radenia3
profili

  • tanışılan en ünlü kişi

    tarık akan ile aynı uçakta antalya'ya gittik. henüz 18 yaşındaki iş arkadaşım çok heyecanlandı. tarık bey'in peşinden koştu, bütün nezaketiyle vaktini almak istemediğimizi, küçük bir kentten geldigimizi ve güzel bir anı için fotoğraf çekilme ricasinda bulundu. çocuk haklıydı. bizim gibi taşralılar ünlü bir insanı bir daha nerede görecek? bir fotoğrafı yıllarca böbürlenerek eşe dosta anlatacak insanlardık. tarık akan ulan bu! anamız babamız onun filmlerini izlemiş. biz de keza öyle. görüp görebileceğimiz en ünlü kişi!

    tarık bey elini havaya kaldırıp "yav, ne gerek var şimdi" dedi ve bizi bozdu. boğazımız düğümlendi. teşekkür edip yolumuza devam ettik. kırılmıştık. sessizce çıkışa yöneldik. bir müddet sonra tarık bey havaalanı çıkışında arkamızdan seslendi "gençler, isterseniz fotoğraf çekilebiliriz". kalbi kırık arkadaş elini havaya kaldırdı ve tarık bey'e "yav, ne gerek var şimdi" dedi. yolumuza devam ettik.

  • ali koç

    daha dün beşiktaş taraftarına "oyuncularını yuhalıyorlar, bizde öyle şeyler olmaz" diyen, şimdi dediğini yutmak zorunda kalan başkanım.

    şimdi büyük laf etmenin cezasını çekiyor. sana ne beşiktaş taraftarından, sana ne beşiktaş yönetiminden. hak edersen yuhalanırsın. bjk'li topçular da hakediyor, fenerbahçeli oyuncular da.

  • gürcü dendiğinde zihinde oluşan ilk imge

    etnik sebeplerden dolayı sevmediğim, asla sevemeyeceğimi düşündüğüm insanlardı gürcüler. ne zaman ki 3-4 gürcü ile tanıştım, fikrim 180 derece değişti.

    andro diye bir çocukla tanıştım, 20 yaşında bir insan bu kadar zeki, bu kadar naif ve kibar olabilir mi? saatlerce kafkasya mitolojisinden, medeniyetten, kültürden, tarihten konuştuk. mazlumdu. ensesine vursan lokmasını alırsın. sessizliği saygısındandı, tahmin etmek zor değildi. ayrıca "zaten biz savaşlarda hep yenildik" derken gülerdi. iyi çocuktu. tanısanız seversiniz.

    giorgi vardı, fırlamanın teki. şerefsizi sırf gürcü diye sevmezdim. bir de portekizce sınıfında yerime otururdu, ayar olurdum. sonradan adamla noeli, yılbaşını ve bazı doğum günlerini kutladım. önyargılarım çöp oldu gitti. neşeli, eğlenceli ve saygılı insan. tanısanız seversiniz.

    bir de anna vardı. kendini geliştirmiş bir kız. gerek sosyal olarak gerek ders açısından olsun, aktif ve çalışkan bir kızdı. saatlerce politika konuşabilirsiniz. 2-3 ay türkiye'de kalmış. bulaşıkları yıkar, bulaşık yemek vs konularında yardım edebileceğimizi söylediğimizde gülerek reddederdi. başka milletin kızlarında göremeyeceğiniz bir özellik. diğer gürcüler gibi saygılı, efendiydi. tanısanız seversiniz.

    buradan gereksiz milliyetçilik yapıp da hakaret edenlerin allah cezasını versin. kötü ırk yoktur, kötü insan vardır.

    edit: ha bir de batumlu memed abi vardı. gördüğü yerde bana sarılırdı. türklüğüne dair tek şey, ismi memed ama bana diyebildiği tek şey selamun aleyküm, aleyküm selam. yarı rusça-yarı işaret dili ile konuşmaya çalışırdık(!). çok kral adamdı. türk politikasını, erdoğan'ı, karadeniz sahil şeridini konuşmaya çalışırdık, anlaşırdık da. çerkes olduğumu duyunca boynuma sarılıp diaspora ve genoside deyip market çalışanlarıyla beni tek tek tanıştırmıştı. tanısanız seversiniz.