nedenini anlayamadığım bir şekilde dönem dönem ekşisözlük yazarlarının içine dert olan sorudur. cevabı ise hep aynıdır ama ben tekrar bir entry'de toparlayayım:
1: telefon dediğin küçük olur
son kullanıcıya sunulan her teknolojik ürün küçülerek gelişme eğilimindedir. bu bilgisayarlarda da, radyolarda da, televizyonlarda da böyle olmuştur. batarya teknolojisinin yavaş geliştiği, amerikan motorola ve alman siemens'in geride kaldığı, isveçli ericsson ile finlandiyalı nokia'nın zirve için kıyasıya mücadele ettiği 90'lı yıllarda mp3 çalarlısından tam takım klavyelisine koca koca telefonlar üretiliyordu. büyüklük ve ağırlık önemsizdi; önemli olan bekleme süresi ve dayanıklılıktı. telefonlar arasındaki yarış alanı melodilerdi; kimin daha çok melodi barındırdığı ve kimin melodilerinin daha akılda kalıcı olduğu trendi belirliyordu. arada yatay modeller (nokia 5510) ve kızaklı modeller (nokia 8110) yenilik olarak görülse de yarattığı yenilik kozmetik olmaktan öteye gidemiyordu.
2000'li yıllar ile birlikte uzakdoğulular tek bir cihaza her özelliği sığdırma zorunlulukları ile birlikte piyasaya girince birden telefonlar küçülmeye başladı. çünkü halihazırda bir telefona hangi özelliklerin sığdırılacağı belliydi; en fazla 3 basit oyun, telefon rehberi, sms özelliği, hesap makinesi, saat, alarm. nokia bu küçülme işinden hoşlanmıyordu. sanki hep diğer küçülen rakiplere "istesem ben de yaparım bakın" demek için arada üretiyordu ama yatırımını hep aynı boyuttaki telefonlara yapıyordu. polifonik melodi diye bir şey çıktı; hop telefonu tekrar büyütüyordu nokia. renkli ekran mı geldi, yine küçülme askıya alınıyordu. bu küçülme trendini kabullenemedi nokia. halbuki günün sonunda, insanlığın daha önce hiç ihtiyacı olmayan bir şeyi kapitalizmin bir ihtiyaç haline getirmesi söz konusuydu; insanın her yere götüreceği bir şeyin zamanla küçüğünün makbul hale gelmesi kaçınılmazdı.
2: dokunmatik ekranlı telefonlara geçişte gecikme
bakın akıllı telefon değil; dokunmatik ekran. yanlış hatırlamıyorsam, ceo'ları vaktiyle çıkıp açık açık söylemişti "bu teknolojinin geleceği yok" diye. üretmediler mi; ürettiler ama gerek tutarlılık gerek donanım açısından uzakdoğluluların çok gerisinde kaldılar (7710, n95, xpressmusic ilk aklıma gelenler). dokunmatik ekranlı telefonlar çıktıktan 2 sene sonra artık nokia ortada yoktu; yarış samsung ile htc arasındaydı. ericsson sony ile birleşip hayatta kalmaya çalışıyordu. geleneksel telefonlarda inovasyon bayrağı da nokia'dan blackberry'ye geçmişti. iphone ile başlayan akıllı telefon dönemi ise geleneksel telefonları geri dönmemek üzere tarihin derinliklerine yolladı.
3: önce symbian, sonra windows
neredeyse tüm cep telefonu üreticileri symbian kullanıyor olsa da bu işletim sistemine en büyük yatırımı nokia yaptı. fakat bu işletim sistemi 90'ların sonuna kadar idare etse de, 2000'lerde ortaya çıkan android kadar gelişmiş ve kullanımı kolay değildi; 90'lı yıllarda özellikle casio'nun kendi yarattığı ve başını çektiği databanklara rakip olarak ortaya çıkan pda'lar için geliştirilmiş bir işletim sistemi kabuğuydu. rakip firmalar farklı işletim sistemlerine (çoğunlukla androide) geçmekte hızlı davranırken nokia'nın zamanı geçmiş ve hantal symbian'dan bir türlü kopamayışı yeni müşteriler çekmesini ve mevcut müşterilerini elinde tutmasını zorlaştırdı. iş işten geçtikten, 2000'li yıllar çöpe gittikten sonra gelen microsoft işbirliği ve windows mobile hamlesi ise iki taraf için de hem geç, hem de yanlış bir hamleydi. nokia tarafı windows mobile için gerekli performansı verecek telefonu üretemezken microsoft da kendi mobil işletim sistemi için uygulama marketi oluşturmakta ağır kalmıştı.
(eski bir kvk tabelası önünde elinde mikrofonla yavaş yavaş kameraya doğru yürüyerek:)
kısacası nokia aslında 2000'lerin ilk yarısında kendi topuğuna sıktı. 2010'larda microsoft'a satılsa da daha sonra hmd global adı altında tekrar bağımsızlığına kavuştu. artık android kullanıyor. ve eski günlerini mumla arıyor.
halileo, ekşisözlük, istanbul.
edit: evet, pek çok kişi belirtmiş; nokia aslında son kullanıcı için teknoloji ürünü üreten bir firma değildi. 150 yıllık firma, telekomünikasyon altyapısı firması. pazarda bir açık görmüş ve telefon üreticiliğine soyunmuştu. güzel güzel üretti, dünyayı cep telefonu kullanmaya alıştırdı ve altyapı işine geri döndü.
halileo6 profili
-
nokia'nın piyasa lideriyken batmasının sebebi
-
protex sabunun öldüremediği %0.1'lik bakteri
diğerlerinin ölümünü zina ve faize bağlayan bakterilerdir.
-
4000 yılındaki insanlara bir entry bırak
“ilişikte 2020’deki adresim yazıyor. şimdi 4000’deki kardeşim, iyi oku; al eline kağıdı kalemi yaz:
bjk-ankaragücü: 2-1
malatya-konya: 1-1
göztepe-başakşehir: 0-3
gaziantep-trabzon: 1-1
fener-denizli: 2-2
kasımpaşa-kayseri: 5-1
rize-alanya: 1-1
sivas-gs: 2-2
gençler-antalya: 1-1
yazdıysan şimdi al kağıdı cebine koy, atla zaman makinene doğru 5 mart 2020’ye. gel zili çal direkt elden bana teslim et. yanında fazladan değerli kıymetli element falan varsa ondan da verirsen sevinirim (bizim için değerli elementler altın, platin, gümüş falan. radyoaktif bir şey getirme başıma iş açarsın). akşam saat 7:00’dan önce getirme işten o saatte geliyorum. 8:30’dan sonra gelirsen zili çalma, mesaj at; çocuk uyuyor.
hala zaman makinesini bulamadıysanız da ananızı sikeyim.” -
kanser hastasına yardım kampanyası
babamın bu hastalığa yakalandığını öğrendiğimizde çok geçti, kaybettik. insan telaşlanıyor, neler yapacağını bilemiyor, istiyor ki o son gelmeden önce konuşulmadık ne varsa konuşulsun insanın içinde ukte kalmasın. o zamanı elde etmek bize nasip olmadı, diğerlerine oldun inşallah. bu hastalığa yakalanan herkese allah şifa versin.
up. -
alparslan türkeş
oğlu tuğrul türkeş; babasının darbeyle indirdiği ve vatana ihanetle yargılanıp asılmasına sebep olduğu adnan menderes'i "demokrasi şehidi" olarak anan partinin kurduğu hükümetin başbakan yardımcılığını yapmak için babasının partisinden ihracı göze almıştır.
kurduğu partinin bugünkü başkanı devlet bahçeli; partinin kurucusunun oğlu tuğrul türkeş'i başbakan yardımcısı olmak karşılığında ülkücülüğe ihanet etmekle suçlamış ve partiden ihracını sağlamış ancak tuğrul türkeş'in "kıvrak" hareketinin üzerinden 1.5 yıl geçmeden partisini bir bütün olarak, tuğrul türkeş'in de altında bir pozisyonda iktidar partisine transfer etmiştir.
göz bebeği ülkü ocaklarına mensup gençler; iktidar partisinin milletvekillerini kurt selamı ile hazırolda karşılarken, partinin kurucu başkanının hayatta iken sahip olduğu fikirleri savunan milletvekillerinin toplantılarını basıp terörize etmektedir.
diğer oğlu ahmet kutalmış türkeş; iktidar partisinin geçmiş dönem milletvekilliğini yapmış, daha sonra bu partiden ayrılmış, kendisi ayrıldıktan sonra bu partiye geçen abisi tuğrul türkeş'i sert şekilde eleştirmiş ve bu eleştirisini babası alparslan türkeş'in partisinin başkanı devlet bahçeli de desteklemiştir. -
8 numara denildiğinde akla gelen ilk isim
11 giriye rağmen hala "steven gerrard" dememiş insanlarla aynı platformda olduğumuzu göstermiştir.