asi, hoyrat, sinirden duvarları yıkıp kendini boşluğa bırakmak isteyen ve önüne gelen gerici yobaz vahabici yavşaklara zarar vermek isteyen bir psikolojideyim.
çok zoruma gidiyor, bir konu ile ilgili eğitim almışım ve o konuyla ilgili global seviyeye kendimi çıkara bilmişim. bunda çalıştığım şirketlerdeki gerçek liderler ve aklı selim yöneticiler ciddi mertebede etki sahibi. içinde olduğum sistem ve ülke yöneticileri ise beni çamura bulamaktan başka bir işe yaramamış. üstüne biat etmemi emrediyor.
çok zoruma gidiyor, fikirlerimi söyleyememek, sansüre ve medya yalanlarına bu dönemde dahi maruz bırakılmak. halbuki basit yöntemlerle kendimi o dünyaya anında taşıyabiliyorum. gerçeklerden kopmuyorum. ama ben ya da benim gibiler kopmuyor. kararları tamamen düşüncemin aleyhine verenleri destekleyenlerin umurunda değil bu olanlar bitenler.
yine çok zoruma gidiyor, sürekli bir şeylerden mahrum bırakılmaya çalışmaları. dahası bunu başarmaları! biz buna neden tepki veremiyoruz, ne oluyor da bu kadar sindirile biliyoruz? ne oluyor da ses çıkarmak bu kadar zorlaşıyor. ne kadar insanı hapse atabilirler ki? sonrasında daha ne olabilir ki? öldürecekler mi? niye kimse bunlara ses çıkaramıyor?
bana batan kısmı, ben neden buna uymak zorunda kalıyorum, ben neden konuşamıyorum? sabah "yeter lan ben açacağım ağzımı" diyorum, arkadaşım ne olur konuşma diyor. beni düşündüğü için elbette. ama insanların birbirini iyi niyetli de olsa önlemesi mi acaba bu korkuyu somutlaştırıyor, bunu anlamıyorum.
variance4 profili
-
28 şubat 2020 sabahı hissedilen duygular
-
boeing 737 max
dünyanın tüm hava yolu şirketleri bu uçakları bir süre uçurmama kararı alsa, thy net olarak umursamadan uçurmaya devam eder. hatta inadına daha fazla uçurur. çünkü öyle adamlar yönetiyor şu anda. zehirli suyu, bakın zehirsiz, ben bile içiyorum diyen adamlardan farkları yok.
-
düşün ki o bunu okuyor
zam yap piç.
-
metroda bekleyen ağır silahlı güvenlik
dünyanın en süper insanı olan yurdum vatandaşının, her boka vakıf aklıyla eleştirdiği durum. bak güzel kardeşim, burası ortadoğu'da bir mekan, bir ülke. normalimiz bu. avrupa'da da sokaklarda durum bundan farksız. hatta champ elysees de bir sürü ağır silahlı adam dolanır. eifel'in oralarda bir sürü counter guerilla dolanır. ki bunlar fransa'da olaylar olmadan önce olan şeylerdi. o adam yaptığı işin uzmanı. sıkıntı yaratacak bir durum olursa ateş etmez.
not: kırk yıl düşünsem faşo militarist beyanatlar vereceğim aklıma gelmezdi.