; bin lirayı şekerli şerbetli hamur işine vereceğime 35'lik güzel bir viski alır daha çok haz duyarım.

  • 9. insan niye yaşar

    kendisini öldürmeye cesareti olmadığından veya çevresindeki insanları üzmek istemediğinden yaşar.

  • 10. askerde yapılan ilk banyo

    hemen ikinci gün almış olabiliriz.

    kamyonu deviren askerlerin gusüllenebilmesi için, sabah namazından önce kazan bir kere yanıyordu. gün içerisinde de bir iki kere sıcak su veriyorlardı.

    eğitim ile akşam yemeği arasında kısa bir boşluk oluyordu. millet çayıra çimene yuvarlanıyordu. ben koğuşa koşuyordum. üniformamı çıkartıp camdan üstündeki tozu toprağı silkiyordum. acemilik bitinceye kadar tek üniforma ile idare ettiğimiz için, bir müddet sonra hepimizin üniforması toz- topraktan ve terden mukavvaya dönmüştü. ama eğitim sonrasında üniformayı çırpıp havalandırmak biraz daha giyilebilir kılıyordu.

    şipşak bir duş alıyordum. ayakkabılarımı siliyordum. havalandırılmış üniformamla, adeta lord edasıyla akşam yemeği için aşağı iniyordum.

    --- taşşak kokusu ---

    taşşak kokusunun çift yönlü bir etkisi vardır. bilirsiniz, kız yurtlarında kalan kadınların adet günleri üst üste çakışır. benzer durum erkeklerde de var. yanınızda üremeye hazır erkeklerin varlığı sizin de hormonlarınızı coşturur.

    kışla gibi olabilecek en aseksüel ortamda, 5 dakikalık duşun içine iki dakikalık şipşak 31 yapıştırmanın temel nedeni, koğuştaki adamların birbirlerinin testosteronunu coşturmuş olmasıdır.

    ve fakat evrim sadece şuursuz bir rekabet değildir. aynı zamanda dayanışma da demektir. taşak kokusunun diğer erkekler üzerinde teskin edici bir yanı da vardır. şu dünyada tek değilsindir. yaşayacağın zorlukları takım arkadaşlarında birlikte göğüsleyeceksindir. yanındaki adamların taşak kokusu sana yalnız olmadığını, tekrar tekrar hatırlatır.

    sabahları diğer askerlerden erken kalkıyordum. rahat rahat traş oluyordum. üniformamı giyiyordum. sonra banyoda dişimi fırçalamak için oyalanıyordum. koğuşlar ne kadar pis kokuyorsa, duşlar da o kadar güzel kokuyordu. sabun, şampuan ve bir tabur askerin temiz taşşak kokusu. muhteşemdi.

    yine diğer askerlerden önce aşağı iniyordum. poligon deniz er eğitim merkezi, izmir'in en yeşil yeri olabilir. sabah serini, derin bir sessizlik, bol oksijen ve çam kokusu. muhteşemdi.

    ***
    şimdi o dönem, "askerin el defteri" diye bir internet sitesi vardı. sitede askere gidecek olanların yanında götürmesi gereken eşyaların listesi yapılmıştı. listeye bir de not düşülmüştü:

    - pahalı parfümlerinizi götürmeyin. çünkü çalınır. ucuz tıraş kolonyası götürün.

    ben askerliğimi kısa dönem olarak yaptım. etrafındaki herkes okumuş adamdı. hepsi aynı internet sitesini okumuş ve askere gelmişti.

    sabah içtiması için sıraya giriyorduk. er eğitim alayından göğe doğru, yoğun bir arko tıraş kolonyası buharı yükseliyordu. bak o da muhteşemdi.

    askeriyede verdikleri tıraş takımı kutusunu hala saklıyorum. ve hala arko tıraş kolonyasının kokusunu çok seviyorum.

  • 11. italyanca güzel şarkı olmaması

    25 yıllık profesyonel müzisyen olarak hep söylemişimdir ki;pop müzik italyanların işidir.bu adamlar kadar güzel şarkı yapan olmadı bana göre.

    sapkın bir düşüncedir.

  • 12. pahalılık ile değişen tüketici davranışları

    dışarıda yemek yemiyoruz. arada sırada gittiğimiz sinema, konser, kutlama vs etkinlikleri bıraktık. marketten ancak elzem şeyleri alıp çıkıyoruz, "ay canımız çekti şunu alıp yiyelim"ler bitti. kaşar, tereyağı, kaliteli peynir vs almıyoruz, bitti. et tüketimi ayda bir'e kadar indi. 90'larda muz yiyemezdik derler; şimdi de canımızın çektiği şeylerin yarısını alamıyoruz. kuruyemiş almıyoruz. kıyafet zaten yok, eskilerle idare... üç yıldır tatile gitmedik. eskisi gibi haftasonu yakın bir yere kaçalım olayımız kalmadı. en kötüsü de önümüzü göremediğimiz için her daim huzursuz, her daim tedirginiz.

    ve biz, üniversite mezunu, iki kişinin çalıştığı, orta gelir dilimindeki bir aileyiz. gerisini düşünemiyorum.

    sebep olan herkesin abv.

  • 13. 1 tl'ye simit yemiş efsane nesil

    nesiller arası savaşların yeni tanımı.

    evladım biz 250000 liraya simit de yedik. şimdi o para imam hatipli çok maaşlıların tek bir kurumdan aldığı huzur hakkı…

  • 14. savcı katilinin yeğenini parti yöneticisi yapmak

    suçun şahsiliği ilkesi üzerinden yaşanan rezaleti gölgelemeye çalışan algıcı chp’lileri sikinize takmayın.

    buradaki bahse konu suç: trafikte tartıştığın birini çekip vurmak, kavgalı olduğun biriyle karşılaşınca öldürmek veya nefsi müdafaa gibi bir durum değil.

    terör faaliyeti!

    şerefsizin biri, sikik ideolojileri uğruna eylem yapmak için bu ülkenin savcısını öldürdü. kardeşini/ağabeyini geçtim, bütün sülalesini bağlar bu.

  • 15. zp istanbul adayından imamoğlu'na çekil çağrısı

    milliyetçilerin önünü açmak için mi çekilsin?

    sinan ogan gibi mi mesela? memet bahçeliye bir kelime soyleyemeyen capon reyiziniz için mi?

    capon reyiz çıkıp mhp akpyi bırakıp bizim adayımızı desteklesin diyebildi mi mesela

    zafere oy verenin osuruk kadar aklı yoktur bana göre

  • 16. hafize gaye erkan

    yirmi senedir anlatıyoruz, devam edeceğiz ve ülkenin çimentosu olan şeref ve akıl sahibi insanlara hep söyledik, söyleyeceğiz: bakın dostlar, bu kadın eğitimli, yurtdışı görmüş, başarılı, girişken ve üstelik fiziken seküler ve modern değil mi? değil.

    akp bir suç örgütüdür. yeryüzünde yüreği iyi herhangi bir insanın akpli olmasının imkan ve ihtimali yoktur. hangisi biraz kazırsanız kazıyın, altından zimmet, rüşvet, iltimas, menfaat çıkar.

    bunların vatan, toprak, doğa, istiklal, adalet, insan sevgisi gibi erdemli ilkeleri yok. bunların soylu ve uğruna can verecekleri tek değerleri yok.

    örgütün yapılanması çıkar üzerine kurulu. en alttaki mahluktan, en tepedeki şebeke başına kadar tamamının yapışkanı para.

    başka zerre dertleri yok.

    dolayısıyla hafize gaye gider, nebati gelir, mehmet şimşek gider, hiç şaşırmayın; yarın bilal de gelebilir.

    buna göre mevzi alın, bu gerçekleri kafanıza iyice çakıp bunlara da ona göre muamele yapın.

  • 17. ayasofya camii'ne laminant parke döşenmesi

    "ayasofya'ya adeta rastorasyon yapma noktasında hareket ediyoruz; bu yâdigarı âbad etme maksadıyla bir kapı ilave edip, motörlü kepenk ve siensi kesim tabir edilen metalik harflerle donatıyoruz, beyefendiler beğenmiyor. peki şaşırdık mı? bin kerre hayır, şaşırmadık kardeşlerim. 'estetik, köstetik, tarih şuuru' vesair diye cav cav ediyorlar amma niyetleri başka, dertleri ayrı bunların, ayrı... kapıyı mermer görünümlü simli söve, o harfleri de kayar led dört renk ışıklı yazı dahi yapsak, bunlar gene, bakın naapmaz, asla memnun olmaz!"
    stiv vozniyak- vozniyaklar inşaat emlak- aşağı karolayna 2024

    (bkz: atilla atalay)

  • 18. makas atarken refüje çıkmak

    servisin götüne yapıştığı için ne sağ taraftaki tabelayı görüyor nede yol ayrımını.

    iyi olmuş.

  • 19. okunan en rahatsız edici kitap

    duygu durumuna değişebilecek kitaplar olup
    1. genç wertherin acıları
    2 otomatik portakal

    otomatik portakal da yarattığı pür evil karakter gerçekten canımı sıkmıştı.

  • 20. hdp'ye oy vermek

    varlığını reddettiğimizi zannedenlerin 40 yıldır bu ezik kompleksli kafadan çıkamaması sonucu hala oy alabilen terör partisidir. dağdan inmiş de siyaset yapıyormuş, bu dağdan inmiş haliniz mi kardeş? örgütün kurucusu her mitingde zikrediliyor da?

    bu vesileyle de eskiden dağda olduğunu veya en azından çıkanları desteklediğini söylüyor bu hdpli seçmen. sonra falanca partinin genel başkanı hdplilere dağa çıktı dedi demeyin.

    derdiniz eşitlik olsa bugün anayasa önünde herkes eşit, herkes istediği yere girer çıkar, istediği işte çalışır, istediği yerde oturur. ha derdiniz başkaysa lafı ağzınızda gargara yapmadan erkek gibi söyleyin toprak istiyoruz adına da kürdistan demek istiyoruz diye. sikimi alırsınız. kanla alınan kanla verilir.

  • 21. polis zorbalığı yaşadığını iddia eden yazar

    az önce evime polis geldi, aradıkları biri sanırım kaldığım apartmanda bulunuyormuş. kapıyı çaldılar, resimdekini tanıyor musun diye sordular. elimde bira şişesiyle kapıyı açtığım için yemediğim hakaret kalmadı. sırf kapıyı elimde bira ile açtığım için gbtme bakmak istediler. zorluk çıkarmadım ama nedenini sordum, onlar da "biz neyi diyorsak yapacaksın, çok konuşma" minvalinde bir cevap verdiler. cüzdanımı arabamda unuttuğumu, getireceğimi söyledim. araca kadar benimle birlikte geldiler. kimliğimi verdim. gbt kontrolüm yapılırken ekibin amiri olduğunu düşündüğüm bir kişi "bize cevap vermeyeceksin, ne istiyorsak yapacaksın ayyaş" dedi. ben de onlara allah olmadıklarını, alkolün yasal olduğunu ve benimle saygı çerçevesinde konuşmaları gerektiğini hatırlattım. gbt kontrolüm bitince kimliğimi geri verdiler, evime döndüm. ama sinirden birkaç damla gözyaşı döktüğüm için arabada gözlüğümü çıkarmıştım. eve dönünce gözlüğüm olmadığını fark edip gözlüğümü almak için tekrar arabaya doğru yöneldim. polisler o sırada oralarda bekliyormuş. (bu arada polisler evime ilk geldiğinde onlara kimlik sordum ve aldığım cevap "al lan al içkici" olmuştu.) gözlüğümü almak için tekrar arabaya bindiğimde etrafımı çevirip "ne haltlar yiyosun sen, bizim burada olup olmadığımızı mı kontrol ediyorsun" dediler. durumu açıkladığımda "aaa sarhoşsun, unutursun tabi gözlüğünü" şeklinde bir tepki aldım. ben de (asla küfür ve hakaret içermeyen sözlerle) onlara yanıt verdim. tüm bu olanlar sonucunda rezil edilen, itin götüne sokup çıkarılan ben oldum. sözün özü şu ki; bu siktiğim coğrafyasında hakkını savunursan insanlar seni sikik rütbeleriyle taşşak konusu yapıyor. sırf memur ve hükümete yakın diye istediği hakareti sana ediyor ve seni yargılıyor. keşke birkaç yüz kilometre daha batıda doğsaydım.

    edit: imla
    edit2: birkaç arkadaşın tavsiyesiyle durumu cimere bildirdim. bakalım ne olacak.

  • 22. yeni açılacak krematoryum için isim önerileri

    (bkz: dinci mizahı)

  • 23. sigara tüketiminde dünya birincisi olmak

    bu hesaplamalar sadece yasal sigara satışları ile hesaplanıyorsa eğer, tütün ve sarma sigara satışları hatta elektronik sigara gibi yasal olmayan tezgah altı ürünleri de eklersek sıralamadaki 2. ülkeye tur bindirmiş bile olabiliriz.

    ülkenin yarısında nefes alırken ıslık sesi geliyor aq.

  • 24. ömer seyfettin'in çocukların psikolojisini bozması

    ömer seyfettin çocuk edebiyatı yazarı değil, kaldı ki asker-yazardır kendisi. öykülerinde şiddet unsurlarının bol olması bundandır. edebiyatımızda çocuk edebiyatı yeterince gelişmediği için bu açığı ömer seyfettin ile kapatmaya çalışmışlar ve bu hata yüz binlerce çocuğun psikolojisinin bozulmasına yol açmış.

  • 25. hiç kimse beni sevmiyor düşüncesi

    zamanla anlıyorsunuz; insanların kavgaları sizinle değil. gerçekleşmemiş kişilikleri, sevilmemiş çocuklukları, başarılarla gizlemeye çalıştıkları özdeğersizlikleri ile. kötü tavrı kişisel almayın; siz, bu savaşın sadece nesnesisiniz.

    bu düşünceden kurtulma metodu.

  • 26. özgür özel'in kendi konuşmasını alkışlaması

    olm bu adam kılışdardan daha kötü kaybedecek bir vibe vermiyor mu size de?

  • 27. can ataklı'nın bölücü terör örgütü yorumu

    bu adama olan nefretim malum kişiye olan nefretimle neredeyse eşdeğer.
    seküler kesimin hiçbir boktan anlamayan siyaset cahillerinin başını çeken bir zat kendisi.
    selahattin demirtaşa özgürlük naaralarından iş pkk'ya terör örgütü değil demeye kadar gelmiş anlaşılan.
    siz bu kansızları cansiperane savundukça biz türkçülüğe ve atatürk'e daha sıkı sarılacağız.
    kıssadan hisse; pkk bir terör örgütüdür, selahattin demirtaş kravatlı bir teröristtir, bölücüye bölücü değil diyen vatan hainidir.

  • 28. gripin sorularınızı cevaplayacak

    sorum birol namoğlu'na;
    "adı yok amı var" nickine sahip birinin sorduğu zırva ötesi soruyu cevaplayacak mısınız? "amcamın faaliyetleriyle benim müzik yapmamın ne alakası var amınoğlu" diye küfür edecek misiniz?

  • 29. geceye bir mühendislik bilgisi bırak

    çalışıyorsa elleme.

  • 30. zayıflamanın yolları

    akşam dörtten sonra yemeyin gibi örneklerine denk gelebileceğimiz güzel tavsiyeler. sanırım motivasyon amaçlı olarak güneşin batma eğiliminde bile olmadığı saat akşam olarak değerlendirilmiş. "ohoooo akşam olmuş kardeşim saat dört ya. git yat hani bu saatten sonra. ne yiyorsun" gibi bir düşünce var arkasında. muhteşem.

    sabah kalkınca da yemeyeceğiz hemen tabii. 10'u bekleyeceğiz. totalde biz 18 saat bir şey yemeyeceğiz ya 18 saat. birileri arkadaşlara hatırlatsın: gün 24 saat abi.

    yeme güdüsü olan, acıkan insanın halinden hiç anlamadan sıfır empati ile burada konuşuyorsunuz. kimi 34 beden hanımefendiler de gelmiş tuz yüzünden göbeciğinin çıktığını anlatıyor. insanoğlu gerçekten kalabalıklar içinde ne kadar yalnız arkadaş. hüznü hissediyorum ben bu tatlışları okudukça gerçekten.

    ben de 64 kilodan 49 a düşmüş bir kadınım. o kilodan sonra tekrar aldım, tekrar verdim. en son kontrolü tekrar bıraktığım bir altı ayın sonunda 60 a varacaktım ki muslukları kapatıp 57'e düştüm. hedef 55 şu an. bunları da yazıyorum ki kilolu olmak-olmamak nedir bildiğim anlaşılsın diye.

    spor yapıp verdiği kilo yanında bir de sıkılaşmayı hedeflemek ayrı bir durum olarak bir kenarda dursun. onun dışında kilo vermek isteyen her kişi doymamaya alışacak. başka çare yok. toplama kampındaymış gibi 20 saat midesi sırtında gezmekten bahsetmiyorum. yemeğe oturduğunuzda doymamaktan bahsediyorum. açlığı hissedeceksiniz. doymadığınız, tatlı istediğiniz ve bu yüzden ağlama raddesine geldiğiniz zamanlarda da fazla kilolarınız yüzünden adam yerine koyulmadığınız, beğenilmediğiniz, istenmediğiniz, hiç kimsenin umrunda olmadığınız zamanları tek tek hatırlayıp direneceksiniz. sjw'lere, beden olumlama saçmalıklarına asla inanmayacaksınız. sadece direneceksiniz. yolu budur. ha yok ben yapamıyorum ben böyle mutluyum yalanı ile devam etmeyi tercih ediyorsanız da ağlayarak günlerinizi geçirmeye devam edebilirsiniz.

    ya da rezene çayı içine tarçın döküp için şekerim. yağ yakıyormuş diyorlar. hıhım. evet.

  • 31. ticaretin altın kuralı

    parani peşin almaktir gerisi fasa fiso. en ahlakli en dürüst dediğiniz adam bile vadesi gelen faturayı eli ödemeye gitmez. peşinden koşar durursunuz. ha vadeli calisiyorsaniz da banka aracılığıyla işinizi halledin. işinizde iyi olun kaliteli olun. kendilerini akilli sanip "ama ben 150 gün vade ile aliyorum bik bik" diye atip tutanlar piyasada birkaç kez tokatlandiktan sonra sike sike sizinle peşin parayla çalışacaklar.

  • 32. dursun özbek'in murat kurum açıklaması

    ali koçu da ziyaret etmiş de, ali koç da benzer şeyler söylemiş de… algıcı ipneler yalan söylüyor.

    olması gereken açıklama bakınız ali koç: “yarışta başarılar dilerim.”
    bir kesime mesaj gönderen bizi görün diyen açıklama: “istanbul için büyük şanssın.”

  • 33. ayrılır ayrılmaz başkasıyla birlikte olan kadın

    valla kadın-erkek anasının nikahına kadar yolu olan insanlardır.

    benim kendime saygım var. bırak bi ilişki sonrası birilerinin kollarına gitmeyi flörtlerden sonra bile biraz kafa dinlerim, oturur soluklanırım. dün daha biri ile konuşup gülüşürken yeni birine nasıl ısınabilirim ki. lan farklı kişilere aynı şarkıyı bile atamam ben.*

  • 34. türk astronotun ilk sözleri

    "türk vergi mükellefleri için 55 milyon dolar değerinde, benim için ise bedava bir adım."

    t: çok anlamsal sözler.

  • 35. samsung galaxy s24 ultra

    telefonla ilgili yorum yapın abi be ne bok yiyelim siz iphone kullanıyorsanız bize ne.

  • 36. sevgilisini uzi ile vurup şakalaşıyorduk demek

    daha haberi okumadan kibrit kafa saç stili, ot veya pudra şekeri, "belalıyım ben gızım" diyen bir keko keywordlerinin gözümün önünden geçtiği olay.

  • 37. tff'deki fenerbahçe'yi şampiyon yapma seferberliği

    hıncal mezarda da rahat durmuyor.

  • 38. telegram'da kedilere işkence eden grup

    bir şeyler ters işliyor gibi görünüyor... yazılan her mesaja detaylı bir dönüş yapamadığım için bazı üstü kapalı şeyleri buradan iletiyorum. dün de basından bir gazeteci arkadaş ulaştı ve onunla da daha özel bir istişare yapıyor olacağız. // öncelikle nereden başlayacağımı bilemedim; türkiye'nin terör tanımını sulandırması aslında burada da karşımıza çıkıyor diyerek başlayabilirim. * amerika ve avrupa'yı kelimelerle harekete geçiremezsiniz: tümü ifade hürriyeti altındadır. bilgi akışı; terör çağrıları, pedofili ve hayvanların suistimal edilme vakalarında olur ve devlet kurumlarına aktarılır.

    ulusal platformlara avukat olarak yapacağınız başvuru ya da uyarının bir ehemmiyeti yok. bunu savcılık yapar veya devletin daha üst makamlarından talep doğrudan gider. misal ki çocuk ya da hayvan suistimallerinde size talep o devletin makamından gelir. (fbi veya daha üstten / nsa'dan).

    instagram ve reddit'de de aktif görünüyorlar, muhtemelen de bir ağ maskelemenin arkasındalar. reddit kayıt ip'sini silmez. instagram'daki teknik verilerinde de ayak izleri olabilir. iki platformda delil standartlarına uyarsanız; terör, çocuk ve hayvan suistimallerini gerçekleştiren kişiler için - o platformda bir içerik paylaşmamış olsa bile işbirliği yapmaya hazırdır. bunlar yer üstünde sayılır. zaten yer üstünde birbirleri ile açıkça veri paylaşımı yaptıkları ve bir araya geldikleri de görülüyor. bunların kurucu üyeleri klinik derecede de paranoyak olurlar; orada daha farklı senaryolar araya girer ve casusluk korkusu ile kafayı da yedirebilirsiniz *bir de anlamakta güçlük çektiğim şey şu ki: içlerinden birkaç kişi yakalanıyor, bunlar kullanılabilir ve içlerine geri salınabilir ve daha çok bilgi alınabilir ki bunları da yem yaparsınız. liyakat o kadar mı kötü - yoksa gereken özen mi verilmiyor.

    ben bu başlığı çoktan yakalamışlardır diyerek ciddiye almamıştım, çünkü böyle bir grup nsa'nın önünde olacak ve yakalanmayacak; ben şaka yapıyorsunuz derim! "dark animal paradise" adı ile tor'da yayın yapan bir sunucunun fişi çekiliyor ve yüzünü maske ile gizlemiş üyeler yakalanıyor - haberi bulamadım; zenci bir kadındı ve fbi sansürlediği suratına rağmen yakalamayı başarmıştı. (yakın zamandan benzer bir haber: https://nypost.com/…or-sadistic-animal-crush-videos).

    şaşırıyorum ve bence gereken özen verilmiyor. ana akım bir medyadan bana ulaşan bir gazeteci bile sanırım - yani özür dilerim bizim emniyet'den daha çok mücadele ediyor. (kusura bakmayın onu anlıyorum). isteniyor ki (gazeteci olalım - kimimiz bilişimci olalım veya herhangi bir internet kullanıcısı fark etmez) yakalayalım; aha burada "bi' gelin" diyelim? bana öyle görünüyor. önceki vakada (sapkınlığın mesajla itirafı/@yazanbiri) bunları söylemiş olsanız da anlayacak var mı?

    önceden aktivist gruplar vardı ve bu inisiyatifleri alırlardı ve de bir ekiple aralarına casus olarak girerlerdi. yani siz tek başınıza; istediğiniz kadar hacker unvanınız olsun ya da o kafaya yatkın bir internet serserisi olun ki tek başınıza bir yere kadar ilerlersiniz: tam olarak size benzeyen birkaç kişi daha yanınızda yoksa nereye kadar gidebilirsiniz ki öncelikle ciddi bir süreç olduğunu kabul edersiniz ve bununla yatar kalkarsınız. (önceki vakada bunun bir ip ucunu verdim ve bir haftaya yakın rüyamda bile veri çakıştırıyordum; üstelik elimde bir iki ufak text dışında hiçbir şey yoktu).

    ancak bu bizim işimiz de değil; buna şaşırıyorum. burada bence kaynak sorunu da var aslında; neredeyse "bana eşşek dedi - öküz dedi" diye adli makamların sınırlı kaynakları da tüketiliyor. son olarak: ana akım bir medyadan bana ulaşan ekibin daha fazla üzerine gideceğini anlıyorum ve onlara yardımcı olabilecek bazı stratejiler vermeye çalışacağım - bu anlamlı bir umut olabilir.

  • 39. turgut altınok

    önce tanımı yapalım, keçiören belediye başkanı.

    ancak allah kimseyi keçiöreni övmek zorunda bırakmasın. öven arkadaşları gece karanlığında keçiörenin muhtelif sokaklarında 1'er km yürümeye devam ediyorum. siyasi düşüncesinden bağımsız, özel bir sebebi yoksa maddi durumu olan hiç kimse bu bahsi geçen yerlerde yaşamaz. öyle bir yer keçiören.

    o yener bu alt eder demek istemiyorum da başlıkta keçiöreni övmeye çalışmak ankarada yaşayan suser'ler için komik duruyor bilginiz olsun.

  • 40. taharet kültürü olmayan ülkelerde boklu gezilmesi

    almanya'da türk restorantlardan boku eliyle yıkıyor aşçılar diye kimileri yemek yemez mesela. bunu bileniniz var mıydı ?

  • 41. bir tencere süte yorgan sarılan karanlık dönem

    neyse ki artık english home battaniyesine sarıyoruz da şehirli olduğumuz belli oluyor.

  • 42. alper gezeravcı

    adamla ilgili neler yazmışsınız,kimisi adamın saçının beyazina,kimisi yüzündeki kırışığa,kimisi yok gemiye turşu bidonu koyar bu esprisine. şunlara da bir bakin isterseniz.arada bir takdir edip ,gurur duymayı da öğrenelim.
    istanbul hava harp okulu'nda elektronik mühendisliği alanında lisans eğitimini tamamladı. ayrıca wright-patterson hava kuvvetleri üssü'ndeki hava kuvvetleri teknoloji enstitüsü'nde yüksek lisans yaptı.türk hava kuvvetleri'nde savaş pilotu olarak görev yapan gezeravcı, aralarında f-16'nın da bulunduğu birçok uçakta 15 yıllık uçuş tecrübesine sahip. ayrıca türk hava yolları'nda yedi yıl kaptan pilotluk yaptı.
    gezeravcı, son olarak standardizasyon filosu akademik kanat komutanı olarak adana'daki 10'uncu üs komuta birimi'ne atandı. filonun standardizasyonu ve değerlendirilmesi, tüm eğitim dokümanlarının hava kuvvetleri standartlarına göre düzenlenmesi, tüm f-16 ve kc-135r pilotlarının kontrol uçuşları öncesinde sınavlarının yapılması ve filo dokümantasyon standartlarının denetlenmesinden sorumluydu..

  • 43. terk eden kadını geri kazanmanın yolları

    sizi terk eden kadını geri kazanmak adına yaptığınız her şey sizin kendinizi daha da değersiz hissetmenize sebep olacak. onurunuz, gururunuz her defasında bir parça daha yok olacak. kendinize bile saygı duymayı bırakacaksınız.

    o kadına duyduğunuz büyük sevgi yüzünden, kendinizi sevmeyi bırakacaksınız. çünkü her yalvarışınızda, her gitme diyişinizde, her döktüğünüz gözyaşında yapayalnız bırakılacak, reddedileceksiniz... ve kalbinizi ona her böyle teslim ettiğinizde, sizi öyle soğuk bir şekilde reddedecek ki; olmaktan gurur duyduğunuz kişiden uzaklaşacak, kendinizden nefret edeceksiniz.

    kendinizi kaybediyor olduğunuzun farkında bile değilsiniz. o sizi terk etmiş zaten. sevmiyor. sizi sevse bu hale gelmenize kalbi izin vermezdi. sizi seven kadın elinizden tutardı. o kafasında bitirmiş. kalbinde yoksunuz. bu hayatta bir şeyleri kazanmak, muhafaza etmek çaba gerektirir. ilk tanıştığınız günlerde birbirinizle birlikte olabilmek adına anlaşamadığınız konularda bile bir şekilde uyum sağlamaya çalışmak, hadi eyvallah demek yerine hoşlandığınız o kişiyle orta yolu bulma gayretine girmek buna en büyük örnektir. çünkü insan "istediği" şey uğruna çaba gösterir.

    kısacası terk eden kadın artık sizi uğrunuza "çabalayacak" kadar istemiyordur. bu gerçeği kabullenin. eğer o kadın sizi ona yaptığınız bir yanlıştan dolayı terk etmediyse yani ortada yaptığınız bir yanlış yoksa şunu unutmayın; bahanesi ne olursa olsun, kişi yeni tanışıp "istekli" olduğuna karşı bile üstte söylediğim çabayı gösteriyorsa, "sevdiği" insana karşı mutlaka gösterirdi.

    o kadın, sizi, artık, sizin için çabalayacak kadar sevmeyen biri. üzgünüm. gerçek bu.

    o yüzden mesele onu geri kazanmak değil, kendinizi geri kazanmak olmalı. çünkü onun peşinden koştuğunuz her gün, kendinizden uzaklaşıyorsunuz.

  • 44. trakyadaki kızarmış tavuk zincirine isim önerileri

    kızan tavuk

  • 45. sinan oğan'dan sonra zafer partisi'ne oy vermek

    bu aktrollerle oktrollerin veya onlara talimat verenlerin anlamadığı, anlayamadığı, anlasa da gözardı etmek istediği şey şu: hiç kimsenin ne sinan oğan umrunda ne ümit özdağ. ümit özdağ toplumda halihazırda var olan bir rahatsızlığın farkında olup politikasını bunun üzerinden geliştirdi. bu siyasi bir hamledir. biz de ümit özdağ'a bu yüzden güvendik, gösterdiği adaya oy verdik. bir kısmımız da ikinci turda kk'ya imzalattığı mutabakattan dolayı kk'ya o oyları attık. bugün baktığımda bunun hata olduğunu görmeme rağmen, ümit özdağ'ın birkaç belli başlı defosuna rağmen hâlâ destekçisiyim.

    sinan oğan kim? umrumda dahi değil. ümit özdağ onun çobanı mı ki "adayına sahip çıkmak" gibi saçma sapan bir argümanla yeriliyor? oğan kendi yolunu çizdi gitti. biz %5'lik kesim olarak "al sinan baba, oyum da canım da senindir." diyerek oy vermedik. sinan oğan yerine bizim mahallenin manavı da olsaydı, karacaahmet mezarlığından rastgele seçilmiş bir mevta da olsaydı o oyu alacaktı.

    çünkü biz kişilere meftun değiliz. biz sadece temsiliyeti tekeline almış olan akp-chp tiyatrosundan tiksiniyoruz. zafer'in oylarının yükseleceğinden korkan ama zafer'e saldırarak, ümit özdağ'ı kriminalize ederek bunun önünü alamayacağını gören tipitipler şimdi de "boş oy atın" propagandasıyla akıllarınca bu yükselişin önünü mü kesecekler?

    geçin bu boş goygoyları. gidin şeyh sait'in ya da herhangi bir başka bölücünün, ajanın, türk düşmanının elini öpün. sizin üç kuruşluk aklınızla engellenebilecek yapay bir şişirme yok zafer'e doğru. tamamen kendiliğinden, doğal olarak büyüyen bir şeyi böyle ucuz propagandalarla küçültemezsiniz.

  • 46. psikoloji biliminin herkesi manyak yapması

    (bkz: dr.alper hasanoğlu) nun youtube programının 1.bölümüydü yanlış hatırlamıyorsam şey diyor şuanda 200 den fazla hastalık ismi var. her şeye bir psikolojik rahatsızlık sınırlarında bakamayız. kendine veya birine zarar verme eğilimi olmadığı sürece psikolojik tanı koymak doğru değil diyor alper hoca.instagram vb platformlarda insanlar birbirine tanı koyar hale geldi. normalin sınırlarında mı değil mi mesele bu. herkes zor zamanlardan geçebilir, üstlenmekte zorlanabilir. hemen koşup bir tanı koymak değil kaygılarla baş etmeyi öğrenmek gerekiyormuş. videoları izlemenizi tavsiye ederim. felsefeyle harmanladıkları bir program insanı hem düşünmeye hem anlamaya itiyor.

  • 47. tarifeli uçuş ile pilot olmak

    bu sabah bindiğim istanbul - ankara uçak seferi sonucunda olduğumdur. almış olduğum ekonomik sınıfa ait bilet ve airbus a320 uçağında gerçekleştirmiş olduğum ufak rötarli 45 dakikalık yolculuk sonrasında ben de artık gururla kendime seslenebilmekteyim. evet, artık ben de bu ülkenin yerli ve milli pilotlarından biri oldum.

    bu başarımda öncelikle benden desteklerini hiç esirgememiş olan aileme, sonrasında tüm eğitim hayatımdaki öğretmenlerime, ayrıca da biletimi kolayca almamı, kredi kartı ile bana sağlayan bankama teşekkürlerimi iletmek istiyorum. yolculuğum sırasında, airbustan aşağıya her baktığımda ülkenin havacılık ve mühendislikte geldiği nokta ile bir kez daha gurur duydum.

    pilotluk hayali kuran diğer arkadaşlara da ayrıca seslenmek istiyorum, kesinlikle hayallerinizden vazgeçmeyin. siz de elbet birgün pilot olabilirsiniz.

  • 48. ayçiçek yağı vs tereyağı ile yumurta

    "ayçiçek yağı kullananlar orospu çocuğudur" diyin tam olsun bari. garibanliktan kullanıyoruz ne yapalım. 6 kişilik ailede ayda 10 litre ayçiçek yağı kullanılıyor. 10 litre tereyağı ve zeytinyağı ne kadar tutar hesaplayın.

  • 49. bulgaristan göçmenleri

    olm siz gerizekalı mısınız? savunurken bile salak salak şeyler yazmış bazıları. bulgaristan dediğin edirne'ye yürüme mesafesi , yüzlerce yıl osmanlı toprağı olarak kalmış. bağımsızlığını ilan edeli 100 yıl bile olmamış. bizden 2 hadi bilemedin 3 nesil öncesi orada doğanlar türk vatanında doğmuş. gelmiş türklüğümü sorguluyor. saatimin kurma kolu seni.

  • 50. erkeklerin sevmeyi bilmemesi

    sevmeyi bilmiyor dediğin kim varsa aslında sadece seni sevmiyor, sevmek istemiyordur. erkekler sevgi konusunda rol yapamazlar. yapmaya çalışırlar sadece. sen ise eğer bu mış gibiye dahi razıysan inanmayı seçersin, çabalarsın fakat olmayınca da sevmeyi bilmiyor dersin.