antalyalı çiftçilerin, toptancı halinin kapılarını kapatıp ürünleri kendilerinden düşük fiyata alıp pahalıya satan kabzımallara ve hükümetin tarım politikalarına karşı başlattıkları protesto.
--- spoiler ---
cumhurbaşkanı'ndan alın terimizin hakkını istiyoruz!
"bizim devletten istediğimiz sadaka değil. suriyelilere haksız yere verilen milyarlarca parayı bize akıtsın demiyoruz. biz onuru, şerefi ile çoluk çocuğunu büyütmeye çalışan, yeri geldiğinde canını vatanı için veren türk çiftçiyiz. biz cumhurbaşkanı'ndan alın terimizin hakkını istiyoruz. sadaka istemiyoruz. ayrıca bizim sırtımızdan enflasyonu düşürmesinler"
--- spoiler ---
link
timurun fili5 profili
-
21 kasım 2016 antalya çiftçi protestosu
-
fetöcülerin başbakan adayı meral akşener'di
iddiasını ispat edemezse türkiye'deki milliyetçi tabanın büyük kısmını karşısına alabilme riski olan belediye başkanı iddiası.
ayrıca; (bkz: melih gökçek ankara'yı parsel parsel sattı) -
doların 3.30 tl'ye yükselmesi
ekonomist ve yazar cüneyt akman'ın öngörüsü.
türkiye'nin mevcut siyasal ve ekonomik manzarasını işin tekniğine girmeden, herkesin anlayabileceği şekilde gayet güzel açıklamış kendisi.
- akp ekonomide başarılı olmadı. hatta türkiye ekonomisi en kötü ortalama büyümeyi akp döneminde yaşadı. gerçek şu; akp, büyük bir krizin akabinde iktidara geldi ve ülke ekonomisi dibe vurmuştu. şiddetli krizlerden sonra ekonomide ani bir yükseliş olur. yani başa kim gelirse gelsin, işe yarar. dolayısıyla 2002 ile 2007 arasında iktidarda kim olsa ekonomi zaten yükselecekti.
- akp ekonomisi, olabilecek her türlü usulsüzlükle ayakta durmaya çalışıyor. öyle ki, türkiye kara paranın dünya çapındaki komisyoncusu haline geldi. mesela 2010’da türkiye’ye, iran ve ırak bölgesel kürt yönetimi paraları gibi ‘özel, garip paralar’ girip çıktı. kısacası acayip işler dönüyor çünkü akp iktidarı gerçeklerin farkında;
"seçmenine para vermeyi kessin, ertesi gün iktidardan düşer!"
dünyadaki bütün muhafazakar sağ iktidarlar için bu böyledir. baba gibi para dağıtırsın, para vermediğin an, ‘ailenin evlatları’ seni döve döve indirir.
- türkiye’nin ekonomisinde iki temel sorun var. birincisi, türkiye çalışan nüfusunu artıramıyor. ikinci sorunsa sermayede yaşanıyor. türkiye büyüyor gibi gözüküyor ama sermaye mallarına bir bakıyorsunuz; artmıyor bile. zaten bu büyüme rakamlarında bir tuhaflık var.
- halkın ekonomisi kötü giderken, devletin istatistik kurumu tüik hep olumlu rakamlar bildiriyor. bazı rakamlar şişiriliyor. çünkü türkiye şu anda yurtdışından kredi bulmanın derdinde. bunun için de ‘büyüme hikayesi’ yaratması lazım. bu hikaye nasıl yazılır? iç kredi yöntemiyle ekonomik büyüme şişirilir. düşünün, merkez bankası’nın faiz indirmesine rağmen ne bankalar yeni kredi verebiliyor, ne de insanlar yeni borç alabiliyor. çünkü elde para yok!
- tüik durmadan tanım değiştiriyor. mesela “bundan sonra işsizliği böyle değil, şöyle hesaplayacağım” diyor. “neden böyle yapıyorsun” diye soruyoruz. “artık avrupa’ya uyum sağlamaya karar verdik” diye yanıt veriyor. unutmayın, türkiye’nin kişi başı geliri 10 bin dolara bir gecede yükseldi! tanımını değiştirdiler, gelir anında arttı.
- 7 haziran seçimlerinden bu yana peş peşe katliamlar yaşandı, canlı bombalar patladı, yüzlerce sivil öldü... iç güvenliğin yitirildiği bir ülkede ekonomi de iyi gitmez!
mesela bankalar batmadığı zaman ekonomi için “iyi ya işte” deniyor... devlet emekli maaşlarını ödüyor, “tamam işte, daha ne istiyorsun” gibi deli saçmalıkları neticesinde ortaya, ‘türkiye’de ekonomi iyi gidiyor’ tablosu çıkarılıyor. bir de köprü möprü inşa ederek birtakım göz boyayıcı işler yapıyorsunuz, artık daha ne olsun! oysa işsizlik rakamları ortada. özel sektör tasarrufları yüzde 12’ye düşmüş. yani özel sektör yatırım yapmıyor ancak borç almak zorunda. yurtiçi ve yurtdışı borçlarsa sınıra dayanmış durumda. kısacası ekonomi ne gerçek anlamda büyüyor, ne de teknolojik bir atılım yapılıyor.
- türkler artık yurtdışında yatırım yapıyor. insanlar türkiye’de yatırım yapmaya çekiniyor. el konulacağı ihtimalinden korkuyorlar.
- insanlar artık bu ülkeye ancak hukuk ve siyaset düzelirse döner. çünkü bir ülkenin ekonomisi, hukuk ve siyasetle bir aradadır. niye facebook başka yerden değil de abd’den çıkıyor? çünkü dünyada, hukukun olmadığı hiçbir yerde ekonomi gerçek anlamda büyüyemez.
- eskiden beri türkiye’de insanlar paraları yurtdışında tutarlardı. türkiye’deki yatırım olanakları insanları sınırlıyor ve doğal olarak yurtdışındaki olanaklara yönelim başlıyor. bu olumsuzluklar hep vardı ama şimdi yeni olan şey şu; türkiye tarihinde bu denli şiddetli bir kaçış daha önce hiç yaşanmadı.
- türkiye şu an kronik depresyonda. ülkede her an yeni bir ekonomik kriz yaşanabilir. iktidar, borsadaki küçük yatırımcıyı korumuyor. batan batana o yüzden de. borsa, kumarhaneden beter bir hale geldi. en iyi borsa tahmincilerinden biriyimdir, ben bile artık neler olacağını kestiremiyorum.
- türkiye işsizlikte kendi kategorisinde rekor kırdı ve dünya dördüncüsü oldu. son haberler işsizlerin 2001 krizindeki gibi 1 milyona dayandığını gösteriyor. türkiye’de şuan en şiddetli hissedilen şey ‘hukukun yıkılışı’. bakın, tehlike çok yakın!
- uluslararası fonlar aniden kesilebilir. abd merkez bankası (fed), iki faiz daha artırırsa türkiye’de doların değerini biz 3.30'dan konuşuruz. ve muhtemelen de fed, bu söylediğimi sonbaharda yapacak.
- akp, hukuku değiştiriyor çünkü yakında para dağıtamayacak. artık 'ben bu işi ekonomiyle götürürüm' diyemiyor. o iş, iki sene önce bitti. uzatmaların sonuna yaklaştığını biliyor. bunun içinde yarın ekonomi bozulsa dahi, kendisini asla iktidardan indiremeyecekleri bir siyasi ortam yaratmaya çalışıyor. çok yakında insanlara eskisi gibi para dağıtamayacak. bu yüzden de seçimle indirilemeyecek bir hale gelmek istiyor. yüksek yargı, bürokrasinin değişmesi, kanunların demokrasiyle bağlarının kalmaması gibi atılımlar, hep bundan. halk artık yarın 'açız' diye gösteri yapsa, tepesine cop indirecek.
röportajın tamamı -
2 eylül 2015 kazım ipek'in tutuklanması
siirt’te 19 ağustos’taki bombalı saldırıda hayatını kaybeden er recep beycur’un akrabası kazım ipek'in başına gelen vahim olay.
şehit yakını cenaze esnasında şunları söylemişti;
“kardeşi kardeşe kırdırıyor. genç kardeşimi gönderdim, cesedini alıyorum. sayın cumhurbaşkanı bunu bilsin. ben bunu bu yaşa getirene kadar ne çektim biliyor mu? allah’tan hiç mi korkmuyor? bu genci buraya yatırdı”
şimdi burada bir hakaret gören varsa mesaj atarsa sevinirim çünkü ben realiteyi kaybetmeye başladım.
http://www.diken.com.tr/…orusturma-sonra-tutuklama/
edit: ismi yanlış yazmışım, özür dilerim. -
17 aralık 2013 ihale ve rüşvet operasyonu
türkiye'deki ana akım medyanın da desteğiyle sistematik bir şekilde gündemden düşürülerek unutturulmak istenen, türkiye cumhuriyeti tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyondur.