aynı zamanda geçersiz oy kullananlar şimdi ne düşünüyor ya da oy kullanmayanlar şimdi ne düşünüyor olarak da sorulabilecek sorudur.
resmi olmasa da fiili bir şeriat deneyimi yaşıyoruz. ezberletilmiş cümlelerle sadece sokakta el ele tutuşanlar dövülüyor. giyimi yüzünden insanlar aşağılanıyor. askılı giyindi diye öğrenciler törenlere alınmıyor. twitterda bile gayet normal giyinmiş herhangi bir kadın fotoğrafının altında yorumlara bakarsanız, giyimini aşağılayanları görüyorsunuz.
dahası ulus devlet niteliğimizi neredeyse tamamen yitirdik, insanlar türkiyeli tanımına alıştırılmak için algı operasyonları yapılıyor. ülke içine doldurulan arabı, pakistanlısı, afganistanlısı, afrikalısı ile bugün türk nufus olarak azınlık olma tehlikesi ile karşı karşıyayız. bir on yıl sonrasını tahmin etmek hiç zor değil. bana öyle geliyor ki bu operasyonlar ile iyice alıştırılan halk bir sabah türkiye'nin bütün kuruluş ilkelerini kaybetmiş olarak uyanacak. kaynayan kurbağa metaforu ne kadar da yakışıyor yaşadığımız duruma.
kılıçdaroğlu benim de gönlümdeki aday değildi ama köprüden önceki son çıkış olarak gördüğüm için desteklemiştim. konunun isimlerin çok üzerinde olduğunu düşünüyordum. başlarım kılıçdarına da diğerlerine de akp haricinde başka biri kazanmazsa her şeyi kaybedeceğimizi biliyordum. konu isimler değil konu ülkemiz, vatanımız... zaman malesef ki böyle düşünenlerin haklılığını ortaya koyuyor günden güne. bütün bunları gören oğan destekçileri, ya bana kk'yı dayatamazsınız kardeşim gibi sözlerle geçersiz oy kullanan ya da oy vermeye gitmeyerek akp'nin bir başka algı tuzağına düşen ve tarihin en önemli seçimini onlara hediye eden kardeşlerim ne düşünüyorsunuz?
türkiye cumhuriyeti ulus devleti olma vasfını kaybediyor. türk demografisi bilinçli şekilde deforme ediliyor. şeriat naraları her zamankinden daha güçlü atılıyor. ülkemizi, özgürlüğümüzü kaybediyoruz. geri dönülebilecek noktayı da çoktan geçmişiz gibi hissediyor müthiş bir karamsarlığa kapılıyorum.
umarım zaman sizi haklı beni haksız çıkarır ama hiç sanmam.
bana inan4 profili
-
sinan oğan'a oy verenler şimdi ne düşünüyor
-
16 haziran 2024 kapıda vize rezaleti
helal olsun yunan'a hem türkiye'deki inanılmaz enflasyon ve kazıkçı esnaf sorununu müthiş bir fırsata çevirip kendine gelir kapısı açtı, hem barışçıl komşu imajını sağlamlaştırdı hem de ziyaretçi sayısına kota koyup adaların içine edilmesini engelliyor. işte yönetim kafası böyle olur.
-
bilet fiyatları yüzünden oy kullanamayacak olmak
samimi bulmadığım çağrıdır. seçim tarihi belirlendiğinden beri her yerde duyuru yapılıyor ikametinizi bulunduğunuz yere alın diye. kişinin otobüs biletine verecek parası olmama durumunu anlarım ama böyle hayati bir konuda seni bir otobüs bileti bile alamayacak duruma getirenlerden tek hesap sorma ihtimali olan bir günde, bilet alamadım, cehape bana bilet vermedi denmez, denemez.
ailenden borç alırsın, akrabandan borç alırsın, arkadaşından borç alırsın, olmadı 3 gün gider bir yerlerde günlük iş bulur yaparsın yine bulursun o parayı hiç mi olmadı otostop yapar gidersin arkadaş. bu ülke tarihindeki en önemli seçimlerden biri olacak 14 mayıs seçimleri, bahane üretmek yerine çözüm aramak gerek. -
arabaya binildiğinde yapılan ilk şey
tabi ki emniyet kemerini takmak.
(bkz: kamu spotu)