kirlivemutlu7
profili

  • otomatik vites ehliyeti kaldırılsın

    çözüm olmayan öneri. türkiye'de sorun ehliyetin çok kolay alınabiliyor olması. evet, zorlaştırılmış hali ile bile ülkemizde ehliyet aşırı derecede kolay bir şekilde alınıyor.

    şuan sürücü kursları asla araba kullanmayı öğretmiyor, öğrencilerine sadece sınavdan geçebileceği şekli öğretiyorlar. hiç araba kullanmayı bilmeyen biri kurstan eğitim alıp sınavı geçtiği zaman inanın bana hiç araba kullanmayı bilmeyen birinden daha kötü araba kullanıyor. hele otomatik vitesli araçlarda çift ayak tekniği falan öğretmeye çalışıyorlar aklım duruyor! 25 yıla yakındır aktif araç kullanıyorum, 2 aracı 0'dan 300,000 km'ye getirdim, onlar haricinde bir sürü aracı binlerce km kullandım, ekstra olarak a sınıfı motor ehliyetim var ve aktif kullanıyorum ama benim bile totom yemez çift ayak tekniği kullanmaya. acemi insana böyle bir şey yaptırılır mı? hele bir kalkış öğretiyorlar manuel araçlarda aman allah'ım! gaza bastırmıyorlar şuan! kurs araçları hep dizel olduğundan yarım debriyajla kaldırmayı öğretiyorlar arabayı! park desen duba hesabı falan yaptırıyorlar... sanki normalde dubalar varmış gibi!

    daha bir sürü falso var da hepsini yazmaya gerek yok. sürücü kursları olaya tamamen öğrencim sınavı geçsin yeter mantığıyla yaklaşıyor. e sınav da tamamen bu mantığa uygun yapıldığı için kurslarda insanlar araba kullanmayı öğrenmek yerine araba nasıl yanlış kullanılırı öğreniyorlar. o yüzden diyorum hiç araba kullanamayan biri sürücü kursundan eğitim almış birinden daha iyi araba kullanır diye. en azından yanlışı öğrenmemiş oluyor.

    sınavlar tamamen sürprize dayalı olmalı. doğaçlama gelişmeli. sırf aman millet ehliyet alsın diye böyle saçma sapan ezberci ve yanlışı öğretmeye teşvik eden sistem yok edilmeli. ama maalesef güzel ülkemizde mantık tamamen nasılsa trafikte öğrenir şeklinde ilerliyor. ancak şunu anlamıyorlar, evet belki hiç araba kullanamayan birisi trafikte doğrusunu öğrenir. burada problem şu oluyor aslında, araba kullanmayı yanlış öğrenen biri trafikte de doğrusunu öğrenemiyor. çünkü o boş sayfayı birisi karalamış, yalan yanlış şeyler yazmış oraya. düzelmesi çok zor oluyor...

  • kazımcan karataş

    yenilen 3 golün sadece birinde hatası vardır ki o da mertens'in kazandığı penaltı. o penaltının aynısını casemiro'ya da yaptırmıştı mertens.

    bu fenerli gerizekalılar maçlardan önce eski galatasaray oyuncularına karşı sosyal medyada öyle bir psikolojik baskı yapıyorlar ki, hata yapmaya korkarak oynuyor o oyuncular, bu da hata yapmalarına sebep oluyor. çünkü üzerlerinde her zaman hata yapmamam lazım yoksa linç yerim tedirginliği oluyor. böyle futbol oynayabilir mi biri? tabi ki oynayamaz. açık söylüyorum şu korkusu olmasa o penaltıyı yaptırmazdı, yanında koşmaya çalışırdı. ama çalım yerim korkusundan risk aldı ki aynı riski bayern maçında da almış, bize de gol yedirmişti. başkalarına yaranmaya çalıştıkça da hata yapmaya devam edecek. bizdeyken de bizim taraftara yaranmak için hata yapıyordu. bu da galatasaray'dan yollanmasına sebep oldu. mesela aynı şeyi galatasaray'da kerem aktürkoğlu'da yaşıyor şuan. her zaman yaptığı basit işlerde bile tedirginliği yüzünden hata yapıyor. keşke oynatmasaydı emre belözoğlu. galatasaray her halükarda kazanacaktı maçı. fenerlilerin stada girip çocuğu ıslıklaması ayrı fecaat zaten. bunu hep yapıyorlar, sonra da bak kendi taraftarı da ıslıkladı diye milleti gaza getiriyorlar.

    şurayı da kaçırıyor insanlar, adamın karşısında barış alper yılmaz vardı. gününde bir tete vardı. bakın barış'ı süper ligde gerçekten savunabilecek tek adam sacha boey' di. o da bayern münih'e transfer oldu zaten. adamın seviyesini bazı arkadaşlar hala anlamıyor. barış alper dediğimiz adam boey'in bonservis rekorunu kırabilecek tek adam türkiye'de. kazımcan nasıl savunsun adamı? davinson'u bomboş bırakan stoperlerin hatası yani ikinci gol tamamen. ilk gol ise klasik galatasaray duran top golü. dünya kadar gol attık duran toplardan bu sene biz. atamayanlar düşünsün.

    fenerliler tarık felaketini unutturmak için kazımcan'ı ortaya atıyor. tribünlere ankaragücü taraftarı kılığında girip oyuncuyu ıslıklıyorlar. aynısını samsun maçında maçın en iyisi taylan'a da yaptılar. ama bunları artık kimse yemiyor. kendiniz çalıp kendiniz oynuyorsunuz. 2 yıldır bütün majör hatalar tarafınıza yapılmış, rize - kasımpaşa - hatay üçlüsüyle lige direkt 18 puanla başlıyorsunuz yıllardır. hala utanmadan başkalarına laf ediyorsunuz. yüzünüz de kızarmıyor arkadaş... ne iğrenç insanlarsınız...

  • mikasa futbol topu

    bu topun nasıl bir top olduğunu anlamanız için bir formül var aslında. usulca olduğunuz yerden kalkın, önünde herhangi bir eşya olmayan bir duvara yanaşın. ardından gerilebildiğiniz kadar gerilip duvara okkalı bir kafa atın. tebrikler. artık bir mikasa futbol topuna kafa atmanın ne demek olduğunu öğrendiniz.

  • yeni romanımın ismini ekşi ahalisi belirliyor

    intihar renginin ne hangi renk olduğunu bilmediğim için kararsız kaldığım anket. ayrıca tam bir yaz dizisi senaryosu kokusu alıyorum. işin ilginç yanı, yaz dizisi senaryosu kokusunu da bilmiyorum. ne de güzel çelişiyorum kendimle.

  • türk askerinin terörist uçurma gösterisi

    (bkz: hewali fişek)

  • türk yahudilerin çocuklarına koyduğu isimler

    (bkz: bünyamin nedenyahu)

  • fethullah gülen cemaati

    vatan haini terör örgütüdür. tanımı yaptıktan sonda bende anlatmak isterim bunlarla olan münasebetimi.

    yıllar yıllar önce yani yıl 2002-2003 falan ataköy'de evlerine giderdim bunların. gerçi pek olayla alakam yoktu. hatta yalan yok daha çok maklube yemeye giderdim. tabi gidince namazdır sohbettir ister istemez katıldım hepsine. böyle 3-4 ay takıldım bunlarla derken bir gün eve koca koca adamlar geldi. o an evde olan tüm öğrencileri sırayla yanlarına çağırdılar. hepimizin bütün bilgilerini aldılar, sülalemizi sordular. ben o gün huylandım bir daha gitmedim bunların evlerine falan. ama resmen o yaşımda fişlendiğimi hissettim.

    aradan yıllar geçti, bizim peder iş kurdu büyüdü. bunlar bu sefer babamı almışlar kancaya. ama görmeniz lazım bir hürmet bir saygı aklınız durur! ben diyordum babama takılma şunlara diye ama namazında niyazında temiz adamlar, zarar gelmez bunlardan diye tersliyordu beni... sonra bir gün bize amerika'dan misafir geliyor dedi babam. ben önce işle falan alakalı bir durumdur diye düşündüm ama adamlar gelince bir baktım yanlarında abiler falan var? gelen adamlar ise öyle basit adamlar değil, hepsi emniyet teşkilatından, emniyet müdürleri falan. türk aile yapısını tanısınlar diye getirmişler? amerikalı emniyet mensubu insanlar neden türk aile yapısını öğrensin ne alaka alüminyum? aradan bir kaç ay geçti, bu sefer yine amerika'dan profesörler geldi misafir aynı şekilde. hatta aralarından biri incik boncuk getirmişti yanında, amerika'da bir festival varmış, bu boncukları kızlara verince memelerini açıyorlarmış. babamın bunu duyunca yüz ifadesini hala unutmam. * bu profesörleride ağırladıktan sonra babamla öyle kısa bi konuştuk. sordum hatta, bunlar bu adamlara nasıl ulaşıyor çok saçma dedim. babam da işkillenmiş olacak ki bu sefer bende pek anlayamadım dedi. sonra bir gün babam afrika'ya gideceğini söyledi. bu adamlar girmiş kanına babamın afrika'ya götürüyorlar. bütün masrafları da babam karşıladı hatta... oradan döndükten sonra kafayı yemiş gibiydi adam. oğlum dedi bunlar tekin değil, kimsenin giremediği yerlere girdik, devlet başkanlarıyla bizzat görüştük, bu adamlar bana normal görünmüyor artık dedi. sadece okul açıyorlar diye kimse kimseye böyle hürmet etmez, ben bunlarla daha görüşmem, bunlarda başka bir şey var diye de ekledi. hakikaten o afrika gezisinden sonra bir daha görüşmedi hiçbiriyle. bundan sonra elimizdeki işler tek tek gitmeye başladı. şaka gibi bir şekilde o koca firmalar battı ya la! o işler neden gitti hiç anlamamıştık... hiç sorun yokken hemde... şimdi daha iyi idrak ediyorum...

    gerçi şimdi düşününce, giden para olsun... insanlığımız gitmemiş en azından. bunlar insanları öyle güzel yağlıyor, ballıyor ki, ister istemez inanıyor insanlar... ekşi gibi bir yerde bile zaten neredeyse herkes bir şekilde temas halinde olmuş bunlarla. hiç ama hiç yadırgamıyorum.

    tek duam, inşallah her biri yedikleri her haram lokmanın hesabını hem bu, hem öbür dünyada tek tek verirler... inşallah tarih sahnesinden sonsuza kadar yok olurlar. şerefsizler...