başlığa bak aq iyice twitter'a döndü burası.
ayrıca madem hayal kuruyorsun niye volvoyu hayal edesin aq volvonun ceo'sunun hayalinde bile volvoya binmek yoktur
napicazbilemiyorum3 profili
-
volvo xc90 alma hayali olmayan erkek
-
boş bir bankta saatlerce oturmak
başlığı görünce hala hem gülüp hem de utandığım bir anım geldi aklıma.
üniversite zamanımda bir gün bankta oturuyordum tek başıma. eskişehir'i bilenler bilir hamamyolundaki banklardan birindeyim.
yanıma iki tane oğlan gelip oturdular izin isteyip. bir süre sonra da tekrar kalktılar.
biraz vakit geçince dedim ben de kalkayım artık. lan bi baktım benim telefon yok. cepleri aradım bankın altına bakıyorum belki düşmüştür diye yok telefon kayıp ben de telaşlandım
ben telaşla telefon ararken o sırada karşı bankta oturan bir amca bana doğru geldi:
-hayırdır yeğenim ne arıyorsun
+sorma dayı telefonumu kaybettim onu arıyorum
-allah allah düşürmüş olmayasın baktın mı altına?
+baktım da yok. az önce yanıma iki eleman oturdu onlar mı aldı acaba?
bir süre biz konuşurken amca sırıtmaya başladı.
-ne okuyorsun yeğenim sen
+bilgisayar mühendisliği
-daha elindeki telefonu bulamıyorsun nasıl mühendis olacan sen?
bir baktım telefon harbiden elimde. elimdeki telefonu arıyormuşum mal gibi
fakat amca da pis pis sırıtıp öyle deyince bi aşağılandım örselendim :) öyle denmesini yediremedim ego yaptım heralde bilmiyorum. ben de dedim ki:
“yok amca bu başka telefon diğer telefonumu arıyorum”
ya demez olaydım. ondan sonra amca bir aramaya başladı telefonu anlatamam. birden karşıdaki seyyar simitçilere gitti “bu gencin yanında iki kişi oturmuş telefonu kapmışlar nereye gitti gördünüz mü?” diye sordu.
simitçiler de “yok abi biz görmedik de karşıdaki ayakkabıcılara sor onlarda kamera var” dedi
ben zaten bulduğum için “tamam dayı önemli değil” falan diyorum ama durmuyor adam. işler iyice saçma sapan bir yere gidiyor ben artık şaka yaptım desem hiç olmayacak. neyse dayı ben hallederim belki çocuklar değildir falan diyorum.
gitti ayakkabıcılara sorduk allahtan kameralar çalışmıyormuş. ama dükkan sahiplerinden biri şey dedi ondan sonra ben iyice kendimden geçtim.
“abi kameraları boşver ama ben gördüm bu arkadaşın yanındakileri bi tanesi sarı tişörtlüydü şu tarafa gitti ben onları bulurum şimdi” dedi ve çıkardı telefonu oğlanların gittiği yöndeki bi dükkan sahibi arkadaşını aradı.
yani biri sarı tişörtlü iki kişi o dükkanın önünden geçerse durduracaklar yani. iyice boka sardı her şey. ben de o sırada bi dükkanda çay içiyorum yanımda 5-6 kişi var haber bekliyoruz diğer esnaftan.
o saatten sonra ben doğruyu söylesem bunlar beni dövecek. allahım diyorum beni kurtar bu işten.
şansıma oğlanları kimse bulamadı ben de “eve gideyim belki oradadır geçtiğim yerlere bakayım giderken” gibi şeyler diyerek herkese ve özellikle o dayıya teşekkür edip çıkmıştım.
dükkandan çıkınca yaşadığım rahatlamayı asla anlatamam.
yani ne yaparsanız yapın şakasına bile olsa asla yalan söylemeyin arkadaşlar. -
memur kalitesinin artması için çözüm önerileri
teknik olarak mümkün olmayan önerilerdir.
torpil olmasın, liyakat olsun diyen arkadaşları buldukları bu akla gelmeyecek şahane önerilerinden dolayı tebrik ediyorum
memurlar toplumun içinden çıkan insanlar. uzaydan gelmiyorlar yani. toplum kalitesini bütün olarak artırmadıkça sadece memurların kalitesini artıramazsınız
ayrıca tüm ülkede torpil almış başını gidiyorken özel olarak memuriyete girişte torpil sorununu çözebilmek mümkün değil.
"mülakat kalksın sınav puanıyla girilsin o zaman torpil olmaz" diyenleri duyar gibiyim. çok iyi niyetlisiniz, keşke öyle olsa.
tek bir çözüm var. o da sonucunu hemen göremeyeceğimiz, meyvelerini anında toplayamayacağımız ama kalıcı olarak tüm toplumun kalitesini artıracağımız eğitimdir. cem yılmaz'ın da dediği gibi eğitim şart.
şu anda eğitim hayatına yeni başlayan çocuklara iyi bir eğitim ve vatandaşlık bilinci verilmeli ki bu çocuklar büyüyüp iş hayatına katıldığında bunun meyvelerini alabilelim. bu iyi eğitilen çocuklardan öğretmen olanlar da olacaktır. işte o zaman katma değeri yükselerek gidecektir.
yoksa o çocuklar ileride yine buna benzer bir başlığa entryler girmeye devam edecek.