kendi minik yüreği tüm dünyaya yetecek kadar sevgi dolu elfida'nın bir hayali vardı. "keşke bir sihirli değneğim olsa çocuklara, hayvanlara, kadınlara kötü davrananlara değneğimle dokunsam da kötü davranmayı bıraksalar" diyordu.
elfida hayalini anlatan bir oyun yazdı , oyun sahneye kondu, başrolü elinde sihirli değneğiyle elfida oynadı. oyunda misafir sanatçı olarak görev alan karşıyaka belediye başkanı hüseyin mutlu akpınar oyun sonunda elfida'dan sihirli değneğini isteyip gözlerini kapamasını istedi.
bütün salon bir sürpriz olacağını anlamış pür dikkat kesilmişti. haluk levent elfida 'yı söyleyerek salona girdi.
elfida için de bizler için de çok güzel çok özel anlardı, sanırım salonda gözleri dolmayan ağlamayan kalmamıştır.
emeği geçen herkesin emeklerine sağlık. güzel hazırlanmış, farkındalık yaratan, duygu dolu bir akşamdı.
oyunun adı kelebek etkisi. elfida kelebek hastalığıyla yaşamayı öğrenmiş çok güzel bir çocuk. yüreğinden öpüyorum seni güzel elfida.
hayat aklini konusacak bir filozof uret5 profili
-
haluk levent'in hasta kıza sürprizi
-
yazarların hatırladıkları en eski siyasi olay
sibel erkan olayı ilk dikkatimi çeken dolayısıyla ilk aklıma gelen siyasi olaydır.
11 yaşımdaydım gazetede nerdeyse yarım sayfa boyutlu puntayla yazılmış dev-genç yazısını, ben akran bi kızın rehin tutulduğunu okumuştum. tabii o zaman dev genç'in ne olduğunu bilmiyorum, ilk okuduğumda galiba yazının büyüklüğü de etkili oldu dev gibi bir genç düşünmüştüm. sonra metni okudum ve bir grup genç olduklarını öğrendim. sonrasında sibel'in ifadesiyle gençlerin kıza davranışlarını öğrenmiş dev genç'e sempati duymaya başlamıştım.
ondan önce hatırladığım 6. filo defol pankartı ve denize atılan amerikan askerleri var ama etkilendiğimi söyleyemem. defol demeleri garip gelmişti, biz misafirperveriz ya, "niye ki" demiştim içimden. git filan deselerdi diye düşünmüştüm çocuk aklımla.
ilk etkilendiğim olay da nihat erim'in bir alana yığdığı kitapları yakması olayıydı. çok üzülmüştüm, çok garipsemiştim. sonrasında nihat erim'e "kitapsız" lakabı takılmıştı ben de çok yakıştırmıştım doğrusu. kitapsız demek hele o zaman için çok ağır bi ithamdı ve benim için biraz öç alma gibiydi kitapları yakan adama kitapsız denmesi. -
sözlükçülerin 2018 yılı zam oranları
bir gün hepinizin geleceği yer olan emeklilikten bildiriyorum;
48 lira zam almışım. %3 oluyor kendileri.
(bkz: biri adalet ve kalkınma mı dedi?) -
geceye bir atatürk sözü bırak
"arkadaşlar! birbirimize daima gerçeği söyleyeceğiz. felâket ve mutluluk getirsin, iyi ve kötü olsun, daima gerçekten ayrılmayacağız. arkadaşlar, gerçek kolaylıkla anlaşılır bir şeydir. fakat gerçek diye gerçek olmayandan söz edenler vardır. çok rica ederim, o gibi aldatanlara inanmayınız. "
(izmir - 11 ekim 1925 ) -
bir anlık hevesle alınıp hiç kullanılmayan şeyler
topaç. apartuman hayatı zor hakkaten de!
dışarıda oyna diyeceklere peşin bilgi:
dışarıda oynamaya cesaretim yok. 55 yaşında kadınım, kendime göre bi ağırlığım var, dünürlerim var... (duvarlarım kendimden, çaylar şirketten. her zamanki gibi)
asıl konu döndürmeyi beceremiyorum. yapabilsem bi...