ayarsiz pokemon2
profili

  • memur sınıfının ülkedeki en büyük soruna dönüşmesi

    memur deyince aklına boş boş oturup bütün gün solitaire oynayan gelen tiplere bitiyorum. nasıl bu kadar düz olabiliyorsunuz? hani akepe secmenine de hiç kizmayin, bakış açısı düzlük birebir aynı

    şu memur nefreti yüzünden asistan doktor maaşı çaycı maaşına yakın, hemşire maaşı zabıta maaşından düşük. memur nefretiniz yüzünden apandisit ameliyatı yapacak doktor, sari seron taktiracak hemşire bulamayacaksiniz yakında. kpss den yüksek puan alan öğretmen de devlette çalışacak ve hakettiği maaşı alacak. tüm öğretmenleri çakal cukullarin sahip olduğu özel okullara tikalim, seni bi güzel soysunlar, sonra da aslında benim çocuğum çok zeki de ortmenlerde iş yok diye gez ortada

    memurlara saran tipler de koca gotlu, çalışmayı hiç sevmeyip lütfen is yapan, ah keşke memur olsam da ben de gtumu buyutsem diyen tipler genelde. hiç şaşmaz

    en büyük sorun sizin gibi koca gotlu çalışmayı sevmeyen tipler işte. koca ülke çalışıp emek vermeyi zul saniyor, yattığı yerden para kazanma hayali gerçek olamadı diye saracak yer arıyor. karikatür gibi ulkeyiz

  • neden sevgilin yok

    genellemeye geldim.

    çevremde 20-30larında, işi gücü olan, tipsiz olmayan, sosyal yetilerden yoksun olmayan çok sayıda kadın ve erkeğin sevgilisi yok.

    teorim şu: gerçekten 'çift' olmaya meyilli insanlar üniversitede uzun süreli ilişki kurup okul bitince evleniyorlar ve 20leri birlikte geçirdikleri, birlikte büyüdükleri için kişiliklerinin sivri yanları törpülenmiş oluyor.

    'çift'olmaya değil 'birey' olmaya meyilli insanlar, ilişkilerinin biri başlayıp biri biterken, iş yoğunluğuna, hobilere, gezme-tozmaya, arkadaş aktivitelerine giderek daha çok vakit ayırmaya ve yalnızlığa iyice adapte olmaya başlıyorlar. tek başına hareket etme özgürlüğünün bağımlılık yapan bir yönü var, buna bağlanan insan artık sevgililik, aşk meşk işlerini zul görmeye ve kolay kolay beğenmemeye başlıyor.

    bu adam/kadında zamanımı ayırmaya değecek ne var? sorusu. kimyamızın tuttuğu, fiziksel olarak çekildiğimiz insan sayısı zaten çok çok az. çekim duyduğumuz insanın hayatında biri olmaması, onun da bizi çekici bulması ve ilişkiye hazır ve nazır olması gibi kriterler aynı anda varolacak. ancak o zaman 'denemeye ve uğraşmaya' değer' kategorisine alıyoruz.

    sevgili olmaya müsait birisi değilseniz de kendinizi suçlamayın. toplum hunharca bizi 'çift' olmaya itiyor ama içimizdeki kopup gitmeye hazır özgür ruh bizi kendi başımıza takılmaya zorluyor. özgürlük korkutucu belki ama alışınca güzel.