buna 3 milyon doları, yani 97 milyon lirayı beğendirememişlerse sinan oğan'ı ne kadara ikna etmişlerdir acaba diye derin bir düşünce aldı beni.
diregi yalayip auta giden sut5 profili
-
gökhan zan
-
9 temmuz 2023 zenit fenerbahçe maçı
maçtan önce açıklanan ilk on birin, gönderilmesi muhtemel oyunculardan kurulu olduğunu ve nihai kararın verilmesi adına sahaya sürüldüğünü 80 iq'lu bir şempanze bile tahmin eder, bilir ama işte bu aptal taraftar; nazım'ın, burak'ın, serdar dursun'un, gustavo'nun, mert hakan'ın falan olduğu kadroya as kadro olarak bakıp yine ortalığı velveleye veriyor.
oğlum siz adam olmazsınız. -
kemal kılıçdaroğlu
(bkz: #150570842)
bakın bu yukarıdaki entry'yi giren elemanın hiçbir siyasi analiz yeteneği ve aklı yoktur. olan biteni olduğu gibi kronolojik sırayla yazıp, "aha da bakın, girdiği tüm seçimleri kaybetmiş işte" sığlığındaki, daha önce binlerce kez tekrar edilmiş sikik bir argüman. deseniz ki "iyi de bu 12-13 yıllık süreçte kılıçdaroğlu yerine chp'nin yerinde kim olsaydı kazanabilirdi?" vereceği bir isim de olmaz herhangi bir mantıklı söylemi de. osurup osurup ipe diziyor. dolar 17 liraya çıkınca sesi çıkmayan ama bir gecede 13 liraya düşünce caddelerde davul zurnayla halay çeken akp seçmenini ikna etmeyi çantada keklik sanıyor bu argüman sahipleri. onca ekonomik buhranlar ve krizler, hiperenflasyon ve dibi gören alım gücü, yağma, talan, yolsuzluklar, artan cehalet, türlü hukuksuzluklar, tek adam rejiminin çarpıklığı ve de yangınlar, seller, depremler sonrası basiretsizlikleri bile ancak ve ancak yüzde 30'lara düşürebilmiş bunların oylarını ama suç muhalefetin öyle mi? normal bir ülkede, yukarıda saydığım şeylerden sonra barajı bile geçmemesi gereken bir partinin halâ yüzde 30'larda gezinmesi sizce muhalefetin, özellikle de kılıçdaroğlu'nun yetersizliği ha? böyle konuşuyorsunuz ya, yanınıza 3-5 tane akpli alıp karşıma geçip ikna etmeye çalışsanıza bi göreyim lan sizi. vallahi bak. fanatik olmasına da gerek yok. normal bir akpli. siktir edin kılıçdaroğlu'nu falan. siz ikna edin. deneyin lan bi. ben çok denedim oğlum yıllarca. en son sinir krizlerine girdiğimi fark ettim ve bıraktım yıllar öncesinden. bakın bu vazgeçenler de kılıçdaroğlu'nun ya da yakın çevresinin telkinleriyle vazgeçenler değil ha. bunlar orta yolcu akpli. konfor alanları bozuldu, lale devri bitti onlar için, akp'nin kalıcı olmadığını da anladılar ve kapağı başka yerlere attılar şimdiden. eskiden dyp-anap arası gidip gelen merkez sağ seçmenleri gibi.
yani muhalefete ve bilhassa kılıçdaroğlu'na bok atmadan evvel, kendiniz kaç tane akpliyi ikna ettiniz, onu söyleyin. bir muhalif seçmen olarak, ülkenin çıkarlarını gözeten bir vatandaş olarak ne yaptınız? kimleri ikna edebildiniz? kaç kişiyi çevirdiniz yolundan?
kılıçdaroğlu dediğiniz adam taş gibi, kaya gibi güçlü bir lider. çelik gibi sinirlere ve peygamber sabrına, analitik düşünme yetisine sahip rasyonel ve inanılmaz soğukkanlı bir adam. özellikle şu son 10 senede maruz kaldıklarına başka bir lider kalmış olsaydı çoktan götü başı dağıtmıştı ve halâ bir akıl hastanesinde tedavi görüyordu. sinirden, stresten kafayı yemişti. muharrem ince'yi düşünsenize bi bu süreçte ya da ümit özdağ'ı. veyahut mansur yavaş gibi naif bir adamı... bir tek imamoğlu. o da biraz ve bir yere kadar. öyle bir sene, iki sene değil; 12 senedir maruz kalıyor her türlü iftiraya, fiili saldırılara, hakaretlere, karalama kampanyalarına, türlü çirkin propagandalara, ihanetlere... lan bu adamı linç etmeye kalktılar linç! kaçıp saklandığı evi ateşe vermeye kalktılar lan, ne yarak kürek konuşuyorsunuz? yarısına değil, çeyreğine değil, onda birine değil, yüzde birine katlanamazsınız bu adamın maruz kaldığı şeylerin. bunlar yetmiyor, bir de kendi cenahı tarafından itin götüne sokuluyor mütemadiyen. yok liderlik vasfı, yok aday olma, yok dede, yok ya..ağın başı...
ama iktidar el değiştirdiğinde göreceğim ben sizi. o eleştirdiğiniz akp seçmeninden çok daha yalak bir hale bürüneceksiniz. götünüz başınız ayrı oynayacak. hatta gelip övgülere boğacaksınız kendisini. tipinize kadar gözümde canlandırıyorum hepinizi. ciğerinizi biliyorum zira. riyakarlık ve fırsatçılık sadece iktidar tarafına özgü bir şey değil bu ülkede.
bunun farkına varalı uzun yıllar oldu. -
beyazıt öztürk'ün eskisi kadar komik olmaması
olabilir, yaşlandı artık ve ergenlerin domine ettiği sikik bir beğeni kültürü oluştu toplumda. dolayısıyla beyaz gibi adamlar rağbet görmemeye başladı. tiktok'ta, instagram'da kendi yarak gibi mizahlarını oluşturup onlara gülmeye başladı bu sik kırıkları. yoksa ülkenin her komedyeni bu kadar itin götüne sokulmaz.
cem yılmaz dersin, küfür kıyamet, eleştiri gırla; güldür güldür, çghb dersin, abooovv! ne programı yapanların zeka seviyesi kalır ne de onları izleyenlerin. yılmaz erdoğan peki? mümkün mü amk, beş para etmez. e beyaz? zaten hiç komik değildi ki. okan bayülgen? ehh, çok kendini beğenmiş vs. yenilerden mesela hasan can kaya, doğu demirkol filan? bunlar da cem'in tırnağı etmez. hani başlığı açıldığında itin götüne sokulan cem yımaz'ın. paradoksa bakın amk.
oğlum bu kadar eleştirel olmak gibi bir misyon edinmeyin kendinize ve saygılı olun bu insanlara. eskisi gibi gülmüyor olabilirsiniz ama insan gibi ifade edin bunu. hasbelkader bu isimlerden biriyle dışarıda denk gelseniz diliniz götünüze kaçar, tek kelime eleştiremezsiniz buradaki gibi. bu insanlar okuyor buraları, sosyal medyayı takip ediyor. hak etmiyorlar ağır eleştirileri. halil söyletmez, enes batur değil oğlum bu adamlar lan! özellikle beyaz, okan bayülgen, cem yılmaz ve yılmaz erdoğan ve de biraz da ata demirer ve hatta 2000li yıllardaki televizyon performansıyla şahan, son 20 yıla damga vurmuş, türk mizahına ve talk show dünyasına yön vermiş adamlar. filmleri, tv şovları, stand-upları hayatımıza renk katmış, ağzımızı açıp yapacakları işleri beklemişiz hep. ölçülü olun abicim biraz. hep söylüyorum, sosyal medyada eleştirinin bir dozu yok. halil söyletmez de aynı dozda eleştiriliyor cem yılmaz, beyazıt öztürk falan da.
beyaz'a gelirsek tekrar... 20 seneye yakın tv dünyasını kasıp kavurdu bu adam okan'la birlikte. kendilerini çok taklit eden oldu ama nafile. özellikle ilk yılları efsaneydi. lisedeydim ilk çıktığında doksanlı yılların sonuna doğru. gülmekten karnıma ağrılar girerdi. kendine özgü değişik bir adamdı beyaz. 2000li yılların ortasından sonra televizyon izlemeyi bırakınca o da kaynadı arada. ama nerede denk gelsem yine oturur izlerim. sadece gülmek için değil. zira kendisi çok entelektüel biridir aynı zamanda. lise ve üniversite yıllarımın vazgeçilmeziydi beyaz. cümbür cemaat oturur keyifle izlerdik programını. şimdi yapsın, yine izlenir.
bu adamlar biraz daha yaşlandığında da z kuşağının yarak kürek mizahına kalacağız gibi duruyor ya, dur bakalım. -
iphone'dan huawei'ye geçmek
normal bir telefondan başka bir normal telefona geçmektir. bunun dışında yüklediğiniz anlamların, yaptığınız anlamsız ve içi boş karşılaştırmaların amına koyayım. iyi günler.