115141514153
profili

  • 30 haziran 2023 hdp'nin yerel seçim kararı

    --- spoiler ---
    "hdp, bu seçimi muhalefet kazansın diye her şeyi yaptı. ve siz kaybedecek aday çıkarıp seçimi kaybettiniz."
    --- spoiler ---
    pişkinliğe bakar mısın?
    kk'nın adaylığını zorla millete çakan kimdi hatırlatır mısın bi bana?
    yavaşın adayligina her cepheden engellemeye calisanlar, oy vermeyiz diye tehdit eden kimdi olm?
    sizin kafa nasil çalışıyor allah aşkına? siz yokmuş gibi davranınca üç ay önceki olay tarihten siliniyor mu şimdi?

  • tusaş t/f-x

    biraz tombul olması hem mantıklı hem de mecburiyetten olan uçak.

    kardeş, bizim imal ettiğimiz ve uçağın burnuna montajlanacak teknoloji(aselsan aesa radar, ew, irst, eots meots kızılötesi zımbırtılar) rakiplerine göre teknolojik seviyemiz dolayısıyla biraz irice, minyatürizasyon konusunda sorun yaşayabiliyoruz(aselflir olaylarını hatırlar bilenler). abd'nin f-22 raptoru göze hoş gelecek şekilde daha zarif ama doğru düzgün silah taşıyamıyor, atabildiği max bomba 400 kilo mu ne. onu da milyar dolar ve milyon saat emek harcayıp soktular uçağa. keza görev uçuşunun %99'unda radarını açmadan awacs'lardan gemilerden, yer konuşlu radarlardan, hatta uydulardan çektiği pasif veriyle uçuyormuş. nedennn? çünkü neden olmasın? o abd, adama f-22 lazım. ağır yük işini yapacak başka platformları var. bizimkinin burun altı ve üzerinde gömülü irst ve eots olması bile multirol bir şey istediğimizi gösteriyor. ki multirollerin ferrarisi f-35'in tombul hatlarıyla az dalga gecmediler

    bak abd ile motor sorunu yaşamayalım, aselsan elektroniğiyle az da içini dolduralım şu haliyle bile gayış gibi uçak. 60 bin lb itkisi var, hud yok, bayağı yük potansiyeli var, abd'nin f-22'ye koymadığı kizilötesi ab tarzı kızılötesi sensörleri var, üstelik ab tayfununa göre kasası görünmez temiz bir makina.

    yaani beğenmeyebilirsin lakin saçma sapan insanlar, saçma sapan yerlerden eleştiriyor. bir sürü avrupalının çeyrek yüzyıldır eurofaytırları adam edemeden emekli etmeye hazırlandığı ortamda sen 5. nesil uçak yapmaya kalkıyorsun. bırak da biraz esinlenme, ithal alt sistem kullansın adamlar.

    tamam çok pahalı, ama iyi yanı para ülkenin katma değer üretebilecek doktoralı mühendislere, teknolojiye yatırım yapmış alt yüklenicilere kobilere felan gidecek. yani faydalı yerlere kaynak transferi olcak. bunu ortada proje bile olmadan yapıyor gelişmiş ülkeler. pahalılığı zararsız bir pahalılık yani.

    edit: bazı idraksızlar mesajla “adamlar 70'lerde yapti bunu, parasını verir daha iyisini alırdık, şurasını beğenmedim bla bla bla diye sacmalıyor. bu arkadaşların durumsal farkındalığında ciddi sıkıntı var sanırım. olm bize f16 bile vermiyorlar, f-35'i , rafelleyi felan geç. ingiltere emekli edeceği kısıtlı ilk nesil eurofighterleri teklif etti ona bile maraza cikardi ab ortakları. eldekiler eskiyor. komşu ülkelerin f15, f35, rafelle, eurofighter, mirage, su57, su 35'lerden oluşan filoları var. ve sana modern uçak satmiyor kimse. bak tekrar düşün projeyi şimdi.

  • antik kentleri gezerken duyulan his

    truvadan olimposa kadar neredeyse tüm ege antik kentlerini gezmişimdir, bazılarında cidden o şehrin canlı olduğu bir döneme ışınlansam nasıl olurdu acaba diye düşünmeden edemedim, sonra yatakta uyumadan konunun konuyu açması gibi düşünceler uzuyor ve buzdolabı+antibiyotik+patates ve otomobilin olmadığı bir çağda yaşamaya değmeyeceği kararını vererek ayrılıyorum.

    antik kentlerin çoğunun kalıntıları roma devrinden kalmadır, genelde yunanca konuşulurdu, dili öğrenene kadar büyük tehlikeler yasardın. zaten kölelik çok yaygındı, ortama ayak uydurana kadar şanslı ve becerikli olmak önemli, kendini de koruyabilmen gerekli. roma ordusunda ortalama boyun 160-165 felan oldugunu düşünürsek şahsen bayağı cusseli kalirdim ki avantaj.

    parasız adam her devirde şerefsiz adam olduğundan kısa yoldan cukkayı bulmak şart. antalya elmalı’daki büyük hazine roma devrinde bulunmayı bekliyordu. gitmeden tam yerini ezberlesen hiç de fena olmaz.
    https://tr.m.wikipedia.org/wiki/elmalı_hazinesi
    o kadar sikkeyle monte kristo kontu gibi aleme akabilirsin. efeste ev, ovada ciftlik, köle, hayvan, yancı… bunlar bedava şeyler değil.

    o adamlara verebileceğin seyler olmalı. ben öğretmenim işlerine yarayacak bir iki şey biliyorum sanırım. adamlarda demircilik var, alfabeleri var, basit matematik ve geometriye sahipler. lakin günümüz mağrip rakamları, sıfır, biraz matematikten zarar gelmez. gene adamların kağıdı yok, balmumu yazboz tahtaları, çok pahalı parşömenleri var. selülozden kağıt büyük olay olurdu. pusula kolay, barut daha kolay ama gerek yok, birbirini vurmasın pezevenkler. coğrafi olarak yuvarlak dünya biliniyor ama basit bir harita güzel katkıdır.

    sağlık alanında pek yapacak bir şey yok. suya cam damlatıp mikroskop yapıyor hintliler, mikrop teorisiyle birlikte işe yarayabilir. veba henüz yok, sıtma var ama ilacı kinin amazonlarda, sivrisinekten bulaştığını anlatmaktan baska yapicak bir şey yok, çiçek en çok korkulan hastalık, inek çiçeği sivilcesinden aşı yapabilirsin. bitten pireden uzak dur, hijyen ve iyi beslenmeyle çoğu hastalıktan uzak kalırsın; ishalli salgınlarda ise sıvı takviyesiyle hayatta kalma şansını arttırabilirsin. göz enfeksiyonları çok yaygındı, kör olmamak için kezzapta eritillip kurutulmuş gümüş tozuyla %2 gümüş nitrat göz damlası mutlaka hayatının bir noktasında gerekecektir. antibiyotik/penisilin yapmak imkansiz değil ama yakın; yan yatık şişelerde, yirmili derecelerde, karanlıkta ve arada karıştırarak fermante edilmiş nişastanın içinde penisilin ortaya çıkar ama o leş karşımdan ayırabilmek insanliğın yirmi yılını aldı, odun kömürü tozunda filtrelemek, etherle karıştırıp çalkalamak, sonra etheri vakumda kaynatıp uçurmak gerekiyor. yani çoluğun çocuğun hasta olmadıkça uğraşılacak sey değil. etheri amonyakla kezzaptan üretebilirsin, amonyağı da siz bulun iste(bok şinize yarayabilir)

    ben olsam yazları ciftliğime ya da o dönemki adıyla latifundiuma çekilir, fermante üzüm/arpa suyumu çeker, star wars, matrix bi de yüzüklerin efendisini yazardım. bin sene sonra “adamdaki kafaya bak mq” desinler. hastalıktan, toplumsal baskılardan uzak, akdeniz iklimli; bağ, zeytin, meyve sebze bahcesi, tarla, hayvanların ve elemanlarınla en mantıklısı. minik bir derenin yamaçtan ovaya giriş yaptığı; ovanın ise yamacın içini ufak bir vadi şeklinde oyduğu yer tarihsel olarak en çok seçilen yerleşim yeridir. stabil tatlı su kaynağı olmasi, dağdan kereste/av/orman ürünü; ovadan tarım/rahat ulaşım imkanı ve gözlerden uzak olması bakımından mantikli çiftlik yeri. ayni dere üzerinde ufak bir gölet+değirmen kurman gerekir. üzüm, arpa, buğday ezmek; tahta biçmek, yapabilirsen torna tezgahi kurmak icin. insanlığın gelişmişliği elde ettiği güçle ölçülür; dönemde ve sonraki 1500 yılda insanligin elde edebildiği max çevirme gücü 20-40 hp civarındaydı(su-yel degirmeni) yapabilirsen türbin ile 200-300 hp’lere ulaşabilirsin. aslinda en güzeli çağa ayak uydurup bol bol felsefe yapmak. platon …..’mı yesin, insan her şeyi bilerek mi doğar hiç? gözünle görmediğine inanma, aristo mu? … edin şu malı, evrenin merkezi dünyaymış… zeus adam olsa onca gariban karıya kıza sarkmazdı…