realbigbrother3
profili

  • ölümden sonra hayatın varlığı sorunsalı

    olabilir de, olmayabilir de...

    fakat yok demek de fazla kesin. bu hayata gelmeden önce yoktuk, sonra burada kendimizi 'var' bulduk. üstelik milyonlarca türün içinde, milyarlarca canlının arasında aklı olan, gözlemleyebilen; sağlam bir belleğe sahip; piramidin en tepesindeki tür olarak... yaşama uygun bir gezenin en uygun zamanlarından birinde kendimizi buluverdik.

    ya çok şanslıyız ya da işin içerisinde başka bir tuhaflık var.
    'default' ettiğimiz 'var olmak' düşünüldüğünde en sıra dışı şeylerden biri.

    öldükten sonra tekrar uyanırsam buna şaşırmam çünkü bir insan olarak var olmak da yeterince tuhaf.

  • gençlerin evlilikten uzaklaşma nedenleri

    evlilik için arabaya, eve, sıfır eşyalara, ankastre mutfağa, gösterişli yemek takımına ihtiyacınız var. çünkü insanları bir arada tutan şey yemek takımıdır.

    iki insanı uzun yıllar geçindiren şey hiç görüşülmeyen artık sadece düğününüzde göreceğiniz akrabaların gelip, salonda pasta yemesidir.

    bir kadınla beraber yaşamak için yüzlerce gerekli ritüeli gerçekleştirmek şarttır. kabile reisi sizi onaylamalıdır.

    evlilikte canlı bir seks hayatı için gelin bohçasına, 5'i 1 yerdeye ihtiyaç vardır.

    evlilikte sadık kalmak için 5 yıl geri ödemeli borca girilmesi elzemdir.

    ayrıca bir evliliği evlilik yapan şey bir kadının beyaz elbisesi, erkeğin de tuxedo bozması takımıdır.

    geri kalan her şey için:
    mastercard.

  • domuz eti

    (#124528892)

    bu entry'de bahsedilenler neredeyse tamamen yanlış. islam ve hristiyan teolojisini iyi bilirim.

    1-hristiyanlığın ilk yayıldığı yer neresidir? anadolu. yayan kim?
    st.paul yani bizim tarsuslu paul. (bkz: tarsus'taki esrarengiz kazı)

    2-st.paul hakkındaki kaynaklarda da sıkça geçer, paul zenginle zengin, fakirle fakir, yahudiyle yahudi olur. (aslen yahudidir zaten) putperestle putperest olur. isa'nın öğretisini yaymak için elinden geldiği her şekle girer ki bugünkü misyonerlik faaliyetleri de aynı şekildedir. zaten bu düstur hem isa'nın öğretisinden hem de 'selefleri'nin imanı yayış şeklinden gelir.

    anadolu halkı oldum olası fakirdir. o dönemde etnik açıdan rumlarla dolu anadolu'da domuz eti çok tüketilir. domuz dediğimiz hayvanın birçok çeşidi vardır. hemen hemen her iklim ve coğrafyada domuz olabilir ama detaylı bilmediğim için bilirmiş gibi de yazmayacağım ama teoloji bildiğim konu. hıristiyanlık islam gibi değildir, tamamen tarih süreçle oturmuştur. gerçi islam da öyledir ama onun ki 23 yılda (hatta bence 21) olup bitmiştir.

    ama isevilik nasıra'da isa'nın doğumuyla başlar 3.yy kadıköy konsüllerine kadar anca oturur.

    paul fakir halkın domuz yemeyi bırakmayacağını bildiğinden bu konuyu hasır altı eder. zaten isa'nın öğretisi kendisini yayabilmek için belirli tavizleri vermeye yönelik bir öğreti ve esneklik taşır. islam, yahudilik ve hıristiyanlık bağlamında sağlam farklılığın ortaya çıktığı yerlerden biri de budur ama çok uzun bir konu.

    yeni ahitle gelen daha esnek yapıyı st.paul daha da esnetir. çünkü önemli olan isa'nın sözünü yaymak ve insanları tanrının krallığına davet edip kurtarmaktır. ayrıca isevi tanrı günahkarı da sever. bu aynı zamanda iseviliğin en güçlü yanlarından biridir bence.

    yani anadolu'da domuz tüketilir hatta çokça tüketilir, bunu yenemeyeceğini bilen paul öğretiyi değiştirir. zaten yazılı bir kitap ve emirler de tam olarak yoktur. incil bir kutsal kitap ve vahiy değil. vahinin kendisi olan isa'yı anlatan pasajlardır. (bizde hadis kitapları bu sınıftadır.) yeni ahit denilen şey isa hakkında yazılmış olanların çıkarımı gibidir.

    anadolu'da günümüzde de çok domuz çiftliği vardır.

    (moldova'da bereket marka türk ürünü domuz-beef karışımı köfte gördüğümde dumur olmuştum.) --burayla alakalı çok soru geldi. bereket bizim bildiğimiz bereket değil, tamamen farklı bir logo ve renklere sahip bir marka. üretim yeri de kocaeli civarıydı diye hatırlıyorum. ekim'de tekrar gideceğim nr.1 markette bulursam tekrar fotosunu çekeceğim.

    günümüzde ülkemizde sağlam domuz üretimi yapılır iç pazara satılmaz ama deri ürünlerimizin geneli domuz derisinden yapılır ki desa marka deri ceketim domuz derisi.

    domuz islamın gelişiyle anadolu'yu terk etmiştir. genel olarak ibrahimi dinlerde domuzun yasak olmasının nedeni kurdeşen hastalığıdır o dönemlerde domuz nedeniyle yayılabilen bir hastalık olmuştur. (en azından teoriler bu yöndedir.)

    yüksek yağlı oranıyla pek sağlıklı bir et değildir. tabi diğer etlerin de ne kadar sağlıklı olduğu tartışma konusu. damak tadınıza bağlı olarak değişmekle beraber lezzetlidir.

    edits: hristiyanlıkta kafa olmak için içmek de haramdır. müslümanlar gibi içide 1,5 vol alkol olan bir şeyi vooow haram diye kaçmazlar.

    bir bira'dan veya bir kadeh şaraptan kafa olmayacaklarını bildikleri için islamdaki gibi 'çoğu haram olanın azı da haram'dır içtihadı yoktur. zaten bu durum islamda içtihadı bir meseledir. alkol'ün keşfiyle daha da perçinlenmiştir. 'hamr' denilen hurma şarabı ve aklı örtenler anlamına gelen şeyler yasaktır yani aklı örtmek yasaktır. biraz gazali etkisiyle ki 'yanılmıyorsam'

    'çoğu haram olanın azı da haram'dır içtihadı alkol konusunu biraz daha tabulaştırmıştır. yoksa bugün içinde 0,5 alkol bulunan bir içecekten kaçan dindar müslümanlar 10.yy'da yaşasalardı içinde %1-2 hatta %4,5 alkol bulunan bir şeyler kesin içmişlerdir de haberleri yoktur. alkol keşfedilince haram daha da derinleşti ve öcü oldu. iyi de oldu. yoksa bu topraklar daha leş olurdu.

    ayrıca saykoaktif bir keyif vericiyle (alkol, thc, kokain vb.) yeme-içme ile alakalı bir yasak bir tutulamaz. ikisinden alınan hazlar ve bağımlılık birbirinden çok farklı motivasyonlar oluşturur. arap ülkerinin favori uyuşturucusu kokain ve captagondur. yemen'e inin gat yaprağıdır. çoğu kuzey afrika (mağrip) ülkesinde esrar serbesttir. sokaklarda esrar içen bir sürü müslüman gezer. yasa dışı da değildir. en azından uygulamada bir problem olarak görülmüyor. (yasa dışı mı değil mi tam emin değilim.)

    fakat domuzun esamesi okunmazken bu ülkelerde bu uyuşturucular sağlam tüketilir.

    kafa yapanla doyuranı aynı yere koymamanız gerekir. ben domuz sevsem ama bulamayıp yemezsem başka sevdiğim bir yemeğe yönelirim ama sarhoş olmak istersem onu ikame edeceğim farklı bir madde bulamam ki esrar, kokain ve alkol gibi 'saykoaktifler' birbirlerinin yerini tutmazlar. alkol sevmeyen birisi esrarı çok sevebilir. kitleleri bağımlı yapabilen kokaini bazıları hiç sevmeyebilir gibi... ki kokain, alkol ve esrar örneğini gerçek hayattan karşılaştığım şeylerden verdim...