yıllar önce tamamen iyileşmiş biri olarak benim çözümüm : düşük karbonhidratlı diyet ve asitli gıdalar. ne alaka diyenlere :
ben 5 yıldan fazla süre lansor kullandım. rennie, talcid gibileri hiç bir işe yaramıyordu. bir süre sonra lansor bile tam yeterli gelmemeye başladı. sabah kalkıp tamamen boş mide üzerine su içsem (o kadar boş ki soğuk suyun midey inme sesini duyuyordum) mide asidi boğazıma kara gelip beni acıya boğuyordu.
sonra biraz kilo veririm diye karatay diyeti yapayım dedim. malum ketojenik diyet olmasa bile alınan karbonhidrat düşük ve hele şeker ekmek ve işlenmiş karbonhidrat yok. toplamda 3 gün içinde mide yanması sorunum bitti. ben ilaçları bırakıp kurtuldum, aradan yıllar geçti. aynısını yapamayan bir arkadaşım hala lansor kullanıyor.
sebebini o zamanlar bilmiyordum ama zamanla öğrendim. mide yanması olan kişilerin çok azı hariç, midelerinin yanma sebebi asit fazlalığı değil asit azlığı. yeterli asit olmazsa mide kapakçığı "aşağıda sindirim yapılmıyor" diye kapanmaz, tüm o asit boğazınıza kaçar. eğer bol karbonhidrat yiyorsan sorun daha da büyüyor.
hatta bazısına bu uyurken olur, boğazı asitten tahriş olur ve sigara içmese bile her sabah boğazında aşırı bir balgam olur ve bu garip balgamı hiç bir ilaç kesmez. zira bedeni tahriş olan boğazı tamir için mukus salgılamaktadır. sen bir de asidi azaltacak "proton pompası inhibitörü" türünden ilaç kullanırsan sindirim iyice ayvayı yer. mineralleri düzgün sindiremediğinden vücut mineral alamaz ve sürüyle yeni hastalığın olur.
eğer mide asidi gerçekten az olan azınlıkta iseniz elbette asit önleyiciler işinize yarayacak. ama bu dertten uzun süredir ıstırap çekiyorsanız, karatay diyeti veya ketojenik diyet(daha da etkili) deneyin. bir de salatalara sirke ekleyin. çok değil, tam uyarsanız 3-4 gün deneyin göreceksiniz sonucunu.
eğer diyet deneyemiyorsanız, mide asit seviyenizi ölçecek bir doktor bulun. asit test yapılıp da yüksek çıkıyorsa, ne ala, ilaca devam edersiniz. ancak doktorların çoğu bunu gerçekten ölçmeden, size asit önleyiciyi dayayacaktır.
maalesef bir çok kişinin ihtiyacı olan şey daha fazla asit. sulandırıp sirke içerek iyileşen insanlar var. çok ters geliyor ama gerçek. burada "kilo verdim düzeldi" diyenlerin midesi de yaptıkları diyet yüzünden düzeliyor, verilen kilodan dolayı değil.
gamechanger5 profili
-
8 talcid 4 metsil 3 rennie'ye rağmen ekşiyen mide
-
dünyanızı da ahiretinizi de tehlikeye atmayın
yok reis, olayı yanlış anlamışsın. o kupon arazi, ihale gibi şeylerle o tarafı da satın aldığını falan söylemişler galiba sana, yalan söylemişler bilesin. o tarafta senin akçe geçmiyor.
-
15 temmuz kontrollü darbe girişimiydi
yok gerçek darbeydi, inanın. o yüzden köprü prime time'de hem de tek yönlü kapatıldı. çok önemlidir hiç bir devlet erkanının geçmeyeceği kesin olan ve başkentte bile olmayan bir köprüyü tutmak malum. bundan bir önceki darbede bu görevi rahmetli deli dumrul üstlenmiştir. o bile çift yönlü kapamıştı ama neyse.
yalana gönüllü inanan birine hiç bir şey anlatamazsın. fetö darbesi ve mağdur uzun adam insanların işine geliyor bir kere.
akp'linin işine geliyor. böylece 17-25 hırsızlık değil kumpastı diyebiliyor.
chp'linin işine geliyor, çünkü ergenekon davasındaki saçmalıklar yüzünden öfkesi var.
mhp ise hakeza. uzun attığı adamların yerine boşalan bir çok kadrolara mhp'lileri yerleştiriyor, çünkü kendi adamları kalifiye değil. hem de mhp gizli akp olmuş.
bu sırada ordu, emniyet, yargı yok edilmiş, ülke 400 milyar dolar borç altına sokulmuş. devlet kurumları satılmış. 20-30 senelik borçlar ile zararına seçim yatırımı köprüler yapılmış. kalan son kurumlar "varlık fonu" diye yabancıya pazarlanıyor.
özetle ülke batmış. şimdi bir bakıyor ki kk baskı ve zulüm kendi mahallesine gelecek, biraz konuşayım demiş.
geç kaldın efendi. çok geç kaldın hem de.
inanın beyler bayanlar, darbe gerçektir. o gece kandırılan masum insanlar sokağa dökülerek öldürtüldü. kim öldürdü belli olmasın diye otopsi bile yapılmadı. halk, askerin sopayla, tankın dandik tabanca ile durdurulabildiğine inandırıldı. devlet uzun muhaliflerinden temizlendi. darbe amacına ulaştı. şu anda istediği her şeyi kanun olarak geçirebilen, istediğine terörist diyebilen, istediğini hapse atabilen, istediğinin malına el koyabilen bir yönetim var. 15 temmuz 2016, müthiş bir darbeydi. -
chp'nin kurtuluşu için yapılacak şey
çok basit.
1. "biz aydınız siz kalanlar cahilsiniz, biz sizi aşağılayarak ve elimize güç geçince sindirerek aydınlatacağız" mantığından vazgeçilmesi. çünkü cahilller bile kendisine hakaret edeni sevmez. halk bugün chp gelse yeniden 28 şubat olacağına inanıyor, bunu kırmanız lazım.
2. "elimizde belge, bilgi var açıklarız ha!" demek yerine elinizde ne var açıklayın.
3. hakkınızda önyargıları kırmak istiyorsanız kendinizin uzak gördüğünüz kitlelere karşı önyargılarınızı kırarak başlayın yoksa asla muaffak olamazsınız.
4. ulusal, ulusalcı diye tabir edilen sol faşistleri parti kademelerinden uzak tutun. onlara kalsa onların yönetimi uzun adamın yönetiminin sadece sol versiyonu olur, başka fark da olmaz.
5. sol olun. her açıdan ama. avrupadaki gibi yenilikçi ve sorgulayıcı. bizdeki sol inanılmaz muhafazakardır.
6. belgesiz, delilsiz, eski hikayelere, kahve sohbeti tarzı muhabbetlere, satın alınmış gazetelerin manşetlerine göre konuşmayın, her konuyu kendiniz araştırıp halka sunun.
7. uzun adamın topuna girmeyin. kurban olayım girmeyin. konuyu değiştirmesine izin vermeyin, kendi konunuzu gündemden düşürmeyin. bırakın ne konuşursa konuşsun.
8. samimi olun. çıkıp diploma meselesini mecliste soramayan bir chp benim gözümde beş para etmez. bu kadar basit net ve önemli bir konuyu gündemde tutmayan ve meclise getiremeyen bir partinin ya iktidarın eline geçmiş kirli işleri veya kapı arkadsında pazarlıkları vardır.
9. chp ülkenin kurucu partisidir ama sahibi değildir. "ülkenin sahibi biziz" gibi saçma söylemleri bırakın ki karşınızdaki kitle sizi düşman ve kendilerini parya görmesin ve ülke bölünmesin. cephede mermi taşıyan kadınlara partisi sorulmuyordu. bu ülke herkesin. söylemlere dikkat edin.
en güzeli de bunları yapmak chp'ye ekstra bir maliyet getirmez ama çok şey kazandırır. -
15 temmuz 2016 darbe girişimi tiyatrosu
tam bir tiyatro. aksine inanmak için ilaç alıp aralıksız a haber izlemek lazım.
-tankların önünün 2-3 tankla kesildiği için darebci tanklarının çıkamağına inanılıyor bu ülkede. adam bana "yolu kapatmışlar" diyor adam. "tank bu evrafını çevreliyen duvarı yıkar çıkar" diyorum, yüzüme bakıyor.
-cb'nin uçağını neden vurmadılar diyorum. "e, f16'da yüklü sistem o uçağı dost gördüğünden vurmuyor" diyor. "bu f16 pilotunu minubus şoförü mü sandın? bilmiyor mu dost tanıma sistemini? o zaman o f16'yı da dost görür diğer uçaklar, herif tek uçakla ülkeyi ele geçirir kimse vuramaz havada" diyorum, yüzüme bakıyor.
-130'dan fazla general darbeye karışır da, neden sadece 300 kusür askeri çıkarabilir diyorum. "diğerleri çıkmak istememiştir diyor. "çoğu darbe için sokağa çıktığını bilmiyordu, terör operasyonuna gittiklerini sanıyordu. görmedin mi valilik önünde haberleri görüp darbe olduğunu öğrenince ağlayan askeri? o kadar paşa pekala binlerce askeri terör operasyonu diye de sokağa dökebilirdi" diyorum, yüzüme bakıyor.
-madem darbe olayı vardı ve lokal bir hadiseydi ordudaki kalan o kadar general, amiral vs neden hiç biri karşılarına çıkmadı?
-neden helikopterle sokaktaki halka ateş açıldı, mafyanın bile yapmayacağı bu şerefsizliği neden yaptılar?
-darbeyi fetönün yaptığını yarım saatte çözen iktidar, emir komuta şemasını neden hala çözemedi, neden darbeyle ilgili meslekten atılanlar arasında darbeden altı ay önce ölmüş olanlar bile var?
-fetöcüler bylock kullanıyorsa, darbeciler neden whatsapp üzerinden yazışmış? bylock şubattan beri kapalı ise neden tutuklamalar yapıldı bylock'tan? neden şimdi "bylock değildi, eagle idi" gibi yeni haberler çıkıyor, yakında gmail mi olacak?
-bu fetö her yerde oluyor da neden sadece akp ve ysk'da yok? onlarda bir tür "fetökovar" cihazı mı var? versinler biz de faydalanalım.
-dünyanın neresinde darbe yapılır ama yönetime ait tek bir kişi, bir muhtar bile tutuklanmaz? nasıl oluyor da hükümet'e yapılan darbeden gariban vatandaş etkileniyor da sadece ve sadece hükümet etkilenmiyor?
-darbe neden gece yarısı millet uyurken değil de herkesin tv izlediği "prime time" denilen saat aralığında yapıldı?
size kevin costner'in oynadığı ve kennedy suikastini araştıran bir savcının başından geçenleri anlatan filmden bir sahne anlatayım. derin devletten biri gelip araştıram yapan savıcya şu mükemmel ölçütü veriyor:
"bir olay olduğunda "kim" sorusunu sorup, fail peşine düşme. failler sahte olabilir, öldürülerek susturulabilir. yanlış yönlendirilebilirsin.
bunun yerine şu üç soruyu sor:
1. neden?
2. bundan kim çıkar sağlar?
3. bunun üzerini kim örtebilir?
bunları sorarsan hedefine varırsın."
bence günümüz türkiye'sinde halen geçerli bir ölçüt.