yukarlarda bi yerlerde, bi tane takvim yaprağı demiş ki; “bunu da akp’ye bağlayıp siyaset yapmayın.”
bakın arkadaşlar, ben böyle şeylere yazmam ama yaprak kardeş; bu aileyi paramparça eden her şeyin sorumlusu politikadır, şu an ki mesuliyet de akp iktidarınındır.
senin elektrik faturanın da sebebi kadar en az.
azıcık insan yerine konulup cevap alman da iyi insanlar oluşumuzdandır.
daha bir şey denmeyi de hak etmiyorsun.
ancak hak ne ise hakkını alacağı gün de gelir bakarsın. biz gideriz sen kalırsın ama dersin ki, haklılarmış.
acılı bir annedir. iyi insanların sağlığı için endişenmesi ve kahırlı davasının ucundan tutması trajediktir, şifası olur güçlenir de sağlıkla yaşarsın elbet ablacım.
yaşasın ki görsün baharın gelişini. içi soğur mu haddimiz bile değildir yorum yapmak, fakat yaşayınız görmek istediğinizi görünceye dek.
austos2 profili
-
mısra öz
-
1 ağustos 2016 akbank dolandırıcılık rezaleti
bankamatik kartımın kopyalanıp hesabımdan para çekilmesi suretiyle zarara uğramama sebep olan ilgililer hakkında nitelikli dolandırıcılık suçuna ortak olan bankadır.
nasıl mı?
her şey 29 temmuz akşamı 23.00 da cebbanktan dur la bir bakayım şu hesabıma dememle başladı. onca yorgunluktan bir iki gün istanbuldan uzaklaşıp kafamı dinleyeyim dedim. demez olaydım.
işlem menüsünde günlük 2 işlem yapıldığını gördüm hesabımdan. baktığımda 28.07.2016 saat 23.58 de maksimum limit olan ve bu limit nedeniyle de faizini kestiği 2000 tl lik bir işlem ve yine 29.07.2016 saat 00.02 de yine aynı şekilde 2.000 tl lik işlem yapıldığını görünce şok oldum.
bu çekimleri ben yapmamıştım.
derhal müşteri hizmetlerine bağlanmaya çalışırken ki bu yaklaşık 20 dk sürüyor. bir taraftan da zamana karşı yarışıyordum.
çünkü dün gece bu saatlerde soyulmuştum. 5 dk arayla yeni günü ve limiti bekleyen kurnaz dolandırıcılar tarafından.
üstelik hiç bir şekilde bir mesaj ve mail ile şüpheli para çekimi hakkında bilgilendirilmemiştim de. tekrar aynı taktik için saati beklediklerine emindim. uzun beklemeler ardından durumu izah ettim ve kartımın iptalini ve hesabımı bloke ettirmeyi başardım. ancak başımdan aşağı kaynar sular da dökülmüştü.
fakat müşteri hizmetleri anamın kızlık soyadından nüfus cüzdanı bilmem ne numaralarına kadar sorgularken bana bu çekimler yapıldığın da ulan kardeşim manyak gibi 5 dk arayla üst limiti de zorladın, sakın bundan bir bokluk olmasın dememişti.
asıl şov bundan sonra başlıyor....
müşteri hizmetlerinin yönlendirmesi ile sitesinde gizlenmiş bir başvuru formu var başına gelen bilir, oradan buradan derken formu buldum, günlerden cuma akşamı bize faks çekin biz bi bakalıma bağladılar olayı, tabi başka bir çare olmadığı için adım adım dediklerini yaptım. o sırada antalyada bulunduğumdan cumartesi sabahı erkenden kalkıp internet kafe aradım. kale içinde zor bulunuyormuş hepsi bir yerde toplanmış. neyse pek bilmediğim bir şehirde bana söylenenleri yaptım. şimdi faks çekebileceğim güvenli bir yer bulmam gerekiyordu. formu doldurdum imzaladım. en güvenli yer olan antalya ptt ye gittim. elimde delil olması için ilgili numaraya gönderdiğimi gösterir faks geri dönüşlü olarak suretini de teslim aldım. en azından elimden geleni yapmış olmanın ve arkadaşlarımının da telkini ile günün bitmesini bekledim. ertesi gün tatili de yarıda kesip apar topar da istanbul'a geri döndüm. işlem yapılan yer sultanbeyli akbank atm 1 ve atm 2 kullanılmış. sherlock gibi taramanın sonucunda bu bilgiye ulaşmıştım. bu işlemler yapılırken kartımın yanımda olduğunu ve benim de istanbulda olmadığımı da eklemeliyim.
neyse, pazartesi yani bugüne geldik. önce günün başında müşteri hizmetlerini aradım, yine yaklaşık 30 dk bekleme sonunda en nazik ve açıklayıcı üslübumla kendimi ve bu yaşananları 3 ayrı kişiye anlattım. faksın henüz ulaşmadığı, mesai bitiminin sonunda gelmiş olacağını incelemeye girmeden ekrana düşmeyeceklerini söylediler. peki dedim. ancak içimde bir kurt hala kırt kırt devam ediyordu.
bu sırada ilgili meçhul şüpheliler ve banka hakkında cumhuriyet başsavcılığına suç duyurusunda bulundum. bankaların çalışma tarzlarını ve bu tip işlemlerde mağduriyet gidermekten çok ne olmuş ya aa yok canım tarzlarını az çok biliyordum. yaşadığım süreç de bundan emin olmamı sağladı. bu arada şişlide bulunan şubelerine gittim, bireysel üst rütbeli görevlilerden birine yine nazikçe sordum, el cevap; "aa ilk defa karşılışıyorum böyle bir şeyle, emin misiniz siz çekmediğinize dedi."
la nasıl ilk kez karşılaşıyorsunuz. dedim la yı atarak tabi, neredeyse hergün haberlere çıkıyor bu tarz durumlar. bunca rezalet fraud yönetimine sahipsin. bir şüpheli işlem belli, bilgi bile verme gereği görmediğin açık. neyse tartışma üslubunun fayda sağlamayacağını bildiğim için yasal prosedüre bağlı kalınacak şekilde hareket etmeye devam ettim.
en son az önce,gece vakti en azından müşteri hizmetlerine ulaşmak kolay olur diye bekledim .tek istediğim faks neticesi ile bildirimin bir kaydı olmalı ve buradan takip etmekti gelişmeleri.
fakat fark etmiyor dostlar o 20 dk-30 dk yı dolduruyorlar yine seceremi verdim ve aldığım cevap; " faks mı ne faksı oldu?"
"siz çekmemişsiniz ki gidin yarın yine çekin" diye üstelik bir de öğüt aldım.
öğüt almaya bayılırım.
yine sakinliğimi koruyarak telefonu kapattım. yarın sultanbeyliye gidip suç çetelerine karşı tek başıma mücadele etmeye karar verdim.
tabi hukuk çerçevesinde.
kırmızı sana çok yakışıyor akbank.
müşteri memnuniyetinden ve güvenliğinden bu denli uzak, sorumsuz ve ilgisizce hareket eden bankanın yapmış olduğu rezalettir. ulan üç kuruş paramız var emanet ediyoruz türkiyenin en büyük bankasına. düştüğümüz duruma bak o değilde müvekkilin dava açayım diye gönderdiği masraf parasıydı o.
başına bu tip kart kopyalanması vs. durumlarına ilişkin gelen, gelecek olanları bilgilendirmek için süreci editleyeceğim. avukat olduğumdan işin hukuki olarak da takipçisi olacağım.
"ne faksı ya gelmemiş işte, tekrar çekin.
belki 180 günde dönüş yaparız."
belki,
belki...