öyle bir tanrı düşünün ki, sanki onları kendisi yaratmamış gibi insanla iddalaşıyor, düşman oluyor, intikam yemini ediyor. fitneyi kötülerken, kendisi tüm insanlığı kendine inananlar ve inanmayanlar olarak ayrıştırıp düşmanlaştırıyor. yarattığı küçük ve aciz varlıkları kendisi uğruna savaştırıp birbirlerini öldürmelerini izliyor ve bundan romantik bir haz alıyor. yetmiyor, bizzat kendisi istediği gibi yaşamadıkları için onları topluca katlediyor, türlü afetlerle ve çeşitli şekillerde cezalandırıyor, acı çektiriyor. bu da yetmemiş olacak ki, adına cehennem dediği yerde sonsuza dek fantastik şekillerde işkence etmeyi planlıyor. yine aynı tanrı insanları iyi olmaya, iyilik yapmaya teşvik edip, kendisinin sonsuz merhametinden ve ne kadar iyi olduğundan bahsediyor.
böyle bir tanrı profiline ancak korkuyla diz çökülür. ya gerçekse ve cehennem varsa korkusuyla. semavi dinlerin mantığa uygun olup olmamasını test etmeye gerek yok. ahlaki olarak kabul edilebilir bir yanı yok zaten. akla mantığa uygun olup olmamasını bir kenara bırakalım, ben böyle bir varlığın bizzat kendisini karşımda görsem gene iman falan etmem. olay inanç meselesi değil. tabii eğer dünya görüşünüzü, aileniz ve çevrenizden öğrendiklerinizi akıl süzgecinden geçirmeden beyninize soktuğunuz kültürle oluşturduysanız, yapacak pek bir şey yok. kendi aklını başkasınınkiyle değiştirmiş birisiyle tartışmak da boşunadır.
bupivacaine3 profili
-
celal şengör'ün dinlere masal demesi
-
anestezisiz diş dolgusu yaptırmak
ucuz kahramanlığa gerek yok. siz bilinç düzeyinde acıya dayanabilirsiniz belki ama bilinçaltında problem olabilir. buna travmaya bağlı post operatif stres bozukluğu denir. garip garip huylar edinir, niye böyle oldum dersiniz sonra. büyük fiziksel acılar, öngürülemeyen psikolojik bozukluklara neden olabilir.
-
ötanazi kararı veren kadının son anları
içtiği ilaç seçici olmayan çok güçlü bir gaba-a reseptör agonisti, cns depresanı, barbitürat sınıfı bir anestetik. korteksden başlayarak aşağı doğru beyni deprese eder. adeta şalteri indirip beynin elektriğini keser. doz aşımında eeg beyin ölümü çizer o derece yani. önce bilinci tamamen kapatır, sonra solunumu baskılar. böylece hasta derin bir komada yani anestezi altında solunum arresti sonucu ölür. barbitüratların yüksek oral biyoyararlanımı sayesinde, yutulabilen ajanlar içinde en ideal ötanazi ilacıdır. sadece uyumak gibi gider hasta ve bir daha uyanmaz.
edit: ilacın adını soran olmuş, nerden buluruz diyen olmuş, boşuna sormayın arkadaşlar söylemem :) burası bir bilgi kaynağı olduğu için sadece ilaçla ilgili bildiklerimi yazdım. zaten adını söylesem de bu ilaç artık ülkemizde hayvan ötanazisinde bile kullanılmıyor. sıradan birinin bu ilaca ulaşması mümkün değil. yakın gelecekte de muhtemelen tamamen üretimi biter. yani bulamazsınız boşuna uğraşmayın. hem intihar iyi bir şey değil. bence herkes hayatta ona verilen süreyi sonuna kadar kullanmalı. bu bir deneyim. sonrasında keşke demektense biraz daha sabretmekte fayda var.
edit 2: entry almış yürümüş. "videodaki kadın acısız mı öldü?" diye soran çok var özel mesaj ile onu da burdan yanıtlayayım. evet arkadaşlar kesinlikle acı çekmedi. öncelikle şunu söyleyeyim videodaki hasta gözleri kapandığında ölmedi. ölmesi 20-30 dakika sürdü. hızlı gerçekleşen bir ölüm süreci değil. peki kesinlikle acı çekmediğini nereden biliyoruz? hastanın içtiği şey bir anestetik. her gün binlerce insan genel anestezi ile ameliyat edilir ve kendilerine geldiklerinde bir şey hatırlamazlar. bir anestetik ile doz aşımı yapmaktan bahsediyoruz. anestetiklerin terapötik doz aralığı bile derin komaya neden olurken, bir doz aşımında birinin bilinçli olması mümkün değil. muhtemelen anestetik farkındalıkla ilgili soru gelebilir. bazı hastaların ameliyatta uyandıklarını söylediği durum. bu görmezden gelinebilecek kadar düşük bir olasılıktır ve dediğim gibi terapötik doz aralığında bir şeyler ters gittiğinde mümkün. çünkü anesteziyolojistin hedefi mümkün olan en az dozla hedeflenen koma skalasına ulaşmak. böylece bazen anesteziyolojist hastayı gözlemlemek konusunda yeterince keskin değilse yaşanabilir ama terapötik doz aralığının 50 katı ile? yolu yok adamım.
eidt 3: gözlerin yukarı kaydığı kısmı da çok soran var onu da yazayım. sempatik sistemin inhibe olduğu derin komada gözler göz çukuru içinde yukarı bakar şekilde pozisyonlanır. videoda hastanın gözler yukarı kayıyor, düzeliyor, kayıyor, sistem kontrolü kaybetmemeye çalışıyor ama sonunda tabii ki ilaç kazanıyor. sunu da söyliyeyim, hasta bu göz sahnesinden çok önce bilincini kaybetti aslında. o sahnede hasta bilinçli değil. hatta "uykum geliyor" dediği anda veya 1 saniye sonra gitti. bunun gibi güçlü gaba-a reseptör agonistleri aynı zamanda subanestetik dozlarda amnetiktir. genel anestezi alanlara bazen saydırırlar ondan geriye. "beşte gittim" dersiniz ama muhtemelen bire kadar saymışsınızdır fakat hatırlamazsınız. son 4-5 saniyede amnezik olursunuz.