girisim muhabiri3
profili

  • patiswiss

    sadece türkiye'deki değil; tüm dünyadaki işletme okullarında vaka analizi (case study) olarak işlenmesi gereken bir adet girişimci (entrepreneur) ve bozuk ruh haliyle markasını yerle bir etme hikayesine konu olan çikileta markasıdır.

    çok şükür ki böyle canavarca hisle saldıran bir kadına 5 kuruşum bile yâr olmamış. hem kendinin hem toplumun sağlığı için şirketi kapatıp hastaneye yattığı günü görmek dileğiyle...

  • çiftler birbirinin telefonunu alıp bakabilir mi

    babam bordro mahkumuydu. maaşlı çalışan yani. öyle aşırı bir zenginlik içinde de olmadık, fakirlik de yaşamadık çok şükür. kendi yağımızda kavrulan tam bir ortadirektik. sonra kredi kartı denen şey icat oldu. büyüdük ve babam bunlardan cebimize koydu. ancak şunu hep bildik: o kredi kartının içinde para vardı ama "bizim" değildi. sadece "acil ihtiyaçlar" için kullanılması ve başkasına muhtaç olunmaması için cebimizdeydi. "her an" elimizi atmamız için değildi...

    koca adam oldum; kendi paramla kendi cüzdanıma koyduğum kredi kartımı kullanırken de hâlâ bu düşünceyle hareket ediyorum. elimi "her an" benim olmayan bir paraya uzatmıyorum.

    diyeceğim o ki eşinin "mahrem" alanı, senin olmayan ama senin elinin altında bir varlıktır. öyle "her an" elini atarsan bil ki onun varlığının sebebi haricinde bir durum oluşturur ve dengeyi bozarsın. "acil" durumlarda olmalı ki onun kutsiyetine halel gelmesin.

    yoksa hayatın ekstresi, bankanınkine benzemez... duygularınızla ilmek ilmek oluşturduğunuz her şey elinizin altından "bir anda" kayıp gider. asgari ödemesi de yoktur. ağlar durursunuz.

    telefonu elinize alacak kadar "güvenmiyorsanız" en baştan o kredi kartını cüzdanınızdan kesip atın.

    bu konuyu da artık çok uzatmayın... lütfen...

  • 40 yaşında adamların ekşi sözlük'te takılması

    selamunaleyküm sevgili başlık. ben geldim :)

    şimdi; taze bir 40 olarak, sözlükte yazabiliyor muyum yazamıyor muyum? buradaki herhangi bir alfabenin anüsündeki harf kuşağı ile konuşursam günah mı yasak mı?

    neden böylesiniz oğlum siz?

    hangi gdolu gıdayı yedik de böyle doğdunuz? nasıl bir dangalak jenerasyonsunuz? hani, bize de özal nesli derlerdi ama yine de böyle hırbo değildik. tüketim dönemine denk geldik sadece. öncekilerimizden (60,70) biraz daha savruktuk. tarkan'dan kıl oldum abi dinleyip yırtık kot pantolon giyince küfür yerdik en çok...

    siz ama enteresan varlıklarsınız gerçekten gençler... allah'ın tüm jenerasyonlara tokadı gibisiniz. yaratıcı, ikinci dünya savaşında birbirini doğrayan jenerasyondan sonra demiş ki: "ben bunlardan daha kötüsünü yaparım"... aha da kanıtı...

    lâkin, tek sevdiğim yanınız, hıyarlıklarınızla bu dünyanın sonunu daha erken getirme konusundaki kararlılığınız... o yönden tümüyle destekliyorum alayınızı...

    ezcümle, bence de 40lı amcalar ve teyzeler ekşiye çok takılmasın. yoksa, kafasını telefona gömmekten ve sadece önüne geleni tüketmekten başka hayat bilmeyen gerizekalı hallerinizle ilgili yazıları görmek iyi bir şey olmasa gerek... haklı...
    90lar
    peşin not: istisnalar kaideyi bozmaz. "ama amca, biz teknokentte yazılım geliştiren parlak beyinleriz" tadında mesaj atmayın. ayrıca, robotik kodlama dersiyle büyümek, dangalaklığa mani değildir. nice akademisyenler, eşlerine şiddet uygulamaktan hüküm giydi. eşeklik bâkidir. kitaba bakmaz.