belki bilmeyen vardır; eskiden tavuğun kanat kısmı sakatat gibi görülür, çoğu zaman atılır atılmazsa da çok çok ucuza satılırdı. bu çok ucuz olan tavuk parçalarına bile kimse dönüp bakmazdı.
bir dönem geldi, bu ucuz parçaları alıp pişiren ve satan seyyar satıcılar ortaya çıktı. en ünlüsü kanatçı haydar bilen bilir. bu ucuzlukta bu lezzet kısa zamanda çok popüler oldu. her yerde pıtrak gibi kanatçılar türedi. tavuk kanadına olan talep arttıkça arttı. bir kaç yıl sonra tavuğun en pahalı parçası kanat olmuştu. halen de öyledir diye tahmin ediyorum.
ezcümle, tavuk kanadı sevmeyen erkek eski toprak biri olabilir. ben severim.
arslanozo104 profili
-
tavuk kanadı sevmeyen erkek
-
54 yıl sevdiğini bekleyen kadın
avrupalı ve katolik olsa vatikan'ın azize ilan edeceği kadındı.
gabriel garcia marquez'in bir hikayesi vardı. kızının azize ilan edilmesi için on yıllar boyunca vatikan'da bekleyen bir baba… marquez “kendisinin bir aziz'e dönüştüğünü fark etmemişti” diye yazar. -
35 yaşından sonra hala aşk arayan bekar kadın
ortalık hiç 35 yaşına gelmeyeceğini sanan zibidilerle kaynıyor... o kadar çabuk geçiyor ki zaman, 40 yaşınızda bu yazdıklarınızı dün yazmış gibi okuyup utanırsınız. lan dün avcum kadar olan oğlan bugün benimle aynı ayakkabıyı giyiyor. ne zaman o kadar zaman geçti? sevmeye bile yetişemedim. bilesüz ki sizi iyi günler beklemiyor andavallar...
tanım: atarlı ergen başlığı -
otuzluk abilerden genç sözlük erkeklerine öğütler
44'e yakınım.
30'luk abilerin gençlere öğüt vermesi yararlı ancak eksik olur. 30'lu yaşlarda daha yeni yeni hayatın düzenini ya da düzenin hayatını anlamaya başlarsınız diye düşünüyorum.
verebileceğim en iyi öğüt şu olur:
tüm dünyada geçerli olacak bir meslek sahibi olmaya bakın ve mesleğinize iyi sarılın. unutmayın; iş yoksa aş yok, iş yoksa aşk yok, iş yoksa arkadaş yoktur.
size bir kez yanlış yapanı anında silin. daha çok arkadaşlarınız, sevgilileriniz olacak. geçmişte takılıp kalmayın. silin ve başkalarıyla devam edin.
edit: bunu da yeni keşfettim. ne kadar kötü durumda olursanız olun asla kendinizi çivi gibi (ezik) hissetmeyin. yoksa karşınızdaki kişi de kendini çekiç gibi hisseder.