bonecrusher11
profili

  • konfor alanından çıkmaya cesaret edemeyen insan

    ekşi sözlük'te gördüğümüz kadarıyla yüzlerce hatta binlerce üye "konfor alanı" lafından bir halt anlamamış.
    "modern zamanlar klişesi" üstünden nefret kasmak için yarışa girmişler.
    bakıyorum da herkes "konforlu koltuklarda keyif çatmak" diye zannediyor.
    yok öyle bir şey ekşi sözlük ahalisi. azıcık kafanızı çalıştırın. "klişelere nefret kusucam" derken kendiniz klişeye dönüşüyorsunuz.
    sizin için basite indirgeyip anlatayım:
    konfor alanı, seni mutsuz edip kısıtladığını bilmene rağmen, alıştığın hayat düzenini değiştirmekten korktuğun için kapalı kaldığın alandır.
    kurtuluş savaşı'nda tam bağımsızlık isteyenlere karşı mandacılık önerisiyle gelenlerin içine düştüğü durumdur bu.

  • 500'lük banknotta kimin fotoğrafı olmalı sorunsalı

    fetullah gülen olsun. çok sever akp'liler. beraber yürüdüler bu yollarda.
    ekşi'de çok fazla aktroll olduğundan onlar da her gün o parayı öpüp öpüp dururlar.

  • ümit özdağ

    gerçekleri söylemek istiyorsa çıksın açık açık söylesin.
    evet, chp'nin çok eleştirilecek noktası var.
    ama ülkedeki ekonomiden tut sınır güvenliğine her şeyin suçu 2002'den beri aptallık politikasıyla bizi bu hale getiren akp olmasına rağmen,
    sanki kendisi mükemmel birisiymiş gibi,
    tüm suçu chp'ye (ve iyi parti'ye) yüklemek iktidarın oyuncağı olmayı kabul etmek demektir.
    kendisini eleştiren herkese "muhalefet yandaşı" diyeceksek, muhalefeti eleştirdiği için de kendisine "iktidar yandaşı" diyenleri haklı kılıyor anlamına gelir.
    al bir de buradan bak.

  • insanoğlu kelimesinin oldukça eril olması

    bir tarafta haram lokma yiyip "yerli ve milli kahraman" kesilen sağcılar,
    diğer tarafta kelime ve tanımlarla kafayı bozmuş solcular.
    ikisinin arasında hak ve özgürlük mücadelesi vermeye çalışan da biz ölümlüler...
    olan bize oluyor.

  • sony'nin sony olduğu yıllar

    sony'nin sony olduğu yıllar: 1955-2021
    harbiden güzel yıllardı.
    hala da sürüyor.
    televizyon alırken "lg mi alsam sony mi alsam" diye bakıyorum, ses sistemi alırken "yamaha mı alsam sony mi alsam" diye bakıyorum, kamera alırken "canon mu alsam sony mi alsam" diye bakıyorum, oyun konsolu alırken "nintendo mu alsam sony mi alsam" diye bakıyorum.
    sony'nin sony olduğu yıllar çok güzel yıllar, şu yılları yaşayamayan yeni nesile üzülmek lazım.

  • süleyman soylu

    anayasa'ya karşı faaliyet gösteren ve türkiye cumhuriyeti'ne düşman bir organizasyonun üyesidir. hem anayasa'ya, hem de tck'ya karşı suç işlemektedir.

    türkiye cumhuriyeti anayasası:
    madde 10- herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.
    kadınlar ve erkekler eşit haklara sahiptir. devlet, bu eşitliğin yaşama geçmesini sağlamakla yükümlüdür. bu maksatla alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz.
    çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile malul ve gaziler için alınacak tedbirler eşitlik ilkesine aykırı sayılmaz.
    hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.
    devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.
    madde 11- anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır.
    kanunlar anayasaya aykırı olamaz.

    türk ceza kanunu:
    madde 122 - (1) dil, ırk, milliyet, renk, cinsiyet, engellilik, siyasi düşünce, felsefi inanç, din veya mezhep farklılığından kaynaklanan nefret nedeniyle;
    a) bir kişiye kamuya arz edilmiş olan bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını, devrini veya kiraya verilmesini,
    b) bir kişinin kamuya arz edilmiş belli bir hizmetten yararlanmasını,
    c) bir kişinin işe alınmasını,
    d) bir kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını, engelleyen kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır

    madde 216 - (1) halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
    (2) halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
    (3) halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılayan kişi, fiilin kamu barışını bozmaya elverişli olması halinde, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

  • 6 ocak 2021 boğaziçi üniversitesi protestosu

    yıllarca bu ülkede "rum" diye insanları katletmiş, "alevi" diye insanları yakmış, "solcu" diye insanları taramış gruplar, bugün ekşi sözlük'te gençlerin nasıl hak araması gerektiği konuda ahkam kesmeyi kendilerinde hak olarak görüyorlar.
    yok haklıyken haksız olmuşlar da, yok hak dediğin böyle aranmaz da, yok canan kaftancıoğlu gibi bir terörist de...
    terörün tanımı bellidir: siyasi bir amaç doğrultusunda sivil vatandaşlara karşı silahlı saldırı yaparak korku ve sindirmeye çalışmaktır.
    canan kaftancıoğlu'nun ve boğaziçi üniversite öğrencilerinin böyle bir şey gerçekleştirmediğini bildiğim için, kafasına göre "bu töröröst şu töröröst" diye öten kişilerin yaptığı da anayasaya aykırı suçtur.

  • 2 ocak 2021 sözcü gazetesi alıyoruz kampanyası

    sözcü gibi gazeteleri ne kadar kötü gazeteler gibi görüyorsanız görün, şöyle çok çok basit bir gerçek var: gazeteler satış rakamları üzerinden değerlendirilir. daha çok satış rakamına sahip gazeteler, daha çok kişiye ulaşabildiği için, devlet kurumlarında da daha ciddiye alınıyorlar.
    sen sözcü alınca, sözcüye para vermiş oluyorsun. sözcü para kazanınca, haber, muhabir, yazar harcamalarında yapabileceği imkanlar artmış oluyor.
    amerikalılar buna "vote with your wallet" diyor. yani tüketicilerin organize tepkileri şirketlerin de politikacıların da davranışlarını etkiliyor.
    2000'lerde akp'liler birbirlerini desteklemek için ülker ürünleri ve zaman gazetesi için böyle bir organizasyon içinde olmuşlardı. tüketim alışkanlıklarını "kendi adamlarını desteklemek" için değiştirmişlerdi.
    niyeyse türkiye'de akp'yi desteklemeyen insanlarda bu davranış şekli "ayıp" veya "suç" gibi algılanıyor. cüzdanıyla seçim yapacak kişilere "saf mısınız, mal mısınız" diye hakaret edip olası organizasyonlara da köstek olmayı seçiyoruz.
    bu kadar korkmayın, organize olmak, birlikte olmak, birbiriyle yardımlaşmak kesinlikle ayıp değil, suç da değil.
    yok "özgür gazeticilik yapmıyorlar" diye inat edip karşı çıkarsanız, "bunlar koyun gibi tepkisiz kalıyorlar, ne yaparsak yapalım ses çıkartmayacaklar" diyerek baskıları arttıracaklardır.
    konu özgür gazeticilik değil, konu sizin özgürlüğünüz, konu bireysel özgürlükler.
    eğer türk toplumu olarak bu basit gerçeği anlayabilirsek, işte o zaman hayalini ettiğimiz ülkeye kavuşuruz.
    yok "ben saf değilim ben mal değilim en akıllı benim" diye bencillik peşinde koşarsak, o zaman bizleri tek tek ayıklayıp çok rahat ezerler.
    bireysel haklarımıza sahip çıkmak zorundayız.

  • hala koronavirüs kapmayanların meslek sırları

    martta "ay coronavirus olacam çok kötüyüm" diye durduk yere eline jel sürüp, yaz gelince tatil köylerinden tatil köyüne akan kişilerden olmayın yeter.
    evinizde oturun, dışarı çıkmayın, bitti.

  • taciz ve tecavüzün çözümü

    hadım idam felan diyenler bir boktan anlamıyorlar, istedikleri gibi kusura bakabilirler.
    tek bir çözüm var:
    (bkz: hukuk devleti)
    ama gerçekten hukuk devleti
    öyle tırışkadan adalet felan demiyorum, harbi harbi hukuk devleti

  • geekyapar.com

    geekyapar'ı oldum olası sevemedim. önyargılı yaklaştım belki de, ama "geek is the new sexy" şeklinde geek ismi üzerinden şekil yapmaya çalışan yeni akım hipsterlardan o kadar sıkılmıştım ki. siteye ne zaman baksam geek'likle alakası olmayan içerikler sunup, birçok kez de orjinal geek kültürleriyle dalga geçtiğini görünce iyice soğudum.
    yalnız bu son olay saçmalıkta ters takla attırmış siteye.

    "içerik çaldı" diye oyungezer'e yönelik kavga başlatmak nedir yahu. bu hamlesiyle, gözümdeji imajını iyice söndürdü.
    amerika'yı yeniden keşfeden iki kişi arasında "önce ben keşfettim" tartışması yaşanıyor. "hayır önce ben keşfettim, sen benden çalamazsın, o sadece benim hakkım!"
    iyi de evladım, o kıta keşfedildi zaten, insanlar üstünde medeniyet kurup yaşamakta.
    sen sonradan gelmişsin diye neyin kavgası bu yaptığın?

    "biz hep orjinal özgün içerik yaparız" dediği de wikipedia, diğer youtube kanalları ve forumları inceleyerek elde ettiği bilgilermiş.
    yav o forumlarda benim ve benim gibi kişilerin yazdıklarını alıp kullandığın zaman orjinal içerik olmaz. bu durumda sen de benden mi çalmış oluyorsun? yok öyle bişi.
    orjinal içerik nasıl yaparsın? şöyle yaparsın... gidersin stan lee ile, bendis ile, alan moore ile röportaj yaparsın, o sırada derlediğin bilgilerden bir makale çıkarırsın, biz de "helal olsun adamlar uğraşmış" deriz.
    orjinal içerik budur.
    "aa black cat ile catwoman birbirine benziyor" diyip wikipedia'dan ilk çıkış tarihlerini kıyaslamanın bir mevzusu yok, bu kadar büyütmeyin bunu.

    ekşisözlük'ten önce, sanane'den önce, youtube'dan önce ben vardım, biz vardık.
    belki bir burcu bakdur, bir orkun ışıtmak, bir volkan öge olamadık, ünümüz türkiye geneline yayılmadı.
    ama bu süreç boyunca çok ilginç insanlarla tanışıp, sohbetlerimizden çok değişik bilgiler edinme imkanım oldu.
    benim gibi tiplerin ilgilendiği şey de budur zaten. ünlü olmuşuz olmamışız, para kazanmışız kazanmamışız, umrumuzda değil.
    insanlara yeni şeyler öğrettiğimizde mutlu olan, farklı bilgileri dağarcığımıza kattığımızda keyiflenen tipleriz.
    bizim gibi tiplere "geek" ya da "nerd" denmesinin nedeni de bu.
    türkiye'de doğru düzgün oyun piyasası ve oyun dergisi yokken, bulabildiğimiz yabancı dergiler inquest ve wizard iken, internet çok ilkelken, bize dünyanın kapılarını aralayan kişiler berker güngör ve muhammed dabiri gibi kişiler olmuştu. onlar sayesinde öğrendik, onlar sayesinde geliştik.

    günümüzde avengers filmine gitti diye kendisine geek, iphone kullanıyor diye kendisine nerd diyen kişilerle doluştu ortalık.
    "geek is the new sexy" ve "big bang theory" gibi şeylerin de bu trend üstünde etkisi var.
    seksi olan, ilgi çeken şey, geek olmak değil, daha ziyade geek imajı üstünden şekil yapmak.
    eskiden thundercats izleyenlerle dalga geçip küçümseyen kişiler, şimdi thundercats tşörtleri giyiyor. eskiden yüzüklerin efendisi okuyanları "ayy çocuk romanları okuyorsun" diye aşağılayanlar, şimdi silmarillion muhabbeti yaparak kız tavlamaya çalışıyor.
    bunlar iyi midir değil midir, doğru mudur yanlış mıdır ayrı bir tartışma konusu.

    burada yanlış olan şey, başkalarının bilgisini derlemekten başka bir şey yapmayan kişilerin, sonradan benzeri bir şey hazırlayınca çıkıp dram çekmesi. sanki oyungezer sürekli geekyapar'ın hazırladıklarından kırpıyormuş, yazdıklarını hiç değiştirmeden kendisi yazmış gibi yayınlıyormuş gibi davranılması.
    geekyapar gibi sitelerde yayınlanan yazıların neredeyse tamamı, diğer youtube kanallarında ve sitelerde yayınlanan yazıların bir derlemesi olur zaten. başka bir site de ordan derleme yaptıysa nolmuş sanki?
    ha, yazılan yazının tamamı kullanıldıysa, o zaman gidersin site sahibiyle ve yazıyı yazan kişiyle konuşursun, anlaşırsın.
    ancak gelip de "aa black cat ile catwoman'ın çakma olduğunu söylemiş, önce biz yaptık bunu" diye yaygara koparmanın hiçbir anlamı yok.

    belki de amaç oyungezer fanlarıyla geekyapar fanlarını çarpıştırp bu sırada biraz reyting toplamaktır.
    ama amaç bu değilse bile yapılan iş hatalı.

    hatta bu kavga sırasında şöyle yorumlarda bulunanlar bile çıkmış:
    "iyi de asıl hırsızlık, geekyaparin youtube turkiyede adını hafiften duyurmasıyla , hepinizin tutuşup , bizde star wars konuşalım ya , bizde dizilerden çizgi romanlardan bahsedelim haci ekmek çıkar bundan diyip, cadde uzerinde tutan çiğköftecinin yanına, karşısına başka markalarla çiğköfteci açan anadolu yatirimcisi cakalliginiz.yoksa onun bundan arakladigi karakter elbette sayılı kim ne kadar özgün olabilir ki?"

    abicim sanırsın ki geekyapar'dan önce oyungezer yoktu, egm tr yoktu, pcgamer tr yoktu, level yoktu, gameshow yoktu, pc oyun yoktu.. sanırsın "biz de star wars konuşalım" diyen ilk geekyapar oldu ve sanırsın türkiye'de star wars konuşma tekeli geekyapar'da...

    geekyapar'ın son mevzusu bu tip kişileri (ogz ve geekyapar tarafında da var bolca) birbirine çarpıştırmaktan başka bir şeye yaramıyor.