pavelvladovisle2
profili

  • 1 nisan 2022 dolandırıcıların başarısız tezgahı

    dolandırıcı çetesinin elinden ucuz kurtulduğum tezgahtır.

    kendi kendilerini ele vermeleri ile tezgah gözlerimin önünde film şeridi gibi aktı ve onlardan önce davranıp 25 bin tl değerindeki drone'umu kurtardım.

    suserlerin okuyup ibret alması için toplanın anlatıyorum.

    olay şöyle gelişiyor;

    dün öğle saatlerinde telefonum çalıyor ve pelin olarak kendini tanıtan bir bayan, biraz da kırık aksanı ile drone hakkında sorular soruyor.
    drone fiyatı ilanda 23.500 tl olarak yazıyor ve kendisi pazarlığı "23.000 tl olarak yardımcı olursanız alabilirim" diye yapıyor.
    ben de bu cazip fiyata istinaden iştahlanıyorum. istedikleri de zaten bu. hiç pazarlık yapmamak olmaz ama iştahlanmam da lazım. 23 bin tl gayet iyi.

    kendisi ankara'da olduğunu, düğün çekimleri yaptığını, bir adet drone olduğunu ve aynı anda 2 proje geldiğini bu nedenle acilen almaları gerektiğini anlatarak senaryoyu geliştiriyor.

    ankara'da bir tanıdığım olduğunu, ona gönderebileceğimi, onunla birlikte gerekli testleri yapabileceğini söylüyorum.

    daha sonra kendisi ile whatsapp üzerinden şu konuşmalar gerçekleşiyor;

    1

    ben sağlam taşımacılık olması için ups kargo ile göndereceğimi söylediğimde bana telefonda bir kaç kez yurtiçi kargo ile göndermemi söylemesi yetmiyor bir kere de whatsappdan söylüyor.

    drone fotoğraflarını istiyor.

    ertesi gün oluyor ve kargoladığıma dair fotoğrafları iletiyorum.

    2

    şakalar yapıyor, herşey yolunda imajına devam.

    takip kodu da hazır.

    kargo şubesinden ayrılıp işyerime geliyorum ve yaklaşık 2 saat sonra telefonuma turkcell'den bir sms geliyor.

    bu yönlendirmeyi 3 dakika sonra hemen iptal ediyorum ancak numara tanıdık geliyor.

    telefonuma numarayı tuşladığım an kaydettiğim drone alıcısı çıkıyor ve o an tüm tezgah gözümde film gibi oynamaya başlıyor.

    işyerimden hemen çıkıp şubeye doğru yola koyuluyorum. aynı anda yurtiçi kargo müşteri hizmetlerini arıyorum ve şubeye ulaşmalarını, şubeye adımı soyadımı vererek kargonun gönderimini iptal ettiğimi söyleyerek paketi almak isteyen birinin geleceğini, teyit amaçlı olarak sistemde yazan numarayı da aratacaklarını, telefon yönlendirmesi olduğundan telefonu açan kişinin ben olmayacağımı ve bu şekilde malımı çalacaklarını söylüyorum.

    temsilci şube ile görüşüp bana "siz zaten aramışsınız şubeyi ve kargoyu ayırtmışsınız" diyor ve geç kalmış olabileceğimi düşünüp gazı köklüyorum.

    temsilciye "hayır o arayan ben değilim, şube ile görüşün, kimlik tespiti yapmadan asla vermesinler" diye uyarıyorum.

    temsilci tekrar dönüp "şube ile görüştüm, kimlik olmadan teslim etmeyecekler" diyor.

    tam o sırada şubeye giriyorum ve kargomu sağ salim şubede buluyorum.

    ve aptallıkları ile kendilerini ele vermeleri neticesiyle bu işten sıyrılışımı kutluyorum.

    entry çok uzamasın diye yazmadığım bir çok şey var ama şunu eklemeden geçemeyeceğim;

    turkcell'i sonradan arayarak 16:35 ve 16:48 saatlerinde yönlendirme yapılan numaradan benim adıma arama yapıldığını, güvenlik sorusu testlerinden sonra bu yönlendirme işleminin yapıldığını öğreniyorum.

    bana sms 16:52 de geliyor ve 3 dakika sonra iptal ettirmiş oluyorum bu yönlendirmeyi.

    turkcell'in bu şekilde işlem yapmasını aklım almadı.

    farklı bir numaradan arayıp benim numaramın sahibi olduğunu söyleyip, güvenlik sorularını da aşıp, benim numaramı aradığı numaraya yönlendirmesi ve turkcell'in bunu bu kadar kolay sağlamasını anlayamadım.

    anlayan suserler yeşillendirebilir.

    bitti.

    ekstra bir soru: cevap verdi mi en son mesajınızdan sonra sorularına istinaden, mavi tik attı orospu, ama yazmadı. çok tatlı bir detay daha var; cevval bir kargo şube çalışanı bunları oltamak için "ben geri arayayım bunları, hiç bir şey olmamış gibi gelin kargonuzu alın diyeyim" dedi. çok iyi fikirdi. aradık, açtılar telefonu ancak ses vermediler. nereden arandıklarını duymak istediler çünkü. yurtiçi kargodan arıyorum deyince kapadılar telefonu. yani kadını arayıp sms'i sormam bunları epey korkutmuş ve tüymüşlerdi anlayacağınız. dediğim gibi aramasaydım belki de benden önce davranacaklardı ve drone gidecekti. aradığım için dövemedim ibneleri içimde kaldı. avukat bir arkadaşımla üzerine düşüp kimsenin mağdur olmaması için uğraşacağıma and içerim. 155'i arayarak numarayı verdim, bir koldan da onlar bakınsınlar.

    ön edit: başlık altına "durumumuz yoktu okuyamadık" entry'leri girilmesin diye özet geçtim, yazmadığım bir çok detay var.

    bir çok mesaja istinaden cevaplar;

    1: sms geldikten hemen sonra bir an boş bulunup 'pelin' hanımı aradım. "bana böyle bir sms geldi nedir bu?" diye kinayeli bir soru yönelttim. "sizin numaranıza gelmiş ben nerden bilebilirim?" diye cevapladı. "kapat!" diyerek kargo şubesine ışınlandım.
    kargo şubesine geldiğimde çalışanlardan birisi bana "evet telefonda ben görüştüm, ayırın almaya gelicem dedi, 6 ya kadar gelirseniz alabilirsiniz dedim, tamam dedi" şeklinde bir konuşma olduğunu anlattı.

    hemen ardından "tamam çok güzel, ben burdayım, hiç bozmayalım gelsin ve kargoyu istesin, o an paketleyelim elemanı" dedim.

    ancak; kadını aradığım için kadın bu durumu fark ettiğimi anlayıp arkadaşına haber vererek o kişinin şubeye gelmesini zaten engelleyecekti ki 17:00'den 18:00'e kadar şubedeydim, gelen olmadı.

    burada iyi mi yaptım kötü mü yaptım bilemedim çünkü benim kargo şubesine gitmeden önce kadını aramam ile kadın anında elemanına "sakın gitme fark ettiler durumu" diye bilgi vermiş ve bu sayede benden önce gidebilecek olsa bile artık gidemeyecekti. ben çok geç gitsem bile paketi teslim alabilecektim.

    elemanları yakalayıp ağzını burnunu kıramamak beni de üzdü açıkcası.

    2: kargo şubesi çalışanları ilk etapta kendisini ben olarak tanıtarak arayan ve "bir arkadaşım gelecek ona teslim edersiniz" diyen kişiye "kimlik görmeden veremeyiz kendiniz almalısınız" diyor.

    bu elemanda yurtiçi kargo çağrı merkezini arayarak ürünümü arkadaşıma vermelerini istiyorum vermiyorlar diye şikayet ediyor.
    daha sonra nasıl oluyorsa bu şikayet anında şubeye ulaşıyor ve şahıs tekrar şubeyi arayarak arkadaşına verilmesini, arkadaşı şubedeyken kendisini arayabileceklerini (sistemde görünen numaradan beni aradıklarında aramanın kendisine düşeceğini düşünüyor burada ama çok beklersin yarram çünkü 3 dakika sonra yönlendirme iptal oldu bile) söylüyor.

    buna istinaden kargo şubesi çalışanları "he" deyip geçiyor. onları da anlıyorum çünkü öyle yapsalar olmuyor böyle yapsalar olmuyor.

    3: turkcell'in bu sistemi engellemek adına kurduğu bir sistem var. dijital operatör uygulaması üzerinden önlü arkalı kimlik kartı fotoğrafları ile bir dilekçe yazıyorsunuz. bu dilekçe içerisine "belirleyeceğim güvenli kelime kullanılmadan hattım üzerinde herhangi bir işlem yapılmamasını talep ediyorum. bu güvenli kelime "şudur" ve bu kelimeyi söylemeyen kişilerce hattım üzerinde işlem sağlanmamasını istiyorum. isim soyisim imza. " yazıyorsunuz. bu işlemden sonra çağrı merkezini arayıp ben şuyum buyum diyen kişilere önce bu güvenli kelime soruluyormuş, bu soruya doğru cevap verilmesi durumunda standart bir kaç güvenlik sorusu soruluyor ve işlem yapılabiliyormuş. bu kelime söylenemezse direk çağrıyı sonlandırıyorlarmış.

    4: kargo şirketini neden bu dolandırıcı kahpe seçiyor ve kargo bilgilerini neden onunla paylaşıyorsunuz sorularına cevap olarak şunu yazabilirim ama bu mazeret olmamalı burada benim zaafiyetim var.

    kargo şirketini kadın seçti evet ama kadın çok acelesi olduğunu, projenin acil olduğunu, ups'in geç teslimat yapacağını fakat yurtiçinin daha hızlı ileteceğini söyledi. buna düşmemem lazımdı. fakat dolandırılma ihtimalimin olmayacağını çünkü kargoyu zaten arkadaşıma gönderecek olmamın rahatlığı ile bunda bir beis görmemiştim. kargo bilgilerini kendisi ile paylaşmamın sebebi yine acele etmesinden dolayı kargoyu kendisinin de takip etmek istemesi ve kargonun teslim edileceği günü önceden bilip buna göre müsaitlik yaratmak istemesiydi. ilk bakışta masum görünen sinsi bir plan. haince.

    5: kargo kolisi için gönderdiğim fotoğraflarda koliye yapıştırılan etikette tc kimlik numaram gibi özel bilgilerim yok, kontrol ettim.
    tc kimlik numaramı nereden bulduklarını düşünmeye vaktim olmadı bunca şeyin arasında. güzel fikirlere açığım. nasıl olabilir sizce?

    sonuç: siz siz olun, gelen sms'lere göz ucu ile olsa da bakın. yemek sonrası sigara içerken elimde telefon vardı ve ilk iki kelime direk dikkatimi çekti; talebiniz üzerine...

    herhangi bir talebim yoktu, bu ne olaydı ki?

    anında reaksiyon drone'umu kurtarmamı sağladı. bu sms gelmese drone gitmişti. kaçarı yoktu.

    son edit: tüm editler edit karmaşasından ve 'spoiler' etkisinden dolayı en alta alındı.

    buraya dikkat: turkcell bankadan gelen sms'lerin yönlendirilen numaraya değil yalnızca ana numaraya iletildiğini beyan etti. bu durumu akbank'ı arayarak teyit ettim. bankadan gelen sms'lerin hiçbirisi yönlendirilen numaraya gitmiyor. fakat bu durumu hafifletmez. çünkü bizler için yalnızca bankadan gelen sms'ler değil, aslında tüm sms'ler önemli. sms'lere dikkat edin arkadaşlar.

  • pingsiz türkiye istiyoruz

    ön edit: ping süresinin mutlak var olması gerektiğini, argümanın yanlış olduğunu savunan baltalar yüzünden konu amacından sapmasın diye açıklama yapmak istiyorum. malum kişiye anlatır gibi anlatacağım.

    ping süresi bağlanılmak isteyen sunucu ile bağlanılan yer arasında geçen süreye denir, bunu hepimiz biliyoruz. yalnızca siz bilmiyorsunuz bunu. dahi sanmayın kendinizi.

    ping süresi sunucu ile olan mesafe ile ilgilidir. fakat ping yalnızca bununla ilgili değildir!
    ping süresi, kalitesiz altyapı, bant genişliği gibi etkenlerle de artmaktadır.
    bu mesafelerin global olarak hesaplanması durumunda, örneğin frankfurt'ta yer alan bir sunucuya istanbul üzerinden bağlanılmak istendiğinde ideal ping süresinin yalnızca mesafeye bağlı olarak olması gereken aralık 25-35 ms değeridir.

    şimdi, istanbul'dan 25-35 ms değerlerinde pingler ile sunucuya bağlanabilen arkadaşlar başlıktan çıkabilir, oyun oynayabilirler.
    özgür eker'in 70-80 ms ping süreleri ile e-spor arenasında savaş verdiği düşünüldüğünde, biz bu arada ki 40 ms olan ping süresi farkının iyileştirilmesi için savaş veriyoruz. burada çıkıntılık yapmaya gelenler, konuyu amacından saptırmak dışında bir işe yaramıyorlar.

    twitter'da topic trend listesinde an itibari ile zirvede olan, woxic nam-ı diğer özgür eker'in cloud9 csgo takımından türkiye'de var olan ping sürelerinin uzun olması sorunundan dolayı çıkarılması sonucu, taylan yıldız nam-ı diğer internetçi abi'nin de desteği ile oluşturulmuş hashtagtir.

    sözlük ahalisinin bu sorunu gündemde tutması gerektiğini düşünüyorum.

    edit: pingsiz olayına takılan bazı aklı evveller olmuş.
    pingsiz internet demek, ping süresinin elverişli şartlarda bulunduğu internet bağlantı kalitesi anlamına gelir.
    0 ms ping anlamı barındırmaz. bir siz akıllısınız ya hani, sazanlık yapasınız gelmiş.